Dolar 34,6410
%0.25
Euro 36,3846
%0.23
Altın 2.915,350
%-0.09
Bist-100 9.640,00
%-0.2

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Başkan Soyer'den 9 Eylül'ün 100. yılı açıklamaları!

Başkan Soyer'den 9 Eylül'ün 100. yılı açıklamaları!

İzmir Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Tunç Soyer, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıldönümünde yapacakları projeleri ilk kez açıkladı.

  • Ege Postası
  • 05.07.2020 - 11:34

Çalışmalara şimdiden başlayan Soyer 100. yılda görkemli bir 100. Yıl Anıtı, 100. Yıl Kurtuluş Müzesi, 100. Yıl Marşı ve 100. Yıl canlandırması yapmayı planlıyor.

Cumhuriyet Gazetesi'nden Hazal Ocak ile röportaj gerçekleştiren Soyer, 26 Ağustos 2022’de Afyon Kocatepe’den yola çıkacaklarını açıklayarak, “Bütün güzergâhı zaman tüneline dönüştüreceğiz. O 14 günü birebir canlandıracağız ve canlı yayımlayacağız. Muhteşem bir 100. yıl başlıyor. İzmir’den bütün Türkiye’ye 100. yılda güçlü bir mesaj vereceğiz” dedi. Soyer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da 100. yıl canlandırması yürüyüşüne katılacağını söyledi.

- Bir yıl iyisiyle kötüsüyle nasıl geçti'

Rüzgâr gibi geçti... Büyük ölçüde tanımaya ve anlamaya çalışmakla geçti çünkü çok büyük bir makine İzmir Büyükşehir Belediyesi. 30 bin çalışanı var. Çok güçlü bir kurumsal yapı. Onu tanımaya çalışmak zaman alıyor.

- Peki... Zorlandınız mı'

Yok, 10 yıl belediye başkanlığı yapmış olmak çok büyük bir rahatlık. Ölçek büyüyor doğru. Zorlaşıyor. Daha büyük hacim ortaya çıkıyor ama ilkeler, kurallar, prensipler, sorunlar bunlar çok benziyor. Çözüm yolları hemen hemen aynı...

- Dönüp baktığınızda geçen sürede neler yaptını? En çok içinize ne sindi'

Pandemi sürecinde ortaya çıkan dayanışma. Yani bu dayanışma belki de İzmir’e bıraktığımız en güzel iz olacak. İnsanlar arasında hep vardı ama hayat bireyselleştiği için giderek uzaklaşılıyor. İnsanlar arasındaki dayanışma duygusu kayboluyor. Halbuki bu, toplu yaşamın en olmazsa olmazı. Şimdi pandemi süreciyle o dayanışmanın ne kadar güzel olduğu tekrar keşfedildi. Çok güçlü bir gönüllü hareketi oluştu. Birbirlerine güçlü bağlarla bağlandılar. 1 yıl içinde yaptığımız en önemli şeylerden biri de İzmir’in bir dünya kenti olduğunu dünyaya duyurmaya çalışmak oldu...

- Son dönemde uğradığınız linci barolarla yaşanan zincirin bir halkası olarak koyabilir miyiz'

Kartopu efekti dedikleri şey bu olsa gerek. Bu uygulanan baskı sizi korkutuyor mesela siz korktukça çürümeye başlıyor. Bütün değerler yok olmaya başlıyor ve böylece aslında toplum geri gidiyor. Kazanımlar yok oluyor. Bugün kıdem tazminatının masada olması tesadüf değil. Barolara uygulanan şey tesadüf değil. Basına uygulanan baskılar tesadüf değil. Hepsi birbirine bağlı. Şimdi toplum çürüme safhasında. O yüzden bu dayanışma çok önemli. O toplumun hafızasını tazeleyen, o toplumun değerlerini tekrar gün ışığına çıkaran, ahlakı, vicdanı, merhameti gün ışığına çıkartan bir şey. Mesele sadece gıda plaketi aldık, oradan oraya götürdük değil. Aslında burada çürüyen topluma bir alternatif yaratıyorsunuz. O yüzden bana yapılan baskılar umurumda değil, daha çok gelsinler. Umurumda değil. Ben nefes aldıkça ben yaşadıkça bu hizmete daha da fazla çalışarak devam edeceğim.

MUHTEŞEM BİR 100 YIL

- Cumhuriyet üzerinden hep ‘Türkiye İzmir’den yükselecek’ mesajı vermiştiniz. Hâlâ aynı düşünüyor musunuz'

Kesinlikle... İlk müjdesini de böylece sizinle vermiş olayım. Cumhuriyet’in 100. Yıl meselesini çok önemsiyoruz. Cumhuriyet’in 100. Yılından önce Zafer’in 100. Yılı var ve İzmir’in kurtuluşunun 100. Yılı var. Yani 30 Ağustos 2022 ve 9 Eylül 2022 var. Çok büyük bir heyecan taşıyoruz. Çalışmayı başlattık. Bir komite kurduk. İzmir’in tarihçileri, hakikaten akil insanları, akademisyenleri, hepsi var. 2 yıl sonrasında 4 tane temel işimiz var:

Birincisi görkemli bir 100. Yıl anıtı tasarım yarışmasıyla belirlenecek. Muazzam bir anıt kazandıracağız. İkincisi 100. Yıl Kurtuluş Müzesi. İzmir’e bütün bu hikâyeyi, kurtuluşun serüvenini anlatan müzeye kavuşturacağız. Üçüncüsü 100. Yıl Marşı. Yani biz 90 yıldır 10. Yıl Marşı’nı söylüyoruz. Vakti geldi bir 100. Yıl Marşı’na ihtiyacımız var. Onu da dört dörtlük jüriyle seçeceğiz, oluşturacağız ve 100. Yıl marşı çıkarttıracağız ortaya. Dördüncüsü de bir 100. Yıl canlandırması.

26 Ağustos 2022’de Afyon Kocatepe’den yola çıkacağız ama o yolculuk tamamen o günün canlandırması şeklinde cereyan edecek. O günün hatlarıyla, kıyafetleriyle, o günün rotası üzerinden çocuklar ne yediler, ne yaptılar o anda... Ne kadar saat o köyde duruld? Akşamında o köyde halay mı çekild? Yoksa bir köy evinde oturup plan mı yapıld? Bütün o 14 günlük hikâyeyi... Bütün güzergâhı zaman tüneline dönüştüreceğiz.

Tarihsel zaman tüneli gibi... 26 Ağustos 2022’den Hükümet Konağı’nda bayrağın çekildiği ana kadar o 14 günü birebir canlandıracağız ve canlı yayımlayacağız. Genel Başkan da katılacak. Ona da söyledim “Ben de yürürüm” dedi. Muhteşem bir 100. Yıl başlıyor. Bunu da İzmir’den biz bütün Türkiye’ye 100. yılda güçlü bir mesaj vereceğiz.

Paris’te Eyfel Kulesi 1789’un 100. yılı için yapılmış. Bizim 100. Yılı anıtlaştırmamız ve çok iyi anlatmamız lazım. Şimdiden başladık. Muazzam görkemli bir 100. Yıl yapacağız. İzmir’in dağlarında çiçekler açtığını göreceksiniz.

ASLİ GÖREVİM KENTİN DOĞASINI KORUMAK

- İzmir’in çevre hedefleri ne boyutta'

Hem çöplerin ayrıştırılması, bundan temiz enerji elde edilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarının daha yoğun kullanılması konusunda önemli adımlar atıyoruz. Daha da atacağız. Belediye başkanının en asli görevinin kentinin doğasını korumak olduğunu düşünüyorum. Bunun dışındaki her şey ikincildir. Yol, asfalt, çöp... O yüzden güne başlarken önce kentin korunmasıyla ilgili ne yapabilirim ona bakıyorum. Günün sonunda da ne kadar iyi koruyabildim ona bakıyorum. Bu, benim için asli meseledir. O nedenle İzmir daha çok doğa dostu, daha çok doğayla barışık bir kent olmaya devam edecek. Pandemi süreci de bize gösterdi ki doğanın sağlığı bozuldukça bizim sağlıklı kalmamıza imkân yok.

İZMİR’İN BÜYÜK TALİHSİZLİĞİ

- İzmir’in en büyük sorunu ne'

İzmir hak etmediği bir yerde. İzmir bir dünya kenti olmasına rağmen öyle değilmiş gibi hayatını sürdürüyor ve bu büyük bir talihsizlik. Bizim İzmir’in ne kadar güçlü bir dünya kenti olduğunu, ne kadar büyük bir potansiyeli olduğunu, tarihsel kimliği ve gelecek vizyonuyla Akdeniz çanağında çok önemli bir misyon üstlenebileceğini göstermeye çalıştık. Onun için birçok yeni adım da atacağız. Enternasyonel fuarını bu sene ilk defa Akdeniz temasıyla yapıyoruz. Akdeniz kentleri konuğumuz olacak. Eskiden hep bir ülke konuğu olurdu, bu sene kentleri konuk edeceğiz Akdeniz temasıyla. Kısacası bunu gerçekleştirebilmek için de uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapmaya gayret ettik. Özetle bütün bunlar İzmir’in dünyadaki bilinirliğini, marka gücünü ortaya koyacak, güçlendirecek.(Cumhuriyet)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.