'Delilleri değil, tişörtleri tartışıyoruz'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen, 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu, 47 sanığın yargılandığı davada ara karar verildi. Sanıkların tahliye talepleri reddedilirken, duruşma 27 Eylül'e ertelendi.
- Ege Postası
- 15.09.2017 - 15:08
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davaya bugün de devam edildi. Sabah yoklama alınarak başlayan duruşmada, sanık avukatları savunma yaptı. Sanıklardan Enes Yılmaz ve Muammer Gözükbüyük'ün avukatı Hakan Tunçkol, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla İstanbul'dan duruşmaya bağlanarak savunma yaptı. Avukat Tunçkol savunmada, bir süre önce sanık Gökhan Güçlü'nün giydiği İngilizce 'Hero' yazılı tişörte dikkat çekerek, "Ağustos ayında Antalya'da yakalanan eski kurmay yarbay Özcan Karacan'ın yakalandığından üzerinde, İstanbul yazan, 2. Köprü, cami resimleri bulunan tişört subliminal mesaj mı veriyor. O tişörtse bu da tişört. Maalesef ki tişörtleri tartışıyoruz ama delilleri tartışamıyoruz. Adil yargılanma hakkını ve can güvenliğini etkileyecek şekilde salona getirilmesi ve bunun yakınlarına izletilmesinin hukuka aykırı olduğunu düşünüyoruz" dedi.Savunmasını sürdüren Avukat Hakan Tunçkol, "Adil bir yargılamanın mümkün olmayacağını, maddi gerçeğe ulaşılamayacağını ve gerçek katilerin bulunmamasıyla şehitlerimizin kanının yerde kalacağını düşünüyorum. Devlet sırrının da kalkması gerektiğine, mahkemenin de buna eğilmesi gerektiğine inanıyorum" diye konuştu. Avukat Hakan Tunçkol ayrıca, etkin pişmanlıktan yararlanan itirafçıların ifadelerine göre 'kıyımlar' yapıldığını öne sürdü. Tunçkol, olayların arkasındaki maşaya değil, küresel, derin güçlere ulaşılması gerektiğine dikkat çekerek, "24.00-03.00 arasında gelen üç helikopterin ne olduğu aydınlığa çıkmadan, bu davada verilen beraat kararı bile doğru değil. Deliller analiz edilmiş değil, sentez ortaya çıkmış değildir" dedi.Avukat Pınar Altay ise ağustos ayında Antalya'da yakalanan kurmay yarbay Özcan Karacan'ın davaya getirilip yargılanmasının hukuka uygun olacağını belirtti.Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ'dan söz alan sanıklardan albay Murat Dağlı, "Benim bir avukatım var. Başka avukat atanmasını doğru bulmuyorum. Pazartesi geleceğini söylemişti. Avukatımla görüşmediğim için sağlıklı bir savunma hazırlayamadım. Özcan Karacan'ın bizlere attığı suçlar var, bu suçlamaları dinlemeden ben nasıl savunma hazırlayacağım" dedi.Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ ise kurmay yarbay Özcan Karacan'ın verdiği ifadeler ve yaptığı suçlamaların, buradaki mahkemede olmadığı sürece, delil olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi.
ARA KARAR VERİLDİ
Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ duruşmanın sonunda, verilen ara kararı açıkladı. Tüm sanıkların tutukluluk halinin devamına, soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili, sadece SAT üyesi eski üsteğmen Ali Sarıbey ve eski yüzbaşı Haldun Gülmez'in taleplerinin kabulünü, ByLock iletişim kayıtlarının bir sonraki duruşmaya kadar tespitine karar verdi. Ayrıca, Gülmez ve Sarıbey'in ByLock kayıtlarına ilişkin ek savunmalarını yapmaları da kararlaştırıldı. Mahkeme heyeti, soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili diğer taleplerinin reddine, savunmalar içinsanıklardan Murat Dağlı ve Özay Cödel'e ve Muğla Barosu tarafından görevlendirilen avukatları Emin Demirel'e, bir sonraki duruşmaya kadar süre verilmesine karar verdi.Duruşma 27 Eylül Çarşamba gününe ertelendi.(DHA)
Yorum Yazın