Dolar 34,6689
%0.09
Euro 36,6649
%0.19
Altın 2.935,250
%-0.05
Bist-100 9.640,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Alsancak'ta kanlı gece davasına devam edildi

Alsancak'ta kanlı gece davasına devam edildi

İzmir'in Alsancak semtinde kumar oynatma konusunda çıkan tartışmada, Esat Beşok ile İdris Turşak'ın ölümü, 2 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan silahlı kavgayla ilgili davaya devam edildi. Polis, adliye dışında ve duruşmanın yapıldığı salonun etrafında geniş güvenlik önlemi aldı. Duruşma salonuna, sanık ve avukatları dışında, sadece tarafların birinci derecede yakınları alındı. Duruşmayla ilgili önlemler kapsamında Çamdibi semtindeki bir kahvede yapılan aramada da üzerlerinden tabanca ve tüfek ele geçirilen 4 kişi gözaltına alındı.

  • Ege Postası
  • 27.09.2012 - 17:11

İZMİR-Davaya konu kavga, geçen şubat ayında, Alsancak Meksika Sokağı'nda çıktı. Suç örgütü elebaşı olmak ve cinayete azmettirmekten cezaevinde hükümlü olan Erol Beşok'un oğlu 28 yaşındaki Esat Beşok ile Pasaport Semti'nde restoran işleten 34 yaşındaki İdris Turşak, iddiaya göre, cumartesi günleri düzenlenen kumar organizasyonlarının çakışması dolayısıyla karşı karşıya geldi. Bu durumun konuşmak için Turşak ve Beşok bir araya gelirken, tartışma kısa sürede silahlı kavgaya dönüştü. Çıkan çatışmada vurulan Turşak olay yerinde, Esat Beşok 17 gün sonra hastanede öldü, 2 kişi de hafif yaralandı.

Soruşturma yürüten savcı, olaya karışan ve Beşok'un yanında bulunan tutuklu sanıklar Yasin Coşkun, arkadaşı Halil Emre, Hakan Ulubel ile tutuksuz olan, İdris Turşak'ın şoförü İsmet Ertürk Tarı ile yakalama kararıyla aranan Hüseyin Seven hakkında 'Kasten insan öldürme', 'Temiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde silahla kasten yaralama' ve 'Ruhsatsız tabanca taşıma' suçlarından ömür boyu ve 12'şer yıl hapis cezası istemiyle dava açtı.

İzmir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dördüncü duruşmada, geçen duruşmada hazır olmadığı için ifade vermeyen sanık Hakan Ulubel dinlendi. Polis, adliye dışında ve duruşmanın yapıldığı salonun etrafında geniş güvenlik önlemi aldı. Duruşma salonuna, sanık ve avukatları dışında, sadece tarafların birinci derecede yakınları alındı. İfade veren Ulubel, olay günü sanıklardan Hüseyin Seven ile bir kahvede buluşmak için randevulaştıklarını, kahveye geldiğinde sanıklardan Yasin Coşkun ve olayda hayatını kaybeden Esat Beşok'la karşılaştığını söyledi. Bir süre sohbet ettikten sonra işine gitmek için kalkmak istediğini, Esat Beşok'un kendisini Alsancak'a araçla bırakmayı teklif ettiğini söyledi. Kahvehaneden saat 22.00 gibi hep beraber kalktıklarını, Alsancak'a geldiklerinde beraber bir şeyler yemek amacıyla bir kafeye oturduklarını anlatan Ulubel, İdris Turşak ve bir kişinin daha masalarına geldiğini, Esat Beşok'un bunun üzerine bu kişilerle birkaç masa ileriye geçtiğini anlattı. Ulubel, bu sırada trafiği engelleyen araçlarının uygun yere çekilmesi için otomobilin anahtarını alarak masadan kalktığını, işe gideceği için anahtarı görevlilerden birine vermek üzere oradan uzaklaştığını belirterek, yolda Bekir Kılıç adlı arkadaşıyla karşılaştığını, onunla sohbet ederken silah sesleri duyduğunu söyledi. Bekir'in yere düştüğünü gördüğünü aktaran Ulubel, "Kardeşimin hasımları vardı, 'Bana saldırı düzenliyorlar' diye düşündüm. Silahımı çıkararak can havliyle havaya ateş ettim. Ne kadar ateş ettiğimi bilmiyorum ama dosyadan okuduğum kadarıyla 15 el sıkmışım" dedi.

Ulubel, o sırada Hüseyin Seven'i gördüğünü, Bekir'in vurulduğunu söyleyerek ambulans çağırılmasını istediğini anlatararak, Yasin Coşkun'la karşılaştığında kendisine "'Ben de Esat da vurulduk, hastaneye gidiyoruz" dediğini söyledi. Kendisinin alacak sorunu olduğunu, ailesinin bundan zarar görmemesi için olay yerinen ayrıldığını ifade eden Ulubel, olaya ilişkin gördüklerinin bundan ibaret olduğunu söyledi. Ulubel, sanıklardan Halil Emre'yi olay yerinde ve o gün boyunca hiç görmediğini de ekledi.

Sanıklardan Halil Emre da 8 aydan bu yana haksız yere tutuklu bulunduğunu belirterek, mağduriyetinin giderilmesini istedi. Emre'nin avukatı ise, müvekkillinin olay yerinde olduğuna dair bir kanıt bulunmadığını, dinlenen tanıkların kendisini orada görmediğini ifade ettiklerini belirterek, tahliye isteminde bulundu. Sanık Yasin Coşkun ise bu oturumda ifade vermek istemediğini, gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra bir sonraki duruşmada yazılı ve sözlü savunma yapacağını dile getirdi.

Duruşmada daha sonra dinlenen tanıklardan Edip Bayır, olay akşamı kız arkadaşıyla Alsancak'ta buluşmak için sözleştiklerini, özel aracıyla oraya giderken saat 20.30 gibi kendisinin Halil Emre tarafından arandığını anlatarak, "Halil Emre'nin tarif ettiği yere gittiğimde yüzü gözü kan içindeydi. Ne olduğunu sorduğumda daha sonra konuşmamızı istedi. Ben de kendisini bizim eve götürdüm, yaralarını temizledik. Saat 22.30'a kadar oturduk, sonra da yattık" diye konuştu. Yasin Coşkun'un avukatı müvekkilerin emanette bulunan giysilerinin üzerinde kurşun delikleri, barut izinin olup olmadığının, Halil Emre'nin avukatı da müvekkilinin elbisesinde ölen Esat Beşok ile Yasin Coşkun ve Halil Emre'nin kan izinin olup olmadığınıın tespit edilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, bu istemleri yerinde görüp, örneklerin Ankara Kriminal Dairesi'ne gönderilmesine, mevcut kanıt durumunu gözönüne alarak sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Gelmeyen tanıklar Ali İhsan Yıldırım ve Tamer Balin'in bir dahaki duruşmaya zorla getirilmelerini kararlaştırıp, duruşmayı erteledi.

4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Daha önceki duruşmalar sırasında adliye çevresine gelen davanın taraflarının  birbirleriyle kavga ettiklerini gözönünde bulunduran polis bu sabah saatlerinde önlem amaçlı aramalar yaptı. Çamdibi semtindeki bir kahvehanede yapılan aramada, üzerlerinden 3 tabanca ile 1 tüfek bulunan 4 kişi gözaltına alındı, haklarında soruşturma başlatıldı.(DHA)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.