Başkan Kırkpınar’dan ‘etnik kimlik siyasetine’ tepki

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Muharrem ayı dolayısıyla İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı aşure dağıtımı etkinliği düzenledi.

İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar’ın ev sahipliği yaptığı etkinliğe, partinin ilçe başkanları ve birçok vatandaş katıldı.

Etkinlikte konuşan Başkan Kırkpınar, Muharrem ayının bir kutlama değil matem ayı olduğuna dikkat çekerken Cem evlerine yapılan saldırıyı da kınadı.

“KUTLAMA AYI DEĞİL MATEM AYI”

Etkinlikte konuşan Başkan Kırkpınar, “Bütün arkadaşlarıma ve kardeşlerime çok teşekkür ediyorum. Hemen hemen bütün ilçe başkanlarımız burada. Bugün muharrem ayının 11. Günü. Muharrem ayında maalesef bazı kesimler hayır yapmak ya da bugünü anmak için bugünü kutluyorum diyor. Muharrem ayının 11. günü değil muharrem ayı kutlanacak bir ay değil. Çünkü muharrem ayı acıların yaşanıp fakat bir daha yaşanmaması için insanların ibadet etiği bir aydır. Bütün aylarda olduğu gibi muharrem ayında da kardeşliğimize ve kardeşlik hukukumuza bir halel getirmemesi için Allah’a dua ediyoruz. 72 yarenle Hz. Hüseyin’in katledildiği ay olmuştur. Bütün canlarımızı yanımızda kabul ediyoruz, içimizde hissediyoruz. Geçtiğimiz haftalarda ve geçtiğimiz hafta sonu özellikle Alevi topluluğunun ibadetgahı olan cem evlerine saldır ve bir dedeye saldırı ya bir kez daha İzmir kamuoyu önünde kınıyorum” dedi.

“3-4 YILDIR KONUŞULMAMIŞ KONULAR…”

Özellikle seçim dönemlerinde Alevi vatandaşlarla ve Alevilikle ilgili siyasilerin takındığı tavrı da değerlendiren Başkan Kırkpınar, “Yaşanmış bir olay Muharrem ayında yaşandığı için… Bazıları bilmeden kutlama değil. Muharrem ayı kutlama ayı değil. 72 can ve Hz. Ali’nin oğlu İmam Hüseyin katlediliyor. Çok trajedi bir şey hiçbir dinde olmaması gerekiyor. Ben dikkati buna çekmeye çalışıyorum. Dönem dönem etnik kimlik üstünden siyaset yapan partilerin aldıkları oydan tırtıklamak için seçim dönemi 3-4 yıl konuşulmamış konular o gün konuşuluyor. Keza yine öyle dini inanç üzerinden meseleye bakanlar, affedersiniz bilmem ne diye bahsederken seçim dönemine yakın daha farklı daha ılımlı, seçmene gel gel yapan ifadelerdir bunlar. Aslında çok kolay, kardeşçe yaşamak kadar kolay bir şey yok. Bunu başaranlar nasıl başarıyorsa, biz bundan çok daha fazlasını yerine getirmeliyiz diye düşünüyoruz. Bunlar doğru değil. Hem inanç hem de etnik kimlik üzerinden siyaset yapan ya da o dönemde oy devşirmeye kalkan insanların samimiyetleri iktidara geldikten sonra belli olur. Mezhep üzerinden siyaset yapanların çok büyük bir ayıp işlediklerini düşünüyorum. Seçimden seçime hatırlayıp, ondan sonra vazgeçtiklerinde de ayıp sayarım. Devlet karşısında 83 milyon her bir yurttaşın eşit olması lazım. İslam dini hoşgörü dinidir ama bunu getirip getirip tarihte yaşanmış olaylar zincirini seçimde kullanmayı da ayıp buluyorum. Hesap hep iktidara gelebilmenin, oy devşirme üzerindeyse o oyu bugün kazandıklarını zannederler, bugün kaybederler. Bizim burada büyük Türk milletinden beklentimiz var. Herkesin de aynı düşünce üzerinde yoğunlaşmasını diliyoruz. O da nedir? Cennet gibi bir vatanda yaşıyoruz, kardeşçe yaşama tercihi çok kolay” diye konuştu.

“CEM EVLERİ ÜZERİNDEN BİR İYİLEŞTİRME OLDU MU?”

Etnik kimlik üzerinden yapılan siyasetin son bulup bulmayacağını da değerlendiren Kırkpınar, “Son bulmayabilir. Ancak AK Parti iktidarı döneminde yapılan işlere bakın. Alevi çalıştayı, roman çalıştayı, kadınlar ile ilgili süslü püslü toplantılar yapıldı. Garip garip bir sürü sen yaptılar. Alevilerin çalıştaydan sonra inanç değerleri üzerinden Cem evleri üzerinden bir iyileştirme oldu mu? Romanların hayatında bir değişiklik oldu mu? Kadın hakları üzerinde bir değişiklik var mı? Yok. Bugün kadın ve çocuk istismarı konusunda Türkiye dünyada ilk 10’a girer” ifadelerini kullandı.