'Kuru incirimizi herkes gönül rahatlığıyla tüketebilir'
Türkiye'de üretilen kuru incirin karanlık odalarda UV lambalar altında ve lazerlerle kontrol edildiğini ve bir pestisit olmayan aflatoksinin incirlerden ayıklandığını belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (EKMİB) Başkanı Mehmet Ali Işık, kuru inciri herkesin gönül rahatlığıyla tüketebileceğini dile getirdi.
- Ege Postası
- 03.12.2024 - 16:26
EKMİB Başkanı Mehmet Ali Işık, son dönemde gündeme gelen kuru incirin aflatoksin nedeniyle ihraç pazarlarından geri gelmesi konusunda basın toplantısı düzenledi. Işık, Türkiye'de üretilen kuru incirin karanlık odalarda UV lambalar altında ve lazerlerle kontrol edildiğini ve bir pestisit olmayan aflatoksinin incirlerden ayıklandığını ifade etti. Işık, Dünya Sağlık Örgütü'nün sağlıklı gıda ürünleri listesinde yer verdiği kuru inciri herkesin gönül rahatlığıyla tüketebileceğini dile getirdi. İklim koşullarının önemine dikkati çeken Işık, “Son dönemde yoğun olarak gündeme gelen kuru incirde aflatoksin, kuru incire insan eliyle konulan zirai ilaç/pestisit değildir. Aflatoksin diğer pek çok tarım ürününde olduğu gibi iklim koşullarına bağlı olarak doğada bulunan saprofit mantarlar tarafından üretim aşamasında meydana gelir. 2024 üretim sezonunda görülen olumsuz hava koşullarından dolayı aflatoksin varlığında önemli bir artış meydana geldi. 2024 yılında aflatoksin ve okratoksin bulaşıklığı nedeniyle AB ülkelerine yapılan ihracatımızda alınan Hızlı Alarm Bildirimi sayısı 2023 yılına göre artış gösterdi" ifadelerini kullandı. Işık, Kuru incirde aflatoksin oluşumunun önüne geçmek için üreticiler, Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, enstitüler, üniversiteler, borsalar ve tüccarlarla yoğun bir iş birliği yaptıklarını ifade etti.
'AFLATOKSİNLİ İNCİRLER 24 YILDIR İMHA EDİLİYOR'
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) olarak hedeflerinin sadece ihraç pazarlarında değil, Türkiye'de de tüketicilerin sağlıklı kuru incir tüketimine katkı sağlamayı misyon edindiklerinin altını çizen EKMİB Işık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu amaçla işletmelerimize gelen kuru incirler özel karanlık odalarda UV lambalar altında ve lazer ayıklama makinelerinde fiziki kontrollerle sarımsı yeşil renkli ışıma veren aflatoksinli kuru incirler ayıklanıyor. Bu kontroller sonucunda aflatoksin tespit edilen kuru incirlerin ticarete konu olmasının önüne geçilmesi için Birliğimizce 2000 yılından beri Aflatoksinli Kuru İncirlerin İmhası Projesi yürütülüyor. Projemiz kapsamında geçen yıl 0,7 olan aflatoksinli kuru incir oranı yüzde 1,5'a çıkarılmış, ayrıca Okratoksin-A oluşumuna etki ettiği bilinen küflü incirlerin de yüzde 1 oranında toplanarak imhası kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda yılda ortalama 500-600 ton aflatoksinli kuru incir imha edilirken, önümüzdeki dönemde imha edilecek toksinli incir miktarı yılda 1.500 tona yükselecek. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında son 3 yıldır toplanan aflatoksinli incirler biyogaz tesislerinde bertaraf ediliyor."
'NUMUNE ALINARAK ANALİZ EDİLİYOR'
Kontroller sonucunda ihraç edilen kuru incir partilerinin çeşitli nedenlerle Türkiye'ye geri gelebildiğini ifade eden Işık, “Analiz edilen numunenin içine tek bir aflatoksinli incirin karışmış olması bile analiz sonucunun olumsuz çıkmasına yol açabiliyor. İhracattan Geri Dönen Ürünler Türk Gıda Kodeksi (TGK) Mevzuatı'na uygunsa ülkemize girebiliyor. İhracattan geri gelen kuru incirler, ülkemize girişte Türkiye'nin ithalat prosedürüne tabi tutuluyor. Tarım ve Orman Bakanlığı kontrolünde analiz edilerek sonucu uygun olan partilerin yurda girişine izin veriliyor. Bakanlık yetkilileri gözetiminde; UV lambalı karanlık odalarda ayıklanan ve lazer makineleri ile tesislerimizde elden geçirilen aflatoksinli kuru incirler tekrar ayıklanarak ve numune alınarak analiz ediliyor. TGK mevzuatına göre yasal limitlerin altında olan kuru incirler ülkemize girebiliyor" dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, “İncirde kalite sorunu yaşanmasının en büyük nedeni haziran ve temmuz ayındaki sıcaklığın 45 derecelere çıkması. Enstitümüz kayıtlarında yaklaşık 300 çeşit incir var. Küresel ısınma ve İklim değişikliği ile sıcaklıklar artmaya devam ettikçe üretim bölgelerini değiştirerek dengeleyeceğiz" dedi.
EKMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yusuf Gabay, “İncir stratejik ürünümüzdü, son 5 senedir prestij ürünümüz oldu. Yıllar geçtikçe ürünün kalitesini artırıyoruz. Türk incirini prestij ürün olarak satmak istiyoruz. Paydaşlarımızla çalışmalar yürütüyoruz. Küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle kalite sorunları yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
EKMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Göksan ise “Aydın'da insanların refahını bu ürün belirliyor. İncirdeki aflatoksin ve okratoksinin insan sağlığı açısından risk yaratması için bir kişinin günlük 50 kilo incir tüketiyor olması lazım, bir kişi günde 300 gram incir tüketiyor" dedi.
35 bin ailenin geçimini incirden sağladığını söyleyen EKMİB Denetim Kurulu Üyesi Fatma Behit de “Dünyada talebin yüzde 60'ını biz karşılıyoruz" diye konuştu.
Yorum Yazın