Dolar 32,3692
%0.16
Euro 34,9463
%-0.34
Altın 2.325,450
%0.22
Bist-100 9,09
%0.13

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Aydın Şengül: CHP de FETÖ gibi...

Aydın Şengül: CHP de FETÖ gibi...

AK Parti İzmir Eski Milletvekili Aydın Şengül, Egepostası ile Gündem programına konuk oldu, yazarımız Mithat Umutoğulları’nın sorularını yanıtladı.  Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu eleştiri yağmuruna tutan Şengül, “İzmir sınıfta kaldı” dedi.  Şengül, CHP’nin yöntemini FETÖ’ye benzetti. Şengül sessizliğini bozdu, hedefinde CHP ve Kocaoğlu

  • Ege Postası
  • 28.12.2016 - 12:16

EGEPOSTASI- Radyo Egepostası’na konuk olan AK Parti’nin geçmiş dönem İzmir Milletvekili, eski il başkanlarından Aydın Şengül, CHP'den İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Aziz Kocaoğlu’nun icraatlarına kadar çok çarpıcı eleştirilerde ve özeleştirilerde bulundu. Şehir plancısı gözüyle değerlendirdiğinde İzmir için “Sınıfta kaldı” diyen Şengül, Kocaoğlu’nu bürokrat değiştirmede lider olmakla eleştirdi, CHP için ise çok çarpıcı bir cümle kullandı, “FETÖ nasıl insanların duygularıyla oynayıp sömürüyorsa, bu siyasi görüş de onun benzeri, insanların duygularıyla oynuyor, insanların iyi niyetlerini suistimal ediyor. Bu konuda sadece CHP’yi de suçlamak istemiyorum” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İzmir’e geldiğinde, Aziz Kocaoğlu ile de söyleşme imkanı bulduğunu ve kendisine “Yeniden aday olacak mısınız” diye sorduğunu anlatan Şengül, “Yaşı zannederim 70’e yaklaştı. Herhalde Aziz bey, izin verseniz nefesi yettiğince yeniden aday olur” dedi.  Adayların seçim öncesi yönetime geldiklerinde ortak akılla kentleri yönetmeyi vaad ettiğini, ancak göreve geldiklerinde, kendi meclis üyesini bile dinlemediğini aktaran Şengül, bürokratların, başkanı hipnotize edip kontrol altına aldığını savundu, “Siz başkanın şehri yönettiğini sanırsınız, arka planda bürokratlar yönetir. İzmir Aziz beyin liderliğinde yönetilmiyor. Kendisi bürokrat değiştirmede maşallah lider. O bürokratlarıyla kenti yönetmeye çalışıyor” diye konuştu.

"Bazen insanlar travma geçirir. Çakılı kalır. CHP de hala geçmişte. Kendilerine göre yönetim tarzı var. Buna göre kentleri yönetmeye çalışıyorlar" diyen Şengül, partinin İzmir’de kenti geliştirme, sorunları çözme gibi bir derdi olmadığını savundu. Şengül, "Tüm yerel yönetimlere baktığımızda tipik belediye hizmetleri var. Çöp toplama, vergi alma, su verme gibi. Onun dışında kente dair yapılan ciddi dokunuşlar yok. İleriye dönük vizyon, projeler yok. Kenti geliştirmek, sorunları çözmek için önce sağlıklı şekilde çözüm projeleri oluşturup, projeksiyon dahilinde çalışılması lazım. Kaynakların büyük çoğunluğu merkezi hükümetten gelir. Oysa beklememek lazım. Yasanın yerel yönetimlere verdiği yetkiler var. Büyükşehirlerin ciddi kaynakları var. İzmir’de de yerel yönetimin elde edebileceği kaynaklar var. Kamunun tüm yatırımları yapması da doğru değil. Fizibl ve rantabl değil. Çok daha pahalıya mal olabilir. Bir şekilde yatırımcıyı şehre çekecek projeler geliştirmek, onların altyapısını hazırlamak gerekiyor. Bunu yaparsanız İzmir hızlı değişim ve dönüşüm gösterir. 20 yıl sonra İzmir’e gelen biri, değişiklik olarak Bayraklı’da yapılan birkaç gökdeleni görür” dedi. Şengül, eleştiri oklarını Kocaoğlu’na yönelttiği açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

FETÖ NASIL İNSANLARIN DUYGULARIYLA OYNUYORSA…

“Aziz bey kenti süslemeyi öğrendi. Herhalde diğer kentleri gördüğünde mahçup oldu. Çiçekler diktirmeye, peyzaj çalışmaları yapmaya başladı. Seçim geliyor, ‘Çiçeklerle görüntü verelim’ diye düşünüyor  herhalde. Bu da önemli bir gelişme. Sonuçta kentin yaşayanları karar verecek. Keşke yaşam tarzlarından, önyargılardan çıkıp gerçekten hizmet odaklı değerlendirme yapabilse İzmir. O zaman İzmir bulunduğunun çok ötesinde bir kent haline gelir. CHP’de şöyle bir anlayış var, ‘Nasılsa İzmir'in hassasiyetleri var. AK Parti’ye karşı önyargısı var. Çıkarız düğünlerde, derneklerde, modern, laik, Atatürkçü, çağdaş ülkenin bekçileri olarak gibi bir iki süslü kelime söyleriz, alkış, kıyamet, tamam bitti. FETÖ nasıl insanların duygularıyla oynayıp sömürüyorsa, bu siyasi görüş de onun benzeri şekilde, insanların duygularıyla oynayıp, insanların iyi niyetini suistimal ediyor. Bu konuda sadece CHP’yi de suçlamak istemiyorum.”

CHP’ye yönelik eleştirilerini sürdüren Şengül, CHP’nin ciddi bir çıkmazın içinde olduğunu vurguladı,  “CHP kendisini cumhuriyetin sahibi ve temsilcisi olarak görüyor. Birçok kurumların sahibi olarak görüyor, belli değerleri, cumhuriyeti, Atatürk’ü kendisine mal ediyor. Sonuçta bu değerler bu ülkenin ortak değerleri. CHP’nin bu çıkmazdan çıkması, daha evrensel bakması gerekiyor. Aksi taktirde belli bir kitlede kalmaya mahkum" dedi. 

HER YAŞAM TARZI BİRBİRİNDEN KORKUYOR

Türkiye’de biraz yaşam tarzı üzerinden, insanların kendi bakış açılarına, yaşam tarzlarına göre siyaset yapıldığını ifade eden Aydın Şengül, “Maalesef iktidar, muhalefetin birbirini ötekileştirerek, birbirini tehdit olarak gören siyasi anlayışı var. Her siyasi görüş, her yaşam tarzı birbirinden korkuyor. Bunun da geçmişte yaşanan belli gerekçeleri var. İzmir de kendisine göre, özgürlükçü, doğuyla batının kesiştiği bir pencere. İzmir yaşam tarzıyla, tarihten bugüne kadar hep liderlik yapmış, özgürlüğüne düşkün ve dışarıdan İzmir’e gelenleri hiç ayırt etmeden kabul etmiş, bir şekilde dönüştürmüş bir kent. İzmir’in AK Parti’ye karşı belli bir önyargısı, algısı vardı. Belki siyasi parti olarak bizim ne yaptığımızdan ziyade, AK Parti’nin nasıl bir kimliği olduğu, belki kendisine müdahale etme korkusu vardı. İzmir o korkuyu uzun süre atamadı. Bu 2011’e kadar belli ölçüde kırıldı. O tarihten sonra malum süreçlerde, tekrar önyargılar ön plana çıkmaya başladı. Önyargılar olduğunda karşı taraf bir şekilde size bütün duyularını kapatıyor. Sizi duymak ve anlamak istemiyor. Korkuyor. İnsan korktuğu insanı dinlemek istemez. Kendini kapatır. Seviyorsa, duyularını açar, yanlışlarınızı bile görmez.  İzmir’de yerel yönetimlerinde CHP var.  Birbirimizi ötekileştirerek yargılamayı ortadan kaldırmalıyız" dedi.

İzmir’in kabuğuna sığmadığını,İstanbul’dan sonra büyümeye en yatkın şehir olduğunun altını çizen Aydın Şengül, iktidarın İzmir’i diğer büyükşehirlere bağladığını vurguladı, “İzmir-İstanbul otoyolunun bitmesiyle İzmir İstanbul’un arka bahçesi olmaya başladı. Anadolu’yla bağlandık. Uçak seferleri arttı. Yurt dışına seferler başladı. Merkezi hükümetin yaptığı çok ciddi yatırımlar var. İzmir’in tarihten gelen potansiyeli var. Osmanlı döneminde coğrafyanın en önemli ticaret limanı olan İzmir, geçmişine üzüntüyle bakıyor. Yeniden o noktaya gelmemesi için bir neden yok. Yeter ki sorunlar doğru tespit edilsin, çarpık yapılaşma, trafikle ilgili çözümler üretilsin. İzmir artık sağlıklı bir evde oturmanın yanı sıra, altyapısıyla, sosyal donatı alanlarıyla, güvenliğiyle, kültürel etkinlikleriyle iyi bir yaşam istiyor. Bu da en doğal hakkı. Bunları yapmak da öncelikle yerel yönetimlerin görevi” dedi.

İZMİR SINIFTA KALDI

Şehir plancısı gözüyle İzmir’i değerlendirirken “İzmir sınıfta kaldı” diyen Şengül, Türkiye genelinde kentsel dönüşümün en yavaş yürüdüğü yerin İzmir olduğunu vurguladı. Deprem açısından riskli bölgelerden biri olan İzmir’de bununla ilgili master planlar yapılması gerektiğini kaydeden Şengül, “İzmir’in çevresi dağlar, ovalar, ormanlarla çevrili. Genişlemeye müsait değil. Arazi konusunda sıkıntılı. Gecekondular bu nedenle daha yoğun, dört beş katlı hale dönüştü. Kangren haline geldi. İzmir’in merkezini biraz dışarı taşımak gerekiyor. Böylece insanlar İzmir’de oturup başka kentlerde çalışarak trafikte zaman geçirmekten, yakıt israfından kurtulur. İnsanları bir yerden bir yere taşımamak gerekiyor. İstanbul, İzmir, Kocaeli, Bursa gibi gelişmiş illerde merkezlerde inanılmaz yoğunluk, gürültü, karmaşa var. Kent nüfusunu azaltmamız lazım. Kentin otoyollarla, metrolorla ulaşımın sağlanacağı, dışarılara uzun vadede yavaş yavaş taşınması gerekiyor. Bizde geçici önlemler alınır. Bütün gecekonduların yapılmasına izin verilir. Sonra altyapısını, yolunu, suyunu getiriyoruz. İnsanları o çarpık yapılaşmada yaşamaya mahkum ediyoruz. Kentsel dönüşümden önce onların beklentisi , başka. Üç dört katlı binasını yıkıp yerine daha değerli tek daire verirseniz istemez. O insanı psikolojik olarak rahatlatmanız, sorunlarına çözüm getirecek projeler geliştirmeniz lazım. Şimdiki kentsel dönüşüm anlayışıyla çözüm bulamazsınız. Dünyadaki örneklerini araştırmamız gerekiyor. Onların yurt dışı gezileri öyle proje gezisi değil, turistik gezi oluyor. Kusura bakmasınlar ama biliyoruz belediyelerin gezilerini. İstemek önemli. Başkan seçiliyor, şimdi yok dönüşüm oldu, olmadı, başımı derde sokmayayım. Laiklik derim, cumhuriyet derim, seçimi yine alırım der. Ama yazık ediyoruz ülkemize, kaynaklarımıza, insanlarımıza yazık ediyoruz. Sağlıklı altyapı hazırlarsanız sağlıklı nesiller yetiştirirsiniz” dedi. 

AZİZ BEY’İN YORGANI KISA

Kaynakların kullanımı konusunda, Başkan Aziz Kocaoğlu’nun “Ayağını yorganına göre uzattığı” belirtilince de Şengül, “Aziz beyin yorganı kısa, yorganı uzatması lazım. Artık günümüzde gelişmiş metropollerde yatırımları büyük şirketler yapıyor. Mesela İzmir’de yeni Metro hatlarını yap işlet modeliyle yaparsınız. Cebininizden kuruş çıkmaz. Bunu yapabilecek yatırımcılar var. Ama bunu gerçekleştirecek irade, vizyon gerekiyor. Yoksa 15 yılda 10 kilometre yol yaparsınız. Allahtan Aliağa -Menderes İZBAN projesinin altyapısını devlet yaptı da, kendisi birkaç durak yaptı, vagonları bile sonradan Ankara’dan getirildi” dedi.

ÇOK ŞANSLISIN

Başkan Kocaoğlu’na “Çok şanslı bir başkansın. Kendi ilinden başbakan var. Seni iyi tanıyan cumhurbaşkanı var. Belki AK Partili belediyeler cumhurbaşkanından uzun süre randevu alamaz. Ama sen iste,  en kısa sürede Cumhurbaşkanı ve Başbakan’dan randevu alırsın” dediğini anlatan Şengül, “Ne zaman başbakanımıza gitsen, her türlü destek ve yardımda bulunur. Siyasi görüş gütmeden, önyargılardan uzak şekilde yapıyor bunu. Kendisi de bu konuda hakkını teslim etti başbakanımızın.Sen ne yapmak istedin, hangi konuda seni iktidar engelledi. Tramvay dediniz, Devlet Planlama Teşkilatı'ndan geçmesi için pek çok şeyi eksik olmasına rağmen Başbakanımızının devreye girmesiyle kısa sürede aşıldı. Yeter ki hizmet et, proje geliştirdiğinde hükümet engel oluyorsa, bizler Aziz beyle mücadele etmeye hazırız” diye konuştu.

AKTİF POLİTİKADA OLACAK MI'

15-16 yıl hep siyasetin içinde olduğunu, 2002’de AK Parti’nin kuruluşuyla teşkilatlarda görev aldığını anlatan Şengül, “Hep faal siyasetin içinde olacaksın diye bir şey yok. Kendi içinizde de bir yolculuk yapmanızı gerekiyor. Bu yolculukta ihtiraslarınızı yenmeye başlıyorsunuz. Kendinizle, ihtiraslarınızla kavga etmeye başlıyorsunuz. Geçmişte kızdığım birçok şeye artık kızmıyorum. Kimseye kızmıyorum. Geçmişte çok kolay yaftalarken şimdi daha dikkatliyim. Empati kuruyorum. Kısa vadede samimi olarak siyaset düşünmüyorum. Bu konuda çabam da yok.  Üç çocuğum var. 15 yıl boyunca onlarla ilgilenemedim, işlerimi ihmal ettim. Şimdi iki yıldır çocuklarımla ilgileniyorum. Önce kendimizden, sonra ailemizden, çevremizden, ilimizden, ülkemizden, herkesten sorumluyum. Kendi içimde başlattığım yolculuğum devam ediyor” diye konuştu.

AK Parti’de teşkilatlarda başlayan değişimi değerlendiren Aydın Şengül, teşkilatın sürekli diri ve dinamik tutulması açısından bu motivasyonun gerekli olduğunu, aksi taktirde olumsuz psikolojinin tüm teşkilatı saracağını vurguladı. “Bir kişi ölene kadar siyaset yapacak diye bir şey yok. Makamlar geçici” diyen Şengül, yeni göreve gelenlerin başarılı olacağına inandığını söyledi. Samimiyetin önemine dikkat çeken Şengül, “Teşkilatınızla siyaset yaparken, güven bağı olması lazım. İlçe başkanı, il başkanım sonuna kadar arkasında duracağından emin olmalı. Duygusal birlik, beraberlik, geleceğe dönük olursa, başarı kaçınılmaz olur. Güven kaybolur, yerini eleştiri alır, herkes birbirinin açığını kollamaya başlarsa, orada sıkıntı ve çöküntü başlar. Ülke zor günlerden geçerken, bireysel egolarımızı düşünmeyi de doğru bulmuyorum.  Ülkemiz iyi olursa biz de o kadar mutlu oluruz. Bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bunun için faal siyasetin içinde olmaya gerek yok. Gereken yerde gereken destekleri vermeye devam edeceğiz” dedi.

 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.