Dolar 34,2398
%0.28
Euro 37,6309
%-0.37
Altın 2.922,340
%0.22
Bist-100 9.109,00
%2.37

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Alaattin Yüksel’den seçim değerlendirmesi; Krizle gidecekler

Alaattin Yüksel’den seçim değerlendirmesi; Krizle gidecekler

Radyo Egepostası Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci Mithat Umutoğulları’nın sunduğu Sekizinci Gün programına konuk olan CHP İzmir eski Milletvekili, CHP PM eski Üyesi ve CHP İzmir İl SKM yöneticisi deneyimli siyasetçi Alaattin Yüksel, 24 Haziran seçim sürecini ve partisinin hazırlıklarını değerlendirdi. Yüksel, AK Parti Hükümeti’nin ekonomik krizle iktidara geldiğini ve şu anda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle gideceğini savunarak, “Ekonomi ile geldiler ekonomi ile gidecekler” dedi. Alaattin Yüksel’den seçim değerlendirmesi

  • Ege Postası
  • 01.06.2018 - 08:47

HAZIRLAYAN: HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-AK Parti’nin ekonomik krizle geldiğini ve şu anda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle gideceğini kaydeden CHP’nin deneyimli siyasetçisi Alaattin Yüksel, “Ekonomi ile geldiler ekonomiyle gidecekler. Herkes ve kendileri de bunun farkında. Geldikleri gibi gidecekler. İktidara akıl veren ekonomistler bile uyarıyor. Dünyanın ekonomistleri uyarıyor. Londra’ya gitti konuşma yaptı. O konuşmadan sonra dolar yükseldi. Merkez Bankası Başkanını partiye çağırdın sen ya. Üst yargı üyelerine çay toplatıyorsun, MB Başkanını da faizi arttırmayacaksın diye yanına çağırıyorsun. Bu kez 3 puan yerine 8 puan artıyor faiz. Bloomberg’teki konuşmasından sonra dolar yükseldi. Tabii ki sen  dünyada rekabet halindesin. Biz güçlüyüz, yıkılmayız diye ne laflar etti AK Partinin Genel Başkanı. Ey Amerika, Avrupa, karşınızda hasta adam yok diye laflar etti. Bütün dünya ile kavgalı hale gelip, herşeyi ben yöneteceğim dersen böyle olur” dedi.

SİZİN KUTSAL OYLARINIZI ASLA ÇALDIRMAYACAĞIZ AMA SİZ DE OYUNUZA SAHİP ÇIKIN

24 Haziran seçimlerinde kullanılan oylara sahip çıkacaklarını dile getiren Alaattin Yüksel, tüm seçmenlere düğüne gider gibi sandığa gitmesi ve sandıkların başında olması çağrısında bulundu:

“Yüzde 89 oy kullanma oranı vardı. Yüzde 95’lere taşıyalım. Gidip oy kullanalım. Düğüne gider gibi sandığa gidip oy kullanalım. Oy kullanma oranını arttıralım. Her tanıdığınızı, konunuzu komşunuzu uyarın. İzmir zaten hissediyor, görüyor, biliyor. Bütün Türkiye’de kazanacağımızı herkese gösterelim ki, gitmesem de kaybedeceğiz duygusu olmasın kimsede. Sizin kutsal oylarınızı asla çaldırmayacağız. Ama siz de kendi oyunuza sahip çıkın. Sandıklar açıldığında gidin sandıkların başında olun. Muharrem İnce 81 ilin Cumhurbaşkanı olacağını söylüyor. Hangi partiye oy verdiyseniz bugüne kadar, vicdanınızla baş başa olun sandıklara gittiğinizde.”

ŞEHİR EFSANESİ BU. BİZDEN EN FAZLA 3,4 PUAN ALIR, İYİ PARTİ MHP’NİN YERİNİ ALIYOR, MHP İZMİR’DE HEMEN HEMEN YOK GİBİ

İYİ Parti’nin en fazla oyu CHP’den alacağı şeklindeki söylemlerin şehir efsanesinden öteye gitmeyeceğine dikkat çeken CHP İzmir SKM Başkanı Alaattin Yüksel, şu tespiti yaptı:

“Şehir efsanesi bu. Böyle bir şey görmüyorum meydanlarda, sahada. Kamuoyu araştırmalarında da böyle bir şey çıkmıyor. İYİ Parti MHP’nin yerini alıyor. MHP’nin oyunu alıyor gibi. Şu anda İYİ Parti MHP’nin yerini alıyor. MHP İzmir’de hemen hemen yok gibi. Minimuma inmiş. Yok olmaya yakın seçmeninin de yarısının Erdoğan’a oy vermeyeceğiyle ilgili görüş belirtiyorlar. Araştırmalarda da sahalarda da görülen İYİ Parti’nin patlama yaptığı. Bizden 3, 4 puan alır. CHP İzmir’deki oyunu en kötü ihtimalle koruyor. Şu anda en dinamik çalışan partiyiz. İttifak partileriyle dayanışma içinde seçimi götürmek lazım. İttifakla mecliste var olacağız. Parlamenter demokratik rejime bu ittifakla döneceğiz. Birlikte yapılacak bu iş. O yüzden dayanışma içinde, pozitif bir dil kullanarak götürmek gerekiyor. Çoğunu CHP’den alıyor diye bir şey yok. İzmir’de yapabilecekleri en iyi listeyi yapmıştır İYİ Parti. Batıda bir sorun yok zaten. İYİ Parti’den beklenen merkez sağda konumlanıp o konumuyla iktidar partisi içindeki oyu almak. Daha çok Anadolu’daki seçmeni kendisine çekebilmeli ki iktidarı düşürebilelim. İYİ Parti MHP çizgisinde kalıyor görüntüsünü veriyor hala.”

DEVLET BAHÇELİ KENDİ PARTİSİNİ BİTİREN LİDER OLARAK TARİHE GEÇECEK

Alaattin Yüksel, 24 Haziran seçimlerinden sonra MHP’nin İzmir’de yüzde 41’lerden yüzde 1,5’lara düşen DSP’nin kaderini yaşayabileceği uyarısını yaptı ve MHP Lideri Bahçeli’nin tarihe kendi partisini bitiren lider olarak geçeceğini savundu:

“MHP İzmir’de bu seçimden sonra. Benzer şey sosyal demokratların da başına geldi. Yüzde 41’lerde olan DSP yüzde 1,5’a düştü. MHP’nin durumu da öyle gibi. İYİ Parti büyük ölçüde o seçmeni alıyor. Bir kısmı CHP’ye teveccüh gösteriyor. Devlet Bahçeli ne yazık ki kendi partisini bitiren lider olarak tarihe geçecek.”

MİLLETVEKİLİNİN KİM OLACAĞI UMURUMDA DEĞİL, ÖRGÜTLERİMİZİ VE ADAY ADAYLARIMIZI DA SAĞDUYULARI NEDENİYLE KUTLUYORUM

Partisinin İzmir Milletvekili listesini de değerlendiren Alaattin Yüksel, 24 Haziran seçiminin önemine işaret ederek kimin Milletvekili olacağının önemi olmayan bir süreç yaşandığını belirtti ve aynı düşüncelere sahip aday adayları ve parti örgütüne sağduyulu davranışları nedeniyle teşekkür etti:

“Milletvekilinin kim olduğu olacağı benim umurumda değil. Bizim örgütümüzün de gördüğüm kadarıyla buna özen gösteriyorlar. Daha önce olsaydı ortalık yıkılırdı. Kimse yüksek sesle bu aday iyi bu aday kötü demiyor. Aday adayı olup da aday olamayan arkadaşlarımızın da milletvekillerinden aday olmayanlar da pozitif yaklaşıyor. Adayların da bunu iyi değerlendirmesi lazım. Ön seçimde birinci olmuş milletvekili listede yok. Ama alanda harıl harıl çalışıyorlar. Hem Balbay hem Musa arkadaşımız. Başka zaman olsa tartışma konusu olurdu bu. Aday adaylarımızı kutluyorum. Hem örgütlerimizi sağduyuları nedeniyle kutluyorum.”

ŞU ANDA TARTIŞMA KONUSU DEĞİL

Deneyimli siyasetçi Alaattin Yüksel, İYİ Parti’ye geçip geri dönen 15 CHP Milletvekili arasında yeralan CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır’ın aday listesinde ilk sıraya yazılmamasını da değerlenirdi:

“Olabilir tabi ki. Genel merkezde neler konuşulduğunu bilemiyorum. Bizim artık bunları tartışma zamanımız değil. Seçimi geçirelim. Sonra geriye dönüp ele alınır. Şu anda tartışma konusu değil.”

AKP’DEKİ SKM GİBİ SANILDI AMA CHP ÖRGÜT BAZLI ÇALIŞAN BİR PARTİDİR

Seçim Koordinasyon Merkezi’nin başında sadece kendisinin bulunmadığını, İl Başkanlığı koordinasyonunda çalıştıklarını dile getiren Alaattin Yüksel, nasıl bir çalışma izledikleri hakkında da konuştu:

“SKM’nin başında diye nitelendirmeyi doğru bulmuyorum. Yürütmedeyiz. Özkan ve Yekta Varnalı ve ilden çok sayıda arkadaşımız görev aldı. Görev alan arkadaşlarımız il başkanımızın başkanlığında toplantı halindeler. AKP’deki gibi SKM sanıldı. Herşey oradan yürütülecek, medyayla ilişkiler kurulacak oradan sanıldı. CHP’de işler böyle yürümez. CHP örgüt bazlı çalışan bir partidir. Kendi yetkilerini başkalarına vermez. Bizde öyle çalışmaz sistem. İzmir İl Başkanlığında, onun belirlediği kurallarla yürüyen bir birim. Özellikle Cumhurbaşkanı adayımızla ilgili çalışacak SKM. Afişleri, broşürleriydi. Kent süslenecek bir anlamda. Duvarlar, billboardlar gibi işin o tarafına bakacak. Sosyal medyada çalışma yapılacak.”

İŞTE PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

İnce’den bu performansı bekliyordum. Aday adaylarının içinde Muharrem’in en güçlü tarafı, sayın Cumhurbaşkanı adayımızın, kampanyayı en iyi götürecek kişi olması. 16 yıldır hem TBMM’de, parlamentoda en iyi yaptığı iş grup başkanvekili olarak çalıştı, rakiplerini hep tuşa getirmek ve susmaktı. Bu kadarını bekliyor muydun dersen bu kadarını ben de beklemiyordum. Olağanüstü bir şey. Pazar günü İzmir’de yaşayacağımız siyasal tarihe geçecek. Bir gün içinde 7 ayrı ilçede, biri bir uçta diğeri öbür uçta, miting yapıp, 7’sinde de (çok ilçeye uğrandığında otobüsle el sallanır geçilir) tam miting yaptı. 7 ilçenin 7’sinde de inanılmaz kalabalık vardı. Programlar aksadı. Menemen’e girip çıkacaktı, ben böyle olağanüstü bir şey görmedim dedi arkadaşlar. Bu kadar büyük kalabalığa konuşmamak olmaz deyip orada da konuştu. Yedi ilçede de miting yaptı.

Kesinlikle taşıma yok. Özellikle Menderes ve Kemalpaşa’da, yani bizde olmayan ilçelerde, belediye desteği de yok bir de, oradaki insanlar toplanıyor. Her iki ilçede bugüne kadar böyle kalabalık görmedik dediler. Bu kalabalık bizim partinin kalabalığı değil. AK Partili olduğu çok bilinen insanlar da vardı kalabalığın içinde. Doğruyol, ANAP gibi merkez sağ partililerden vardı. Herkes şu anda merak ediyor. Bir fırtına esiyor Türkiye’de. Kendi ilçesine kadar geliyor adam, gidip göreyim diyor vatandaş.

Mithat Umutoğulları: İktidara hiç olmadığı kadar yakınız demiş Aziz Kocaoğlu. Kendisi de başlayacak sanırım kırsalda çalışmaya.

Alaattin Yüksel: Dün o da başlamış. Hatta bir gün önce bana da söyledi, Kiraz Beydağ dolaşalım diye. Kırsala gidecek, köyleri dolaşacak bildiğim kadarıyla. Hatta başka kendisini temsil edebilecek başka ekipler de kurmayı planlıyor. Başkan vekillerinden ve belediye meclis üyelerinden oluşan. Aziz Beyin söylediği önemli. 77 seçimlerini ben de gördüm. Türkiye’nin en genç, 26 yaşındaydım, il genel meclis üyesi seçildim o zaman. Ön seçimle, sandığı patlatarak gelmiştim. O seçimde sadece İzmir gibi illerde değil o seçimde bütün Türkiye’de öyle bir ilgi vardı. Muharrem İnce’de de aynı ilgi var. Merkez sağın kalesi sayılacak Aydın’da Ecevit miting yaptı. Salihli’den 250 araçlık konvoy yapmıştık. O zaman herkeste araba da yoktu. O zamanki hava gerçekten şimdi var. Bunun Türkiye’nin tamamında olması önemli olan. Trabzon’da yağmurun altında saatlerce bekliyor insanlar. O zamanlar Karadeniz’de patlama yapmıştık. Şimdi de aynı şeyi bekliyoruz.

Mithat Umutoğulları: İYİ Parti en fazla oyu CHP’den alır diyorlar. Alandasınız. Görüşünüz'

Alaattin Yüksel: Şehir efsanesi bu. Böyle bir şey görmüyorum meydanlarda, sahada. Kamuoyu araştırmalarında da böyle bir şey çıkmıyor. MHP’nin yerini alıyor ama İYİ Parti. MHP’nin oyunu alıyor gibi. Şu anda İYİ Parti MHP’nin yerini alıyor. MHP İzmir’de hemen hemen yok gibi. Minimuma inmiş. Yok olmaya yakın seçmeninin de yarısının Erdoğan’a oy vermeyeceğiyle ilgili görüş belirtiyorlar. Araştırmalarda da sahalarda da görülen İYİ Parti’nin patlama yaptığı, CHP’den aldığı. Bizden 3, 4 puan alır. CHP İzmir’deki oyunu en kötü ihtimalle koruyor. Şu anda en dinamik çalışan parti de. İttifak partileriyle dayanışma içinde seçimi götürmek lazım. İttifakla mecliste var olacağız. Parlamenter demokratik rejime bu ittifakla döneceğiz. Birlikte yapılacak bu iş. O yüzden dayanışma içinde, pozitif bir dil kullanarak götürmek gerekiyor. Çoğunu CHP’den alıyor diye bir şey yok. İzmir’de yapabilecekleri en iyi listeyi yapmıştır İYİ Parti. Batıda bir sorun yok zaten. İYİ Parti’den beklenen merkez sağda konumlanıp o konumuyla iktidar partisi içindeki oyu almak. Daha çok Anadolu’daki seçmeni kendisine çekebilmeli ki iktidarı düşürebilelim. İYİ Parti MHP çizgisinde kalıyor görüntüsünü veriyor hala.

MHP İzmir’de bu seçimden sonra. Benzer şey sosyal demokratların da başına geldi. Yüzde 41’lerde olan DSP yüzde 1,5’a düştü. MHP’nin durumu da öyle gibi. İYİ Parti büyük ölçüde o seçmeni alıyor. Bir kısmı CHP’ye teveccüh gösteriyor. Devlet Bahçeli ne yazık ki kendi partisini bitiren lider olarak tarihe geçecek.

Mithat Umutoğulları: CHP İzmir listelerini nasıl değerlendiriyorsunuz. Kısır döngü var eleştirisi var.

Alaattin Yüksel: Kesinlikle buralara takılmamak lazım. Önümüzdeki seçim Türkiye’nin kader seçimi. Ya tek adam rejimine mahkum olacağız. Diktatöryel rejim hakim olacak. Bağımsız yargıdan söz edilemiyor şu anda. Yasama yürütme yargı şimdiden tek kişinin eline geçti. Seçimden sonra tartışılmaz bir şekilde tek kişinin yönetiminde olacak Türkiye. Bağımsız medyadan söz edemeyeceksiniz. İnsanların girişim özgürlüğünden bile söz edemeyeceksiniz. Hukuk olmayınca hem dış yatırımcı ülkeye gelmiyor. Yerli yatırımcı da başka yerlere kaçmaya başladı. Bu gelecekteki kara tablo ile karşı karşıyayız. Milletvekilinin kim olduğu olacağı benim umurumda değil. Bizim örgütümüzün de gördüğüm kadarıyla buna özen gösteriyorlar. Daha önce olsaydı ortalık yıkılırdı. Kimse yüksek sesle bu aday iyi bu aday kötü demiyor. Aday adayı olup da aday olamayan arkadaşlarımızın da milletvekillerinden aday olmayanlar da pozitif yaklaşıyor. Adayların da bunu iyi değerlendirmesi lazım. Ön seçimde birinci olmuş milletvekili listede yok. Ama alanda harıl harıl çalışıyorlar. Hem Balbay hem Musa arkadaşımız. Başka zaman olsa tartışma konusu olurdu bu. Aday adaylarımızı kutluyorum. Hem örgütlerimizi sağduyuları nedeniyle kutluyorum.

İki gündür eski il başkanlarımızla konuşuyorum. Tespitlerimiz var. Gidilmesi gereken yerlere gidecekler.

Mithat Umutoğulları: Tacettin Bayır İYİ Parti’ye gitti. Vefasızlık yapıldı. Bire çakılabilirdi. AK Partinin bu kadar eleştirdiği durumdu.

Alaattin Yüksel: Olabilir tabi ki. Genel merkezde neler konuşulduğunu bilemiyorum. Bizim artık bunları tartışma zamanımız değil. Seçimi geçirelim. Sonra geriye dönüp ele alınır. Şu anda tartışma konusu değil.

Mithat Umutoğulları: SKM hareketli. Nasıl bir çalışma yürütülüyor'

Alaattin Yüksel: SKM’nin başında diye nitelendirmeyi doğru bulmuyorum. Yürütmedeyiz. Özkan ve Yekta Varnalı ve ilden çok sayıda arkadaşımız görev aldı. Görev alan arkadaşlarımız il başkanımızın başkanlığında toplantı halindeler. AKP’deki gibi SKM sanıldı. Herşey oradan yürütülecek, medyayla ilişkiler kurulacak oradan sanıldı. CHP’de işler böyle yürümez. CHP örgüt bazlı çalışan bir partidir. Kendi yetkilerini başkalarına vermez. Bizde öyle çalışmaz sistem. İzmir İl Başkanlığında, onun belirlediği kurallarla yürüyen bir birim. Görev isteyen arkadaşlarımız oluyor beni arayan. Ama bunu ben yapmıyorum. Bunu İzmir İl Başkanımız ve il yönetimimiz yapıyor. Direkt götürebilirdi elbette. Belediye başkanlıkları seçimi gibi biraz. Hem ortada genel seçim var, evet. Seçim bürosu şeklinde açılırdı. Burası da seçim bürosu gibi çalışacak. Konak’ın gibi. Özellikle Cumhurbaşkanı adayımızla ilgili çalışacak SKM. Afişleri, broşürleriydi. Kent süslenecek bir anlamda. Duvarlar, billboardlar gibi işin o tarafına bakacak. Sosyal medyada çalışma yapılacak.

Muhalefet partilerinin seçmenleri ve tabanı bile büyük hassasiyet içinde bu Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren seçim diyor. Ya Cumhuriyeti koruyacağız ya da başka bir yola Türkiye sapacak. Dünyanın bütün ülkeleriyle tartışmalı ve kavgalıyız. Sonucu da ekonomik kriz. Engellenemeyen bir krizin hızla gelmesi nedeniyle erken seçime gidiliyor zaten. 2001’deki gibi dört parti nasıl yok olduysa, belki AKP’nin tozu kalmayacak. Ülkenin geleceğini ilgilendiren bir seçim. Yüzbinlerce esnaf kepenk kapatıyor. Dolar 4’lerden 5’lere çıkıyor. Büyük bir devalüasyonun yaşandığı bir dönem olmadı Türkiye. Enflasyon ortada. 6 milyon işsizden söz ediyoruz. 15 milyon çalışan yoksullardan söz ediyoruz. Yoksulluk sınırının altında maaşla geçinmeye çalışıyor insanlar. Daha önceki seçimlerde istikrar deyip oy alıyordu. Erdoğan’ın yarattığı gerginlik, olumsuzluk ortada. Venezuella’nın Maduro’su Ertuğrul dizisini beğenmiş izliyormuş. Venezuelle’dan video izliyorum. Banknotlardan çanta yapıyor orada. Değeri yok ki diyor paranın. Oturmuş çanta yapıyor. Böyle bir ülkenin diktatör başkanı Ertuğrul dizisini izliyormuş. Ülkesi yangın yeri. Azerbaycan’ın başkanı geliyor. Ortadoğu’da prensler, diktatörleri aynı benzer Anayasayı yapmış, Azerbaycan yapmış. Biz yapmışız. Kaç Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak, seçilmemiş insanlardan da seçilecek. Maduro kamyon şoförünü başkan yardımcısı yapmışlar, sonra başkan oldu. Azerbaycan’da adam eşini başkan yardımcısı yaptı. Oğlunu da yapmak için uğraşıyor. Dünyada şu anda buyuz.

Mithat Umutoğulları: AK Parti ekonomik krizle iktidar oldu.

Alaattin Yüksel: Ekonomi ile geldiler ekonomiyle gidecekler. Bunun herkes ve kendileri de farkında. Geldikleri gibi gidecekler. İktidara akıl veren ekonomistler bile uyarıyor. Aynı veriler var idyor uyardı. Dünyanın ekonomistleri uyarıyor. Londra’ya gitti konuşma yaptı. O konuşmadan sonra dolar yükseldi. Merkez Bankası Başkanını partiye çağırdın sen ya. Üst yargı üyelerine çay toplatıyorsun, MB Başkanını da faizi arttırmayacaksın diye yanına çağırıyorsun. Bu kez 3 puan yerine 8 puan artıyor faiz. Bloomberg’teki konuşmasından sonra dolar yükseldi. Tabi ki sen dünyada rekabet halindesin. Biz güçlüyüz, yıkılmayız diye ne laflar etti AK Partinin Genel Başkanı. Ey Amerika, Avrupa, karşınızda hasta adam yok diye laflar etti. Bütün dünya ile kavgalı haline gelip, herşeyi ben yöneteceğim dersen böyle olur. Daha önce kendileri de kurallara uyuyordu. Böyle ülke yönetimi mümkün değil. AK Parti’ye oy vermiş seçmenin de direkt hayatını ilgilendiren bir seçim. Bu nedenle ekonomi ile geldiler, ekonomi ile gidecekler.

M: Atila Kaya, vekillek sıradan bir şey olacak, tek kişilik rejime gelecek. Bunalrın genel başkanı milletvekilliğine müracaat etti. Madem bu kadar önemsiz birşeyse

Alaattin Yüksel: Çünkü bizim vizyonumuzda güçlendirilmiş parlamenter demokratik rejimle ülkeyi yöneteceğiz. TBMM’yi de işlevi olan bir kuruma dönüştüreceğiz. O nedenle genel başkanımız milletvekilliğine başvurdu. Sizin sisteminizde Ortadoğu’daki Başkanlık sistemi var vizyonunuzda. Neden en önemli başkan yardımcılarınız, damattan tutun bakanlarınız niye milletvekilliğine müracaat ett? Vizyonunda bakanlık varsa milletvekili adayı olmaması lazım Atila Kaya’nın değil m? 450 milyar dolara çıkmış Türkiye’nin borcu. 181 milyar dolarının hemen ödenmesi gerekiyor. Buna karşılık Merkez Bankası’nda 22 milyar dolar serbest para var. Bununla bu borcun çevrilemeyeceği görüldüğü için dolar da Euro da patladı. Onlar da artık Türkiye’nin yönetiminden çekileceklerini gördüler. Gene en güçlü adamları milletvekilliğine başvurdu.

Kendi kendilerini oyuna getirdiler aslında. Sayın Devlet Bahçeli Türkiye’nin geleceğiyle ilgili önemli ataklar yaptı hep. Kendisini iktidara getirerek ülkenin geleceğini belirleyemedi. Fiili durumu hukuki duruma çevirelim diyerek süreci başlattı.

Mithat Umutoğulları: İTO üyesisiniz. Özgener suç duyurusunda bulundu Demirtaş hakkında.

Alaattin Yüksel: Orada İTO’nun bir vakfı ve vakfa ait bir üniversite var. Vakıfla ilgili bir suç duyurusu sanırım. Vakfın tüzüğünde de yazan maddeler var. Genel kurul yapmazsanız eski yönetim devam ediyor. Oysa İTO seçimleri yenilenmiş. Burada gerçekten yapılması gereken şeyler vardır. Elinde kalan koltuk o. Baştan da çok önceden genel kurul yapacaktı. İTO Vakfı olan üniversiteyi direkt kendi yönetimine geçirme çalışması vardı. O zaman bu engellendi. Sonra ikinci kez tekrar engellendi. Bu kez yaparsa kendisinin gideceğini biliyor herhalde. Orada haklı olabilir suç duyurusunda bulunmakta Özgener. Çünkü o üniversite İTO’nun üniversitesi. Onun kaynaklarıyla kurulmuştur. Ne Ekrem Bey’in ne Mahmut Bey’in olamaz. İTO üyelerinin kıt kanaat ödenekleriyle yapılan güzelim binanın açılışıyla ilgili biraz fazla politik hale getirildi hem seçim öncesi Cumhurbaşkanı ve Başbakanın gelmiş olması sıkıntılı. En sonunda Altay’ın şampiyonluk kupasının AKP’nin aday tanıtım toplantısında böyle bir törenin yapılması hem Altay hem İTO yöneticileri açısından hiç uygun düşmedi. Son derece İzmir’e yakışmayan bir törenle karşı karşıya kaldık. Altay’ın taraftarını incitmez mi şimdi bu yapılan iş.

Mithat Umutoğulları: Polemikten uzak . Kocaoğlu ve Karabağ gerilimi sürüyor pazar yeri ile başlayan.

Alaattin Yüksel: Pek kamuoyu önünde tartışmalara girmem ama her ikisiyle de görüştüm ve bunun doğru olmadığını ve derhal bir araya gelerek konuşarak çözmeleri gerektiğini söyledim. Şuna eminim, her ikisi de aynı düşünüyor olmalarına rağmen Pazar konusunda, bakış açılarının yüzde yüz aynı olduğunu ben biliyorum, biraz tatsız bir yere doğru gidiyor. Çok rahat biraraya gelseler, bu işi beş dakikada çözerler. İkisi de İzmir’in hem siyaseten hem belediye başkanı olarak tecrübeli ve başarılı belediye başkanları. Alaattin Yüksel’in önerisine de gerek yok yani. Görüşürken Hasan Başkan'la da bu konuda, asla böyle bir şey sezmedim. Size yanlış aksettirilmiş olabilir diye inandırıcı bir şekilde kendisine söyledim. O da sanırım bu yanlış düşünceden sıyrılıyor diye düşünüyorum.

Çözüyormuş gibi yapıyorlar. Bu oyuna gelmemek gerekiyor. Hem pazarcıların hem semt sakinlerinin hem belediye başkanlarının bu oyuna gelmeyip çözmesi gerekiyor.

Türkiye’nin kader seçimidir. İzmirliler de çok hassas ve duyarlı biliyorum. Laik demokratik Türkiye’nin geleceği açısından önemli. Bizim bu seçimi kader seçimi olarak kabul edip, hepimizin 24 Haziran günü sandık başına gidip oyumuzu kullanmamız gerektiğini en iyi İzmirliler bilecek. Yüzde 89 oy kullanma oranı vardı. Yüzde 95’lere taşıyalım. Gidip oy kullanalım. Düğüne gider gibi sandığa gidip oy kullanalım. Oy kullanma oranını arttıralım. Her tanıdığınızı, konunuzu komşunuzu uyarın. İzmir zaten hissediyor görüyor biliyor. Bütün Türkiye’de kazanacağımızı herkese gösterelim ki, gitmesem de kaybedeceğiz duygusu olmasın kimsede. Sizin kutsal oylarınızı asla çaldırmayacağız. Ama siz de kendi oyunuza sahip çıkın. Sandıklar açıldığında gidin sandıkların başında olun. Muharrem İnce 81 ilin Cumhurbaşkanı olacağını söylüyor. Hangi partiye oy verdiyseniz bugüne kadar, vicdanınızla baş başa olun sandıklara gittiğinizde.

 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.