AK Parti Kemalpaşa İlçe Başkanı ile dobra dobra
AK Parti Kemalpaşa ilçe Başkanı Yaşar Kırkpınar son günlerde AK Partili Kemalpaşa Belediyesi ile ilgili yapılan eleştirilere yanıt verdi. Başkan Kırkpınar yapılan eleştirilerin yersiz olduğunu açıkladı.Kırkpınar’ın hedefinde eski Belediye Başkanı Rıdvan Karakayalı vardı, Kırkpınar “Karakayalı göreve başladığında Beş trilyon olan borç 5 yıl içinde 40-45 trilyona çıktı. Halkın yatırım yapılması gereken alanlar dururken, eğlence sektörüne paralar harcandı” dedi.
- Ege Postası
- 15.07.2014 - 09:36
Kırkpınar konuşmasına 2014 yılında kazandıkları zaferin çok önemli ve zor olduğunu ifade etti, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2014 seçimleri AK Parti açısından Kemalpaşa’da çok zor bir seçimdi. Nitekim bu seçim sonuçlarına da yansıdı. MHP karşımıza güçlü bir adayla çıktı. 12 bin küsur oy aldılar. CHP de öyle. Biz 26 bine yakın oy aldık. Büyükşehir de 30 bine yakın bir oy aldık. Bu sonuçlar da bize zor bir seçimi aldığımızı gösteriyor. Bu zor seçimin halkın bizden çok büyük bir beklentisi var. Beş yıllık CHP Belediyesi vardı. Ve burada bize oy veren insanlar gerçekten beş yıldan beri büyük bir sıkıntı ve eziyet içerisindeydiler. Biz bu seçimi aldıktan sonra halkın beklentisi zirve yapmıştı.
BİNALİ BEY İZMİR İÇİN BÜYÜK ŞANSTI
Hemen Ak Parti Belediyeyi devralacak. Beş yıldır birikmiş bütün sorunlar sihirli bir değnekle çözülür gibi bir algı vardı. Bu algının böyle olacağını biliyorduk. Meydanlardaki mitinglerde dolup taşıyordu. En son bu meydandaki mitingde alan adeta tıklım tıklım doluydu. Bunu herkes doğrular. Binali beye ilçemizden yüzde 50 civarında oy çıktı. Hem İzmir’in birincisi hem de Kemalpaşa da Binali beyin özellikle lojistik köy, İstanbul İzmir otoyolunun hızlı tren projelerinin geçebileceği bölgelerdi. Doğal olarak da bu bölgeye gelip ziyaret edilmesi gereken bir bölgeydi. Öyle de bir şans oldu. Binali beyin etkisi çok büyük. Bugün İzmir kaybetti. Binali bey İzmir’e gelseydi İzmir’in çehresi değişmeye başlamış olacaktı.
BÜYÜKŞEHİR AYIRIM YAPIYOR
Büyükşehir belediyesinde benim Aziz beyle ilgili bir beklentim vardı. Belediyeler ile ilgili ayrımcılık yağmayacağını düşünüyordum. Bu demokratik bir seçimdir. Halkın tercihidir. Seçimleri kazandıktan sonra altyapı açısından İZSU ile alakalı mevzularda, yollarla ilgili konularda, Büyükşehir’i ilgilendiren bütün konularda söylemler ile eylemler arasından büyük farklılıklar var. işte bundan önce CHP Belediyesi burada iktidardı. Haftada en az bir kamyon asfalt malzemesi ilçeye gelir tüm köylerin yolları onarılırdı. Üç aylık Belediyeyiz. Bir gram bile asfalt gelmedi.
VATANDAŞIN SAĞLIĞINDAN ENDİŞELİYİZ
Bu bariz şekilde görülüyor. Suyla alakalı çeşmelerimiz vardı. Biz iktidara gelir gelmez İZSU bütün suları kesti. Bilmeyen vatandaşlar bunun faturasını ak parti belediyeciliği gelince böyle oldu diye değerlendirdi.Kemalpaşa da çok ciddi manada altyapı sorunları var. basit yatırımlarla çözülebilecek basit inşaat malzemesi ile çözülebilecek sorunlar var bunu yapmıyorlar.şu anda biz vatandaşlarımızın sağlığından endişeliyiz. Açık kanalizasyonları kapatmadığı için. Bu halka bir zulümdür. Bu konuyla ilgili büyük bir zulüm içerisindeyiz. Onun dışında çevreyle ilgili sinekle ilgili Büyükşehir’in ilaçlama yapması gerekiyor. O konuda ilçemiz büyük sıkıntılar yaşıyor. İlçe belediyesinin gücü sınırlı. Çalışan insan sayısı ve uzmanlık alanıyla ilgili mevzular sınırlı. Bunlar yasalarla tespit edilmiş görevleri var. İzmir Büyükşehir Belediyesinin ve İZSU’nun büyük yetkileri var. hiçbir ayrım yapmadan hizmet etmeleri gerekiyor. Beş yıl sonra yine seçim var. biz halkımıza burada aksayan hizmetlerin hangisinin Büyükşehir, hangisinin de ilçe belediyesi ile ilgili olduğunu birimler oluşturarak anlatmaya başladık. Kesinlikle halka şikayet etmek zorundayız. Halk bir açıklama bekliyor. Halk bize bu hizmetler neden yapılmıyor diyor. Biz halka bu hizmetleri yapması gereken birim İzmir Büyükşehir Belediyesi demek zorundayız. Dolayısı ile halkı da yönlendirebileceğimiz yer orası. Doğru olan da doğal olan da bu.
Biz iktidar partisinin buradaki temsilcisiyim. Ben burada sayın başbakanı temsil ediyorum. Ben şunu istiyorum. CHP ile AK Parti arasında bir çekişme olmasın Kemalpaşa hizmet alsın istiyorum. Parti ve partiler hangisi olursa olsun, yiyip doyduğumuz çalıştığımız yer burası. Kemalpaşa’ya kim hizmet yaparsa yapsın, önemli olan burada taş taş üstüne koyabilmek. Biz her zaman İzmir Büyükşehir belediyesi ile uyumlu çalışmak isitiyo9ruz. Onlarla birlikte Kemalpaşa’mıza hizmet etmek istiyoruz. Biz buna gelecekte de açığız. Bunu artık anlatmaya gerek yok.
MADEM HALK SEÇTİ BAŞKAN GEREĞİNİ YAPSIN
Türkiye genelinde de bu böyle biliniyor. Büyükşehir bizimle ilgili bizimle birlikte çalışır beraber olursa onlar da kazanacak, biz de kazanacağız. Vatandaşlar da görecek. Sorunlar çözüldüğü zaman diyecekler ki Büyükşehir iyi çalışıyor diyecek. CHP’nin ak parti belediyesini burada köşeye sıkıştırmaya çalışmak adil değil hakkaniyetli değil. burada sıkışan değil sıkıştıran uzun vadede kaybedecektir. Buradan tekrar sesleniyorum, Aziz Kocaoğlu’na madem İzmir halkı sizi tercih etti madem İzmir halkı size oy verdi siz de bunun gereğini yapın, başkanın haberi olmayabilir, onun adına işgüzarlık yapmak isteyenler olabilir. Ben basın kanalı ile kendisine sesleniyorum. Kendi ile ilgili kredilerimiz şu anda tam ama bu saatten sonra bu sıkıntıya girebilir.
ALKOLLÜ MEKANLAR İLE İLGİLİ ÇOK ŞİKAYET VAR
O konuyu ayrıntılı bilmiyorum. Kemalpaşa çok eski bir yerleşim merkezi. Çok eskiden içkili alanlarla ilgili karalara ve tasarruflar yapımlı. İlçe 6 bin nüfuslu iken o kararlar alınmış. Şimdi 100 bin nüfusa ilerliyoruz. Şu anda alanlar merkezde kalmış. Bu konuyla ilgili gerek halktan gerekse vatandaşlardan, gerekse çevreden büyük sıkıntılar var. bu içkili alanların bu olmaması gereken merkezlerden bizim verilmiş hakları feri almamız gibi bir hakkımız yok. Belediye tarafından yaptırım amacıyla bir karar almış olabilir ama ben bunun ayrıntısını bilmiyorum. Kemalpaşa halkının bize bu konu ile ilgili ciddi şikayetleri var. hem CHP’li vatandaşlarımızdan, hem MHP’li vatandaşlarımızdan bütün AK Partili, bütün partililer ve vatandaşlarımızdan ciddi şikayetler var. Benim balkonumun altında, çocuğum okula gidemiyor okulun karşısında içki içiyorlar, caminin bilmem şurasında köyün burasında çok değişik çok farklı şeyler oluyor. Aile ortamı içerisinde bir şey yapamıyoruz. Çok ciddi şikayetler var. henüz biz de çözüm bulamadık. Belki belediye başkanımız ve belediye meclisi bu anlamda hazırlık yapıyor olabilir. O şikayetleri değerlendiriyor olabilir. AK Parti Türkiye’de on iki yıldır iktidardı. Hiç kimsenin yaşam düzenine müdahale etmemiştir etmeyecekti.r kaldı ki burası belediye. Bir askeriye değil, bir emniyet, kaymakamlık değil.
GELEN BAŞKAN KADROSU İLE ÇALIŞACAK BU DOĞAL
Vatandaşın özel hayatına karışabilecek bir yetkisi yok. Belediyeler halka ve vatandaşa hizmet edebilmek için yerel yöneticiler. Bunların hiç kimsenin özel yaşantısına kesinlikle müdahale etmiyor ve edemezde. AK Partide böyle bir anlayış yok. Vatandaşlarımızın şikayetlerini de bir belediye olarak bir iktidar partisi olarak düşünmek ve değerlendirmek zorundayız. Burada hak ne ise, adalet ne ise terazinin o yönüne bakmak zorundayız. Bu konuda ayrıntılı açıklamayı zaten rakamları yerleri ile delilleri ile belediye başkanımız size ifade edecek.
Bugün Türkiye’de ve dünyanın her yerinde iktidara gelen yöneticiler başarılı olabilmek için kendi kadroları oluşturmak zorundalar. Ama bu işçi düzeyinde değil. Üst kademede kadro değişikliği. bu başarı için olması gereken şey. Bu doğal. Yeni gelen belediye başkanlarına gelen eleştirilerden en önemlisi, yeni geldi şu kadar işçi çıkardı, bu çıkardığı işçilerin yerine de kendi yandaşlarını işe aldı diye eleştiriler oldu. bu CHP’li belediyelere de yapılır. AK Parti’li belediyelere de yapılır. Bu doğal bir eleştiri. Bunun basında yer almasının çok fazla bir haber değeri yoktur. Bu doğaldır. Bir belediye başkanını aynen o şekilde eleştirirsiniz.
İŞTEN ÇIKARILAN ARKADAŞLARDAN BİZE ŞİKAYET GELMEDİ
Kemalpaşa’da böyle bir şey yaşanmamıştır. Biz işten çıkarıldık, biz belediyeye başkanını size şikayet ediyoruz. Biz partili olmadığımız için işten çıkartıldık gibi bir şikayet gelmedi. Çıkartılanlarla ilgili sorduğumuzda da sözleşmesi biten arkadaşların çıkartılma değil de daha sonraki dönemde onlarla ilgili bir istihdam olmadığı için orada bir daha devam ettirilmeyeceği. Sözleşme neden yapılı? Belediye başka bir olay, başka bir iş alanı geliştirdiği zaman, sözleşmeli işçiler devletin tüm kademelerinde vardır. Sözleşmeler bitince ya yenilenir devam edilir ya da sözleşme bitirilir, iş akitleri bitirilir. Bizde işten çıkartma yok sözleşmesi biten işçilerle ilgili böyle bir konu var. sözleşmeleri yenilenmedi. İşten çıkartmak gibi bir tabir kullanmak yanlış olur. Belediyede aşırı istihdam söz konusu. 300-400 personelle yürütülmesi gereken bir belediyede şu an 700’ün üzerinde bir istihdam var. bizim suçlamamız gerekir bundan önceki belediyeyi.
KEMALPAŞA’DA TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKI VAR
Sadece oy kaygısı ile yüzlerce fazla insan istihdam edilmiş. Biz bunların nasıl fazla olduklarını işçilerin kendileri ile de konuştuk. Sözleşmesi biten işçilerin ifadesi de şuydu, biz burada partili olduğumuz için işe girdik, kazanmış olsaydık o şekilde devam edecektik. Belediye başkanımız bu konuda ayrıntıları da ifade edecektir. Kadro fazlasına rağmen 100 kişinin işine devam etmesi, yüz bin nüfuslu Kemalpaşa’da tüyü bitmemiş yetimin hakkı. Yazık günah. Bir belediye başkanına yüz bin kişi yetki veriyor .Tüm yüz bin kişinin hakkını koruması için. Orada bir kişi dahi aşırı istihdamla çalışıyorsa onun vebali, hakkı belediye başkanının sırtındadır. Şehrin emini. Her şey ondan sorulur. Bu şekilde tasarrufa gidilir. Sözleşmesi biten işçilerin hangi partili olup olmadıkları konusunda böyle bir ayrıma bakmadık, bakmamız da söz konusu değil. ben ilçeden binlerce kişi işe gönderdim. Önemli yerlere. Kesinlikle parti ayrımı yapmam. İşsiz vatandaş bizim vatandaşımızdır.
RAMAZANDA EĞLENCE DEĞİL ETKİNLİK
Çok uzun yıllardan beri Kemalpaşa festivali yapılıyordu. Programları günü dahi belliydi. Soma faciası baş gösterince festivali biz iptal ettik. Olay çok sıcaktı. Vatandaşlarımızın ve Kemalpaşa halkının ramazanla ilgili büyük bir etkinlik talebi vardı. Şenlik değil, eğlence değil, etkinlik. Ramazan bizim dini ritüellerimiz arasında yer alır. Geçmişte kültürümüzde böyle bir şey var. Hacivatlar karagözler. Dinimizin gereği ilahiler, Kura ni Kerim, semah gösterileri
HALKIMIZI MOTİFE ETMEK İÇİN YAPILIYOR BAŞKA TARAFA ÇEKMEYE GEREK YOK
Bunlar ile halk motife olur. Bunu seyreden insanlar göz yaşına boğulur, şehitlere göz yaşı döker. Soma şehitlerine zararı yok. Hatırlama açısından, tasavvufi açıdan faydası var. eğlence adı altında düzenlenmiyor bunlar. orada sahne kuruluyor. Ramazan kıyafetleri ile şerbet dağıtılıyor, kağıt helva dağıtılıyor. Eski Osmanlı Selçuklu usulü halka limonata dağıtılıyor. Kemalpaşa tarihinde böyle şey görülmemiştir. Her gün üç bin kişiye iftar veriliyor. 30 gün boyunca bu iftar veriliyor .rekreasyon alanımızda da bu etkinlikler yapılıyor. Bunu başka bir tarafa çekmenin veya bağlamanın hiçbir mantığı yoktur. Orayı ziyaret edenler de bunu takdir ediyor, görüyor. Siyasi partiler eleştirebilmek için bu tip argümanlar geliştirebiliyor.
HALK MEMNUN OLSAYDI CHP’Lİ BAŞKANI SEÇERDİ
Halkın takdiri. Rıdvan Bey’den önce de burada biz vardık. Belediye AK Parti Belediyesiydi. Halkın bir tercihi oldu. biz seçimi kaybettik. CHP seçimi kazandı. Kestirmeden konuşmak lazım. halk memnun olsa bir kere daha seçerdi. Bizden memnun olsa bizleri de bir daha seçerdi. Yapılması gereken hizmetler vardı. Halk tercihini AK Parti’den yana kullandı. Rıdvan Bey neden seçimi kaybetti eleştirilerine girmek istemiyorum. Bir kere belediyenin kaynaklarını aşırı derecede israf ettiler. Gerekli yatırımlar yapılmadı. Beş trilyondan borç 40-45 trilyona çıktı. Halkın yatırım yapılması gereken alanlar dururken, eğlence sektörüne paralar harcandı. Burada ifade etmek istemediğim, eleştirilebilecek bazı konular ayyuka çıktı. Halk da bunu gördü ve biz de ilçe olarak teşkilat olarak halka bunu anlatabildik ve burada bir seçim kandık. Bunun ötesinde bir şey söylemem yanlış olur.
Yorum Yazın