Anneler Günü faciası sanıkları ilk kez hakim karşısında
İzmir'den Marmaris'e geçen yıl Anneler Günü kutlamasına gidenleri taşıyan tur midibüsünün, virajda alt yola düşmesi sonucu 24 kişinin öldüğü kazayla ilgili 1'i tutuklu 3 sanık, 'dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan 2 ila 15 yıla kadar yıla kadar hapis cezası istemiyle bugün ilk kez hâkim karşısına çıktı. Tanık olarak dinlenen ölen midibüs sürücüsünün eşi Duygu Sertbaş, "Eşim yıllardır şoförlük yapıyordu. Aşağı ininceye kadar, 'Frenler patladı, ölüyoruz' dedi. Bağırarak herkesin dikkatli olmasını söyledi" diye konuştu. Sanık ve tanıkların dinlendiği duruşma, ertelendi. Anneler Günü faciası sanıkları ilk kez hakim karşısında
- Ege Postası
- 03.05.2018 - 12:44
İzmir'den geçen yıl 13 Mayıs'ta, Anneler Günü kutlaması için yola çıkan, kadın ve erkeklerin bulunduğu 34 yolcuyu taşıyan Armağan Sertbaş yönetimindeki 03 FR 747 plakalı tur midibüsü, Muğla- Marmaris Karayolu'nun Sakar Geçidi'nde, keskin virajların bulunduğu rampada kontrolden çıktı. Yolcuların çığlıkları arasında, virajda 30 metreden alt yola savrulan midibüs, 35 AL 1645 plakalı otomobilin üzerine düştü. Kazada 24 kişi öldü, 10 kişi yaralandı. Kaza sonrasında midibüsteki arızanın belirlenebilmesi için hem akademisyen hem de çekirdekten yetişmiş tamircilerin bulunduğu bilirkişi heyeti oluşturuldu. Hurdaya dönen midibüs üzerinde inceleme yapan bilirkişi, aracın fren aksamında teknik arıza bulunduğunu saptadı. Bilirkişi heyeti raporunda, 'sağ arka tekerlekte bulunan fren teker silindiri ringinin yırtılmasıyla sağ arka tekerlekten fren hidroliğinin tamamen boşalması ve araç sahibinin aracın orijinal fren sistemi üzerinde değişiklik yapması' kaza nedeni olarak gösterildi. Raporda ayrıca, midibüs sürücüsü Armağan Sertbaş'ın kurallara uyduğu, bu nedenle kusuru bulunmadığı belirtildi. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı ilk iddianamenin, daha önce haklarında kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verilen turu düzenleyen Aysun Özkamalı ve Murat Ceylan hakkındaki kararın kesinleşmemesi nedeniyle, ek bilirkişi raporu alınması için iade edildiği öğrenildi. Savcılığın ikinci kez aldırdığı bilirkişi raporunda ise Özkamalı ve Ceylan, turu düzenlemeleri için gerekli belgelerinin olmaması, araç koltuk sayısına ve aracın teknik durumuna dikkat etmemelerinden dolayı kusurlu bulundu. Bunun sonrasında iki bilirkişi raporunu da dikkate alan savcılık, araç sahibi tutuklu sanık Bülent Çetindağ ile turu düzenleyen Aysun Özkamalı ve Murat Ceylan hakkında, 'Dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
'GÖRÜNTÜLERDE FREN LAMBASININ YANMADIĞI BELLİDİR'
Davanın ilk duruşması Muğla 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görüldü. Duruşmada, araç sahibi tutuklu sanık Bülent Çetindağ, ölen araç sürücüsünün kazada yaralanan ve sonrasında taburcu olan eşi Duygu Sertbaş, ölenlerin aileleri ve avukatlar hazır bulundu. Tutuksuz sanıklar Aysun Özkamalı ve Murat Ceylan ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme Başkanı Bilal Saygın, "Herkesin başı sağ olsun. 24 kişinin hayatını kaybettiği elim bir kaza için buraya geldiniz" diyerek davayı başlattı. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Bülent Çetindağ, şunları söyledi:
"Düğün, nişan ve cenaze için araç kiralama işi yapıyorum. Kendim tur düzenlemem. Para karşılığı aracımı kiraladım. 2013'te aracımı satın aldım. Daha önce hiç kazası olmadı. Kendime ait 'D2' belgem yok. Toplamda 70 koltuk üzeri araçlar için D2 belgesi gerekiyor. Bu şartları taşımadığım için bir şahıstan D2 belgesini ücret karşılığı kiraladım. Midibüsün fabrika çıkışı 33 koltuğu var. Satın almamdan önce 30 koltuğa düşürülmüş, ruhsata işletilmiş. Görüntülerde fren lambasının yanmadığı bellidir. Kazadan 1 ay önce balata, kampana ve yayları değiştirdim. 3 gün önce ise fren ayarlarını yaptırdım. Bilirkişi raporlarında iddia edildiği gibi fren sistemine hiçbir şekilde müdahalede bulunmadım. 1988 yılına kadar tamirci kalfalığı yaptım. Sonrasında bu mesleği sürdürmedim. Midibüsü ise Murat Ceylan'a kiraladım. İş bittiğinde 1500 lira para alacaktım. Kaza günü saat 10.00'da aracın şoförü Armağan Sertbaş beni arayarak teyibin nasıl çalıştığını sordu. Frenlerin çalışmadığına dair bir şey söylemedi. Hayatını kaybedenlerin yakınlarına baş sağlığı diliyorum."
MOLADA, FRENDEKİ SORUN KONUŞULDU
Mahkemede tanık olarak dinlenen, Muğla'da servis sürücülüğü yapan Şeref Metin ise "Muğla'dan yolcumu alıp Akyaka'ya hareket ettim. Sağ şeritten ilerlerken, aniden sol tarafımda bir aracın tekerleklerinin havaya kalkarak aşağı düştüğünü fark ettim. Araç kesinlikle şoförün kontrolünde değildi" dedi. Tanık olarak dinlenen ölen sürücü Armağan Sertbaş'ın eşi Duygu Sertbaş ise "Eşim yıllardır şoförlük yapıyordu. Aşağı ininceye kadar, 'frenler patladı, ölüyoruz' dedi. Bağırarak herkesin dikkatli olmasını söyledi" diye konuştu. Tanıklardan, midibüste yaralanan yolculardan Yasemin Namlıarkan, "Çine'de mola verdik. Kahvaltı esnasında aracın şoförü, Murat Ceylan'a fren sisteminde sorun olduğunu söyledi. Tur bitiminden sonra ise baktırılması gerektiğini söyledi" dedi.
Mağdur avukatlarından Aydoğan Hepdemirgil, "2015 yılında aracın vizede fren tertibatında sorun olduğu yönünde sıkıntılar bulunduğunu öğrendik" dedi, konunun araştırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Yorum Yazın