Aksoy’dan flaş ‘rant pazarlığı’ iddiası: O isimleri Genel Başkan’a vereceğim
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, konuk olduğu bir canlı yayında hapse girmesi ve görevinden uzaklaştırılmasına neden olan dava süreciyle ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Aksoy, iki CHP İzmir milletvekilinin Seyrek’teki bir araziyle ilgili kendisiyle rant pazarlığı yaptığını ve bunu reddettiği için kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü. Aksoy, "Ben bu işin içerisinde olan milletvekillerinin isimlerini Genel Başkan’a vereceğim. Burada esas nokta benim mağduriyetimdir. Ben yıllarca hizmet ettiğim partimden özür bekliyorum. Benim hakkımı gasp ettiler. Milletin iradesine tecavüz ettiler. Ben de bunların hesabını soracağım" dedi.
- Ege Postası
- 15.04.2022 - 12:38
ARDA AKDENİZ/EGEPOSTASI – 2020 yılının Kasım ayında Menemen Belediyesi’ne yönelik ‘zimmet ve irtikap’ iddiasıyla düzenlenen operasyon kapsamında tutuklanan ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan, geçtiğimiz yılın Temmuz ayında ise tahliye edilen Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, konuk olduğu bir canlı yayın programında çarpıcı iddialarda bulundu.
“İKİ CHP’Lİ VEKİL ARAZİYİ İSTEDİ, BİRİSİ MEDYA KÖKENLİ”
Aksoy, Bayraklı’da bir rezidansta iki CHP İzmir milletvekilinin kendisinden Seyrek’te yapılması planlanan bir proje kapsamında ihaleye çıkarmak istediği bir milyon metrekarelik araziyi rant amacıyla talep ettiğini, ancak bunu kabul etmediği için kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü. Aksoy, söz konusu vekillerden birisinin medya kökenli olduğunu iddia etti. Aksoy, Seyrek’teki projede yapılmak istenen bir AVM ile bir benzin istasyonunun belediyeye ait olması, bin 300 villadan da belediyenin pay almasının planlandığını anlattı.
“İKİNCİ GÖRÜŞMEDE SAHTE BELGELER GÖSTERİLDİ”
Serdar Aksoy daha sonra CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ve üç milletvekilinin davetiyle İzmir’de bir otelde ikinci bir görüşme yaptığını “Görüşmede bana Menemen’deki şantiye, yani benim yargılandığım davayla alakalı sorular sorulmaya başlandı. Birtakım görüntüler ve evraklar gösterildi. Gösterilen evraklardan birisi kriminalden sahte olduğu tespit edilmiş belgelerdir.” sözleriyle anlattı. Aksoy, masadan kalkarken “Siz burada engizisyon mahkemesi kurmuşsunuz” dediğini de söyledi. Aksoy ikinci görüşmeden kısa bir süre sonra televizyonlardan partisinden ihraç istemiyle disiplinline sevk edildiğini öğrendiğini de sözlerine ekeldi.
“O İSİMLERİ GENEL BAŞKAN’A VERECEĞİM”
Konuyla ilgili Ege Postası’na açıklamalarda bulunan Aksoy, kendisiyle ‘rant’ pazarlığı yaptığını iddia ettiği milletvekillerinin isimlerini CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na bildireceğini söyleyerek “Herkes neyin ne olduğunu biliyor. Ben bu işin içerisinde olan milletvekillerinin isimlerini Genel Başkan’a vereceğim. Burada bu kumpas işlerinin içerisinde İl Başkanı Deniz Yücel’in bizzat kendisi de vardı. Burada yapılanların hepsini Genel Başkan’a anlatacağım. Ama burada esas nokta benim mağduriyetim ve gasp edilmiş hakkımdır. Ben yıllarca hizmet ettiğim partimden özür bekliyorum. Benim hakkımı gasp ettiler. Milletin iradesine tecavüz ettiler. Ben de bunların hesabını soracağım ve bu bedeli onlara ödettireceğim” ifadelerini kullandı.
“BELEDİYEDEN GÖNDERİLEN YAZIDA ‘ZİMMET YOK’ DİYOR”
Aksoy, “Dava düştü sayılır. Menemen Belediyesi’nden geçen aylarda gelmesi gereken yazı ancak geldi. Menemen Belediyesi’nde torbadan çıkmış vekilin göndermiş olduğu yazıda zimmetin olmadığını söylüyor. Benim aylardır söylediğim şey buydu. Aynı zamanda Menemen Belediyesi’nden delil karartma gibi bir durumun olmadığı da resmi yazıyla geliyor. Ben niye 8 ay yattım içeride? Ben bir onur ve adalet mücadelesi veriyorum ve bu mücadeleyi verirken hakkımın nasıl gasp edildiğinin hesabını soracağım. Çünkü Menemen’in seçilmiş belediye başkanını linç ettiniz” diye konuştu.
AKSOY KONUK OLDUĞU PROGRAMDA NELER SÖYLEDİ?
“Menemen’deki bu komedyanın yazarı, çizeri siyasetin baronlarıdır. Siyasetin baronları belediye başkanlarından rant ister. Vermezseniz ‘Bittiniz’ derler, her şeyi yaparlar. Menemen’de işin koptuğu yer Seyrek’tir. Seyrek’te bir milyon metrekarelik bir arazi vardı. Bu yeri ben kat karşılığı ihaleye çıkarmak istedim. Bu yer bırakın İzmir’i, Türkiye’nin en büyük projelerinden birisi olacaktı. Bin 300 tane villa, bir AVM ve bir benzinliğin olduğu dehşet bir projeydi. Ben bu projeyle iki şeyi amaçlıyordum. Birincisi, Menemen Belediyesi ciddi bir bataktaydı, bu bataktan çıkmanın yolu, elindeki atıl alanları değerlendirmekti. Menemen borçsuz, harçsız bir hale gelsin istedim. İkincisi de, Menemen’in demografik yapısını farklı bir noktaya taşımaktı. Ben bunu isterken de açık ihaleyle istedim. İstediğimiz, AVM ve benzinlik Menemen Belediyesi’ne ait olacaktı. Bin 300 villa içerisinden de belediye alacaktı. Asıl olay burada koptu.
İsimini vermeyeceğim iki CHP İzmir Milletvekili burayı bizden istedi. Beni Bayraklı’da bir rezidansa davet ettiler. Ama buraları bizden açık ihaleyle değil, tamamiyle pazarlık usulüyle talep ettiler. Biz kabul etmedik. Bu isimleri ilk önce Genel Başkan’a söyleyeceğim, ondan sonra açıklayacağım. Bir tanesi medya içinden geliyor.
Daha sonra beni İzmir’de bir otele davet ettiler. Davet eden İl Başkanı Deniz Yücel’in kendisidir. Üç milletvekili de geldi. Otelde bana Menemen’deki şantiye, yani benim yargılandığım davayla alakalı birtakım sorular sorulmaya başlandı. Birtakım görüntüler ve evraklar gösterildi. Gösterilen evraklardan birisi kriminalden sahte tespit edilmiş belgedir. O evrağı önce milletvekilinin, daha sonra savcının elinde gördüm. O evrak daha sonra sahte çıktı. Milletvekilinin elinde sahte belgeler var. Bir evrak belediyeden çıkarken üzerinde konusu yazmaz mı, sayı olmaz mı? ‘Burada engizisyon mahkemesi kurmuşsunuz’ dedim ve masadan kalkıp gittim. Ben o toplantıdan ayrıldıktan bir süre sonra televizyonda, tüm ulusal kanallarda ‘Serdar Aksoy parti disiplinine verildi’ haberlerini izledim.”
Yorum Yazın