Dolar 32,5706
%0.07
Euro 34,8842
%0.05
Altın 2.439,360
%0.38
Bist-100 9.645,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
İşte Yıldırım'ın 3 günlük İzmir mesaisinin detayları

İşte Yıldırım'ın 3 günlük İzmir mesaisinin detayları

Gündoğdu'daki mitingin ardından İzmir'de kalan Başbakan Binali Yıldırım'ın 3 günlük İzmir mesaisinin detayları belli oldu. Başbakan Binali Yıldırım Aydın’daki mitinge gitmeden önce partisinin İzmir İl Başkanlığını ziyaret etti, burada teşkilatla toplantı yaptı. Yıldırım'ın sürpriz 3 günlük İzmir mesaisinin detayları belli oldu

  • Ege Postası
  • 10.04.2017 - 10:17

EGE POSTASI - Başbakan ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte Gündoğdu'da düzenlediği mitingin ardından kentte kalmıştı. 

Haftanın ilk gününde İzmir'de ulusal bir TV'de canlı yayına katılan Yıldırım'ın, 3 günlük İzmir mesaisinin detayları netleşi.

Yıldırım'dan polise sandık güvenliği uyarısı
Yıldırım'dan Kılıçdaroğlu'na: 'Sana yakışan evet demektir!'

MİNİ MİTİNGLER YAPACAK

Başbakan Yıldırım, gün içinde AK Parti İzmir İl Başkanlığı'nda partisinin 30 ilçe başkanı ile toplantı yaptı, referandumun son haftası taktikler verdi, strateji kurdu. Saat 16.00'da Aydın'ın İstasyon Meydanı'nda miting yapan Başbakan İzmir'e döndü. Başbakan Binali Yıldırım Salı sabahı esnaf temsilcileriyle kahvaltı yapacak, Gaziemir ve Buca'da miting düzenleyecek ardından İstanbul'a gidip Erzincanlılar Derneği'nin toplantısına katılacak. Başbakan çarşamba sabahı İzmir'de hemşehri dernekleriyle kahvaltı yapacak, Bornova ve Bayraklı'da miting düzenleyecek, akşam da İzmirli işadamlarıyla yemek yiyecek.

Yıldırım'ın referandumdan bir gün önce cumartesi günü yeniden İzmir'e gelmesi ve iş dünyası ile buluşması planlanıyor.

YILDIRIM TEŞKİLATLA BULUŞTU

Başbakan Binali Yıldırım Aydın’daki mitinge gitmeden önce partisinin İzmir İl Başkanlığını ziyaret etti, burada teşkilatla toplantı yaptı. Yıldırım, il binası önünde kendisini bekleyen vekiller, il yönetimi, ilçe başkanları ve SKM başkanlarının tek tek elini sıkıp hatırlarını sordu. Yıldırım’ın teşkilatla gerçekleştirdiği mini görüşmede pazar günkü mitingdeki kalabalık, coşku ve heyecan nedeniyle teşkilata teşekkür etti.

İzmir teşkilatının referandum çalışmalarını yakından takip ettiğini ve takdirle karşıladığını ifade eden Yıldırım’ın referanduma 5-6 gün kaldığına dikkat çekip herkese ulaşılmasını, teklife yönelik kafasında soru işareti bulananların aydınlatılmasını istedi. Yıldırım'ın il başkanından üyelere kadar tüm teşkilatın son hafta 7/24 sahada aktif olmasını istediği öğrenildi.

Yıldırım herhangi bir anket sonucu vermezken, araştırmalarda 'evet' yönünde olumlu olduğunu söylediği belirtildi.

FOX TV'DE KONUŞTU

Başbakan Binali Yıldırım Fox Tv'de canlı yayında "İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat" programına katıldı.

Yıldırım  programda İzmir'le ilgili mesajlar verdi.

Özellikle anayasa değişikliğini içeren referanduma ilişkin tüm detayları tek tek anlatan Başbakan Yıldırım, program sonunda esnaflardan gelen mesajlar üzerine iki de müjde verdi. Başbakan Yıldırım, "Prim ertelemesi yaptık, borçları yeniden yapılandırdık ama bu yeniden yapılandırmaya bir ilave yapıldı. 2016 Haziran'dan öncekiler yeniden yapılandı. 2016 Haziran sonundan sonra, darbe girişiminden sonra işleri kötüye gidenler için bir imkan daha getiriyoruz. Meclis açılınca bunlar için de, yani 30 Haziran 2016'dan sonra ödeme zorluğuna düşen esnafımız için sigorta primi ve vergide yeniden yapılandırmaya gideceğiz. Bu yeni bir müjde. Konut, mobilya ve beyaz eşyada KDV indirimi yaptık. Beyaz eşya ve mobilyadaki KDV indirimi de konuttaki gibi eylül sonuna kadar uzatıldı" diye konuştu.

"Miting muhteşemdi"

Programın başında, dün İzmir Gündoğdu Meydanı'nda Evet Platformu tarafından düzenlenen mitingi değerlendiren Başbakan Yıldırım, "Miting muhteşemdi. Çok yoğun bir katılım vardı. Daha güzel olan; coşku fazlaydı, heyecan fazlaydı. Gündoğdu'nun gözü tutulmuştu ay yıldızlı bayrağımız ile. Cumhurbaşkanımız da memnun oldu" dedi.

"İzmir Marşı istiklal mücadelemizin marşıdır"

Başbakan Yıldırım, program sunucusunun "İzmir size ne ifade ediyor'" sorusuna ise şu yanıtı verdi: 

"İzmir ilklerin şehri. Kurtuluş Savaşı mücadelesi İzmir'den başladı ve düşmanın denize döküldüğü yer de İzmir. Türkiye'nin ekonomik stratejisinin belirlendiği şehir. İzmir ilk telefonun, telgrafın kullanıldığı, ilk demiryolunun yapıldığı, ilk ihracatın yapıldığı şehir. İzmir ilk çok partili hayata geçen şehir. İzmir'in ilkleri çok. İhracatı son 15 yılda 650 milyondan 8,5 milyara çıktı ama İzmir'in potansiyeli daha fazla. İzmir'de İzmirlilik kimliği var. İzmir'e gelenler 1,5 yıl içerisinde İzmirli oluyorlar. İzmir kimliğine sahip çıkıyorlar. İzmirliler birbirlerine karşı ister fakir ister zengin olsun, hoşgörü kültürü var. Kimse kimsenin ne yaptığı ne ettiği, ne giydiği, ne içtiği ile meşgul olmaz. İzmir'in kadınları daha dinamiktir." 

Yıldırım, İzmir Marşı'nın İstiklal mücadelesinin marşı olduğunu ve herhangi bir ideolojinin marşı olmadığını söyledi.

"Tereddüdüm olmadı"

Başbakan Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası referanduma gidilmesi konusunda "Zamanlama doğru muydu'" sorusuna da şöyle cevap verdi: 

"Menderes'ten başlayan çok partili hayatımızın bütün dönemlerinde sistem sorunu hep gündemde olmuş. Bizim dönemde de atamalarda oldu. Bazı kanunların geri gönderilmesi oldu. Müsteşarımızı 3 ay atayamadım. Gönderdiğimiz kararnameler geri geldi. Biz bu krizleri biraz sineye çektik. Biraz sabrettik. Kararlılıkla işin oluruna baktık ama kriz devam etti. Millet iradesine dayanmayan hiçbir sistem başarılı olamaz, kalıcı olamaz. Bu sistem darbelerden sonra bu anayasalar oluştuğu için sanki bu sistemin işlememesi için gizli bir kuvvet var. Sistem iki başlılığı tanımlamış. İki irade tanımlamış. Biri gücünü kullanmaktan vazgeçecek. Halbuki devlette işlerin yürümesi için iradenin tek olması lazım. Bir iradenin yardımcısı olmak ayrı, kendi başına irade olmak ayrı bir şey. Biz 15 Temmuz'u yaşadık. Bu ülke uçurumun kenarından döndü. Millet rejimi, sistemi teröristlerin elinden aldı ve darbecilere darbeyi vurdu. Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti, zaten gündemde olan bu değişikliği Meclise getirdi, sonra da millete getirdi. MHP Türkiye'nin bir beka sorunu olduğu gördü. Başından beri bu değişikliğin içinde oldum. MHP ile olan görüşmeleri yürüttüm. Onların önerileri oldu. Nihayet olgunlaştırıp değişiklik teklifini Meclise verdik. Tereddüdüm olmadı çünkü ben sistemde yaşanan arızaları biliyorum. Nerede düzeltmeler yapılması gerektiğinin de tek tek üzerinde çalıştık."

"Yerli ve milli"

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yerli ve milli olduğunu vurgulayan Başbakan Yıldırım, "Başkanlık diye başladık. Sayın Bahçeli, 'Zaten başkan ama cumhurbaşkanı dersen cumhurun başkanı olur. Adına cumhurbaşkanlığı sistemi diyelim' dedi. Bu yerli ve milli. Bu bizim kendimizin. Özümüzün sistemidir. İlla başka bir yerden kopyalamak mecburiyetinde değiliz ki. Anayasa hukukçuları işe teorik olarak bakıyor. Biz olayların içinde yaşıyoruz. Bu sistem asıl kuvvetler ayrılığını netleştiriyor. Mevcutta kuvvetler ayrılığı yok. Vesayet odakları 363 milletvekili olan partiye cumhurbaşkanı seçtirmediler. Vesayet odaklarından kurtulmak için sistemi değiştirmek istiyoruz. Bu sistem baba ile oğlu birbirine düşürür. Bizim durumumuzu veri alamayız" açıklamasında bulundu.

"Görevini parti işine karıştırırsa önce kendi kaybeder"

Başbakan Yıldırım, "Cumhurbaşkanı aynı zamanda partinin genel başkanı olmazsa ne olur'" sorusuna da "Bu bir mecburiyet değil haktır. Partiye üye olabilme yetkisini verdikten sonra genel başkan olamazsın diye kayıt koymak özgürlüklere karşıdır. Kim olursa olsun, görevini parti işine karıştırırsa önce kendi kaybeder. İki dönem seçiliyor, anayasa dışına çıkarsa, toplum vicdanına uymayan tasarruflarda bulunursa kontrol mekanizmaları da var. Seçildin, 'ben istediğimi yaparım' diyemiyorsun. Anayasada yetkiler tek tek yazılmış. Seni bağlayan Meclis var. Soruşturma yetkisi var. İşin ucu boş bırakılmış değil. Cumhurbaşkanına sadece yürütme görevini yaparken kararname yetkisi veriliyor. Bu da günübirlik işler için veriliyor. Anayasa değişikliğinde, 'bir konuda kanun varsa cumhurbaşkanı kararname çıkaramaz' diyor. Kararname kanuna aykırı ise kanun geçerlidir. Meclis her konuyu araştırabilir. Cumhurbaşkanı yardımcıları hakkında soruşturma yapabilir. Soruşturma sonucu yargılama olabilir. Meclis cumhurbaşkanını seçime zorlayabilir" yanıtını verdi.

"Partiye davet edeceğiz"

Mevcut sistemde cumhurbaşkanının yetkileri olduğunu ancak fiilen cezai sorumluluğu olmadığını kaydeden Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti: 

"Eğer sorumluluğunuz yoksa yetki kullanmakta sınır tanımazsınız. Bu sistem sorumluluğu da berberinde getiriyor. Sadece cezai değil siyasi ve hukuki sorumluluk da getiriyor. Mevcut sistemde yargılama için 413 milletvekilinin oluru gerekiyor. Yenide 367 yetiyor. Mevcut sistemde doğru dürüst suçlayamıyorsunuz, yeni sistemde her şeyle suçlayabiliyorsunuz." 

Başbakan Yıldırım, referandumda 'evet' çıkması halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı partiye üye olması için davet edeceklerini de belirtti.

"Milletin seçtiği Meclis, yargıya üye seçemiyordu"

Anayasa değişikliğinin yargı ayağı hakkında da bilgiler veren Başbakan Yıldırım, "HSK 22 üyeden 14 üyeye düşecek. Şimdiye kadar Meclis işin içinde yoktu. Milletin seçtiği Meclis, yargıya üye seçemiyordu. Mevcutta hakimler kendi aralarında seçim yapıyor, belli bir grubun eline geçiyor. Şimdi Meclis 7 tane seçecek. 6 tanesini cumhurbaşkanı seçiyor. Milletin yargıdaki yansıması da teşekkül etmiş oluyor" ifadelerine yer verdi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.