Balbay'dan parti içi çarpıcı mesajlar!

EGE POSTASI - CHP'de son kurultayda (Ocak 2016) genel başkanlık için adaylığını açıklayan ancak yeterli imzayı bulamadığı için aday olamayan İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'dan referandum sonrarı parti içinde başlayan kurultay tartışmaları, Selin Sayek Böke'nin istifası ve Fİkri Sağlar'ın disipline sevki ile ilgili çarpıcı değerlendirme geldi.

MYK'daki İzmirlilerden 'Böke istifası' yorumu

KAPIYI GÖSTERMEK YERİNE TAKVİM ORTAYA KOYMALIYIZ

Balbay, Ege Postası'na şunları söyledi;

"Kurultay takvimi acilen belirlenmeli. Sürecin başladığını söylemek ortada kalmamalı. 2018 yılı Ocak'ta 2 yıl dolacak. Genel Merkez çok net açıklarsa herkesi tatmin eden bir tabo çıkar. Takvim ihtiyacı karşılar. Mutlaka yön belirlenmeli. Kapıyı göstermek yerine takvim koymalıyız. 

2019'da en iyi başkan adayını biz mi bulacağız yoksa 'parlamento sistemi en iyi devam etmeliyiz' mi diyeceğiz. Buna karar verilmeli.

Kim gitsin kim kalsın değil nasıl bir yol haritası izleyeceğiz önce ona bakmak lazım. 

Tencerenin içindeki yemek aynı kalsa çinko tabağa koysan ne olur altın tabağa koysan ne olur.

'HAYIR' HEPİMİZİN!

'Hayır' kimsenin hayırı değil. Hepimizin hayırı. Hepimizin emeğine yazık olur. İnce'nin de, Sağlar'ın da, Baykal'ın da...Kimse yazık etmesin. Bundan sonra bu sorumlulukla davranmak gerek.

Disiplin özgürlüktür. Neyi ne kadar yapacağını bilmelisin. Buna herkesin katılması gerek. Genel Başkanımız milletvekillerimiz hiçbirimiz CHP'den büyük değiliz. 

Yaşadığımız durum 1971'deki CHP'nin durumu gibi... CHP o süreçten enejiyle çıktı yüzde 42'ye ulaştı böyle bir sancı içindeyiz. 

TARHAN VE BATUM ÖRNEĞİ VERDİ

Balbay, Böke'nin istifasını ile ilgili, " Hiçbirimiz hepimiz kadar güçlü değiliz. Tek başına atılan adımlar neyle sonuçlandı geçmişte örnekler var. Emine Hanım (Tarhan) örneği, Süheyl Batum örneği. Donanımlı olmak başarı getirmiyor" dedi.

HER TÜRLÜ SORUMLULUĞU ALACAK ENERJİM VAR

Balbay, Genel Başkan adaylığıyla ilgili düşüncesinin devam edip etmediğiyle ilgili olarak da , " Her türlü sorumluluğu alacak enerjide hissediyorum. Yeniden seçilememeyi gerektirecek bir tablo oluşabileceğini de göze alıyorum. Çıkışı kadro hareketinde görüyorum."