Balbay arzuhalci oldu: Seçimden beklentileri yazdı
CHP İzmir Milletvekili ve 2. bölge aday adayı Gazeteci-Yazar Mustafa Balbay, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Çözüm sürecinin aldatmaca olduğunu dile getiren Balbay, “Oylarındaki erime nedeniyle panikteler” dedi
- Ege Postası
- 19.03.2015 - 13:22
ÇÖZÜM SÜRECİ: AKP sorunu çözmek yerine, kullanmak üzere siyaset yapıyor. Kürt sorunu yok demek, Erdoğanlaşmak olur. Çünkü Kürt sorunu için konuşurken batıda yok, doğuda ise var diyor. CHP olarak bu sorunun meclis çatısı altında ve ortak paydaları arttırarak çözülmesini için verdiğimiz çaba HDP’nin ve AKP’nin toplamından daha fazladır. Dolmabahçe’de ortak metin okunuyor, öte yandan Selahattin Demirtaş, “Ben size güvenmiyorum” diyor. Bana göre her iki partinin seçime yönelik kurguladığı bir süreç yaşanıyor. Oysa ben Edirne TV’de de, Diyarbakır TV’de de bu sorunla ilgili aynı şeyi söyledim ve büyük kabul gördü. Bir ortak paydada buluşabiliriz. Bedel ödemiş bir kişi olarak bu konuda iddialıyım. Özgürlüğün ne demek olduğunu, hak aramanın ne demek olduğunu bilen bir kişi olarak bunu söylüyorum.
PARALEL YAPI: Paralel yapı ile AKP arasında şu an bir mücadele var. Bizi de zaman zaman CHP paralel yapıya teslim mi oldu diye eleştiriyorlar. Hayır, yok böyle bir şey. Bizlere yönelik, Balyoz, Ergenekon, Oda TV gibi operasyonları, davaları, cemaat ve parti kanadı birlikte gerçekleştirdi. Bana soruyorlar, “AKP mi suçlu, yoksa cemaat mi'” diye. Ben de, “Hak vermem birine, al birini vur ötekine” diyorum. Şu anda da hukuksuzluklar var, ben tüm hukuksuzluklara hayır diyorum.
SAĞA KAYMA ELEŞTİRİSİ: CHP bir kitle partisidir. Herkes aday olmak isteyebilir. CHP’nin birinci kurultayı, Sivas kongresidir. CHP, oralardan geliyor. Bu süreç içinde Kurtuluş Savaşı yaşanmış, ardından devrimler gerçekleşmiş, ardından çok partili yaşama geçilmiş. Bunu CHP başarmış. Ardından ülkeye sosyal kavramını getirmiş. Bugün sosyal kavramı çok kolay gibi gelebilir. CHP bunu getirdiğinde, sosyal sözcüğü komünizmle eşit görülüyordu. Bugün AKP bile sosyal devlet diyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihinde yüzünün kızaracağı, açıklayamayacağı hiçbir şey yok. CHP, merkez sağ çökmüşken, oralardan oy alabilmeli. Ama sağdan birilerini almak, devşirmek bana doğru gelmiyor. Bu arayış doğru, belki yöntemi tartışılabilir. Biz 90 yıllık bir çınarız diyoruz. İki kişi içimize gelince, “Eyvah, eksen kayması” demeyelim. CHP sol bir partidir, insanın yüreği de solda atar.
DERSİM: Meclis arşivleri, bütün arşivler ortada, açsınlar söylesinler. Ahlaki olmayan, yalan içerikli saldırı yapılıyor. 2002 yılında Meclis İnsan Hakları ve Dilekçe Komisyonu, Genelkurmay’a bir yazı yazdı. Dersim ile ilgili bütün belgeleri istedi ve Genelkurmay bu belgeleri gönderdi. Buyursunlar açıklasınlar. Belgeler kendi ellerinde, ne varsa açıklasınlar. O dönemde CHP adına bölgeye giden müfettiş Adnan Menderes’tir. Tarihse, hepimizin tarihidir. Partilerin çoğunluğu da CHP’den doğdu. Dersim, sadece bir bölümünde çekilerek açıklanacak bir olay değildir. O gün oralarda yaşanan acıları, o insanların torunları hâlâ hissediyor. Biz onları anlayabilmeliyiz ve konuşabilmeliyiz. Bunu birbirimize karşı siyasi üstünlük sağlamak için yapmamalıyız. Başbakan Davutoğlu öyle bir dinamit atıyor ki. Gidiyor Hacıbektaş’ta, “Kerbela, bugünkü Dersim’dir” diyor. O inancın üç önemli merkezini, bu şekilde aynı anda ortaya atarsa, bu iç barışa darbe vurmaz mı'
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ: 30 Mart’ta sandığa giden 5,5 milyon insan, 10 Ağustos’ta sandığa gitmediyse, ya biz adayımızı doğru anlatamadık ya da kabul görmedi. Erdoğan karşısında yüzde 50-55’lik bir sentez yaratılabilir miydi, belki yaratılabilirdi. MHP bu mücadeleye hiç katılmadı. Örneğin, Bayburt’ta yerel seçimlerde MHP’nin aldığı oy oranı 33, bizim yüzde 3’tü. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 18 oyda kaldı. Pek çok yerde bunun örneği var. Bayburt örneği çok çarpıcı.
AKP: AKP iktidardan düştüğü an, Anavatan Partisi’nin kaderini yaşayacak. Bunu iddia ile söylüyorum. Bizim de hedefimiz bu. Genel anlamda iktidara odaklanmış bir partilerin sonu böyle olacaktır.
KÜRT SORUNU: Biz bu konuya şöyle bakıyoruz. Bir kişinin dört temel insan hakkı vardır. Yaşama, barınma, eğitim ve sağlık, dördüncüsü kültürel haklar. Bu hakları kim ihlal ediyorsa, biz bunun karşısındayız. Biz bu dört hakkı, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarın vaat ediyoruz. Geçmişte başardığımız üç önemli devrimin ardından şimdi dördüncüsüne hazırlanıyoruz. Şu anda dört ayrı yapı var. Öcalan bir şey söylüyor, Kandil başka bir şey söylüyor, Demirtaş başka bir şey söylüyor, Pervin Buldan başka bir şey söylüyor. Hangisi doğru.
Balbay, arzuhalci oldu
CHP İzmir Milletvekili ve 2. bölge aday adayı Gazeteci-Yazar Mustafa Ali Balbay, Karşıyaka Adliyesi’nin önünde daktiloyla arzuhalcilik yapan Ufuk Şenkaya ile bir süre sohbet etti. Mesleği sırasında uzun yıllar kullandığını ve özlediğini söylediği daktilonun başına geçen Balbay, vatandaşların seçimden beklentilerini yazarak, arzuhalcilik yaptı. İzmir’e yönelik 4T-1K diye formüle ettiği projesi hakkında bilgi veren Balbay, İzmir’in turizm, teknoloji, tarım, ticaret ve kültür alanlarındaki potansiyeliyle öne çıkarak bir dünya kenti olabileceğini söyledi.
Yorum Yazın