Altay’da neler oluyor: Eski Asbaşkan Kırtaş’tan çarpıcı iddialar

EGEPOSTASI- Altay eski As Başkanı Erdal Kırtaş, TR35 TV’de yayınlanan 8. Gün programında Gazeteci Mithat Umutoğulları’nın sorularını yanıtladı.

ALTAY UÇURUMDAN AŞAĞI GİDİYOR

Kulüpte tüm yetkilerin tek bir kişide toplandığına dikkat çeken Erdal Kırtaş, “Altay şu an freni boşalmış durumda uçurumdan aşağı doğru gidiyor. Biz 16 Kasım 2023 tarihinde göreve geldik. Bazı şeyleri görmeye başladık. Bizim yönetimizin imza yetkisi olmadığını, tüm yetkilerin kulüp müdüründe toplandığını gördük. Burada itirazlarımız vardı.  Biz 16 kişilik yönetim de 3-4 kişi kaldık. Kulü

Bü tek kişiye vermişler. Biz karar defterini hiç görmedik. Mağdur edilmiş bir süeç yaşadık. Murat Başkan ayrılma kararı aldı. Süleyman Özkaral’ın yönetime gelmesi söz konusu oldu. Biz kulübe  çok sokulmadık. SAdece maçlara gelen yönetici pozisyonuna sokulduk. Bir genel kurul kararı almak istedik. Bununla ilgili teknik olarak tuzağa düşürülmüşüz. Yönetimimiz geçerli sayılmadı. Bu hatayı da kulüp müdürünün yetkisindeydi. Genel Kurul kararı apar topar alınmış. Bunu sadece Süleyman Başkan ile kulüp müdürü almış. Bu süreçte yapıcı olalım diye çok konuştuk” dedi.

'ARABANIZIN FRENİ PATLAR' TEHDİDİ

Tehdit edildiklerini ileri süren Kırtaş, “O dönemde bazı evraklar sümen altı edilmiş. Bununla ilgili çatışmalar çıktı. Müdür ısrarla eski yönetimin ibra edilmesini, bunun kulüp için önemli olduğunu ve bunu yapmazsak başımızın belaya gireceğini söyledi. İnce tehditler de vardı, ‘bu konuda direnmeyin, arabalarınızın freni patlar’ gibi uyarılarda bulundu. Bir kaç tane evrağı da sakladılar. İbra ile ilgili mahkeme sürecindeki teknik evraklar saklanmış. Biz gerekli işlemleri başlattık. Altay avukatr atamamış, bu sebeple çok önemli bir davaya avukatsız gidiyorduk” ifadelerine yer verdi.

45 MİLYONLUK ÇEKİN PERDE ARKASI

45 milyonluk çek efsanesini anlatan Kırtaş, “Süleyman Başkan çok arafta kaldı. Geldiğimizden beri hep bir efsane var. Süleyman Özkaral, 45 milyon lira çek kesti diye. Bu çekler kime, nereye, nasıl kesildi bilmiyoruz . Altay da bunların kayıtları var mı?’ diye yönetim oalrak sorduk ancak hiçbir şekilde 45 milyonluk çekin gerçekliğini bilmiyoruz. Süleyman Bey iyi niyetli mücadele verdiğini düşünüyorduk ancak olayın öyle olmadığını yaşadık” diye konuştuk” dedi.

OY KULLANMAMIZI ENGELLEDİLER

Altay’ın küme düştüğünü vurgulayan Kırtaş, “Altay’ın bu sene küme düşme konusu hemen hemen gerçekleşti. Dün 6 tane gol yedik. Biz bu süreçte Özgür Ekmekçioğlu’nun bize destek olmasını istedik ancak destek alamadık. Altay bu durumdayken, Başka kulüplere verdi. 15 milyon lira ile Altay ligde kalabilirdi. Süleyman Bey kendi işinde başarılı işleri alabilir. Bunun dışında destekçi olacğaını ve takıma katkı sağlayacağını kongrede de beraber karar alacaklarını ilettiler. Son gece kulübe davet etti. Benim İstanbul’da desteklerini aldığım 3 tane holding var. Kısa vade için 300 milyonluk destek verilmesi için görüştük. Bunlar içerisinde Süleyman Bey vardı. Son gün sadece prosedürleri yapacak ve seçime gidecektik. O akşam buluştuğumuzda Süleyman Başkan bir ricada bulundu. Listeye 2 kişi yazabileceğimi söyledi. Parayı verecek kişiler 4 kişiyle yönetime girmek istiyorlardı. Bunun olamayacağını iletti. Avukat Çiler Hanımın yönetimde olmayacağını söyledi.  Çiler hanımın Altay’da olması bizim için şanstı. Ben nedenini sorduğumda, listeyi eski başkanla istişare ederek hazırladığını söyledi. Bizim yönetim kurulumuz 15 asil 5 yedek. Bir karar alınması için  6 imza olması gerekiyor. Benim 3 isimle olmam gerektiğini söyledi. 4 kişiyi bu dönem için düşünmediğini söyledi. Ben de bu duruma karşı çıktım. Bu önemli bir konu. Aramızda bir tartışma geçti. Ben 20 kişilik bir grup ile toplandım. İstanbullu firmalarla da görüştük. Gerçek Altaylı 20 kişi ikna oldu. Nami Aslanoğlu da adaylığını açıklamıştı. Nami Bey, yanımda yer alarak listed olmak istemediğini, çekileceğini ve destek vereceğini söyledi. Biz sabah 5 gibi ayrıldık ve güzel bir liste oluşturduk. Sabah saatlerinde o listeyi 16 kişiye indirdik. Salona geldiğimzide içeri alınmadık. Güvenlik elindeki listelerle bizi almadı. Arkadaşları oy kullanılacak salona almadılar. Divan kurulu araya girince koltuk verdiler. Bu sefer oy kullanmamızı engellediler. 12 tane yönetim kurulu üyesine oy kullandırılmadı” ifadelerine yer verdi.

“SAHİPLERİNİZ GELSİN”

O gün 40 kişilik taraftara blok ödeme yapıldığını dile getiren Kırtaş, “ O arkadaşlar maçlara gelip bile organize olamıyorlar.  59-42  oy fark oldu. Seçim manipüle edildi. Blok oylarla başkanımız seçildi. Günlerdir telefon alıyorum. Destek telefonları olduğu gibi tehdit telefonları da alıyorum. Savcılığa sesleniyorum; Burası Türkiye Cumhuriyeti, burada kolay kolay tehditlerle insanları sindiremezler. Bu ülke güçlü bir ülke. Hepsine cevaplarını veriyorum. Avukatlarımla görüşüyorum. Aba altından sopa gösteriyorlar. Ben de onlara diyorum ki, ‘sahipleriniz gelsin’. “ ifadelerine yer verdi.

SORU YAĞMURU

Kulüp müdürünü ve başkanını soru yağmuruna tutan Kırtaş, “Bizim yönetim kurulumuz neden kasıtlı bir şekilde seçime sokulmak istenmedi. Bu soruyu tek yetkili müdür ile sarı kırmızılı başkana soruyorum. Şu an muhattap onlar. Bir yönetim seçtiler ancak bir çoğunuzun kulüpte üyeliği yok! Yönetim kurulumuza neden oy kullandırılmadı? Seçime girmemize kimler neden engel oldu ve kimden emir aldınız? Müdür kimi arayarak sarı-kırmızılı başkana oy istedi? Beni kim neden tehdit ediyor. Günlük oy kullanmaya gelenler kimler? Tesadüfen mi bu kişilerin eski borçları kapatıldı, bu kadar paraları vardıysa da neden Altay’a b u gücü vermediler? Günlük oy kullananların eski borçları hangi gün ödendi? Listenize 17.00’da yazılan kişiler üye yapıldı mı, nasıl yapıldı? Üye sayısını düşürmek istediğiniz doğru mu? Ibra oylamasına kimlerin gireceğine ilişkin nasıl bir kriter kullanacaksınız?  Karar defterinde imzalanmıuş boş sayfalar var mı? Bu evrakta sahteciliktir, bu suçun ne olduğunu biliyor musun? Karar defteri neden sadece müdürün arbasında? Yönetim neden hiçbir kararı görmüyor? Neden tek imza yetkisi müdüre verildi? Karar defterinde camianın ve yönetimin istemediği hangi kararlar alındı?Aidatlar neden 2 bin 400 lira yapıldı? Altay sporu neyin karşısında kime teklif ettiniz?” dedi.  

“PARA TRAFİĞİ”

Çarpıcı bir iddia daha ortaya atan Erdal Kırtaş, “İstanbul’a gittiğimizde Pendik’te bir otelde kalıyorlar. İlk gece 47 bin TL gönüllü arkadaşlar tarafından karşılanıyor. Ertesi gün aynı otel 178 bin TL fatura kesiliyor. Bugüne kadar kesilen faturalar nerede? Bu ödemeler neden Antalya’da bir firma üzerinden faturalandırılıyor? Bu firma kimin arkadaşı ve kulüp ile alakası ne?  Para trafiği hakkında bilgi almak istiyoruz” dedi.

ALTAYLI SPORCULARIN LİSANSI BAŞKA KULÜPLERDE!

Altyapının 500 bin TL karşılığında bir firmaya verildiğini belirten Kırtaş, “ Bu kişi Altay olarak 20 bin tane öğrencimiz olduğunu ve bu öğrencilerden aylık 1500 TL para alındığını duydum. Altay’ın yapısı sorunları çözebilecek bir yerde ancak bu arkadaşla kulüp yıllık 500 bin liraya anlaşmışlar. Bu anlaşmanın altında kimin imzası var. Altay formasını giyen herkes başka spor kulübü altında lisanslı. Biz kendi altyapımızdan bir sporcu almak istersek bu transfer olacak. Aylık 50 bin liraya burası satılmış ve bu kişi ile Mayıs ayında biten kişinin sözleşmesi yenilenecek mi? Tekrar 500 bin TL üzerinden mi yenilenecek? Altay forması giyen gençler benim için çok değerli” ifadelerine yer verdi.

İNCELENSİN!

Altay spor kulübünde ödemeler bir başka hesaptan yapılırken bir başka hesaba tedbir konulduğunu ileri süren Kırtaş, “Bu yasal mıdır? Bunu lütfen kurumlar incelesin. Bununla ilgili başvurular yapılsın. Müdürün biz göreve geldiğimizden beri gündemindeki tek konu ibra konusuydu” ifadelerine yer verdi.