Akciğer Kanserinde Haplı Tedavi Umudu
İzmir Üniversitesi Medical Park Hastanesi’nde görevli İç Hastalıkları ve Medikal Onkoloji Uzmanı Doç.Dr. Çağatay Arslan, kanserin tedavisi için onlarca yeni ilaç geliştirildiğini açıkladı.
- Ege Postası
- 17.04.2014 - 09:20
Sigaranın az sayıda içilse de maruziyet süresi uzadıkça kanser riskini artırdığını belirten Arslan, “12 yıl sigara içtikten sonra 6 yıl sigarayı bırakan 40’lı yaşlarda bir kişi, mesane kanserine yakalandı” dedi. Arslan, sigara kullanımı arttıkça akciğer kanserinin ‘yassı hücreli’ tipinin de görülme sıklığının arttığına dikkat çekti. Arslan, Türkiye’de yassı hücreli akciğer kanserinin arttığını söyledi.
Akciğer kanseri aşısı hakkındaki gerçekler
Türkiye’de çok tartışılan akciğer kanseri aşısı konusuna açıklık getiren İzmir Üniversitesi Medical Park Hastanesi İç Hastalıkları ve Medikal Onkoloji Uzmanı Doç.Dr. Çağatay Arslan, “Akciğer kanserini bitiren bir aşı henüz geliştirilmedi. Akciğer kanserinin ‘küçük hücreli’ ve ‘küçük hücreli dışı’ şeklinde iki türü var. Küçük hücreli dışı kanserinin 4 evresi var. Geliştirilen aşının, Evre 3 ve 4’te kemoterapi tedavisi ile iyi yanıt alınan akciğer kanseri hastalarında hastalığın tekrarlama süresini artırdığı bilimsel olarak kanıtlandı. Yani Evre 3 ve 4 hastalarda kemoterapi ile birlikte uygulandığında veya kemotarepiye iyi yanıt alındığında bu aşı hastalığın tekrarlamasına kadar geçen süreyi uzatıyor. Toplam yaşam süresini 3 ay gibi bir süre uzatıyor ancak bu bulgu istatistiksel olarak anlamlı görünmüyor. Küçük hücreli dışı akciğer kanserinde devam eden çok sayıda aşı çalışması var. Bunlardan bir başkası erken evrede ameliyat olmuş hastalarda adjuvan yani tekraralama riskini azaltmak için verilen kemoterapinin ardından yine tekrarlama riskini azaltmak amacı ile uygulanıyor. Erken sonuçları olumsuz görünmekle birlikte çalışma henüz devam ediyor. Ancak bu bilgiyi ‘Akciğer kanserinin aşısı bulundu’ şeklinde çarpıtmak hem bilimsel hem de vicdani yönden çok yanlış bir davranış olur. Bu veriler son olarak 2013 yılı ekim ayında Avrupa Onkoloji toplantısında sunuldu. Ancak aşı şu an ticari olarak kullanabileceğimiz bir formda değil” dedi.
“Ağız yoluyla kullanılan haplarla kemoterapiye eş tedavi sağlıyoruz”
Akciğer kanserinde aşı dışında, hastalığın moleküler tedavisi alanında da gelişmeler olduğunu vurgulayan Arslan, “Akciğer kanseri hastalarını haplarla da tedavi ediyoruz. Bu haplar kanser hücresinin içerisindeki kanser hücresinin büyümesini sağlayan, etrafındaki damarlanmayı artıran, kanser hücresinin ölümsüzlüğüne neden olan yapıyı bloke ediyor. Kanser hücresinin içerisinde sürekli tirozin kinaz aktivitesi oluyor. Bizim ilacımız hücre içerisindeki bu aktiviteyi sağlayan yolağı bloke ediyor” dedi.
“EGFR mutasyonu olan hastalarda uygulanıyor”
Hap ile küçük hücre dışı akciğer kanser evre 4 (metastazı olan) hastaları tedavi ettiklerini anlatan Arslan, “Hap bu hasta grubunda kemoterapiye denk bir şekilde sağ kalımda uzamaya yol açıyor. Erlotinib isimli ilacı 8 yıldır kullanıyoruz. Bu ilacı EGFR mutasyonu tespit edilen hastalarda kullanabiliyoruz. Bu tedavide hastaların saçı dökülmüyor, rahatsızı edici yan etkileri olmuyor” diye konuştu.
Küçük hücreli akciğer kanserinin akciğer kanserlerinin yüzde 15-20’lik bölümünü oluşturduğuna dikkat çeken Arslan, “Diğer akciğer kanseri türlerini büyük hücreli, Adeno kanser, yassı hücreli kanser ve diğerleri olarak gruplayabiliriz. Küçük hücreli akciğer kanseri tedaviye duyarlı ama hızlı tekrarlayan bir kanser çeşitidir” dedi.
“Yeni tedavi molekülleri geliştiriliyor”
Crizotinib isimli bir molekül var. Ağız yoluyla kullanılıyor. Küçük hücre dışı akciğer kanser tipinin adenokanser alt tipinin EML4-ALK mutasyonu olan grubunda bu haplar ile tedavi uygulandığının altını çizen Arslan, şunları söyledi:
“Bu grup tüm akciğer kanseri hastalarının yüzde 5’i yapıyor. Türkiye’de Xalkori isimli ilaç iki yıldır kullanılıyor. Bu ilacı kemoterapi almış ve ilerlemiş evre 4 hastalarda kullanıyoruz. Bu ilaç kemoterapi almış hastalarda da uygulanabilir. Bu ilaç da ağızdan alınan bir hap. Kemoterapi gibi yan etkileri yok. Tekrarlamaya kadar geçen süreyi ve sağ kalımı uzatan bir ilaç. Şu anda bu hap gibi pazarlama aşamasına geçmek üzere olan bir çok ilaç var. Yassı hücreli kanserler için de benzer ilaçlar geliştirilme aşamasında’
‘Sigaranın etkilerinden kurtulmak için 40 yıl geçmesi gerekiyor”
Yassı hücreli akciğer kanserinin daha çok sigara içen kişilerde ortaya çıktığını anlatan Arslan, şu bilgileri verdi: “Akciğerin anatomik olarak merkezi kısımlarında görülüyor. Amerika’da sigara içme sıklığı giderek azaldığı iç in yassı hücreleri kanser görülme sıklığı azalıyor. Onlar da artık adeno kanser artıyor. Bizde yassı hücreli kanser halen artmaya devam ediyor. Çünkü biz sigara içme oranlarımızı yeni yeni azaltmaya başladık. Yüzde 40 yassı hücreli, yüzde 40 civarında da adeno kanser görülüyor. Geriye kalan yüzde 20’lik kısmı ise büyük hücreli akciğer kanseri ve diğerleri şeklinde. Sigarayı azaltıyorsunuz ama meyvelerini çok sonra alıyorsunuz. Sigaranın etkilerinin azalması için sigara karşıtı politikaların üzerinden en az bir kuşak, 30-40 yıl geçmesi lazım”
Yorum Yazın