Bakan Tekin: Laiklik ve bilimsel eğitim konusunda hiçbir sıkıntı yok!

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2024 yılı bütçesinin görüşmeleri tamamlandı. Şimdiye kadarki en fazla hatibin söz aldığı bütçe görüşmesinin ardından Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Tekin, yanıtlarında komisyonda sıkça sorulan, mülakatlar ve atamalarla ilgili soruları yanıtsız bırakarak daha sonra yazılı olarak yanıtlayacağını belirtti. Tekin'in sorulara verdiği yanıtlar şunlar:

"SİZİ TEMİN ETMEK İSTİYORUM; LAİKLİK VE BİLİMSEL EĞİTİM KONUSUNDA ATTIĞIMIZ ADIMLAR KONUSUNDA HİÇBİR SIKINTI YOK"

"Burada laiklikle ilgili yapılan eleştirilerin hiçbirini kabul etmiyorum. Sizin laiklik anlayışınızla benim bilimsel yorumlarda okuduğum laiklik anlayışı arasında ciddi fark var. Ben laikliği; dini inanç ve ibadet hürriyeti üzerine konumlandırıyorum. Bazı arkadaşlarımız hala geleneksel laiklik anlayışı çerçevesinde belli din ve inançlara mensup kişilerin inanç ve ibadet hürriyetlerini sağlıklı yaşayamamasını kurguluyor. Bakanlık olarak sizi temin etmek isterim; laiklik ve bilimsel eğitim konusunda attığımız adımlarla ilgili hiçbir sıkıntı yok.

Öğretmenlik meslek kanunuyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nde bir iptal davası süreci yaşandı. AYM bize 9 aylık bir süre verdi. Bu sürede gerekli istişareleri yapacağız. Sahadan farklı öneriler gelirse bunları değerlendireceğiz. Bu konuda elimize sağlıklı bir metin ulaşmazsa mevcut metin üzerinden AYM'ye düzenlememizi yapacağız.

Proje okul kavramı Türkiye'de meslek liseleri için ürettiğimiz bir kavramdı. Proje okullarında; mesleki eğitimde ihtiyaç duyulan ara elemanla ilgili olarak sektörle oturup konuşuyoruz. Bize verilen cevaplara göre yetiştirilmesi gereken elemanlarla ilgili liseler oluşturuyoruz ya da dönüştürüyoruz. Proje ve tematik meslek lisesi dediğimiz 460 tane meslek lisemiz var. Bu başlattığımız programda suistimallerin yaşandığını bizde görüyoruz. Suistimaller tamamen önlenmiş durumda. Aldığımız tedbirlerden sonra kamuoyunda eleştiri olan projeyi saboteye etmeye yönelik yanlış uygulamaların önüne geçtik.

"DEPREM BÖLGESİYLE İLGİLİ OLDUKÇA HASSASIZ. BİZE ULAŞAN BÜTÜN PROBLEMLERİ ANINDA ÇÖZMEK İÇİN ÇABA SARF EDİYORUZ"

Her ay deprem bölgesiyle ilgili yaptığımız hazırlıkları raporluyoruz.Oradan gelen problemler anında çözüme kavuşturulabiliyor. Deprem bölgesiyle ilgili oldukça hassasız. Bize ulaşan bütün problemleri anında çözmek için çaba sarf ediyoruz. 2000 öncesi yapımı gerçekleşen toplam 26 bin 276 okulumuz var halen eğitime devam eden, bunların içerisinden yaklaşık 18 bin tanesi deprem açısından riskli bölgelerde. Bunların tamamının analizi yapılmış durumda. 7 bin 201 tanesi acil müdahale gerekli olarak tespit edilmiş; bunlardan da 2 bin 897'siyle ilgili yıkım kararı oluşturulmuştur. Yaklaşık 500 tanesi kapalı köy okulu statüsündedir.

Deprem yönetmeliği sonrasında yapılan deprem bölgesinde yıkılan okul sayımız neredeyse yok. Deprem öncesi 119 bin 200 dersliğimiz var. Deprem sonrasında ise 107 bin 81 dersliğimiz var. Şu ana kadar inşaatı tamamlanıp eğitim öğretime açılan yapıların 2 bin 571 dersliği eğitim öğretime açtık. 22 bin 39 derslikte yapım programımıza alınmış durumda. Biz şu an itibariyle deprem bölgesinde 6 Şubat'tan önceki sayıya ulaştık demedik. Yatırım programımızdaki derslikler bittiğinde deprem bölgesindeki 11 ilin tamamında yaklaşık 6 Şubattan önceki rakamların yüzde 10 üstünde bir derslik portföyümüz oluşacak.

"KÖY OKULUNDA 5 ÖĞRENCİ KAYITLIYSA O OKULU KAYITSIZ VE ŞARTSIZ OLARAK AÇIYORUZ"

Bizim kapalı köy okulumuz yok yani bizim kapattığımız köy okulu yok. Köy okulunda 5 öğrenci kayıtlıysa o okulu kayıtsız ve şartsız olarak açıyoruz. Bizler taşımalı eğitimi bir zorunluluk olarak görüyoruz. Taşımalı eğitimi bir model olarak değil bir zorunluluk olarak kabul ediyoruz. 5 öğrenci var olan bir köy okulunu biz kapatmıyoruz. 5 öğrencinin altına düştüğünde taşıma kapsamına alıyoruz." (ANKA)