Dolar 34,2714
%0.31
Euro 37,4959
%-0.07
Altın 2.926,150
%1.27
Bist-100 8.876,00
%-0.98

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
'Menderes, 'yaşarsa kısa sürede yine iktidara gelir' korkusuyla idam edildi'

"Menderes, 'yaşarsa kısa sürede yine iktidara gelir' korkusuyla idam edildi"

Adnan Menderes Demokrasi Platformu Başkanı Ahmet Şerif Bayındır, 27 Mayıs'ta önce hukukun katledildiğini belirterek "Ortada bir suç yoktur, ceza da yoktur, cezayı verecek merci de yoktur. Aziz Menderes'in idamının tek sebebi; 'yaşarsa kısa...

  • Ege Postası
  • 26.05.2013 - 11:29
Adnan Menderes Demokrasi Platformu Başkanı Ahmet Şerif Bayındır, 27 Mayıs'ta önce hukukun katledildiğini belirterek "Ortada bir suç yoktur, ceza da yoktur, cezayı verecek merci de yoktur. Aziz Menderes'in idamının tek sebebi; 'yaşarsa kısa sürede yine iktidara gelir' korkusudur." dedi.

Yazılı bir açıklama yapan Bayındır, 27 Mayıs 1960 darbesinin demokrasiye sürülen kara bir leke olduğunu vurguladı. Şaibeli 1946 seçimlerinden sonra hakim güvencesi ve gizli oy uygulaması ile yapılan 14 Mayıs 1950 genel seçimlerinde yılların tek partisi olan CHP iktidardan, 3 Eylül 1950 mahalli seçimlerinde ise muhalefetten tasfiye edildiğini dile getiren Bayındır, siyaset anlayışlarını, yönetilenlerin hayat standartlarını yükseltmek ile temel hak ve hürriyetleri hayata geçirmek üzerine kuran demokratların devletin dayatmacılığının temelinde sivil ve askeri bürokrasinin olduğunu gördüğünü, bunun yerine de daima milletin tercihlerini yerleştirme çabası içinde olduklarını ifade etti.

27 Mayıs 1960'a giden sürecin de daha 1950'de başladığını anlatan Bayındır, şöyle devam etti: "Cuntacılar hatıralarında farkında olmadan bunu itiraf etmişlerdir. Bürokrasinin sivil ve askeri kanatlarıyla devletin üzerine konumlandığı bir gelenek açıkçası demokrasiye tahammül edememiştir. Camilerin ahıra dönüştürüldüğü, Kur'an öğrenmenin ve Ezan-ı Muhammedi'nin yasaklandığı, cenazeler için kefenlik bezin bulunmadığı, jandarma dipçiği ile vergi toplandığı bir dönem kapanmış; kalkınan, zenginleşen, büyüyen, milli ve manevi değerleri sahiplenen; NATO, CENTO, Balkan Paktı, Kıbrıs davamızdaki başarıları ile dünyada saygın hale gelen Türkiye'nin varlığında milletin kendilerine bir daha tevecüh etmeyeceğini anlayanlar, her türlü yalan iftira ve tezvirata başvurmuşlar, 'Bu hassolar, memolar mı bizi idare edecek'' diye hazımsızlıkla kahrolmuşlardır. Çoğunluğu CHP'li yüksek bürokratlar, aydınlar, bilim insanları ile silahlı kuvvetlerden cuntacıların oluşturduğu devlet elitleri 27 Mayıs 1960'ta iktidarı DP'den zorla almışlardır."

Cuntanın el koyduğunun sadece siyasi iktidar değil, bütün devlet yapılanmasının cuntacı zihniyetle yeniden oluşturulduğunu belirten Bayındır, 27 Mayıs cuntasının lideri İsmet Paşa'ya koşup giderek "Paşam emirleriniz bizim için peygamber buyruğudur." dendiğini aktardı.

Paşaya sorulduğunda ise "Ne içindeyim, ne dışındayım." diyebildiğine dikkat çeken Bayındır, "Balkona çıkıp neşeden dört köşe olmuş halde davul dövdüren bir avuç şakşakçıyı gülerek selamlayabilmiştir. Dileriz ki bundan böyle balkonlardan hep milli irade zaferleri kutlansın. İşin garip tarafı bir darbeci anılarında diyor ki '28 Mayıs sabahı ne yapacağımızı bilmiyorduk.' Onlara ne yapacaklarını hukuk çevrelerinden sivil darbeciler öğretiverdiler. Evet 27 Mayıs’ta önce hukuk katledilmiştir. Ortada bir suç yoktur, ceza da yoktur, cezayı verecek merci de yoktur. Aziz Menderes’in idamının tek sebebi: 'Yaşarsa kısa sürede yine iktidara gelir.' korkusudur. Ebedi ve Abide Başvekilimiz rahmetli Adnan Menderes'in uğradığı akıbet milletimizin ruhunda ve şuurunda kapanmayan derin yaralar açmıştır. Bugün bizim amacımız ise; 1960'larla ruhları karartmak değil, 1950'lerle Menderes’in güler yüzünü ve Türkiye’nin nurlu geleceği ile ilgili ısrarlı ümidini canlı tutmaktır." ifadelerini kullandı.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.