Bakan Ömer Çelik'ten AB'ye 3 mesaj

Vizesiz Avrupa yolunda “terör tanımı” konusundaki görüş ayrılığı nedeniyle krizin yaşandığı bir dönemde, AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Brüksel’e ilk ziyaretini yaptı. AB Komisyonu üyeleri Johannes Hahn, Dimitris Avramopoulos ve Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz ile görüşen Bakan Çelik, eleştirilere yanıt verdi ve Türkiye’nin tezlerini anlattı. Görüşmelerinin sonuçlarına ilişkin HABERTÜRK’ün sorularını yanıtlayan Çelik, Brüksel’de Habertürk Gazetesi Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir’e konuştu. Çelik, şunları söyledi:

YENİ İVME BAŞLADI: Uzun bir durgunluk döneminin sonunda Türkiye- AB ilişkilerinde, bölgede ortaya çıkan krizden kaynaklı işbirliği yapma zaruretinin de getirdiği yeni bir ivme başladı. Bunun başlangıç noktası sayın Cumhurbaşkanı’mızın 5 Ekim’de yaptığı ziyarettir. Düzensiz göç meselesinin önlenmesi, vize muafiyeti, geri kabul anlaşması ve gönüllü yerleştirme programının hayata geçirilmesi şeklinde bir paket ortaya çıktı.

İRADEMİZ SAĞLAM: 33. fasıl, mali ve bütçesel hükümler faslının açılması, temel hak ve özgürlükler ile güvenlik konularında 23. ve 24. fasılların açılması gerektiği yönünde ısrarımız var. Temel haklar konusunda daha fazla adım atma konusunda irademiz sağlam, reformdan kaçıyor değiliz. Gerçekten bu reformların olmasını istiyorsanız, buyurun 23 ve 24’ü açalım, beraber ilerleyelim.

AHDE VEFANIN GEREĞİ: Biz, vize serbestisi, geri kabul anlaşması ve gönüllü yerleştirmenin, birbirinden bağımsız değerlendirilmesine karşıyız. Bunların hepsi bir pakettir. Ahde vefanın gereğinin yerine getirilmesini istiyoruz.

AB GÜVENLİĞİNİ SAĞLIYORUZ: Terör ve kişisel verilerin korunması alanında tartışma var. Bu kadar yoğun saldırı altında olduğu dönemde Türkiye’den terörle mücadele yasasında değişiklik beklenmesi yerinde değildir, AB’nin yararına da değildir. Türkiye kendi güvenliğini sağlarken AB’nin de güvenliğini sağlayan çok önemli bir katkı üretiyor.

TEHDİT ETMİYORUZ: Türkiye ile rekabet ilişkisi değil, eşit ilişki kurulması gerekir. Kriterler bakımından çifte standart olmaması gerekir. Oluşturulan bu havanın gerçekle ilgisi yok. Biz kimseyi tehdit etmiyoruz, sadece tespitte bulunuyoruz. Türkiye burada büyük iş başardı, mükellefiyetlerini yerine getirdi. AB ile birlikte ortak akılla hareket ettik. Bunun devam etmesi için de aynı aklın ve ortak eylem iradesinin vize serbestisi konusunda da sürmesi gerekir.

EUROFOBİA VAR: Cumhurbaşkanı’mıza yapılan eleştiriler haksız. Türkiye’de reformlar Tayyip Erdoğan önderliğinde yapılmıştır. Tayyip Erdoğan’ı çekip alın, reform iradesi yoktur Türkiye’de. Türkiye’ye yönelik, Cumhurbaşkanı’mıza yönelik retorik üreten odakların, resmi yazılımları Erdoğanfobia, İslamofobia olsa da gizli yazılımlarının Eurofobia olduğunu unutmayalım.

AB’DE BİR STANDART YOK: Ortak bir terör tanımı yok. 11 Eylül saldırısından sonra olduğu gibi bazı ülkelerde terör tehdidinin arttığı, azaldığı dönemlerde bazı düzenlemeler olmaktadır. Biz ağır, melez bir saldırı altındayken, terör konusunda düzenleme beklenmesi gerçekçi değil. AB’de bir standart yok, mesele ifade özgürlüğü ise kriterleri zaten yerine getirdik. Katı çerçeveler içinde bakılırsa o zaman orta yol bulunmaz. O zaman diplomasiye niye ihtiyaç va? Şu anki düzenlemelerden geri adım atamayız.

LİDERLER ZİRVESİ

Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve kendisinin 27 Mayıs buluşmasından sonra teknik uzmanların bugün bir araya geleceklerini belirten Çelik, buradan çıkacak rapora göre tekrar buluşacaklarını, sonuca göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in katılacağı bir liderler zirvesi olabileceğini söyledi. (Habertürk)