Arslan: İhaneti ve ateşi gördük
Radyo Egepostası’nda Gündem programına konuk olan CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Ednan Arslan, çarpıcı açıklamalarda bulundu. “AK Parti’nin olmadığı tek meclis Güzelbahçe”de” diyerek örgütün başarısını gözler önüne seren Arslan, CHP’den ayrılıp DSP’den meclise giren üyelerle ilgili “Nazım’ın deyimiyle ihaneti ve ateşi gördük” dedi, onlar için CHP’ye dönüş yolunun kapalı olduğunu söyledi. Arslan, 25 Aralık’ta istifa edip milletvekili aday adayı olacağını da açıkladı.
- Ege Postası
- 09.12.2014 - 13:19
AK Partili meclis üyesi olmayan tek ilçenin Güzelbahçe olduğunu belirten CHP İlçe Başkanı Ednan Arslan, mecliste CHP’nin dışında sadece üç DSP’li üye olduğunu belirtti, “Oonlar da altı ay öncesine kadar CHP’deydi. Yaşanan bir takım ayrışmalar sonunda DSP’den aday oldular. AKP Güzelbahçe’de üçüncü parti oldu” dedi.
CHP’de 2002’den bu yana kesintisiz görev yapan bir partili olduğunu, 2002’de üniversiteden sonra partiye girdiğinde önce ilçe gençlik kolları başkanlığı, ardından il gençlik kolları başkanlığı, iki dönem de Karataş ve Nalbantoğlu başkanlığındaki il yönetim kurullarında üyelik yaptığını anlatan Arslan, beş yılı aşkın süredir de Güzelbahçe İlçe Başkanlığı görevini sürdürdüğünü belirtti. Şimdiye kadar CHP adına belediye meclis üyeliğine, belediye başkanlığına, milletvekilliğine talip olmadığını anlatan Arslan, “Siyaset nedensiz yapılmaz. Genel siyasetten ziyade yerel siyaseti, ideolojik siyaseti kendime yakın buluyorum. Yaşım 35 oldu. Biraz daha zorlarsam 40’ı devireceğim. 40’a gelmeden, örgütteki karşılığımı görmek istiyorum. Partime, ülkeme, kentime, milletvekili olarak hizmet etmek istiyorum. 25 Aralık’ta aday adayı olmak için istifa etmeyi düşünüyorum” dedi.
Arslan, aldığı oyla birçok milletvekilini bile geride bıkatığı hatırlatılınca, “Parti meclis üyesine anahtar listeden aday gösterilmeden girmek oldukça zor. Bizi bilen, tanıyan partililerimizin bize bu konuda destek olacağını biliyordum. Örgütteki emeğimizin karşılığı buydu. Artık örgütteki insanlar kendi temsilcilerini, kendilerine yakın, kendilerinden birini görmek istiyor. Oradaki oyun yansımasını böyle okuyorum. İzmir’deki delegasyon kimi kendine sıcak görüyorsa ona oy veriyor. Kimse kimseye zorla oy attıramaz. Demek ki Ednan Aslan iyi şeyler yapmış, örgüt içinde kendini iyi ifade etmiş, örgütteki arkadaşlar bizi bu anlamda iyi değerlendirmişler. Oradan yüksek oy aldık. Oy veren, vermeyen herkese teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu. Erslan konuşmasında şunları söyledi:
“Güzelbahçe’de önce atamayla, iki kez da kongreyle göreve geldim. Biz belediye başkanımızla, meclisimizle kavga eden örgüt olmadık. Partinin kurumsal kimliğini güçlendirecek çalışmalar yaptık. Siyasette bugün varsınız, yarın yoksunuz. Siyaset sadece size endeksliyse, siz varken varsa, bu yanlış. İyi şeyler yaptık, iyi bir aile kurduk. Partililerimiz bu işi meslek olarak görmeyen insanlar. Kamu hizmeti olarak gören gönüllü insanlar. Bizim o sistemin içinde olmamız ya da olmamamız, CHP’nin, örgütün başarısını aşağılara çekmez. Şunu iddia ediyorum, beş yıldır ilçe başkanıyım. Bizden sonra gelecek arkadaşın heyecanı daha fazla olur, çıtayı daha yukarılara çıkarır. Güzelbahçe’de hiç oyumuz azalmıyor, sürekli artıyor. Önümüzdeki süreçte, Bizden sonra gelecek arkadaşımız, örgütle, belediye başkanıyla, meclisle uyumlu şekilde çalışarak çıtayı üst noktalara çıkaracaktır.
BAŞKANLA SORUN YAŞIYOR MU'
Belediye Başkanı ile aramızda sorun olduğuna dair ortaya atılan iddialar mesnetsiz. İnce ile beş yıldır görev yapıyorum. Karşılıklı olarak ses tonumuz bile birbirimize karşı yükselmemiştir. Tabii ki grup toplantılarında oturur, parti meselelerini konuşuruz, paylaşırız. İnsanlar asılsız söylemlere itibar etmiyor. Güzelbahçe küçük, butik bir yer. Herkes herkesi tanıyor. Kimin ne yapacağını, ne yapmayacağını çok iyi biliyor. Güneş balçıkla sıvanmaz. Güzelbahçeliler bizi tanıyor, bize inanıyor, belediye başkanımıza, örgütümüze inanıyor. Bu da oy olarak bize yansıyor. Siyasette şunu savunuyorum. Siyasette fikirler, projeler yarışmalı. Tartışmalar olmalı ama seviyeli tartışmalar olmalı. Siyasette rakibinizi yıpratmak için onun çoluğunu, çocuğunu, ailesini olmayan şeyleri ortaya atarak onu yıpratmaya çalışmanın karşılığı yok. Halk da bunu görüyor. Bizim Konak, Bayraklı gibi nüfumuzumz yok. Bir ucundan bir ucuna 7 kilometre sahil şeridi var. 12 mahallesi var. Burada herkes birbirini yakınen tanıyor. Ya ticaret yapıyor, ya aynı kahvede çay içiyor, aynı restoranda yemek yiyor. Küçük ilçe olduğu için insanlar birbirini iyi tanıyor. Biz zaten 30 bin kişinin kapısını tek tek çalarak kendimizi anlattık. Ne yapacağımızı, ne yapamayacağımızı söyledik insanlara. Bununla ilgili şöyle yapıyoruz. Bizim aleyhimize saçma sapan iddialarda bulunanlara karşı yargı yolunu seçiyoruz. İddiaları doğruysa, yargı önünde hesaplaşalım. Basın açıklaması yapmaya gerek yok. En doğru yer yargıdır. Yargı kararını versin. Sen mi haklısın, ben mi haklıyım. Açtığımız davalara, bir arkadaşımız var, hiç gelemiyor. 4-5 kişiyi tazminata mahkum ettirdik, söylediklerinizden, yaptıklarından ötürü. Biz bunu ilan etmiyoruz. Dediğim gibi varsa insanlar sizinle ilgili iddiada bulunuyorsa, yerel yönetimler hassas yerler. İşe birini alırsınız, hizmet yapılır, öküzün altında buzağı ararlar. Samimiyiz, şeffafız. Belediyemiz şyeffaf belediye. Başkanımız dürüst, çalışkan, güvenilir bir insan. Varsa iddiası olanlar, yargıya gitsin.
DSP’YE GİDENLER…
CHP olarak Güzelbahçe’de partimizin içinden çıkmış bir kişinin DSP’den seçime girmesiyle Nazım’ın dediği gibi ihaneti ve ateşi gördük. Bu saatten sonra o arkadaşlara siyasi yaşamlarında başarılar diliyoruz. Tekrar CHP’ye dönmesine ben sıcak bakmıyorum. Bu noktada CHP’yi zorda bırakıp başka siyasi anlayışla yola devam edenlerin yolu açık olsun. O arkadaşlara CHP’nin yolu kapalıdır.
DİSİPLİN SÜRECİ
Güzelbahçe’de bizim aleyhimize çalışanlar istifa etti. Partimizde kalıp DSP’ye çalışma yapan arkadaşlar olmadı. İstifa ettiler. Biz o açıdan rahatız. Bizim tüzüğümüzde bunlar açık ve net yazıyor. Beğenmiyorsan CHP’yi, onun içinde kalarak savaşma. Git sana yakın bir siyasal anlayış var, orada siyasetini yap. Sana kimse bir şey demez. Bu arkadaşların bu şekilde davranmalırını yadsımıyorum. Olabilir. Beğenmemiştir, bizi, örgütü, partimizi, genel başkanımızı beğenmiyordur. Gitip siyaset yapabilir. Ama benim parti üyemse, genel başkanımı eleştiremez, adayımın aleyhine çalışamaz. Bunlarla ilgili tüzük açıktır, gereğini yaparız, ondan da çekinmeyiz.
BAŞARININ SIRRI
Kimin ne söylediğine çok bakmadan, biz ne yapabiliriz, projelerimiz ne. Bizim seçim bildirgemiz var. Belediye başkanımız ve ilgili arkadaşlarımızla üzerinde çalıştık. Uçuk kaçık Elle tutulur, finansmanı bulunabilecek projelerdi. Güzelbahçelinin projeleriydi. Sokaktaki adamın ihtiyacı ne ona baktık. Sosyal ve kültürel yaşama dair sıkıntılar vardı, kültür merkezi vardı. Ulaşım, altyapı. Yelki’ye minibüs getirdik. Vatandaşın beklediği, özlediği projelerle yola çıktık. Polemiğe girmeden, geçmişte ne yaptık, ne yapamadık, bunları da anlattık. Bazı vatandaşların imar kirliliğiyle ilgili cezalar yazılmıştı, bununla ilgili sıkıntıları vardı. İnsanlarla tek tek konuştuk, dokunduk. 20 bin seçmen var. Tek tek kapılarını çalarak, birebir dokunarak kendimizi anlattık.
Belediye başkanına muhalefet yapılmaz mı yapılır, ama ulu orta, sokak ortasında muhalefet yapılmaz. Kurulları vardır. Ama belediye başkanının doğru yaptığı şeyleri, belediyenin hizmetlerini anlatmak da örgütün görevidir.Kahvede, durakta, caddede, yürürken, otururken, hizmetleri anlatmak gerekir. Bizim örgütümüz bunu yapıyor. Belediye bütçesi fazla olan bir belediye değil ama imkanları ölçüsünde doğru işler yapıyor. Halka rağmen bir hizmet yok orada. Halkın istemediği hiç bir şey gerçekleşmez.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI…
Aziz başkanı başarılı buluyorum. 2014 seçiminden önce daha adaylar ortada yokken, aziz başkanın bir dönem daha belediye başkanı olması gerektiğini, her fırsatta açık gönüllülükle söyledim. Söylerken de gerekçelerim vardı. Siyasette partimizde olan her belediye başkanıyla yıldızınız barışmayabilir. Ama Aziz bey düzgün ve doğru işler yaptı. Mesela çevre yatırımları. Cumartesi açılışlarına, yatırımlarına gitmeye çalıştım. Katı atık, ileri biyolojik arıtma tesisleri gibi ciddi çevre yatırımları var. Şehrin dışında yatırımlar bunlar. Bunları kimse görmüyor. Üreticiye verdiği doğrudan destek var. Yerelden kalkınmayı önemsiyoruz biz. Ülkemizde 12 milyar dolar çiftçinin üretim hacmi var. 37 milyar dolar ithamtat yapıyoruz. Samanı ithal ediyoruz. Üreticinin desteklenmesi gerekiyor. Aziz Kocaoğlu bu anlamda Türkiye’ye örnek oldu. Süt projesini mesela hükümet aldı. İyi uygulamar demek ki takdir görüyor ki onlar da sahip çıktılar. Toplu taşımanın kullanılması gerekiyor, hem de kişilerin aracılyla bir yerlere rahat ulaşması gerekiyor. İzmir’de toplu ulaşım çok ucuz.
BAŞKAN KARABAĞ GEREKENİ YAPMIŞTIR
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, " AKP'nin bu konuda samimi olmadığını görüyoruz. Hasan Karabağ'da değerli başkanımızda gereğini yapmıştır. Sosyal demokrat bir belediye başkanı hamleyi yapmıştır. Burada samimiyetsiz ve sözünü tutmayan AKP'li meclis üyeleridir. Bunları hem İzmir'de hemd e Türkiye'de örneklerini arttırabiliriz.
AKP SAMİMİ DEĞİL
Yeni gelen İl Başkanları ilk geldiklerinde sıcek temaslar oldu, ve İl Başkanımız bir dosya verdi kendilerine, İzmir büyükşehir Belediyemizin bakanlıkları ile olan çalışmalarında destek olmalarını rica etti. Ne oldu varmı bilen bir sonuç yok. En son Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz Kocaoğlu " Altı aydır spor bakanlığından randevu alamaıyorum" diyerek açıklama yaptı. Burada bir samimiyetsizlik var, İzmir cezalandırma var, " Bana oy vermezseniz hizmet etmeyiz" anlayışı var. 35 proje diye yola çıktılar ortaya her hangi poroje yaptılar.
ALİ ENGİN BAŞARILI OLDU
İl Başkanı Ali Engin istifası sonra yaşanabilecekler ile ilgili ise, şunları söyledi; " İl Başknımız Ali Engin'in çıktığı bu yolda kendisine başarılar dilerim. Engin uzun dönem yapılmayan İlçe Başkanları toplantısını düzenli yaparak başarılı olmuştır. İl Başkanı kimin olacağı konusuna ise, İl Başkanının içerden seçer, isterse dişarıdan seçer tüzüğün ilgili maddesi açık. Burada İl kongrenin iradesi var. Burada 600 kongre delegesi bu yönetime oy verdi,Tüzüğün ilgil maddesinin uygulanmasından yanayım.
ÖN SEÇİM YAPILMASINDA YANAYIM
Ben Genel merkeze giderek elinde CV ile kendisini anlatmasına karşıyım. Yıllarca bu örgüte emek vermiş inlanların artık küstürülmemesi gerektiğine inanıyorum. Ön seçim yapılaması durumunda seçilmeyen arkadaşlar "demek ki ben yeterli değilim" diyerek kırgın olmayacaktır. Ve buradan çıkacak sonuca herkesin razı olmasından yanayım. Bunun dışında yapılacak bir uygulama sıkıntı yaratacaktır. Bizim örgütümüze güveniyorum, kendisi ile sokağa çıkmamaış, Bayrak asmamış ve emek vermemiş insanları ayır edecektir. Ben kendimi örgüte emanet etttim. Eğer bizden daha fazla emek veren birisi varsa bende onu desteklerim"
Yorum Yazın