Bayraklı'da Aslan için yürüdüler
Ege-Koop Genel Başkanı ve DSP Bayraklı Belediye Başkan Adayı Hüseyin Aslan, “ Demokrasi ve özgürlük ekmek gibi, su gibi yaşamsal değerdeki ihtiyaçlarımızdandır. Bayraklı da inanç özgürlüğü istiyor, inancına saygı istiyor. Kültürünü, geleneğini yaşatmak istiyor. Çalışanı, emeğinin karşılığını istiyor, sendika istiyor, eylem hakkı istiyor. Bayraklı, artık ciddiye alınmak istiyor, demokrasi ve özgürlük istiyor” dedi.
- Ege Postası
- 27.03.2014 - 11:43
“BU DEĞİŞİMİN İŞARETİDİR; KORKMAYALIM”
Sevgi Yolu Çarşısı’nda kalabalığa hitap eden Aslan, “ Özgürlükten, demokrasiden yana olan, ülkemizin aydınlığı, Bayraklı’nın aydınlığı için el ele, omuz omuza yollara düştü. Bu sevgi seli 30 Mart’ta yaşanacak değişimin de işaretidir. Zaman kötünün iyisine, hırsızın, hırslının küçüğüne, büyüğüne değil; güvene, özgürlüğe ve demokrasiye oy verme zamanıdır. Hüseyin aslan olarak sandıkta birleşelim diyorum. Korkmayalım diyorum. Bayraklı’nın hizmet yolculuğunda önünü açalım diyorum” dedi.
“ZORLU VE UZUN BİR YÜRÜYÜŞ”
Bu yürüyüşün aslında çok uzun ve zorlu bir yürüyüş olduğunu vurgulayan Aslan, “ Benden olmayana hizmet yok diyen başkanlar ortada. Bugün, belediyelere dahi işe alımlarda liyakattan söz edebilir misini? “Benim gibi düşünmüyor, bana biad etmiyor ama; saygı duyuyorum” diyen yerel idarecilerden söz edebilir misini? Hizmet alırken sadece yurttaş olmanız, iş ararken uzman olmak, deneyimli olmak yetiyor mu çoğu zama? Hayır. Sendikalaşabiliyor musunu? Eylem hakkınızı özgürce kullanabiliyor musunu? Hayır. Demek ki biz demokrasinin işletildiği bir kentte de yaşamıyoruz” diye konuştu.
“GELECEĞİMİZ İÇİN…”
Bayraklı’da AKP hükümeti için “Sizi oksijensiz bırakıyorlar sonra da oksijen çadırı veriyorlar, kandırıyorlar” diyen CHP’li belediyenin aynı uygulamayı kendisinin yaptığını kaydeden Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “ “Sen Alevisin, ayağa kalkmam!... “Sen Sünnisin yobazsın!…”, “Sen önümde ceketini iliklemedin, sürüldün!...” diyerek sizi hizmete, saygı görmeye muhtaç bırakmadı m? Emeklerinizi hiç etmedi m? Bugün; demokrasi ve özgürlük nidaları atmak; onlar için artık sadece çelişkidir. Emeği yok sayan, halkı sadece oy olarak gören, “Seçin beni, sırça köşküme çekileyim”, “bana dokunmayan yılan bin yaşasın”, “Siz hiçbir şey yapmayın, tepki de göstermeyin, ama yaşasın özgürlük” , “Yanlış da yapsam beni alkışlayacaksınız, yoksa insan değilsiniz, yaşam alanınızı yok ederim” diyen bu anlayışın dönemi bitti. Evet, bu yürüyüş uzun bir yürüyüş. Bakın biz bu mücadeleyi verirken, korumamız yok. çelik yeleklerimiz yok. Önümüzde, “Çekilin ben geliyorum, ben başkanım” diye bağıran ışıklı sirenler yok. Biz cumhuriyet için yürüdük, demokrasi için yürüdük. Alnımız açık yürüdük. Hesapsız kitapsız yürüdük. Geleceğimiz için yürüdük.”
Yorum Yazın