Başbakan Davutoğlu'ndan flaş Musul açıklaması
Musul'daki Türk askerlerinin bir bölümünün çekilmesini değerlendiren Başbakan Davutoğlu, "Askeri gereklilik ne ise onu yaptık" dedi.
- Ege Postası
- 14.12.2015 - 15:14
Musul’daki Türk askerlerinin bir bölümünün çekilmesini değerlendiren Başbakan Davutoğlu, "Askeri gereklilik ne ise onu yaptık. Birliğimiz orada olmaya devam edecek. Bazen tahkim, bazen tanzim yapılır.Irak hükümetiyle her türlü işbirliğini yapmaya hazırız” dedi.
Davutoğlu'nun açıklamasının satır başları şöyle:
Irak ve Suriye ile ilgili, hiçbir ülke bizim durumumuzda değil. Suriye rejiminin kontrol ettiği sınır çok marjinal bir sınır. Irak'ta ise sınırını kontrol edemeyen bir hükümet var. Suriye ile muhatabımızın meşruyetini kaybetmiş olmasından dolayı tek taraflı tedbirler aldık. Irak'ta ise attığımız her adımı istişare içinde atmaya özen gösterdik. Askeri tedbirlerin ise önceden ikili planlanması zor oluyor. Atılan adımlar askeri gereklilik adımlarıdır. Sayın Abadi'nin geçen seneki ve benim bu seneki ziyaretlerimde ortak bir mücadele konusunda anlaşmıştık. Diana eğitim kampını ziyaret etmiştim, son Sincar operasyonununda da başarılı olmasını bana Barzani anlattı. Bu tek taraflı değil, uluslararası hukuk çerçevesinde. Başika'da, Diana'da olan eğitim üslerimizin meşruyeti su götürmez. Bizim buraya yönelik saldırılara karşı tedbir alma zaruriyetimiz çıktı. Birliğimiz orada olmaya devam edecek. Burada bir güç kaydırması oldu. Askerlerimiz muharip olarak değil, eğitim amaçlı. Takviye güçleri ise onları korumak için. Biz askeri gereklilikler neyse onu yaptık, gerekiyorsa güç kaydırdık ya da yeniden tanzim için adımları attık. Tehdit varsa tanzim yapılır, yoksa başka yere kaydırılır. Bugün de atılan adımlar da yeniden tanzim şeklindedir. İlgili güvenlik birimlerimiz yaptığı değerlendirmelere göre bu ihtiyacın hasıl olduğu ortaya çıktı. Türk askeri eğitim için orada olmaya devam edecek. Bugün yapılan tanzim askerlerimizin güvenliği için. Asker sayısının artırımı konusunda şartlar son derece dinamik, şartlar ne gerektirirse o yapılır. Irak'la hem anlaşma yapmak, hem de birlikte faaliyet yürütme konusunda kapımız açık. Irak hükümeti ile yüz yüze görüşülerek adımlar atılı.
RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİ VE BALIKÇI TEKNESİNE ATEŞ AÇILMASI
Biz en başından beri tutarlı bir tavır izledik. Biz defatle ikaz etmemize rağmen, biz tepkide bulunduk. Defalarca ihlal olmuş, uyarılmış bir uçağa karşı eylem söz konusu. Özür veya tazminat olamaz. Türkiye ve Rusya ikili güvenlik ve kalkınma için ihtiyaç hisseden ülkeler. Gerilimi artırmak yönünde politika izlemek doğru değil. Biz "gelin mesele neyse, masada konuşalım, gereken neyse onu masada konuşalım" dedik. Üçüncü bir ülkede yaşananlardan dolayı iki ülke ilişkisi etkilenmemelidir. Türkiye havasahasını korumak için her türlü tedbiri alır, izahat vermek zorunda değiliz. Ama diyaloga açığız. Balıkçı teknesine ateş açılması konusunda gereken adımlar atıldı. Sayın Lavrov'la yapılan görüşmelerde ortak heyetle bu sorunları konuşalım, gerekli adımların atılabilmesi için harekete geçelim dedik. Rusya ile iletişim kanallarımızı açık tutmak istiyoruz ama hava, kara ve deniz sahamız kapalı. Rusya varolan anlaşmalardan kaynaklı imtinalardan vazgeçeceğini sanmam. Doğalgazın kesilmesi sözkonusu değil. Bunlar uluslararası anlaşmalarla tahkim edildi. Kaybedecek tek taraf olmaz. Burada bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum ama her türlü tedbirleri almaya devam edeceğiz.
BAŞKANLIK SİSTEMİ VE YENİ ANAYASA
12 Eylül Anayasası çıkmasından beri, bu anayasanın yetersizliği tartışılageldi. Biz hükümet programımızda tutumumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. Ama bazı şeyler var ki AK Parti'nin diğer partilerle işbirliği yapma zorunda olduğu durumlar. Öncelikle güvenlik ve terörle mücadele konusunda adımlar atılıyor. Bu konuda Suriye ve Irak'tan kaynaklanan güvenlik sorunları da doğuyor. Hükümet olarak tek başımıza yürüttüğümüz ama toplum olarak birarada durmamız gereken bir süreç. Hükümeti kurarken, doğum sancısından sonra bir kriz sancısı yaşadık.
Çarşamba günü açıklanması beklenen Fed kararları doğrultusunda hükümet ekonomi konusunda uğraşmak durumunda. Bir tarafta da reformlar var. Biz dikkatimizi dağıtmadan ekonomi, güvenlik ve dış politikaya vermek zorundayız.
Vaatleri ve eylem planımızı açıkladığımızda, yeni anayasayı unutmamamız gerektiğini söyledim. Gerekli ortak zemini hazırlamak için çalışmak gerek. Bir taraftan bu mücadeleyi yürüteceğiz ve diğer taraftan bütçe ile atacağımız adımları kabul ederlerse muhalefetle konuşacağız. Bunun için gece gündüz çalışırken, diğer taraftan sakin bir şekilde, toplumun bütününün anayasayı konuşması lazım. Ön şart dayatmadan sakin bir tartışmaya ihtiyacımız var. Benim görevim ülkede sükuneti sağlamak. Kutuplaşma içinde yeni anayasa yapılamayacağını gördük. Bir tarafta ekonomik kriz olmaması için çaba sarf edeceğiz, öbür tarafta başkanlık sistemi dahil tartışılabilecek bir ortam hazırlayacağız. Toplumda kutuplaşmayı azaltmak, başka çevrelerle konuşur hale gelmesi. Türkiye'de en büyük tehlike toplumun birbiriyle konuşmaması. Birbirimizle konuşmamız gerek. Anayasa yapacaksak, herkesin kaygısını gözeten yeni bir anayasa.
Yeni anayasa konusunda itiraz yok. İtiraz yapısal konulardır. Denediğimiz şeyleri tekrar tekrar önümüze getirmemek gerek. Birikimlerimizi değerlendirmek gerek. Başkanlık sistemi dahil bazı tartışmalar, 27 Nisan e-muhtırası olmasa gündemimizde bile olmayabilirdi. Bütün bu tecrübeler ışığında, Sayın Kılıçdaroğlu'na önşart getirmeden her şeyi tartışma çağrısında bulunuyorum.
Yorum Yazın