AK Partili Hızal’dan DİSK’in protestosuna sert tepki: Baş sorumlu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Dün DİSK Genel İş, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı Olağan Meclisi ilk oturumunda kıdem tazminatının kaldırılmasını öngören torba yasa teklifini protesto etmişlerdi.

Sendikalılar, oturumun gerçekleştiği salona güvenlik görevlilerine ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Lütfen salonun boşlatın” ikazlarına rağmen görevlileri aşarak sahneye çıkmış ve pankart açmışlardı. Sendikalılara müdahalenin sürdüğü esnada DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, kıdem tazminatının “AKP’li ve MHP’li meclis üyelerine seslenmek istiyorum. Çocuklarımızın geleceğini bir yasayla ortadan kaldırmak istiyorlar. İşçi sınıfının sabrını zorlamayın” demişti. Sarı’nın konuşması esnasında AK Partili bir meclis üyesi “Başkan şov yapma” diyerek yaşananlara tepki göstermişti.

Sendikalıların salondan çıkartılmasının ardından ise CHP’li ve AK Partili meclis üyeleri burun buruna gelmişti.

Mecliste yaşanan olayı Egepostası’na değerlendiren İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, yaşananları büyük bir güvenlik zaafiyeti olarak değerlendirirken depremin yaralarının sarılmaya çalışıldığı bugünlerde böyle bir protestonun İzmirlilere saygısızlık olduğunu söyledi. Hızal, “İzmirlilerden özür dilemeliler” dedi.

“HERKESİN ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK GİRMEMESİ GEREKİYOR”

Olayın önce iki boyutlu bir şekilde ele alınması gerektiğini belirten Hızal, “Birincisi o meclisin güvenliğinden sorumlu olan kişi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı. Oraya herkesin elini kolunu sallayarak girmemesi gerekiyor. Meclis üyelerinin güvenliğini sağlamaları gerekiyor. Orada çok ciddi bir güvenlik zaafı vardı. Her isteyenin istediği gibi girememesi gerekiyor. Dolayısıyla buradaki baş sorumlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı. Salonun güvenliğini sağlaması gereken kişi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’dır. Bununla ilgili heralde ilgili kişilerle ilgili yasal işlemleri başlatacaktır diye düşünüyoruz” diye konuştu.

“İZMİRLİLERDEN ÖZÜR DİLEMELİLER”

Hızal, dün gerçekleştirilen meclisin deprem sonraki ilk meclis olması nedeniyle ayrı bir öneme sahip olduğunun altını çizdi ve “30 Ekim’de İzmir’de meydana gelen deprem sonrasındaki ilk Büyükşehir Belediye Meclisi idi. Dolayısıyla biz de depreme odaklanmıştık. Depremi konuşacaktık. Hem taziye dileklerimizi bildireceğimiz hem de bundan sonrasında neler yapılacağının konuluşacağı bir konuşma platformuydu. Ve böyle bir günde hak arama adına tüm depremzedelerin ve tüm İzmirlilerin hakkına girerek böyle bir protesto gösterisine giren başta Memiş Sarı olmak üzere sendika temsilcilerinin tüm İzmirlilere çok ciddi bir haksızlık yaptığını düşünüyorum. Tüm İzmirlilerden özür dilemeliler. Hem bir yandan haktan, hukuktan ve emekten bahsedecekler hem de gelip böyle bir toplantıyı adeta basacaklar. Bu protesto aslında iktidara yönelik bir protesto olarak görünse de aslında burada şunu yaptılar: O gün depremden sonra hem enkaz çalışmalarında mücadele eden emekçilerin hem enkazdan sonra çadır kentlerde ve alanlarda depremzedelere yardım eden kişilerin emeğine ciddi şekilde bir haksızlıktır. Hak arama meselesi böyle olmaz. Bunu kabul etmiyoruz, reddediyoruz. Umarım bundan sonraki toplantılarda isteyen istediği gibi elini kolunu sallayarak meclis salonuna girmez. Bu konuda gerekli tedbirleri alacak olan kişi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıdır” dedi.

“YASAL İŞLEMLERİN YAPILIP YAPILMADIĞINI TAKİP EDECEĞİZ”

Gerçekleştirilen protestonun planlı olup olmadığı konusunda herhangi bir bilgisi olmadığını belirten Hızal, “Ben kendilerini görmedim net bir bilgim yok ama bazı arkadaşlarım o kişilerin arkada toplandıklarını görmüşler. Planlı mı plansız mı bilmiyorum ama planlı ya da plansız olması fark etmez. Biz oraya HES kodumuzla girip maskelerimiz takıp koronavirüs tedbirleri çerçevesinde hareket ediyoruz. Demek ki İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi her isteyenin istediği gibi girdiği ve istediğini yapabildiği bir yer haline geldi. Bu kabul edilebilir bir şey değil. En ufak bir şeyde sert tedbirler alma gereği duyan Büyükşehir Belediyesi burada çok ciddi bir zaaf gösterdi. Bununla ilgili hem oraya gelen ki kendi personelidir muhtemelen ya da başka belediyelerin personelidir bilemiyorum. Hem oraya gelen hem de oradaki güvenlik zaafına neden olan kişilerle alakalı gerekli yasal işlemlerin yapılıp yapılmadığını takip edeceğiz.

“DAHA SERT BİR TEPKİ VERMESİ GEREKİYORDU”

Soyer’in yaşanan protesto esnasındaki tavrına ilişkin de değerlendirmede bulunan Hızal, şunları söyledi; “Bence Tunç Soyer, çok daha sert bir tepki vermeliydi. Çünkü ,oranın güvenliğinden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer sorumludur. Sadece ‘Olmaz’, ‘Yapmayın’, ‘Etmeyin’ gibi bir tepki vermesi kabul edilebilir değil. Oradaki kendi mahiyetindeki güvenlik görevlilerini ve zabıtalarını göreve çağırması gerekiyordu. Daha sert bir tepki vermesi gerekiyordu. O anlamda da bu tepkiyi kabul etmiyorum.”

İlgili Haber

Kasım ayı meclis olaylı başladı: DİSK meclis salonunu bastı