Pekdaş'tan Alsancak Limanı için flaş açıklama!
Geçtiğimiz ay Özelleştirme İdaresi Balkanlığı (ÖİB) tarafından askıya çıkartılan Alsancak Limanı'yla ilgili yeni plan düzenlemesiyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Kamuoyunda AVM tartışmalarına yol açan ve geçtiğimiz yıl mahkeme tarafından iptal edilen planlara ilçe belediyesinden bir kez daha itiraz gelirken, ev sahibi Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş yapılan düzenlemenin Kemeraltı ve kent içi ulaşıma büyük darbe vuracağını açıkladı. Pekdaş'tan Alsancak Limanı için flaş açıklama
- Ege Postası
- 12.02.2016 - 10:55
LİMAN'A "KEMERALTI" VETOSU
Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, çeşitli tartışmalara yol açan son liman planlarıyla ilgili önemli planlamalarda bulundu. Başkan Pekdaş, önceki yıl mahkeme kararı ile iptal edilen ve AVM eleştirilerinin odak noktası olan Alsancak Limanı'na ait son hazırlanan imar planlarına dair itiraz gerekçelerini şöyle açıkladı: "Teknik arkadaşlarımıza birlikte çalışarak bir rapor hazırladık. Plan yapılırken ulaşımın düşünülmediği, yeterli tartışmanın yapılmadığını düşünüyorum. Hali hazırda mevcut yollar yetmezken, ulaşım planlanması yapılmadan bu çalışma hazırlanmış. Bu kent eski, kadim bir kent. Kent merkezinde Kemeraltı'nda dünyanın en güzel alışveriş alanları var, tarihimiz var. Orada zanaatın sanat haline geldiği işler var. Bizim Kemeraltı'ndaki o kent ruhunu ayakta tutmamız lazım. Kruvaziyerler ile gelenlerin limanda ve çevresinde kalmasını sağlayıp, kente girmesini engelleyecek bir çalışmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Oradaki AVM'lerin kentle olan iletişimi ve bütünlüğü koparacağını düşüncesindeyiz. Ayrıca, otel amaçlı yerleşimde başka sosyal donatı alanlarının da konulması gerekirdi. Ancak onda da eksiklikler var. Ulaşımın düşünülmemiş olması ve oraya yapılan tesislerin gelecek turistlerle kentin bağlantısını kesecek olması en önemli iki eleştiri noktamız."
KAMU PARASI "BEN YAPTIM OLDU" DİYEREK HARCANMAMALI
İlçedeki bir diğer önemli sıkıntı olan ve kamuoyunda birçok tartışmaya sahne olan Konak Tünelleri ile ilgili de konuşan Konak Belediye Başkanı Pekdaş, "Tünel bence hukuki eksikliklerle, ihale kanununa aykırı şekilde yapıldı. Yapılıp, yapılmaması ayrı bir tartışma. İhtiyaçsa mutlaka yapılır. Yapılırken de, plan yapılır, şehrin ulaşım master planına göre nerede nasıl yapılması gerektiği hesaplanır. Girişinin çıkışının doğru hesaplanmaması nedeniyle tünel sabah trafiğini çok etkiliyor. Üstündeki evlere hala zarar veriyor. Konak'ın bütünlüğünü bozdu. Tünel ilçeyi "Doğu Konak" ve "Batı Konak" diye ikiye ayırdı. Geçiş yok. Bunlar olmamalıydı. Hesabı yapılmalıydı. Hedef kim, gerekçesi ne, neden kimin için yapılmalıydı, bunlara bakılmalıydı. "Ben yaptım oldu"larla kamunun parasını harcamak, kamu yatırımı yapmak doğru değil. Burada böyle yanlış bir uygulama oldu.
"DAMLACIK'TA MAĞDURİYET SÜRÜYOR"
Geçmişte butik oteller ve turizm merkezi yapılması da gündeme gelen Damlacık semtinde halkın yaşadığı mağduriyetin sürdüğünün altını çizen Pekdaş, "Burada bir usül tartışması var. Tüneli yaparken üste verilen zarar ne old? Bu zarara ilişkin tedbirler başından alınmalıydı. Orada yaşayan insanlar da bizim hemşerimiz, yurttaşımız. Onlar ne old? Hala bu sıkıntılar var. Bu sorunlar çözülmeliydi. Eğer daha fazla zarar veriyorsa, kamulaştırmalar yapılmalıydı. Kamulaştırmalardan sonra orada hangi uygulamalar gerçekleştirilecekti, plana işlenirdi, biz de ne yapılacak bilirdik. Bizim konuya girmemiz maalesef, iktidar partisine mensup milletvekilleri ve meclis üyelerinin oradaki vatandaşları tüneli yapan yüklenici firmaya ait işyerine götürüp, "Hadi satın yerlerinizi, el sıkışalım, helalleşelim" diyerek konuyu hukuk dışı bir mecraya sokmalarından sonradır. Yol yaparsınız, inşaat yaparsınız, gereği neyse kamulaştırırsınız. Ya da bu inşaat sürüyor, iş bitene kadar kira yardımı sunayım, ya da evini tamir edeyim diyerek helalleşme olur, hukuka uygun helalleşme budur. Acele kamulaştırma kararlarına karşı dava açan hemşerilerimiz oldu. Orada mağduriyet devam ediyor. Planlar zaten iki kat turizm, otel, ticaret, konut olarak vardı. Onun uygulanmaması lazım. Kenti de mağdur etmeden çözümler bulmak lazım. Hem hemşerilerimizi mağdur etmeyeceğiz, hem de kentin kimliğini koruyacağız. Orada böyle bir belirsizlik hüküm sürdü. Orası kentin kupon yeri, kent için korumak zorundayız. Bizim takibimiz bunu içindi. Kimsenin mülkiyet hakkını ihlal etmeden, hakkaniyetli çözüm bulunmasını istiyorduk. Zaten mahalle sakinleri evlerindeki zararın tespitine yönelik davalar da açıyor. Bu zararı gidermek lütuf değil, devlet olmanın sorumluluğudur. Bunu bir lütuf gibi sunuyorlar. Orada evleri tamir edeceğiz diyorlar. Kim hangi zarara yol açtıysa, zaten onu gidermek zorunda. Devletin, Karayolları'nın yaptığı şeyler lütuf değildir. Zararı gidermek için çalışmak zorundalar. Damlacık İzmir'dir. Damlacık'ın korunması için de takipteyiz" dedi.
Yorum Yazın