“Başarısız” eleştirisine kontra
CHP Konak İlçe Başkanı Nilüfer Akyüz, eski başkan Karamustafaoğlu’nun yaptığı Konak’ta seçim başarısızlığı yaşandığı, kongre toplama çalışması yapacakları açıklamalarına ilk kez yanıt verdi. Akyüz, “23 ay görev yaptı Sinan Başkan. Seçim süreci 23 ayda mı belirlenmeli idi yoksa son bir ayda m? Hangi başarısızlıktan söz ediyoru? O da olsaydı aynı sonucu alırdık”dedi.
- Ege Postası
- 25.04.2014 - 13:08
Egede Bugün gazetesinden Halide Demir’e konuşan Akyüz, Konak’ta seçim başarısızlığı değil yüzde 7-8 oranında oy artışı yaşadıklarını söyledi.
KONAK’TA YÜZDE 7-8 ORANINDA OY ARTIŞIMIZ VAR
Sinan Karamustafaoğlu’nun başkanlık yaptığı 23 ayın sadece ilk bir yılı mahalle ziyareti yapıldığını ancak kendisinin CHP MYK tarafından görevden alınmasının ardından göreve geldiği son bir buçuk ay içinde Konak’taki 994 sandığın 200’e yakınında sandık müşahidi bile bulunmadığını belirtti.
Akyüz, “23 ay görev yaptı Sinan Başkan. Seçim süreci 23 ayda mı belirlenmeli idi yoksa son bir ayda m? Hangi başarısızlıktan söz ediyoru? Sinan Başkan da olsaydı yine aynı sonucu alırdık, üç aşağı beş yukarı. Çünkü 23 ay bizi seçim sürecine götürür, son bir buçuk ay değil. Son 1,5 ayda sandıklara müdahale ettik. Mahalle ziyaretleri eksik kalmıştı. Çok başarılı olduk demiyoruz ama küçümsenmeyecek başarımız ve oy artışımız sözkonusu. Konak’ta 8 ilçe olarak bir kayıp var belki ama Konak’ta bile bütünşehir yasasından dolayı oy artışımız var. Yüzde 7-8 oranında oy artışımız var, o yüzden başarı var. Ama yetmez tabiî ki” dedi.
KONAK’TA SON 1,5 AYDA DURUMU TOPARLADIK
“Bizi yoracak şekilde boşluktan bahsedilmiyordu. Bizden yani CHP’den sandık görevlisi yoktu çoğu yerde. 994 sandığımız vardı Konak’ta. İle göre atanmayanlarla birlikte 200’e yakın boş sandığımız vardı. Biz gelir gelmez, seçim sürecine el attık” diyen CHP Konak İlçe Başkanı Nilüfer Akyüz, süreci şu sözlerle aktardı:
“Boş olan sandıklara müşahit atadık, 4 bine yakın müşahit kartı dağıttık. Seçime bir buçuk ay vardı. Son bir haftaya kadar her gün atadık. Boş sandıklarımıza özellikle eğildik. İl başkanlığı da yardım etti. Seçim sabahı bile 6.30’da yönetim kurulu üyelerimle birlikte ilçedeydik. Tek tek hangi sandık dolu, boş, müşahit oturdu mu oturmadı mı baktık. Masanın etrafına oturduk hepimiz. Kadın aday rakibimiz vardı. DSP’den aday olan Hakan Tartan faktörü var. Sayın Tartan yüzde 7 oy aldı. Biz aslında enerjimizi bu süreçte kazanmaya değil CHP’nin adayı kaybetsin diye uğraştı, tüm seçim çalışması bu yöndeydi. Biz biraz açıkçası buna da yöneldik, kendi için savaşımıza yöneldik. Diğer partilere fazla yönelemedik, çok daha farklı çalışmalar yapabilirdik.”
SİNAN BAŞKAN OĞLUNU MECLİS ÜYELİĞİ LİSTESİNE YAZMAMALIYDI
Eski ilçe başkanı Karamustafaoğlu’nun meclis üyesi aday listesine oğlunun adını yazmasının doğru olmadığını, bunun parti genel merkezi ve üyeler nezdinde de büyük tepki topladığını kaydeden Nilüfer Akyüz, “ Bu insanları üzdü. Aslında liyakata inanan bir insan Sinan Başkan. Oğlu ile anıştık, pırıl pırıl. Ama bir baba oğlunu yazamaz. İstediği kadar üstün özellikleri olsun, ki var. Ama yazamaz. Özellikle yazmamalıydı. O çok büyük tepki aldı” açıklamasını yaptı.
ÖNÜMÜZDE İKİ SEÇİM VAR, KONGRE VE KURULTAY OLMAYACAK
MYK tarafından görevden alınmasına itiraz eden Sinan Karamustafaoğlu’nun itirazının reddedilmesinin ardından yaptığı açıklamalarda, ilçe kongresinin toplanması için çalışacakları açıklamasını da değerlendiren CHP Konak İlçe Eski Başkanı Nilüfer Akyüz, “Sayın genel başkanımız da kurultay ve kongre yok dedi. Çünkü biliyorsunuz önümüzde iki tane seçim var. Çok içimizle uğraşıyoruz. Bu seçimlerin en iyi şekilde hakkını vermemiz gerekiyor. İki seçimi çok iyi yönetmemiz ve başarı getirmemiz gerekiyor. CHP’nin başarısından bahsetmeli ve genel merkez ne zaman kongre diyorsa o zaman yapmalıyız. O kongre sürecine kadar iç hesaplaşmaları bırakıp ülke sorunlarına yönelmeliyiz. Yeri geldiğinde ben de bayrağı teslim edeceğim. Ama teslim ettiğimde de bu tarz açıklamalar ve polemikler yaratmaya çalışmayacağım. Layıkıyla oradan ayrılacağımı düşünüyorum” şeklinde konuştu.
HERKESE TEK TEK YANIT VERMEK DEĞİL, UYUMLU VE VERİMLİ ÇALIŞMA YAPACAĞIM
Aynı zamanda profesyonel koçluk eğitimi veren bir uzman olan Akyüz, göreve geldiğinden bu yana ‘polemiklerden’ kaçındığını vurgulayarak, bunun nedenini, parti içi tartışmalar yerine Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere odaklı bir çalışma yürütmek istediklerini anlattı:
“Algı yönetimi dersleri de veriyorum ben. Sizi karşı taraf bir tartışmanın içerisine çekmek ister. Siz de bir sonraki gün açıklama yaparsınız. O tartışmanın üzerinden vereceğiniz yanıtlarla bir tartışmanın içine girmiş olursunuz. Ben bunlara girmek istemiyorum. Karşı taraf polemik yaratmak ister. Sakin kalmanın her zaman artı değer yaratacağını düşünüyorum. Birçok arkadaşım da hemen yanıt vermemi istedi. Ama ben yine de bu aldığım eğitimlerin de etkisiyle, direkt takipçi konumuna düşüp polemik yaratmak istemiyorum. Biliyorum ki aslında benden önceki ilçe başkanının da derdi ben değilim aslında. Sonuçta onun bir görevden alınması var, o yönetim bilfiil içinde değil. Merkez yönetimine sesleniyor, derdi o. Biz de bunda nasibimizi alıyoruz. Ama partimiz zarar görüyor. Bunu yapmamak lazım. Ben geldiğim günden beri hiçbir açıklamaya cevap vermedim. Çok naif kaldığımı söyleyenler var. Parti üyelerimiz de ‘masaya yumruğunu vuracaksın’ diyor. Ama ben bunu yapmayacağım. Bu olmadan iyi bir yönetim sergilenebilir. Biz kendi içimizdeki tartışmaları bir kenara bırakmalıyız. Ülkenin durumu da aldığımız oy oranları da ortada. . Herkese tek tek cevap vermek değil uyumlu bir çalışma yapmak önceliğim.”
BEN KENDİSİNE EVET DEMEDİM
CHP Konak İlçe Başkanı Nilüfer Akyüz, eski ilçe başkanı Sinan Karamustafaoğlu’nun basın toplantısının mesajla üyelere duyurulmasını kendisinin engellediği açıklamasına da yanıt verdi:
“Sinan Başkanın kindar olduğumu söylemesi haksızca. Herkesin basın açıklaması yapma hakkı var. Ama örgüt olarak sahiplenip herkesin mesajını yayınlayamayız. Çünkü sonuçta o kendi durumuyla ilgili, kişisel bir açıklama yapacak. Bize dayanarak yapmamalı. Sonuçta bireysel bir davranışın cevabını vermek için çıktı. Telefonla evet beni aradı, metni yollayacağım dedi. Ben de yollayın lütfen dedim. Yani kendisine evet demedim. Kapımız açık,basın toplantısı yapabilir. Kendi iradesini kullanarak çalışma yaptı. O çalışmayı örgütü kullanarak cevap verme yetkisini tanımadık sadece.”
Yorum Yazın