AK Parti MHP düellosu tam gaz
MHP İzmir İl Başkanı Necat Karataş ile mevkidaşı AK Partili Bülent Delican arasındaki polemik sürüyor. Karataş’ın “Düdük eri” dediği Delican, bu sözlere tepkisini “Ucuz kelimeler bunlar” diyerek dile getirdi. Karataş’ın yanıtı gecikmedi, “Basına yaptığımız dünkü açıklamadan sonra AKP’nin il başkanı bize cevap vermek maksadıyla yine komik ifadeler kullanmış, hangi zihniyetin temsilcisi olduğunu unutarak hezeyanlarını ard arda sıralamıştır” dedi.
- Ege Postası
- 06.11.2014 - 12:44
MHP İzmir İl Başkanı Necat Karataş ile mevkidaşı AK Partili Bülent Delican arasındaki polemik sürüyor. Karataş’ın “Düdük eri” dediği Delican, bu sözlere tepkisini “Ucuz kelimeler bunlar” diyerek dile getirdi. Karataş’ın yanıtı gecikmedi. Karataş, yaptığı yazılı açıklamasına “Öncelikle Müslüman Türk Milletinin, dünyadaki bütün Müslümanların ve duyarlı insanlığın tepkisini çeken İsrail’in Mescid-i Aksa’ya saldırısını kınayarak sözlerime başlıyorum. İslam’ın Mukaddesatına uzanan ellerin sahipleri er geç cezasını bulacaktır” sözleriyle başladı, ardından Delican’ı eleştiri yağmuruna tuttu. “Basına yaptığımız dünkü açıklamadan sonra AKP’nin il başkanı bize cevap vermek maksadıyla yine komik ifadeler kullanmış, hangi zihniyetin temsilcisi olduğunu unutarak hezeyanlarını ard arda sıralamıştır” diyen Karataş, Anlaşılan AKP’nin sayın il başkanı geçmişte bizden yeterince iyi ders almamış, biz ona ders anlatırken o Fevzi Paşa Bulvarı’ndan geçen arabaları saymıştır” dedi. Karataş, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bizim için siyasi üslubun seviyesinden, siyasi nezaketten, bazı şeyleri göremediğimizden ve 9 Eylül coşkusuna katılmamaktan yana ifadeler kullanan Delican, acaba nelerden bahsettiğinin farkında mıdı? Onun siyasi üslup, seviye ve nezaket dediği şey vatanın ve milletin bölünmesine giden yolda kibarlık taslamak mıdı? Ülkü Şehri İzmir’in Kurtuluşu’nun kutlamalarında kendisiyle ve partisiyle yan yana olmayışımızın Milli Şuurdan kaynaklanan birçok nedeni vardır! Bunu da dost ve düşman herkes bilir! Tabi kendisi bizden bu dersleri eksik aldığı için sınıfta kalmış, milli meselelerle ilgili nasıl davranılması gerektiği ile ilgili dersleri bir türlü ikmal edememiştir!
İşte Sayın il başkanının ve partisinin İzmir ile hiçbir zaman kuramayacağı ortak nokta da budur!
Kendileri Aziz Vatanın, Büyük Türk Milletinin ve Türk Devletinin sıkıntıları üzerinde kurdukları saltanat makamında keyif sürüp, yumuşak tavır ve davranış sergileyebilirler!
Kendileri, Habur Rezaletini, 29 Ekim 2014 Peşmerge Rezaletini, 40 Bin şehidimizi ve İzmir’e yaptıklarını unutabilirler!
Fakat biz bu yaşananları hiçbir şekilde unutmuyoruz, unutmayacağız! Milli hafızamızla, İzmirli bilinciyle hasılı kolektif hafızamızla her zaman ve şartta uyanık bir şuurla hareket ediyoruz!
Biz sizinle birlikte hangi coşkuyu paylaşacak ve hangi bayramı kutlayacağız sayın il başkanı'
- Habur’da Bebek Katillerini karşıladığınız davullu zurnalı coşkuyu mu'
- Diyarbakır’da Kantar Kavşağında Türk düşmanlarıyla çektiğiniz halayın coşkusunu mu'
- Yoksa daha geçtiğimiz 29 Ekimde bölücü örgütün destekçisi Peşmergelerin geçit töreninde yaşanan pespaye coşkuyu mu paylaşacağız'!
Siz daha anlamadınız mı Sayın Delican, siz Büyük Türk Milletin varlık sebeplerini, mukaddesatını ve değerlerini yok ederken biz sizinle yan yana gelemeyiz, gelmeyeceğiz! Hiçbir şekilde taviz vermeden, yumuşamadan ve bir milim dahi geri adım atmadan daima karşınızda olacağız!
Şunla aklınızdan hiç çıkarmayın;
- Siz teröristler incinir diye milli değerlerinden vazgeçen,
- Her Türk’ün gurur vesilesi Atamızın vecizesi “Ne Mutlu Türküm Diyene!” sözünü yasaklayan,
- Andımızı ilga eden,
- Döneminde Bayrağımızı gönderden indirenlere hala sessiz kalan,
- Bebek Katili İmralı Canisinin karşısında el pençe divan duran,
- İzmir’i ve İzmirlilerin değerlerini küçük gören ve
- Bir daha altını çizerek söylüyorum, İzmirlilerin mallarını yandaşlarına peşkeş çeken bir zihniyetin temsilcisisiniz!
Biz ise mukaddesatımız, değerlerimiz ve insanımız için ölümlere, darağaçlarına ve zindanlara gözünü kırpmadan atılan büyük bir davanın temsilcileriyiz!
Boyumuzu da boyutumuzu da aynalarda yansıyan kudretimizin de nelere güç yetireceğinin bilinci içerisindeyiz!
Sizin başka amaç, gaye ve fikirleriniz olabilir, ama şunu bilin ki - nasıl anlayacağınız da büyük bir soru işaretidir- Bizim İzmir diye, bizim vatan diye, bizim millet diye ve bizim devlet diye bir sevdamız var!
Ve bizim Ezan diye, Bayrak diye, Şehid diye, geri bırakılan açlık sınırında yaşatılan insanımız diye bir aşkımız var!
İşte bu yüzden nefesimiz her daim ensenizde olacak!
Fakat siz bunu anlayamazsınız, dedik ya biz size geçmişte bunları anlatırken siz Fevzi Paşa Bulvarından geçen arabaları saymışsınız sayın Delican!
Yorum Yazın