'Kanal İstanbul'a kendilerini atsınlar'
MHP lideri Bahçeli, "Türkiye'nin emperyal hedefler taşıdığını iddia edenler bize göre yediği ekmeğe ihanet eden, içtiği suya, soluduğu havaya kasteden zalim piyonlarıdır. Bunlar gitsin, terörist Demirtaş'ın kanlı tiyatrosunu izlesinler. Gitsinler, Esad'la yanak yanağa versinler. Gitsinler, CHP'yle birlikte Kanal İstanbul'a kendilerini atsınlar'' dedi.
- Ege Postası
- 18.01.2020 - 17:47
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara'da, Siyaset ve Liderlik Okulu'nun 15. Dönem Mezuniyet Töreni'nde yaptığı konuşmada, bugün Ortadoğu'da herkesin birbirine hasım olduğunu söyledi.
İstikrarlı olmayan, sosyal barışı sağlayamayan, huzuru bulamayan, denge ve düzeni yakalayamayan bir ülkenin kalkınması ve medeniyet pistinden kalkışa geçmesinin mümkün olmadığını belirten Bahçeli, barış ve kardeşlik korunmadan, toplumsal düzen ve ahenk temin edilmeden, ben yerine biz, bencillik yerine yardımlaşma, aç gözlülük yerine paylaşma, acımasız rekabet yerine dayanışma ikame edilmeden herhangi bir yere varılmasının sadece hayal olduğunu dile getirdi.
Bu nedenle birliği, kimliği ve varlığı her düzeyde savunmanın geçmişte övünülen dönemleri yakalamak ve aşmak için ilk ve en önemli kural görülmesi gerektiğini dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:
"Mısır'da Sisi, Suriye'de Esad, Libya'da Hafter, sorarım sizlere, İslam medeniyetinin neresiyle bağdaşmaktadı? Türk-İslam ahlakını yaşamış, akıl ve izanla beraber merhamet ve şefkati yüceltmiş bir coğrafyadan seri katil nasıl çıkar, cani nasıl çıkar, iblise ruhunu satanlar nasıl çıkar, mazlumlara kasteden teröristler nasıl türe? İslam'ı terörle ilişkilendirme alçaklığına teşebbüs edenlerin şerefli maziden ne kadar haberleri vardı? Bir karıncanın hakkını bile koruyan bir dini karalamak, Türklüğe saldırmak nasıl bir gözü dönmüşlük ve düşmanlıktır'"
Dışarıdan gelip yenemeyenlerin, içeriden çözmeyi denediklerini ifade eden Bahçeli, "Kullandıkları kirli araçlar ve aracılar da bellidir. FETÖ, PKK, DEAŞ, kiralık tetikçiler, iş birlikçi yöneticiler, bölgesel komplolar, etnik ve mezhep fesadı, zillete düşmüş siyasi partiler işte bunlardan bazılarıdır. Türkiye'de CHP, bunların kontrolündedir. İP, bunların kolcusudur. HDP, terör aparatıdır. Hesap hep aynıdır ve kalleştir. Hedef hep aynıdır ve hıyanettir" değerlendirmesinde bulundu.
Bahçeli, Türk-İslam aleminin direnmesi, birlik ve dirliğini sağlayarak ayağa kalkması gerektiğini vurguladı.
Huzurun herkesin hakkı olduğunu, adaletli paylaşım, hakkaniyetli bölüşüm, insanca yaşamın herkesin ortak kaderi olması gerektiğini belirten Bahçeli, MHP'nin dünyayı Türkçe okurken ulaşmak istediği ve teklif ettiği ahlaki düzen ve denge arasında bunların da bulunduğunu kaydetti.
"BİR DAHA DA GELMESİNLER"
Türk milliyetçiliğinin, mazlum milletlere umut olabilecek seviyede her insana, her millete saygıyla birlikte Türkiye'nin hak ve çıkarlarını cesaretle savunacak, dik baş, tok karın, mutlu yarın ilkesine ruh verecek müktesebatta olduğunu ifade eden Bahçeli, şunları söyledi:
"Türkiye'nin güvenliği Misak-ı Milli haritasının son sınırından başlayacaktır. Bu nedenle Türkiye, komşu coğrafyalarda nerede bir kanayan yara varsa orada bulunmalı, tehdit ve tehlikeleri kaynağında yok etmelidir. Türkiye'nin emperyal hedefler taşıdığını iddia edenler bize göre yediği ekmeğe ihanet eden, içtiği suya, soluduğu havaya kasteden zalim piyonlarıdır. Bunlar gitsin, terörist Demirtaş'ın kanlı tiyatrosunu izlesinler. Gitsinler, Esad'la yanak yanağa versinler. Gitsinler, CHP'yle birlikte Kanal İstanbul'a kendilerini atsınlar. Ve gitsinler bir daha da gelmesinler."
Bahçeli, yegane kaygısı devlet ve millet bekasının muhafazası olan MHP'nin dengeli siyaseti, disiplinli teşkilatı, inanmış kadroları, devasa milli duruşuyla ümit olmaya, tahribatları onarmaya, tehditlerle mücadeleye azimle devam edeceğinin altını çizerek, "Kararlılığımızdan geri adım düşünülemeyecektir. Milli kaderimizi tesadüflerin akıntısına bırakmayacağız. Cumhur İttifakı'na sahip çıkacağız, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni yaşatacağız. Söz verdik, kesinlikle yapacağız. Duruş gösterdik, mutlaka riayet edeceğiz. Hıyanet dalgaları tsunami boyutunda olsa da irade ve imanımızla direneceğiz, direndikçe korkulukları devireceğiz, devirdikçe korkakları kevgire çevirip Türkiye'nin önünü açacağız" şeklinde konuştu.
"ARKADAN DOLAŞMAYIZ, KENARDAN BAKMAYIZ"
Huzura kasteden fail ve fiilerle mücadelelerinin durum ve şartlara göre değişim göstermeden, olay ve olgulara göre şekil almadan süreceğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Siyasetimiz istikrarlıdır, aynen korunacaktır. İlkelerimiz belli ve berraktır, aynısıyla ilerletilecek, ileriye taşınacaktır. Ülkülerimiz kutlu ve kutsaldır, daha da yükseklere çıkarılacaktır. MHP, samanlıkta iğne aramaz, çalı dibi taşlamaz, harmanda dene saymaz, duldada çetele tutmaz, karambole atış yapmaz, çölde deve izi saymaz, zillete meydanı bırakmaz.
Ne yapacaksak açıkça yaparız, mertçe yaparız, yaptığımızı da adam gibi açıklarız. Beyhude işlerle avunmayız. Saklayacak, gizleyecek, üstünü örtecek ayıbımız olmadığından müsterih ve müftehir bir vicdanla hareket ederiz. Arkadan dolaşmayız, kenardan bakmayız, kıyıda köşede el ovuşturmayız. 'Komşuda pişsin, bize de düşsün' demeyiz. Biz ki siyasi ömrü yarım asrı bulan, fikri mazisi bir buçuk asra ulaşan şehit ve gaziler kervanı MHP'yiz."
Milleti doğrudan ilgilendiren, siyaseti meşgul eden, insanı ve insanlığı direkt etkileyen her konu başlığı, her gündem maddesi üzerinde sabırla ve akılla düşündüklerini dile getiren Bahçeli, bu kapsamda yollarına inançla ve sevdayla devam edeceklerini belirtti.
"ALAYI BİRDEN PÜSKÜRTÜLMÜŞTÜR"
Her soruna şifresiz çözüm yolu bulmaya çalıştıklarını vurgulayan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"CHP sapıtsa da Türkiye'nin kuyusunu kazmak için çabalasa da buna Allah'ın izniyle Cumhur İttifakı olarak izin vermeyeceğiz. Zamanında yapılacak seçimlerde zilletten hesabı soracağız. Bizim için milli beka önemlidir, ülke güvenliği hayatidir, aynı şekilde ekonomik beka ve güvenliğimiz de ikame ve ihmali mümkün olmayan değerdedir.
Terörle sonuç alamayanlar, Gezi provokasyonunda istediklerini bulamayanlar, darbe teşebbüsleriyle altın vuruşu yapamayanlar, ellerindeki son koz olan ekonomik silahlarla etrafımızı habis ur gibi sarmaya tevessül etmişlerdir. Elbette alayı birden püskürtülmüştür. Biz Türk milletinin yanındayız, ister Ehl-i Salib olsun, ister küresel emperyalist kumpas olsun, isterse de yedi düvel karşımızda ip gibi dizilsin, biz bu vatandan, bu bayraktan, tek bir insanımızdan asla ama asla ödün vermeyeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni zalimler karşısında yiğitçe destekleyecek, tek dişi kalmış canavarlara göğsümüzü korkusuzca siper edeceğiz."
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 9 Temmuz 2018'den itibaren resmen uygulamaya geçtiğini anımsatan Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin üçüncü evreye demokratik sabır ve istikrar içinde geçiş sağladığını söyledi.
Bunun bir kazanım ve milat olduğunu belirten Bahçeli, şu değerlendirmede bulundu:
"Önümüzdeki süreçte bölgesel hadise ve ilişki ağlarının sıklet ve ilerleyişi, Irak ve Suriye'nin kuzeyini havi, İran ve Libya'yı merkezine alan iç tansiyondaki gelişmelerin seyir ve istikameti, Fırat'ın doğusu ve batısındaki arayışların seviye ve ihtirası, yeni hükümet sisteminin kökleşmesindeki çabaların sebat ve insicamı, FETÖ ve PKK başta olmak üzere sınır içi ve sınır ötesinde yuvalanan terör örgütleriyle mücadelenin sabır ve ifası, uluslararası ilişkilerin dengeye gelmesindeki çalışmaların seciye ve ivmesi, ekonomideki normalleşme, denge-disiplin-değişim hedeflerinin selamet ve iradesi, Türkiye'nin milli güvenliğini ve toprak bütünlüğünü tehlikeye atan belirsizlikleri yenme azmi emperyalist hesapları boşa çıkaracak fırsat ve imkanları muhakkak surette tahkim ve temin edecektir.
İnancımız ve beklentimiz budur. Türkiye, makus talihini alt edecektir, zira buna mecburuz. Uyanan dev zalimleri devirecektir. Sanal haritalar başında sınırlarla oynayan, terör örgütlerini teşyi ve teşvik eden sözde müttefiklerin heveslerini kursaklarında bırakmak için yeni hükümet sisteminin yasamayla uyumlu ve dengeli hareketi de kurumsallaşıp kökleşmelidir. Biz 'önce ülkem ve milletim' dedik, sonra 'partim ve ben' diye duruş gösterdik. Dibi görünmeyen kuyulardan su içmedik. Kof ve küflü düşüncelerin tutsağı olmadık, olmayacağız."
Bahçeli, Barış Pınarı Harekatı bölgesinde yol kontrolü esnasında teröristlerin bombalı saldırısında şehit düşen Binbaşı Şevket Tombul'a, Teğmen Sinan Bilir'e ve Uzman Onbaşı Mustafa Alpaklı'ya Allah'tan rahmet diledi.
BAHÇELİ GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADI
Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da cevaplandıran Bahçeli, eski başbakanlardan Bülent Ecevit'in eşi Rahşan Ecevit'in ölümüyle ilgili olarak, "57. Hükümet'in başbakanı, ondan önceki dönemlerde de önemli bakanlar kurulu üyesi ve siyasi parti genel başkanlığı yapmış sayın merhum Bülent Ecevit'in muhterem eşi dün akşam Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Kendileri Ecevit'in yanından hiç ayrılmamıştır. En kritik dönemlerde Demokratik Sol Parti'yi kurarak, fikri çizgiyi devam ettirme kararlılığını ortaya koymuştur. Türk siyasi hayatına da önemli katkıları bulunmuştur. Allah rahmet eylesin diyorum" ifadelerini kullandı.
Bahçeli, bir gazetecinin, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li milletvekilleri hakkında suç duyurusunda bulunacağınızı söylemiştiniz, hazırladığınız dosyanın içerisinde neler var'" sorusuna, "Sabaha kadar vaktin varsa dosyayı burada anlatayım size. Ama çok önemli şeyler olduğunu söylemek istiyorum" yanıtını verdi.
FETÖ'nün siyasi ayağının nasıl ortaya çıkarılacağı yönündeki soru üzerine de Bahçeli, "Yurtta Sulh Konseyi'ni incelerseniz, onun askeri kanadının dışındaki sivil unsurların kimler olduğunu merak ediyorsanız, siyasi ayağı da bulmuş olursunuz" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun İdlib'den göç edeceklerin terörist olduğu yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bahçeli, şunları kaydetti:
"Teröristlerin kimler olduğunu tanımakta zorluk çekiyor. Türkiye'deki teröristlerle dayanışma içerisinde olanın, oradaki baskılarla Türkiye'ye göç etmek mecburiyetinde kalan çoluk çocuğu terörist ilan etmesi çok ayıp bir şeydir, değerlendirmedir. Kınıyorum kendisini."
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu heyetinin kendisini ziyareti ve Türkiye'nin milli aracından sipariş verip vermediği yönündeki soru üzerine de Bahçeli, "Biz eskiden beri bu yeni üretilmiş olan araçların 'deste başı' diye tabir edilen unsurundan bir tanesini almak isterdik" dedi.
Bahçeli, ceza infaz yasası ile ilgili soru üzerine de "Son tasarıyı henüz daha bilemiyoruz. Ama bizim hazırladığımız tasarı, Cumhurbaşkanımızın değerlendirmelerini dikkate alarak beklemeye almıştık, hala beklemede" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin dış politikasını Rusya'nın tayin ettiği açıklamasının hatırlatılması üzerine Bahçeli, sözlerini "Rusya tayin etmiyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yetkilileri, kurumları tayin ediyor. Orada bir yanılgı var, neyi kast ediyor onu bilemiyorum. İyi ki Amerika tayin etmiyor" diye tamamladı.
Yorum Yazın