Başkan Tugay gecikmenin nedenini açıkladı: Karşıyaka Stadı’nda ‘proje' çıkmazı

EGEPOSTASI- Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Büyük İzmir’de yayınlanan 10. Köy programında Birol Soylu’nun Karşıyaka ve kent gündemine ilişkin sorularını yanıtladı.

Karşıyaka’nın kangren haline gelen Karşıyaka Stadı’ndan Girne Tramvay projesine kadar A’dan Z’ye kentin sorunlarına  ilişkin akıllardaki soru işaretlerini gideren Başkan Tugay ayrıca, CHP’li belediyelere negatif ayrımcılık yapılması noktasında merkezi iktidara sitem etti.

“GÜNDEMİMİZ DEĞİŞTİ”

Görevde geçirdiği bin günlük süreci değerlendiren Başkan Tugay, pandemi ve depremin gündemlerinin değişmesinde oldukça etkili olduğunu belirtti ve “Şikayet etmek istemem, zorluklardan dolayı aksamalar oldu demek istemem ama zorluklar yaşadık. Pandemi vardır. Deprem yaşadı. Deprem bina hasarları yaşattı ve kentsel dönüşümün hızlanmasını sağladı. İçinde bulunduğumuz ekonomik durum da belediyenin ekonomik yapısını etkilenmesine neden oldu. Gündemimiz değişti. Biz bu koşullarda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Standart belediyecilik hizmetlerini en iyi şekilde yapıp üstüne projeler yapmakla geçti bin gün. İnsanlarla iletişimimizde önceki zamanlardan mevcut olan kopukluğu büyük oranda giderdik. Vizyonel olduğunu düşündüğüm bazı projeler ortaya koyduk ve yapmaya devam ediyoruz” dedi.

KARŞIYAKA’DA EKOLOJİ ZİRVESİ

Görev süresinin sonuna kadar yapılacak projelere ilişkin de bilgi veren Başkan Tugay, projelerin ekoloji ve sürdürülebilir kentler odaklı olduğunun altını çizdi ve “2 yılda yapacağımız projelerin hemen hepsi hazır. Biz daha çok insanların doğayla buluşması, kent yaşamının daha fazla yeşil dokuyla buluşması için birçok proje yaptık. Yeni ve güzel parklarımız olacak ve bunlar dezavantajlı bölgelerimizde yoğun olacak. Bisiklet yollarımızı mümkün olduğunca artıracağız. Çünkü kent içinde motorlu araç kullanımının azalmasını istiyoruz. Benzinin fiyatının yükselmesi üzücü ama aynı zamanda karbon emisyonu nedeniyle zararlıydı. Biz bisiklet kullanımını artırmak için çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Çarşı’yı baştan aşağıya yenileyeceğiz. Gece gündüz kaliteli bir ticaret ve sosyalleşme alanı olacak. Bunun yanında güzel bir çatı bahçesi projemiz var. Bahçelievler kapalı Pazar yerinin üstündeki teras kısmını tarım alanı haline getireceğiz. Pazaryerini de yenileyeceğiz ve daha ekolojik bir yapı haline getireceğiz. Ayrıca üst kısımlarda bir kent ormanı kuracağız. 39 bin ağaç olacak ve etrafı kapatılacak. Anlattıklarım çevre ve ekolojinin önde olduğu projeler. Çünkü iklim krizi çok ciddi bir sorun. 2 gün sonra 7 belediye başkanımız, genel başkan yardımcılarımızın ve milletvekillerimizin katılımıyla bir zirve gerçekleştireceğiz. Bu zirve umuyorum genel kamuoyunda hak ettiği ilgiyi bulacaktır. Bir sonuç bildirgesi de olacak. CHP’nin içinde konuyla ilgili üst düzey yöneticiler katılacak. Yerel yönetimler gözünden iklim kriziyle başa çıkmak için temiz ve yenilenebilir enerji yatırımlarını ne yönde yapacağımızla ilgili bir çalışma olacak. Birkaç sene sonra daha fazla kuraklık, yangın, doğal felaketlerle ve en önemlisi tarımın etkilenmesiyle karşı karşıya kalacağız ve iklim krizinin bizi ne duruma soktuğunu daha yakından göreceğiz bunu önceden görüp önlemler almak bizim görevimiz. Biz yaptığımız projelerle buna hazırlanmayı hedefliyoruz. Tunç Başkanımızın sürdürülebilir kentler vizyonuna içe bazında katkı koymaya çalışacağız” diye konuştu.

“ANLAŞILDI Kİ PROJELER HAZIRLANMAMIŞ”

Karşıyaka’nın kangren haline gelmiş sorunu haline gelen tartılmalı stat konusunda ‘plan çıkmazı’ yaşandığını ifade eden Başkan Tugay, çözüm için çalışmalarının devam ettiğini belirtti ve “İşin başına bir bakmak lazım. Geçmişi unutmadan konuşmak lazım bu konuyu. Karşıyaka’nın bir stat alanı vardı. O alanda maçlar oynanamıyordu. O zamanlardın İBB Başkan adayı olan Binali Yıldırım ‘Biz bunu yıkalım ve yerine yeni bir stat yapalım’ dedi. Hızlıca bir kararla o stat yıkıldı ve yeni stat için proje hazırlandı. İhale yapıldı ve inşaat çalışmaları başladı. O dönemdeki KSK Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı kentin göbeğinde böyle bir stadın uygun olmadığın belirtti. Bazı vatandaşlar da karşı çıktı ve konu yargıya taşındı. Davalar sonucu yapım durduruldu. O zaman şöyle bir şey oldu: Stat isteyen gençler ve iktidar tarafı var bir de buna karşı çıkan büyükşehir ve ilçe belediye başkanı var. Ben belediye başkanı adaylığında ‘Şehrin merkezinde stat yapılması sanıldığı kadar korkunç değil. Bazı sıkıntılar yaratacak olsa da büyük sorunlar değil’ dedim. Ben Kadıköy Belediye Başkanıyla Fenerbahçe’nin stadı için konuştuğumda, stat şehrin içinde olunca insanlar yürüyerek gidebilir ve trafik olmaz, ayrıca maçtan sonra çevre esnafı için ekonomik hareketlilik başlatılır minvalinde konuştu benimle. Eğer proje düzeltilirse mimari açıdan çok hoş görünecek bir yapıya dönelebileceğini de ekleyip stadın orada olması taraftarı oldum ben. Bu zaman içinde Büyükşehir Belediye Başkanımızı da onayladı ve biz destek olacağımızı söyledik. Merkezi hükümete ‘Buyurun yapın’ dedik. Ama karşılık görmedi. Neden beklediklerini sorduğumuzda ‘Davalar var’ dediler. Ama davların gidişatı belli olmuştu. Stadın yapımının lehine sonuç çıktı. Ben belediyeden istekleri olup olmadığını sorduğumda otopark için encümen kararı istedikleri. Biz bunu da çıkardık. Ama hükümet kanadı yine beklemeye başladı. Ben de Büyükşehir Belediye Başkanımızla konuştum. Merkezi Hükümet’in belli ki bütçe ayırmadığını söylenip stadın Büyükşehir tarafından yapılıp yapılamayacağını sordum. O da stadın Karşıyaka için önemli bir ihtiyaç olduğunu ve yapacağını söyledi. Bu ön görüşmeden sonra biz kulüp başkanımızla birlikte Gençlik ve Spor Bakanımızla görüşmeye gittik. Hamza Dağ da oradaydı. Bakanlık şu anda kaynak ayırmalarının mümkün olmadığını söyleyince ben de Büyükşehir’in yapabileceğini söyledim. Bakanımız da ‘Olabilir’ dedi. Bir protokol yapılması görüşüldü. Görüşmeden sonra ben de Sayın Soyer ile gidip nihai görüşmeyi yaptım. Oradan ihaleye çıkma kararı çıktı. Ama ihaleden önce protokol yapılması gerekiyordu. Bunu için el sıkışıldı. Ama Büyükşehir bürokratları ihale için proje gerektiğini söylediler. Biz o projelerin hazır olduğunu düşünüyorduk ama anlaşıldı ki projeler hazırlanmamış. Ben ihalelerin nasıl yapıldığını anlayamadım. Belediyeye ruhsat başvurusu olması için proje olması lazım. Biz bakanlıktan projeleri istedik ama geri dönüş olmadı. Kulüp başkanımızla görüştüğümüzde projelerin büyükşehir tarafından yapılacağını söyledi. Ama zaten bir mimari projesi var. Bu proje esas alınmadan bir proje yapılırsa mimari projeyi de değiştirmek gerekir. Durum böyle olunca süreç baştan başlar ve yeniden dava yolu açılır. Bunu yaşamamak adına daha önceden mimari projesi hazırlanmış ve mahkemede sunulmuş projenin devamı niteliğinde teknik projelerin hazırlanması gerekiyor. Bu nasıl yapılacak sorunu oluştu. Ben de projeyi yapan kişiye bir ekip oluşturup teknik projeyi hazırlatması önerisinde bulundum. Bu yapılsın biz de Büyükşehir’e sunalım ve ihaleye çıkılsın” ifadelerini kullandı.

“MUHALEFET BELEDİYELERİ BAŞARISIZ OLSUN İSTİYORLAR”

Belediyelere verilen destekler üzerinden merkezi yönetime sitem eden Başkan Tugay, yerel yönetimlerden sorumluluk alanlarının dışında da hizmet beklendiğini ve bazı devlet kurumlarının görevlerini tam olarak yerine getirmediğini belirtti ve şunları söyledi; “Biz bazen şikayet edince abarttığımızı söylüyorlar. Ama bazen bizim hiç ilgilimizin olmadığı, bakanlıkları düzeyinde yapılması gereken hizmetler için belediyenin araç gereçleri, malzemeleri, personeli kullanılıyor. Mesela kaymakamlık bizden 2 personel istedi ve kullanıyor. Bunlar sorun değil, ikisi de kamu kuruluşu ama bazen öyle istekler geliyor ki... ‘Bu bizim işimiz değil’ diyorum. Yani biz daha fazla destek beklerken merkezi hükümete bağlı kurumlar bizden daha fazlasını bekliyor. Ama şu bilinmeli, belediyenin kaynakları azalıyor. Şu anda Büyükşehir Belediye Başkanı suya ve ulaşıma zam yaptığı için eleştiriliyor. Ama bu zamlar da yetersiz. Akaryakıt, elektrik sürekli merkezi hükümet tarafından yükseltilirken ve belediyelere destek artırılmazken…2,5 senede yakıt fiyatı 3 katına çıkıyor. Ama belediye zam yaptığında kıyamet kopuyor. Biz bunlarla nasıl başa çıkacağız! Şu an bizim hayal ettiğimiz gibi bir merkezi yönetim olsa; belediyenin hizmet için aldığı malzemenin KDV’sini düşürür. Şu anda lüks bir araç kullanan kişiyle belediyenin çöp aracının akaryakıt vergisi aynı. Bugün bir sürü konuda belediye olarak açık kapatıp problem gideriyoruz. Ama desteğimiz artmıyor. İşin gerçeği şu: muhalefet belediyeleri başarısız olsun ve bizim siyasi çıkarımız olsun diye düşünüyorlar ve ben bunun etik olmadığını düşünüyorum." 

“BİZİ YOKSULLUKLA BAŞ BAŞA BIRAKANLARA PRİM VERMEYİN”

Başkan Tugay, ülkenin içinde bulunduğu kriz nedeniyle günden güne yoksulluğun arttığına dikkat çekerken vatandaşların akılcı düşünmesi gerektiğini belirtti ve “İçinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntının had safhada olduğu bir ortamda olmaktan mutsuz ve huzursuzum. Ama çözüm de bizim içimizde. Başka bir ülke gelip bizi kurtarmayacak. Ne olup ne bitiyorsa bunu akılcı bir şekilde görüp toplum olarak müdahale etmeliyiz. Lütfen artık hiç kimse gözümüze baka baka bizi adaletsizliklerle, yoksullukla baş başa bırakan kişilere prim vermesin. Siyasette farklı düşünmek doğal ama şu anda milli menfaat diyebileceğimiz… Ülke bir felakete gidiyor. Böyle bir ortamda yalanlar, iftiralar, algı çalışmaları üzerinden başarı elde etmek isteyenlere pirim vermesinler. Bu dönem hep birlikte bilinçlendiğimiz ve doğru şeyleri yaptığımız bir dönem olsun. Her kademedeki yönetimi daha iyi hale getirmek bilinçli toplumla mümkün” ifadelerini kullandı.

TUGAY’DAN VATANDAŞLARA ADA BAZLI UZLAŞI ÇAĞRISI

Geçtiğimiz yıl gündeme gelen ve uzun süre kentin tartışılan konuları arasında olan Bostanlı’daki yatık binaların yıkım işlemlerinin durdurulmasına ilişkin akıllardaki soru işaretlerini de gideren Başkan Tugay, bazı prodesürel işlemler ve davalar neticesinde faaliyetlerin durdurulduğunu belirtti ve “Şehirler Bulvarı kıyısındakiler kaldı sadece, onlar da yıkılacak. Yıkımda gecikme oldu çünkü bazı mülk sahiplerine ulaşılamadı. Onlar yurt dışında yaşıyor ve onlara gidecek tebligatlarla ilgili uzun bir süreç var. Orada bir plan kararı alındı. Özel planlama bölgesi oldu. O plan kararına bir banka ve bir şahıs dava açıp itiraz etti. Mahkeme de orada yürütmeyi durdurma kararı aldı. Yani bilirkişi raporu olumsuz çıktı. Ama çözülüyor ve çözülecek. Ada bazlı plan çalışması için başvurmaya hazırlananlar olduğunu duyduk. Biz plan kararı alırken bütün mülk sahipleri uzlaşırsa ada bazlı planlama olabilir demiştik. Biz bu teklifimizde hala kararlıyız. Orada 131 mülk sahibi var ve birkaç mülk sahibi sürecin yavaşlamasına neden oluyor. Eğer mevzuatla ilgili kolaylaştırıcı şeyler yapılabilir sürecin daha hızlı yürüyebilmesi için” dedi.

TRAMVAY PROJESİNDE ‘PAYLAŞIMLI HAT’ ÖNERİSİ

Girne Tramvay hattına da değinen Başkan Tugay, vatandaşların trafik endişelerinin yersiz olduğunu belirtti ve “Henüz bununla ilgili proje çalışması dahi yapılmadı. ‘Biz bunu yapacağız’ diye deklere edildi ama proje ihalesi yapılmadı sanırım. Proje ihalesinin ardından yapım ihalesi olacak ama o sürece çok uzağız. Fikren bakıldığında Girne’nin trafiği sıkışık zaten. Oraya tramvay koyulursa daha da sıkışır. Ama paylaşımlı yani hem aracın hem de tramvayın geçeceği şekilde olursa trafik olumsuz etkilenmez. Bir yandan sahilden Yunuslar’a kadar giden bir tramvayın bize ne faydası var diye düşünüyorlar. Ama biz Örnekköy ve Zübeyde Hanım’a kadar uzamasını istiyoruz. Böyle olursa çok faydalı olur. Ben trafiği artıracağını değil Girne’deki trafiği azaltacağını düşünüyorum. Umarım yapılır” diye konuştu.