'Cennet' koylar için direniş çadırı
ORMAN ve Su İşleri Bakanlığı'nın 'Göcek koyları' olarak bilinen Akbük, Bedri Rahmi (Taşyaka), Göbün ve Küçük Sarsala koylarını 29 yıllığına ihaleye çıkarmasının ardından, yıllardır bu koyları işleten köylüler ile çevrecilerin başlattığı direniş çadırındaki eylem, birinci haftasına ulaştı. İhaleler iptal edilmesi için 3 günde 2 bin imza toplayan grup, gerekirse aralarından bazı arkadaşlarının ölüm orucuna başlayacağını açıkladı.
- Ege Postası
- 02.04.2015 - 13:35
Gündüzleri kendilerine desteğe gelenlerle sayıları 200-250 kişiyi bulyan eylemciler, ihaleler iptal edilene kadar direnişlerini sürdürmekte kararlı olduklarını belirtip, imza kampanyası başlattı. Üç gün içinde 2 bin imza toplandı. Toplanan imzaların Orman ve Su İşleri Bakanlığı'na gönderileceği bildirildi.
AÇLIK GREVİNE BAŞLAYACAKLAR
Akbük Koyu'nda yıllardır işletmecilik yapan ve eyleme katılan Bilal Sarıhan, şu an öncelikle hukuki süreci beklediklerini vurgulayıp, "Muğla 2'nci İdari Mahkemesi Taşyaka koyu için yürütmeyi durdurma kararı verdi. Diğer üç koy hakkında ise davalar devam ediyor. Bu davaların sonucunda ne olur bilemiyoruz. Ancak, biz bu koyları terketmek istemiyoruz. Çocukluğumuz bu koylarda geçti. Bu koyları yıllardın biz koruduk. Bundan sonrada da elimizden gelen bütün mücadeleyi yapacağız. Direniş çadırında mücadelemizi sürdürüyoruz. Bazı arkadaşlarımız burada açlık grevine başlayacak" dedi.
Koylara yatlarla gelen turistlerin artık kıyıya çıkmadığını belirten Sarıhan, "Koylarımıza gelenler böyle giderse Yunanistan'ı tercih etmeye başlayacaklar. 30 yıldır bu işin içindeyim. Bu kiralar restoran işletmekle ödenemez. Düşüncemiz ileriki dönemlerde koylarda farklı işler yapılacak olmasıdır" diye konuştu.
"BU KOYLARI TANITAN SİYASİLER DEĞİL YÖRE HALKIDIR"
Akbük Koyu'nda işletmecilik yapan Yüksel Yorulmaz, Göcek koylarının eskiden olduğu gibi mevcut işletmecilerine verilmesi gerektiğini belirtip, "Turistler buralarda kabadayı ve yasa dışı işler yapan kişileri görmek istemiyor. Bu paraları verenler buralarda turistlere sıcak bir çay ve ekmek, yöresel yemek verip, Türk misafirperverliğini göstererek bu kiraları karşılayamaz. Bu paraları verenlerin burada neler yapacağı iyi araştırılmalı. Bizler, 30 yıldır bu koylara çocuklarımız gibi baktık. Çöpleri topladık. Gece geç saatlere kadar koylarda ateş yakan eğlenen kişiler gittikten sonra bıraktıkları ateşleri biz söndürdük. Ve devlete de vergimizi verdik. Bu saatten sonra buraları aynı insanlar korur. Biz devletten bu işi yeniden düşünerek yeni bir program çerçevesinde gene buraları yerel hak sahiplerine verilmesini istiyoruz. Tabiki, şimdilik yasal yolları deniyoruz ve şu an için açılan davaların sonuçlarını bekliyoruz. Bugüne kadar bu koyları tanıtanlar siyasiler değildir, yöre halkıdır. Siyasetçilerin aklını para bürümüş. Bu şekilde bu bölgelerde turizm olmaz. Siyasiler bu konuda sınıfı geçemezler" dedi.
TAŞYAKA KOYU'NUN İHALESİNİN YÜRÜTMESİNİ DURDURDU
Bakanlığın Kapalı zarf usülü teklif ve açık artırma yöntemiyle 29 yıllığına kiralamaya çıkardığı koylardan Akbük KDV ve diğer masraflar dahil yıllık 1 milyon 770 bin liraya, Taşyaka ise 1 milyon 780 bin liraya Dalaman'da kafeterya işleten Hüseyin Gülen tarafından kiralanmıştı. 12 kişinin teklif verdiği Göbün Koyu'nun ihalesini, yıllık KDV ve diğer masraflar dahil 3 milyon 737 bin liraya İlyas Kaba, 8 kişinin teklif verdiği Küçük Sarsala'yı ise 3 milyon 353 bin lira veren mevcut işletmecilerinden Ramazan Çil kazanmıştı. Muğla Göcek'teki dört koydan biri olan Bedri Rahmi (Taşyaka) Koyu'nun ihalesinin yürütmesi Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı başvuru sonucu Muğla 2'nci İdare Mahkemesi tarafından ertesi gün durdurulmuştu. Bu karar diğer 3 koy içinde umut olmuştu.
Yorum Yazın