2 başkandan 'İzmir birliği' değerlendirmesi

Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ/PDY soruşturmasında kanun hükmünde kararname kapsamında 15 vakıf üniversitesi kapatılırken, İzmir'deki iki üniversite için flaş bir karar alındı. 

Başbakan Binali Yıldırım'ın talimatı Meclis’e sunulan önerge ve tüm İzmir milletvekillerinin imzası ile Gediz Üniversitesi’nin adı Bakırçay Üniversitesi, İzmir Üniversitesi’nin ismi ise İzmir Demokrasi Üniversitesi olarak değiştirildi, kamulaştırıldı ve devlet üniversitesi oldu.

İki üniversite için sergilenen birlikteliği AK Parti ve İzmir İl Başkanları değerlendirdi.

İzmir'de kapatılmak üzere olan iki üniversiteyi yeniden kazandırmanın mutluluğu yaşadıklarını ifade eden CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven " iki üniversiteye operasyon düzenlenerek kapatılmak istenmesinin ardından, başta Genel Başkanımız,Genel Sekreterimiz ve milletvekillerimiz olmak üzere bu okulların kapatılmaması, öğrencilerin ve ailelerinin mağdur olmaması için CHP olarak ilk adımları attık ve büyük bir çaba harcadık. Sonuç aldığımız için çok mutluyuz" dedi.

Güven sözlerini şöyle sürdürdü;

OHAL KOMİSYONUMUZ MAĞDURLARIN YANINDA

"15 Temmuz darbe girişimi sonrasında , Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı, CHP Genel Merkeziyle birlikte eş zamanlı. OHAL mağdurları sekretaryası kurmuştuk. "OHAL Mağdurları İzleme Komisyonu"nu oluşturmaktaki amacımız, bu sürecin, FETÖ ile yakından uzaktan alakası olmayan kişilerin mağduriyetlerine sebebiyet vermesinin önüne geçmekti. OHAL Kanunu ile birlikte, yaşanılan bu süreçte başta kapatılan okullar sorunu olmak üzere tüm mağduriyetleri gidermek için çalışma yapmaktı. Vatandaşlarımıza yapılan uygulamaların bazılarında hukuka aykırılık iddia edilse de, mahkeme yolları kapalı olduğu için, açığa alınan kişiler bu kararlara karşı dava açamamaktadırlar. Dolayısıyla, mağdurlar çaresizlikten, BİMER ve Valiliklerin ilgili birimlerine itirazlarını yaptıklarını biliyoruz. CHP İzmir Sekretaryamıza da kapatılan okulların,üniversitelerin, devlet okullarından öğretmenlerin, öğrencilerin ,velilerin,eğitim kadrolarının ve açığa alınan diğer kamu personellerinin ,sendika üyelerinin başvuruları olmaktadır. CHP İzmir olarak bize gelen başvuruları hassasiyetle değerlendiriyoruz ve gelen başvuruların bir örneğini takip edilmek üzere CHP Genel Başkanlığımızın OHAL sekretaryasına gönderiyoruz."

İLK GÜNDEN BERİDİR OKULLARIMIZ İÇİN ÇALIŞTIK

Mevcut sorunlardan en büyüğünün on binlerce öğrencin ve ailelerinin kapatılan okullar sebebiyle mağdur olmaları olduğunu dile getiren Güven " Üniversiteler ve diğer tüm okullar için yüzlerce öğrenci, veli ve öğretim görevlisiyle görüştük. Konuyu etraflıca inceledik ve tüm bilgileri çözüm önerilerimizi Genel merkezimizle de paylaştık. üniversiteye de operasyon düzenlenerek kapatılmak istenmesinin ardından, başta Genel Başkanımız,Genel Sekreterimiz ve milletvekillerimiz olmak üzere bu okulların kapatılmaması, öğrencilerin ve ailelerinin mağdur olmaması için CHP olarak ilk adımları attık ve büyük bir çaba harcadık. Sonuç aldığımız için çok mutluyuz. Şimdi bu iki okul yeniden İzmir'imize kazandırıldı. Umarız mağdur durumda olam tüm eğitim kurumları için bu yaklaşım devam eder. Bu konuda büyük bir uzlaşı sergileyen TBMM çatısı altındaki tüm İzmir milletvekillerine de ayrıca teşekkür ederim" dedi.

KURUNUN YANINDA YAŞ DA YANMASIN

CHP İzmir bünyesinde kurulan OHAL komisyonunun çalışmaları hakkında da bilgiler veren İl Başkanı Güven, şunları ifade etti;

"OHAL mağdurları için İzleme Komisyonumuz 15 Temmuz sonrasında yaşanan tüm hukuka aykırı durumları takip ediyor. İl Başkanlığımıza gelerek bizlere mağduriyetlerini ileten tüm vatandaşlarımızın durumları inceleniyor ve ilgili makamlara iletilerek takip ediliyor. Son olarak İzmir 'de Valilik makamına da bu sorunların iletilmesi için komisyon üyelerimiz Valilik birimleriyle görüşmeler gerçekleştirdi.Bu görüşmede öncelikle , kamuda açığa alınan ve FETÖ ile ilişkilendirilmesi pek mümkün olmayan kişilerin durumlarının yeniden gözden geçirilmesini ,öğrencilerin eğitim öğretim süreci yaklaşırken yaşadıkları belirsizliğin ve hak kaybının giderilmesi gibi konularda acil çalışmalar yapılmasını ve FETÖ'yü devlet kurumlarından temizlerken, kurunun yanında yaşında yanmaması, yani masum vatandaşlarımızın zarar görmemesi konusunda daha hassas olunması gerektiğini ifade ettik. Özellikle Devletin , adil olması ve kendisine duyulan güveni zedelememesi için alınan ve alınacak önlemlerin Anayasa’ya , Hukuk Kurallarına ve taraf olduğumuz Uluslararası Sözleşmelere uygun olarak yürütülmesi gerektiğini , yapılacak her türlü hukuk dışı uygulamanın karşısında olduğumuzu ve en yakın takipçisi olacağımızı bildirdik.Bundan sonra mağdurların mağduriyetlerinin giderilmesi için bu süreci takip edeceğimizi ve bize yapılan başvuruları kendilerinde de ileteceğimizi ve özellikle bu belirsiz ortamda asılsız ihbarlarda bulunanların da bu mağduriyetlerin oluşmasında asli unsur olması nedeniyle onlar için de gerekli hukuki süreçlerin başlatılması temennisinde bulunduk."

OHAL KOMİSYONU KİMLERDEN OLUŞUYOR '

CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven Başkanlığındaki, "OHAL Mağdurları İzleme Komisyonu" CHP İzmir İl Sekreteri Avukat Birgül Değirmenci, Seçim ve Hukuk İşleri İl Başkan Yardımcısı Avukat Esin Doğan Metin, Valilik İnsan Hakları Komisyonu üyesi İl Başkan yardımcısı Avukat İrfan Can ve İl Eğitim Sekreteri Hatice Tatlı 'dan oluşuyor.

DELİCAN: "YILDIRIM HIZIYLA BİR SORUN DAHA ÇÖZÜLDÜ"

AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican iki yeni üniversite kurulması ile ilgili açıklama yaptı. Delican şunları söyledi:

“İzmir’de vakıf üniversitesi olarak faaliyet gösteren Gediz ve İzmir Üniversiteleri ile ilgili alınan karar herkes tarafından bilinmektedir. FETÖ ve paralel devlet yapılanmasına yönelik devletimizin başlattığı mücadele sırasında kapatılan iki özel üniversite alınan yeni karar ile devlet üniversitesi haline gelmiştir. Mecliste görüşmeleri tamamlanan torba yasa kapsamına alınan bu karar ile birlikte İzmir’de üniversiteler bünyesinde bulunan öğrencilerimizin mağduriyetleri giderilmiş olacaktır. Binlerce öğrencimizi ve çalışanları etkileyecek olan bu düzenlemenin öncelikli olarak hayırlı olmasını diliyorum.

Başbakanımız Binali Yıldırım’ın İzmir’e olan ilgisi ve sevgisi İzmir’in sorunlarına karşı duyarlılığı bu süreçte, binlerce gencimizin sorununa yıldırım hızıyla getirmiş olduğu çözümle tüm İzmirlileri mutlu etmiştir. Başbakanımızın bizzat sürecin en başından beri takip ettiği ve çözüme kavuşturduğu bu vakıf üniversiteleri sorunu çözülerek gençlerimiz adına belirsizliği ortadan kaldırmıştır.

Vakıf üniversitesi olarak faaliyet gösteren Gediz Üniversitesi’nin Bakırçay Üniversitesi, İzmir Üniversitesi’nin ise adı İzmir Demokrasi Üniversitesi olmuştur. Kentimizin değerlerine ve duruşuna uygun olan bu kararın eğitim alanına da bir hareketlilik getireceği kesindir. Bünyesinde kamu ve özel üniversiteler ile gençlerimizin tercih sıralamasında en ön sıralarda yer alan İzmir’imiz için alınan bu kararda emeği geçen başta Başbakanımız Binali Yıldırım ve Milletvekillerimize teşekkür ediyorum. İzmir’e verdiği değeri her zaman gösteren ve ilgisini bizden hiç eksik etmeyen başbakanımızın bu tavrı tüm hemşerilerimizi de mutlu etmiştir. Uzun süredir gündemde olan bir sorunu daha çözerek İzmir’e müjde veren başbakanımıza kentimiz adına sonsuz teşekkürler ediyoruz.