Akşener'in dinlediği depremzede: Burayı unutmayın
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Kahramanmaraş Pazarcık’ta dinlediği depremzede Meryem, “Ne olur bizi unutmasınlar. Bir ay televizyonlarda gösterip, döndürüp döndürüp de burayı unutmayın. Şimdi hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Bundan sonra ihtiyacımız başlayacak. Şimdi ihtiyaç yok ama bir ay sonra kimse burada kalmayacak herkes gidecek. Biz kendi kaderimizle kalacağız” dedi. Akşener, telefon numarasını aldırdığı Meryem'e, "Seni sorup arayacağım, bak akitleştik seninle" yanıtını verdi.
- Ege Postası
- 09.02.2023 - 18:17
- Güncelleme: 10.02.2023 - 15:35
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, deprem felaketinden etkilenen Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesini bugün ziyaret etti. Çalışmalar hakkında bilgi alan Akşener, depremzedelere geçmiş olsun dileklerini iletirken yakınlarını kaybedenlere de başsağlığı diledi. Vatandaşları dinleyen Akşener, kaldırımda Meryem isimli kadının yanına oturarak şunları söyledi:
“Ben 99’u yaşayan bir insanım, çok zor kızım. O gün şansımız bizim yaz olmasıydı, şimdi kış. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için olursak; kalkacağız. Birbirimizden elimizi çekmeyeceğiz. Buna da gayret edeceğiz. (vatandaş 'yanıyorum' deyince) Yanmaz mısın kızım, yanmaz mısın? Yanacağız, yanacaksınız ama biz, bu ateşi söndüreceğiz. Söndürmek zorundayız. Ben bunun tecrübesini yaşadığım için şimdi iki-üç gün kurtarma çalışmalarına engel olmayayım diye bölgeden uzak kaldım. Yardım ettik. Arkadaşlarımız buralarda oldu hep. Bundan sonra ben buradan hiç gitmeyeceğim, göreceksiniz. Buraların adını, sizleri devamlı gündemde tutacağız. Çünkü tutmak zorundayız. İlk telaşla öyle olur. Hepimizin canı yanar. Ben kalacağım, söz. Çok acı. 14 akrabamı kaybetmiştim o zaman. Yaşadık, çok zor. Kadınlara sesleniyorum, bakın. Yakınlarınızın bu telaş anında gözünüzden kaçırdığınız dakika çocuklara, çocuklara… Hem kendi çocuklarınızı hem ölenlerin çocuklarını… Ne olur. Biz de olacağız burada. Tekrar söylüyorum. Bak çocuklar… İlk farkedeceğiniz ana kadar çok şey oluyor. Anasını, babasını kaybetmiş çocuklar çok önemli. Böyle kaos zamanlarında çok enteresan şeyler olur. Onun için mutlaka devlete teslim edin. Kendiniz bakamayacak durumdaysanız yakınlarınızın veya işte komşuların çocukları için söylüyorum. Ne olur. Ben seni hep arayıp soracağım.”
“KALANLAR ÖLENLERDEN KÖTÜ OLDULAR”
Kahramanmaraşlı bir depremzede şunları söyledi:
“Hepimizin bir yakını yani ne diyelim ki… Yakınımız olmasa da buradaki cenazelerin hepsi bizim sayılır. Başımız sağolsun diyorum. Son noktadayız çünkü. Son noktayı yaşıyoruz. Teşekkür ederiz ilginize. Kalanlar ölenlerden kötü oldular.”
“ŞİMDİ İHTİYAÇ YOK AMA BİR AY SONRA KİMSE BURADA KALMAYACAK HERKES GİDECEK. BİZ KENDİ KADERİMİZLE KALACAĞIZ”
Akşener’in arama sözü vererek iletişim numarasını aldığı Meryem adındaki depremzede ise, şunları söyledi:
“Daha ne göreceğiz diye bekliyoruz. Daha kötü günler bizi bekliyor. Maddi, manevi herkes çöktü. Dondular çalışanlar. Alttakilerin hepsi dondu. Benim sınıf arkadaşımdı, kuzenimdi. Gencecik. ‘Arzu bu güzelliğinle hepimizi kıskandırıyorsun. Senin niye genlerin bu kadar güzel’ dedim. Gitti, hepsi gitti. Nasıl düzeleceğiz? Nasıl ayağa kalkacağız? Yanıyorum. Ne olur bizi unutmasınlar. Bir ay televizyonlarda gösterip, döndürüp döndürüp de burayı unutmayın. Şimdi hiçbir şeye ihtiyacımız yok. Bundan sonra İhtiyacımız başlayacak. Şimdi ihtiyaç yok ama bir ay sonra kimse burada kalmayacak herkes gidecek. Biz kendi kaderimizle kalacağız. Komşularım gitti çok sevdiğim. Her sabah yüzünü gördüğüm komşum.”
AKŞENER, DEPREMİN MERKEZ ÜSSÜ PAZARCIK ÇADIR KENTİNDE DİNLEDİĞİ VATANDAŞ: “40 GÜNLÜK BEBEĞİM VAR, MAMA YİYEMİYOR. AÇ, SUSUZ YATIYOR
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, depremin merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık’ta, AFAD’ın kurduğu çadırkenti ziyaret etti.
Bir vatandaş, Akşener’e; “Hizmet var, yok değil. AK Parti, MHP, İYİ Parti, CHP değil” dedi. Akşener ise depremzedeye, “Bak benim rozetim yok” karşılığını verdi.
“SOBA LAZIM, SOĞUKTAN YATILMIYOR”
Bir başka depremzede, “Nereye gidelim? Çadırımız var, boş. İçine girdik, ‘siz emanet durun’, diyorlar. Sahibi gelirse, sizi çıkarırız diyorlar. Evimiz gitti zaten” dedi. Başka bir vatandaş, “Soba lazım bize. Soğuktan yatılmıyor. En önemlisi, soba burada” diye konuştu.
Eşini depremde kaybeden bir kadını, çocuğu ile birlikte gören Akşener, “Bu soğuklarda kalacağını al çocuklarını, ben sağlayacağım, ev organize edeceğim, kalacak yer organize edeceğim sana. Burada yaşayıp, iki çocukla ne yapacaksın? Ben onun için söylüyorum. Sonra dön” dedi. Akşener, parti yetkililerine de “Arzu ediyorsa, bu şekilde bir sistem kurabilirim. Sonra elbette döner” dedi. Kadına ise “İstersen Antalya’da organizasyonumuz var, otelde kalabilirsin yaza kadar. Ücretsiz. Çoluğun çocuğun beraber kalabilirsiniz. Ya da dersin ki Ankara’ya senin bulunduğun yerde kalacağım. Sonra istersen yine dönersin. Bak, burada çocuk olmaz. Senin ihtiyacın var, buradan ayrılmaya. Senin ve çocukların için söylüyorum ben” dedi.
Bir genç, Akşener’e; “Ağabeyim yurt dışına gitti. Çocukları bizde duruyor. Komşuların hepsi bizdeydi” dedi. Akşener ise “Biz Antalya’da otel sahibi insanlarla anlaştık. İmkânımız var. Sen topla aileni. Yol paranı falan organize edeceğiz hepsini. Oğlum, gidin Antalya’ya hep beraber. Rahatlayın, buradan bir çıkın” dedi. Genç ise “İnsanlar da akrabalarını bırakıp gidemiyorlar” diye konuştu. Akşener ise “Şu psikolojiden çıkmanız için söylüyorum” diye konuştu.
Bir kadın ise “Evlerimiz yok. Başka ne ihtiyacımız olur. Evlerimiz orada. Biz soğuktan donuyoruz” dedi. Akşener, “Gelmedi mi tüp size?” diye sordu. Bir başka kadın, “40 günlük bebeğim var, mama yiyemiyor. Öyle aç susuz yatıyor. Sadece tüp istiyorum. Bir de soba istiyorum çocuklarıma” dedi.
“5 ÇADIRA İHTİYACIM VAR”
Başka bir depremzede ise “Çadırsız insanlar var, soğukta. Millet elinden gelen yardımı yapıyor. Acilen 5 çadıra ihtiyacım var. Bunu alamıyorum. Biz soğuğa dayanabiliriz ama çocuklar… Aç dayanabiliriz ama çocukları kesinlikle durduramıyoruz” diye konuştu.
AKŞENER’İN DİNLEDİĞİ KAHRAMANMARAŞLI DEPREMZEDE: BİZ DEPREM MERKEZİYİZ. DEPREMİN DÖRDÜNCÜ GÜNÜNDEYİZ. GEREKEN YARDIM HALA ULAŞMADI BURAYA
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, deprem felaketinden etkilenen Kahramanmaraş’ta Sütçü İmam Üniversitesi’nin spor salonunda kalan depremzedeleri ziyaret etti. Akşener, depremzede vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletirken yakınlarını kaybedenlere de başsağlığı diledi. Depremzedelerle konuşan Akşener, şunları söyledi:
“Bizzat bugün söz verdim. Bir tane demir verdiler. O demiri de göstereceğim Meclis’te. O Ebrar sitesinden bir demir verdiler. Onların hepsini konuşacağım. Oradan geliyorum, gündeme getireceğim. Kredi kartları meselesini de gündeme getireceğim.”
Kahramanmaraşlı depremzedeler şunları söyledi:
“BİZ İYİYİZ AMA YÜREĞİMİZ ORADA, PARAMPARÇA”
“Enkaz altında bir sürü akrabam var. Onlara gereken yardım hala ulaştırılmadı. Biz deprem merkeziyiz. Depremin dördüncü günündeyiz. Gereken yardım hala ulaşmadı buraya. Biz iyiyiz ama yüreğimiz orada, paramparça.”
Depremzedenin sözleri üzerine Akşener, enkaza ekip göndermek üzere adres bilgisini istedi.
“EBRAR SİTELERİNİ YAPAN MÜTEAHHİTLER HAKKINDA İŞLEM YAPILACAK MI”
“Ebrar siteleri darmadağın oldu. Bunu yapan müteahhitler hakkında işlem yapılacak mı? Yapılmayacak mı? Müteahhitler, mimarlar… Yazık yani. Benim babam gömülü altında. Dört gün oldu. Kredi kartları meselesi de var. Vatandaşın bir sürü borcu da var.”
“BİR ÇADIR ALAMADIM DÖRT GÜNDEN BERİ”
“Hanımım yüzde 86 özürlü. Arabanın içinde, dört gün oldu bugün. Her şeyini orada görüyoruz. Şimdi biz DSİ’nin oradan geldik. Oradan buraya yönlendirdiler. Bir çadır alamadım dört günden beri.”
Akşener, durumu iyi olmayan bir depremzedeyi ise ailesiyle birlikte Ankara’ya götürmeyi teklif etti. Aile, “Konuşalım, size dönüş yapalım” dedi.
MERAL AKŞENER, DEPREMİN MERKEZ ÜSSÜ KAHRAMANMARAŞ’TA: “YANGIN SÖNDÜRMEK İÇİN BURADAYIZ, YANGINDAN MAL KAÇIRMAK İÇİN BURADA DEĞİLİZ. ŞİMDİ ÖZNE SİZSİNİZ”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün Kahramanmaraş’ta, 6 Şubat’ta meydana gelen ve 10 ili etkileyen depremin izlerini yerinde inceledi.
Akşener, bölgede kurulan çadırkentte depremzedeler ile konuştuktan sonra yaptığı açıklamada şunları dile getirdi:
“SAYIN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’I ARADIM”
“Durumun çok vahim olduğunu teşkilat mensuplarımızdan öğrenince sabah 09.00-09.30 arası yola çıkmak üzere 16 milletvekili arkadaşımız ve genel başkan yardımcımızı bu 10 şehirde görevlendirdim. Öğleden sonra iki (14.00) civarında gelen bilgilerin içinde en önemlisi ısınma olduğunu söyledi sahada bulunan arkadaşlarımız. Bununla ilgili olarak da Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aradım. Hem bu bilgileri verdim, özellikle tüp üzerinden hem ısınma hem aydınlanma hem de yemek pişirebilme açısından tüp istendi. Bir de enkaz altında kalanlara da ısıtma için bir sistem var onun gönderilmesini, mazot eksikliği vs. gibi pek çok konuda gelen bilgileri çeşitli biçimlerde konunun muhataplarına parti olarak ilettik. Kendimiz parti adına büyük bir sivil toplum örgütü sayabilirsiniz o şekilde bir çalışma yaptık. Şu an itibariyle 236… Partimiz AFAD ile iş birliği kurarak Ali Demirpaşa’nın başkanlığında illerimizde arama kurtarma çalışmalarına katılıyorlar. Şu an itibariyle 16 milletvekili ve genel başkan yardımcısına ilaveten 9 milletvekilimiz koordinatör olarak şehirlerde yapılan yardımların dağıtımına dair yardımcı olmak üzere koordinasyon yapıyorlar.
“ADIYAMAN’DA 2 ADET ÇADIR HASTANESİ YARIN SABAH İTİBARİYLE KURULMUŞ OLACAKTIR, 15 DOKTOR GÖREVE BAŞLAYACAKTIR”
Partimiz hemen o sabah 09.30’da bir afete yönelik koordinasyon kriz merkezi kurduk. STK’larla ilişki kurduk ve onlarla afet koordinasyonunu yürüttük Adıyaman’da 2 adet çadır hastanesi yarın sabah itibariyle kurulmuş olacaktır, 15 doktor göreve başlayacaktır. Bu hastaneleri ihtiyaç duyan diğer illerimize de kuracağız. Adıyaman’da bin 400 kişiye yemek hazırlayacak kapasiteye haiz üretim, ekipman ve donanım bölgeye intikal etmek üzere yola çıktı, şu anda vardılar. Kahramanmaraş’ta bir aşevimiz kurulmuştur, yemek dağıtımı başlamıştır. Antakya’daki vatandaşlarımıza yemek dağıtımı yapmak üzere bir fabrika ile anlaşılmıştır parası tarafımızdan ödenmektedir. Toplamda 164 tır minibüs off road aracı, 8 kamyonet jeneratör, konteyner ev, iş makinesi, gıda, giyecek, hijyen malzemeleri, bebek malzemeleri gibi pek çok konuda bildiğiniz büyük bir STK gibi organizasyon yaptık ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık.
“KURTARMA ÇALIŞMALARININ YAPILDIĞI YERLERDE AYAK ALTINDA DOLAŞMAK ORAYA EN ENGEL OLMAK DOĞRU DEĞİLDİR”
Depremin ilk günü demiştim ki, bizim susma zamanımız, devletimizin konuşma zamanı, devletin sesinin duyulma zamanı, siyasetin susma zamanı. Ve buna uyduk. Şimdi de milletimizin sesini duyup tekrar kamuoyuna bunu yansıtma zamanı. Bugün milletimizin sesini dinleyip eksik, rahatsız edici durumlar, yapılmayan, yapılması gereken nediri öğrenip bunun teminine çalışmak ve bunu yerine getirtmek zamanıdır. 72 saat sonra buradayım. Ben Gölcük depremini birebir yaşamış ve bununla beraber büyük çapta akrabasını kaybetmiş Kocaeli milletvekiliydim, aynı zamanda da bir insanım. O depremle bu deprem arasında bir temel fark var burası kış, soğuk ve o gün yazdı. Plansızlık konusunda 99 depremi hepimize eksiklerimizi görüp tecrübeler edinmemizi sağladı. Acının nasıl paylaşıldığını sağladı ve o 72 saatin önemini öğrenmemizi sağladı. Yani kurtarma çalışmalarının yapıldığı yerlerde ayak altında dolaşmak oraya en engel olmak doğru değildir.
“VALİLERİN TALİMATI İLE DERHAL ASKERİN, JANDARMANIN DEPREM BÖLGESİNE GİRMESİ GEREKİYORDU”
Bugün geldim gördüm ki pek çok aksaklık var. Sivil Savunma Kanunu diye bir kanun vardı 2009’da kaldırdılar. Yerine AFAD kuruldu önemli bir kurumumuz ama çalışan insan sayısı sınırlı. Sivil Savunma Kanunu dediğimiz en az 30 bin kişinin eğitildiği, 15-65 yaş arasında sivil insanların eğitildiği, afetlerde, depremlerde, sel baskınlarında arama kurtarma çalışmalarını yapmak üzere eğitilen insanlardır. AFAD’da görev yapan insanların, bir kişi önderdir, altında bu sivil insanların olması lazım, birinci hata bu. İkincisi ise valilerin talimatı ile derhal askerin, jandarmanın deprem bölgesine girmesi gerekiyordu. En önemlisi Ebrar sitesinden geliyorum, o sitede kullanılan demirin inceliğini göstereceğim.
“BUGÜN BU KARMAŞANIN TEMEL PROBLEMİ BU TEK ADAM SİSTEMİDİR, HAFIZANIN KAYBOLMASIDIR”
Ben rozetim olmadan, sadece Meral Akşener olarak buradayım. Koordinasyonsuzluğu sizden öğrendim, anlattım eksiklerini. Benim, arkadaşlarımın anlayışına göre muhalefet halkın avukatıdır. Üçüncü bir problemimiz daha var; bir kutuplaştırma dili devam ediyor. Bütün belediyelerin tamamının cumhurbaşkanı olarak onların kaynaklarını birleştirip bizlerin vergisi ile oluşan hazinenin kaynaklarını da birleştirip ona göre çarçur etmeden burada oluşan problemlerin çözülmesini sağlaması lazım. Bugün bu karmaşanın temel problemi bu tek adam sistemidir, hafızanın kaybolmasıdır. Devlet olmak ciddi bir iştir, devletin birinci önceliği ciddiyet ikincisi kapsayıcılıktır.
“YANGIN SÖNDÜRMEK İÇİN BURADAYIZ, YANGINDAN MAL KAÇIRMAK İÇİN BURADA DEĞİLİZ. ŞİMDİ ÖZNE SİZSİNİZ”
Hiçbir yerde siyasi bir cümle ağzımdan çıkmadı ama çok enteresan AK partili kardeşlerimle karşılaştım; ‘buraya niye siyaset yapmaya geldiniz?’ Siyaset yapmaya da gelebiliriz ama ben sayın Ömer Çelik’e böyle bir cümle kuran bir İYİ Partili görmedim. Sayın Ömer Çelik, ‘Cumhur İttifakı olarak buradayız, Millet İttifakı nerede’ dedi. Bugün bunların konuşulması zamanı değildir. Önce bu iş iktidara düşer. Herkesi başta Sayın Erdoğan olarak ciddiyete, kapsayıcılığa, liyakatli kadrolarla çalışmaya davet ediyorum. Ben bir tek canın kurtulabilmesi için her kapıyı çalar, gerekirse o kapıyı bir yumrukta yıkar gerekirse o canın kurtarılması için üzerime düşeni yaparım. Yangın söndürmek için buradayız, yangından mal kaçırmak için burada değiliz. Şimdi özne sizsiniz.”
Akşener, bölgede en önemli ihtiyaç malzemelerinin ne olduğuna dair soruya şu yanıtı verdi:
“ÇADIR, ISINMA BARINMA, ÇOCUKLARA DAİR İLAÇ VE MAMA ÇOK ÖNEMLİ”
“Isınma, bebek maması, bebek bezi, ilaç. Çocuklar hasta, ateş ilacı, antibiyotik yok. Gıdaya erişim sağlandı, orada sorun yok. Umumi tuvalet yok. Çadır, ısınma barınma, çocuklara dair ilaç ve mama çok önemli.” (ANKA)
Yorum Yazın