Anneden oğluna karaciğer nakli

İZMİR'de 'bilier atrezi' denilen, doğuştan iç safra yollarının tıkalı olması hastalığı nedeniyle bebekliğinde yapılan geçici ameliyatla sağlığına kavuşan 15 yaşındaki Mevlüt Boz'a bir yıl önce 'karaciğer yetmezliği' teşhisi konuldu. Anne 39 yaşındaki Yücel Boz, oğluna karaciğerinden parça vererek yaşama tutunmasını sağladı. Nakil için kilo veren anne Boz'un karaciğerinin bir parçası oğluna nakledildi.

Ege Postası
02.01.2013 - 12:41

İZMİR- Karabağlar İlçesi'nde yaşayan ve bir ilaç firmasında çalışan işçi 40 yaşındaki Erkan Boz ile ev hanımı Yücel Boz'un oğulları Mevlüt Boz, iç safra yolları tıkalı olarak dünyaya geldi. Bunun üzerine doğumdan kısa süre sonra Mevlüt Boz ameliyat edildi. Karaciğerindeki safranın burada birikmeyip, incebağırsağa akması sağlandı. Bu ameliyatın ardından hayatını normal olarak sürdüren, Karabağlar Şehit Fethi Bey Ticaret Meslek Lisesi birinci sınıf öğrencisi Mevlüt Boz, bir yıl önce yeniden rahatsızlandı. Hastalığı nedeniyle karaciğerinin zarar gördüğü belirlendi. Ege Üniversitesi Hastanesi'nde, bir yıldır karaciğer nakil listesinde bağış organ bekleyen Mevlüt Boz'un akciğerinin de hastalığından etkilemesi üzerine acilen canlıdan nakile karar verildi. Anne Yücel Boz, oğluna karaciğerinden parça vermek için gönüllü oldu. Yapılan tetkiklerinin ardından, kilolu olan annenin verici olabilmesi için zayıflaması gerektiği belirlendi. Anne Yücel Boz'un kilo vermesinin ardından nakil gerçekleştirildi, Mevlüt Boz sağlığına kavuştu.

'BİR İKİ AYDA SİROZ TEHLİKESİ'

Annesinin ikinci kez hayat verdiği Mevlüt'ün durumuyla ilgili açıklamayı, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Aydoğdu yaptı. Prof. Dr. Aydoğdu, anne karnındayken başlayıp doğumdan sonra da devam eden bu hastalıkta iç safra yollarının tıkandığını, bu yüzden safranın incebağırsağa akmak yerine karaciğerde biriktiğini anlattı. Bu durumdaki hastaların bir iki ay gibi kısa bir sürede siroz tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı için nakil gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Aydoğdu, "Başlangıçta geçici bir ameliyat yapılıyor. Bu şekilde çocuk cerrahları ilk 2 ay içinde safranın bir şekilde incebağırsağa akmasını sağlayıcı 'Kasai' dediğimiz bir ameliyat yapıyorlar. Bu ameliyat sayesinde Mevlüt de 15 yaşına kadar dayanmış" dedi.

'AKCİĞERİNİ DE ETKİLEMİŞ'

Mevlüt Boz'un karaciğerdeki sorunun akciğerlerini de etkilemeye başladığını anlatan Prof. Dr. Aydoğdu şunları söyledi:

"Bu ciddi bir komplikasyondur. O yüzden tam kritik zamanda müdahale edilmesi lazımdı. Yoksa hastamız nakil olma şansını da elde edemeyecekti. Ekibimiz geri dönülemez aşamaya gelmeden önce nakil endikasyonunu koydu. Mevlüt Boz, aslında bir yıldır kadavradan karaciğer nakli listesindeydi ama, en sonunda annesinden nakle karar verildi. Annesi kilolu olduğu için biz kilo vermesini bekledik ve uygun zamanda nakil yapıldı. Karaciğerde safra birikip, rahatsızlık siroza dönmeden ameliyat yapıldı. Hastamızı taburcu ettik."

'MEVLÜT'LE BİRLİKTE YENİDEN DOĞDUM'

Oğluna ikinci kez can veren anne Yücel Boz da, "Mevlüt'le birlikte ben de yeniden doğdum. Yaşadıklarımız kelimelerle anlatılmaz. Hastalık en son akciğerlerini de etkilemiş. Dudakları morarınca acil nakle karar verildi. Oğlum için kilo verdim. Bu nakil bize bambaşka bir hayat verdi" dedi.

BABA TEDAVİ SIRASINDA İŞSİZ KALDI

Mevlüt Boz tedavi görürken, hem ona hem de annesine bakmak için çalıştığı şirketten izin alamayan baba Erkan Boz işinden ayrılmak zorunda kaldı. Ailenin durumu kendilerine ilettiğini belirten Prof. Dr. Aydoğdu, "Bunun üzerine biz de hastanemizin sosyal destek uzmanlığından yardım istedik. Devletin bu durumdaki hastalarımıza destekleyici hizmetlerini biliyoruz. Ailenin bundan yararlanması için başvurularına da yardımcı olduk. Anneye evde bakım parası ve Mevlüt'e de yüzde 70 engelli sayıldığı için engelli maaşı verilmesi için başvuru yapıldı" diye konuştu. (dha)