Dolar 32,3666
%0.15
Euro 34,9429
%-0.35
Altın 2.325,450
%0.22
Bist-100 9,12
%0.45

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP lideri Kılıçdaroğlu, İzmir'de konuştu

CHP lideri Kılıçdaroğlu, İzmir'de konuştu

İzmir’de STK ve demokratik kitle örgütleri ile buluşan Kılıçdaroğlu, "Herkes sandığa gitsin. ‘Bir oyla bir şey olmaz’ demeyin. Sandığa gitmediğiniz takdirde torunlarınıza ve çocuklarınıza hesap veremezsiniz. Çocuklarınıza ileride söyleyeceğiniz en güzel cümle, ‘gittim hayır oyu kullandım’dır" dedi. CHP lideri STK'lar ve sendikalarla buluştu

  • Ege Postası
  • 04.03.2017 - 13:18

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ-  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sivil toplum kuruluşları ve demokratik kitle örgütleri ile buluştu. Konuşmasında, 16 Nisan’da yapılacak referandumda, evet oyu vereceklere neler söylenmesi gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, parti genel başkanı olarak değil 'vatandaş Kemal' olarak konuştuğunu söyledi. 

Kılıçdaroğlu İzmir'e geldi: 10 saatlik yoğun program

KILIÇDAROĞLU YENİ ANAYASAYI MADDE MADDE ANLATTI

Sivil toplum örgütleri, sendikalar, meslek odaları ve dernekler ile buluşan ve yaklaşan referandum süreciyle ilgili değerlendirmeler yapan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Referandumda kullanacağımız oyun partilerle bir ilgisi yok. A, B partisi ile ilgisi yok. Bu bir seçim değil. Öncelikle bunu tüm vatandaşlarımıza anlatmak zorundayız. Sivil toplum örgütlerinden en büyük ricamız budur. Bu anayasa değişikliği neler getiriyor, unu tüm vatandaşlarımıza anlatmak zorundayız. Vatandaşımıza önce şunu sorunuz. Siz cumhurbaşkanının taraflı mı olmasını istersini? Tarafsız olmasını mı istersizini? Cumhurbaşkanı taraflı olursa 80 milyonu temsil edebilir m? Örneğin ben seçilsem, CHP’nin genel başkanıyım ama 80 milyonu temsil edemem. Binali Yıldırım, Devlet Bahçeli de temsil edemez. Bir partinin genel başkanı ise ancak kendi partilerini temsil edebilir. Bir partinin genel başkanı mahkemelere hakim tayin etsin mi etmesin m? O mahkeme adil davranır mı davranmaz m? Adil olur mu olmaz m? Bir partinin genel başkanı Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinden 12’sini tayin etsin mi etmesin m? Bunu her vatandaşımızın düşünmesi gerek. Bu 80 milyon vatandaşımızın vicdanın sorgulaması lazım. Bir siyasi partinin genel başkanı hakim tayin ettiği zaman yargı bağımsız olamaz. Adaletten söz ediyorsak, hukuktan, birlikte yaşamaktan, eşit yurttaşlıktan söz ediyorsak adaletli bir yargı olmak zorundadır. Bu 80 milyon vatandaşın ortak sorundur. Vatandaşımız hakim tayin etsin ne olacak diyebilir. Burada kentsel dönüşüm var. Kamulaştırma yapıldı diyelim. Başkan kentin yarısını kamulaştıracağım dedi, bedel olarak da metrekareye 5 lira düştü. Vatandaş ‘buranın değeri 5 lira değil bin lira’ diyecek haklı olarak. Hakkını nerede arayaca? Mahkemede. Mahkeme başkanını kim tayin etmiş, kamulaştırma kararını veren başkan. Hakim vatandaşı mı dinleyecek yoksa başkanı m? Başkanı dinleyecek yoksa sürülecek. Bağımsız yargının bu kadar önemi vardır. Bugün yargı bağımsızlığı tartışılabilir ama kör topal da olsa yargı bağımsızlığı var. Ama yarın bunu tamamen kaybetmiş olacağız. Adaletten, hukuktan, eşitlikten söz ediyorsak bunun güvencesi adalettir, yargıdır. Bu güvence elimizden alınırsa adaletten, haktan, hukuktan söz edemeyiz."

NEDEN 600'E ÇIKIYOR'

Anayasa değişikliği ile 550 milletvekili sayısının 600’e çıkacağını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "550 milletvekili neden 600’e çıkıyo? Biri çıksın anlatsın. Kime 50 milletvekili güvencesi kime verilece? Bunun makulu 450 milletvekilidir. Vatandaşın bunu sorgulaması lazım. 600 milletvekilini seçtik gönderdi? Bu vekiller mecliste ne yapaca? Şu anda yasama görevini yürütüyor, vatandaşın derdini dinliyor sorununu çözmeye çalışıyor. Yeni düzende milletvekili ile milletin arasındaki bağ tamamen kopuyor. Bir hükümet benim seçtiğim milletvekillerinden güvenoyu istemiyorsa bu millete duyulan güvensizliktir. Bunu kendi dar çerçevemiz içinde anlatmayacağız. Halk bu gerçekleri bilmiyor. Bu işleri bilmiyorum diyenlere anlatacağız. Gecekondularda anlatacağız. Ben bu işlerler ilgilenmiyorum diyenlere anlatacağız” dedi.

STK’LARDAN DESTEK İSTEDİ

Referandum gerçeklerinin halka anlatılması konusunda sivil toplum örgütlerinden destek isteyen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Vatandaşımıza sorun, siz böyle bir düzen mi, kimsenin hesap vermediği bir yapı mı istiyorsunu? Dünyanın hangi ülkesinde vatandaş vergi verir, siyasi iktidar ise hesap verme? Uganda’ya bile gitseniz, üçüncü dünya ülkelerinde bile böyle bir model yoktur. Dünyada milli kurtuluş savaşını yöneten tek meclis TBMM’dir. Dünyada gazilik ünvanını alan ikinci bir meclis yoktur. Vatandaşa söyleyin, sizin TBMM’ye gönderdiğiniz meclisi, vekilleri bir kişiye fesih etme hakkını verelim mi vermeyelim m? Bir kişi çıkıp diyecek ben bu meclisi feshettim, seçimi tekrarlayacağım…  Bunları özellikle anlatmıyorlar. Anlatacak olan benim, sizlersiniz. Benim de çocuklarım var, sizin de çocuklarınız var. Bu hepimizin ortak sorunu. Bu ülkede huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bunları anlatmak zorundayız. Vatan millet edebiyatı ile değil, gerçeklerle bunları anlatmak zorundayız. Türkiye’nin nasıl bir felakete sürüklendiğini hepimizin görmesi lazım. Bu ayrıntıları görmek zorundayız.”

“FELAKETE SÜRÜKLENİYORUZ”

Kemal Kılıçdaroğlu “Vatandaşın oyu değerli, ama bundan sonra değersiz, bir anlamı yok ki” dedi ve şöyle devam etti: “Milletvekili bundan sonra mecliste ne yapaca? Seçilen başkan diyecek ki meclise ne gerek va? Kapatacak meclisi. Hazırlanan tuzak bu. Sabah akşam milli irade diyor. Milletin seçtiği vekilleri ve parlamentoyu sen nasıl fesih edersi? Bu milli iradeye ihanettir. Bunun her yerde anlatılması lazım. Yarın canı sıkıldı, muhtarlığı kaldırdım dedi. Başkanın kararname çıkarma yetkisi var. “Olur mu efendim'” demeyin. Bırakın muhtarlığı, adam TBMM’yi kapatıyor, onu mu kaldıramayaca? Bu anayasa değişikliğine hayır demenin ne kadar hayırlı sonuçlar doğuracağını bilmeniz lazım. Demokrasiye tahammül edemeyenler gün gelir muhtarlıkları elinizden alırlar. Eğer bu değişiklik geçerse, devletin işleyişi ve yapısıyla ile ilgili tek yetkili organ başkan olacak. Başkan yardımcılığına tutup kendi partisinin tüm il başkanlarını getirebilir. Türkiye’nin nasıl bir tablo içine sürüklendiğini anlıyor musunu? Hepimizin düşünmemiz gerektiğini, elimizi vicdanımıza koymamız gerektiğini, komşularımızı, milletimizi, vatanımızı, çocuklarımızı geleceğimizi düşünmemiz gerekiyor. Bu kadar tehlikeli bir sonuç olamaz.”

DEVLET KAOSA SÜRÜKLENECEK

Başbakan Binali Yıldırım’a yeni anayasa değişikliğini halka karşılıklı anlatmak için çağrı yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Demokrasiyi düşünmemiz lazım. Bugünkü sistem iyi çalışmıyor, çift başlılık var diyorlar. İki cumhurbaşkanı mı va? Yeni değişiklik çıktığı zaman ne olaca? Hem başkan hem parti genel başkanı, iki şapkası olacak. İşte o zaman çift başlılık olacak. Eğer bu anayasa değişikliği geçerse valiler ile il başkanları arasında kavga başlayacak. Kimin sözü geçecek. Devlette tek seslilik bitecek tam bir kaosun içine sürüklenecek. Tüm valilere sesleniyorum, tarafsızlığınızı koruyun. Vatandaşa şöyle oy kullanın diye baskıda bulunmayın. Dürüst olun, vatandaşı evet demeye zorlamayın. Yarın başlarına ne geleceğini artık onlar da bilmek zorunda." dedi. 

"HAYIR DİYENLER TERÖRİSTİR" TEPKİSİ

Anayasa değişikliklerine hayır oyu vereceklere yönelik tepkileri de eleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hayır diyenler terör örgütünü destekleyenlerdir diyorlar. Madem iyi bir şey getiriyorlar, neden bu iyi şeyleri anlatmıyorla? Madem güzel bir şey yapıyorlar, çıkıp onu anlatsınlar. Neden hayır diyene terörist diyorla? Evet diyen de, hayır diyenin de, 80 milyon vatandaşımın benim başımın üstüne yeri var.  Bu ülkede iş ve aş istiyoruz. Bunun hepsinin yolu yöntemi var. Bunların hiçbirisinin anayasa değişikliğiyle ilgisi yok. Bu değişiklik geçerse terör bitecekmiş. 15 yıldır iktidarsınız, bitireceksiniz de elinizden tutan mı old? Bu anayasa değişikliği geçerse,  ekonomide istikrar olacakmış. Bu ülkeyi 15 yıldır siz tek başınıza yönetiyordunuz, siz sağladınız da birisi size engel mi old? Bir kanun, kararname çıkaracaktınız da karşı çıkan mı old? 15 yıldır ülkeyi tek başınıza yönetiyorsunuz. Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, , valiler, kaymakamlar, asker, polis sizden… Bu milletin yakasından niye düşmüyorsunuz, neden bunu dayatıyorsunu? Kendi çocuklarını 18 yaşında milletvekili yapmanın ve askere gitmemesinin yolunu açacaklar. Senin çocuğun iş istiyor. Sözde gençlerin ağzına bir parmak bal çalacaklar, onları kandırarak oy almak istiyorlar. Gençlerin siyasete girmelerini isterim. Kendi ülkelerinde demokrasiyi savunmalarını isterim ama tuzağa düşmelerini istemem. Evet oyu isteyenler, neden evet oyu istediklerini anlatmıyorlar, anlatamıyorlar” diye konuştu.

“BU KADAR YETKİYİ EVLİYAYA VERSEN…”

Kemal Kılıçdaroğlu yeni anayasanın büyük bir tehlike arz ettiğini belirterek, “Hayır çıktığı zaman kaos olur diyorlar. Hayır diyerek bir anlamda Binali Yıldırım’ı koruyoruz. Hayır demenin asıl anlamı n? Bu değerli milletimiz, vatansever, sağduyulu milletimiz biz sizi seçtik, parlamentoya gönderdik, herkes anayasal sınırları içinde görevini yapsın diyerek ders verecek. Esas evet çıkarsa tam bir kaos olur. Asıl tehlike bir kişiyi ikna ettiğiniz zaman , yani Başkan’ı ikna ettiğiniz de 24 saat içinde ülkeyi ele geçirirsiniz. Fetullah Gülen devleti ele geçirmek için 35 yıl çalıştı... Şimdi bu çabaya da gerek yok. Bir kişiyi kandırdınız mı devleti ele geçirirsiniz. Bu kadar yetki bir kişiye verilebilir m? Vermememiz lazım. Bu kadar yetkiyi evliyaya versen, evliya azar. Bunları size insana hizmet etmeyi kutsal bir görev sayan vatandaş Kemal olarak sizlere anlattım. Ben özgür, adaletli, hukukun egemen olduğu bir Türkiye istiyorum. Bu anayasa değişikliğini, hak, hukuk ve adaletle ilgisi yok… Her vatandaşın temel hakları anayasal güvence altına alınmalı. Yargı bağımsız olmalı. Bir ülkede adalet çökerse, devlet çöker. Devleti ayakta tutan temel kurum adalettir. Adalet mülkün temelidir” dedi.

16 NİSAN’DA HERKES SANDIĞA GİTSİN

Kılıçdaroğlu sözlerinin sonunda sandık çağrısını yineledi ve “16 Nisan’da herkes sandığa gitsin. Sandığa gitmediğiniz takdirde, çocuklarınıza ve torunlarınıza hesap vermezsiniz. Bu onuru taşıyın. Gittim hayır oyu kullandım diye çocuklarınıza, torunlarınıza anlatın. Komşunuz, arkadaşınız gitmiyorsa onu da ikna edin. Elinden tutun gidin oy kullanın. Konuşurken belli çevreler provokasyon yapabilir, kavga çıkartmak isteyebilir, parti meselesi yapmak isteyebilir. Tahriklere kapılmayın. Bu olayı parti meselesi yapmayacağız, anlatacağız. Bunlardan kaçınarak özgüven içerisinde bunları anlatacağız” diyerek sözlerine son verdi.

BİRLEŞİK KAMU İŞ KONFEDERASYONU TOPLANTIYI TERK ETTİ

Birleşik Kamu iş Konfederasyonu  il yönetimini protesto ederek  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşurken  konfederasyona bağlı  sendika yöneticileri  salonu terk etti. Birleşik Kamu iş Konfederasyonu İzmir İl Temsilcisi Tamer Yiğit Güler, konu ile ilgili olarak  Fuar Kültürpark 1 Nolu Hol girişinde bir açıklama yaptı. Açıklamasında  Güler, CHP İzmir İl Yönetimini sert dille eleştirirerek “ Tepkimiz Genel Başkana değil İl yönetimine”   dedi ve şunları söyledi;

“Referandum öncesi CHP  Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun topluma ve STK lara karşı gösterdiği duyarlılığını  keşke İl yönetimide gösterebilseydi. Biz Birleşik Kamu İş Konfederasyonu İzmir  örgütü olarak Eğitim İş, Büro iş, Genel Sağlık İş ve Tüm Yerel Sen sendikalarımızın yöneticileri ile salonda bu  büyük buluşma için  saat 10.30 dan itibaren hazır bulunduk. Bu buluşmada görev alan bazı il yöneticileri  maalesef kürsüde bize söz hakkı vermemişler ve yok sayılmışızdır.Bu yöneticiler aynı zamanda bazı STK'ların basın danışmanı gibi çalışmaktan geri kalmamaktadır. Bizim Birleşik Kamu iş Konfederasyonumuzun Referandum süreci ile ilgili görüşlerini bizim dışımızda  hiçbir sendika deklare edemez  Biz 2010 yılında da 'Hayır' cephesindeydik, şimdi de 'Hayır' cephesindeyiz" 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.