Dolar 34,6158
%0.17
Euro 36,3574
%0.15
Altın 2.926,050
%0.28
Bist-100 9.660,00
%-1.14

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Beko:Polis cadı avına çıktı

Beko:Polis cadı avına çıktı

​Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen facia sonrasında yaşamını yitiren maden işçilerini anmak üzere İzmir’de düzenlenen ve 35 kişinin gözaltına alındığı 90 kişinin de yaralandığı anma yürüyüşünde uygulanan polis şiddetine tepkiler dinmek bilmiyor. Konak’ta çıkan olaylar sırasında polis tarafından kendisine sıkılan tazyikli su ile yaralanarak hastaneye kaldırılan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, İzmir’de emniyet birimlerinin bilinçli şekilde halka saldırdığını söyledi, “Polis cadı avına çıkmıştı” diyerek yaşananları yorumladı.

  • Ege Postası
  • 15.05.2014 - 17:32
ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Manisa’da 300’e yakın madencinin yaşamını yitirdiği acı kaza sonrasında İzmir’de düzenlenen anma yürüyüşlerinde polis tarafından uygulanan orantısız güç sonrasında açıklamada bulunan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, emniyet birimlerini ve hükümet yetkililerine  yönelttiği istifa çağrısını yineledi.
 
“DEVLET TERÖRÜ YAŞANDI”
“Manisa’da tam anlamıyla bir can pazarı yaşanıyordu” diyerek dün sabah saatlerine kadar sendikanın üst düzey yöneticileri ile birlikte ziyarette bulunduğu Soma’da yaşananları özetleyen DİSK Genel Başkanı Kani Beko, yaşanan facianın ardından İzmir sokaklarını savaş alanına çeviren olaylarla ilgili şöyle konuştu: “Dün akşam ve bugün sabah sadece ve sadece ölen maden şehitlerimizi anmak amacıyla bir saygı duruşu ve basın açıklaması yapacaktık. TOMA’larla barikatlarla işçileri tahrik ettiler. Ve yine polis, TOMA’lar, tazyikli su, gazla halka saldırdı. Ve bir vahşet yaşandı. Tam bir devlet terörüne tanık olduk. Sabah saatlerinde de Basmane’den belediye önüne geldik ve yine TOMA’lar ile karşılaştık. Bize üç kere anons yapmaları gerekirken, temsilcilerimizle görüşmesi gerekirken, hiçbir uyarıda bulunmadan müdahale etmeye başladılar. Yol süresince hiçbir şekilde bizi uyarmadılar ve direkt olarak saldırıya geçtiler. Her yer toz duman oldu.
 
“HEDEF GÖZETEREK BANA TAZYİKLİ SU SIKTILAR”
Olayların başlaması ile birlikte tansiyonun yükselmesinin de sorumlusunun emniyet güçleri olduğunu aktaran Beko, “Sokak aralarında cadı avı başlatıldı. TOMA’lar ve polisler işçileri kovalamaya başladı. Vali ile görüşmeye gittik. O yerinde olmadığından vali yardımcısı ile görüştük. Basın açıklaması yapmak için bize izin verildi. Ardından emniyet amiri ile konuştuk ve bize “İşçilere söyleyin polise taş atmasın, biz de TOMA’ları geri çekelim” dediler. Biz tam işçilerle konuşurken, barikatlar açıldı ve TOMA’ların geri çekildiğini sandık. Hemen yanımda duran TOMA aracı sanki bana özelmiş gibi sol tarafıma ve hedef gözeterek bana su sıkmaya başladı. Dengemi kaybederek yere düştüm. Arkadaşlar beni kaldırdı ve hastaneye getirdi. Yaşananlar sonrasında gaz ve tazyikli su sebebiyle sol kulağımda travma yaşadım ve gözümde de iç kanama meydana geldi. Düştüğüm esnada da bacağımdan yaralandım. Bu bir devlet terörüdür” dedi.
 
“BAŞBAKAN İŞÇİSİNE SAVAŞ AÇTI”
“60 yaşındayım ve 40 yıldır bu mücadelenin içindeyim” diyerek sözlerini sürdüren Kani Beko, “Ben bugüne kadar altına ve işçisine savaş açan bir başbakan görmedim. Sonunda bunları da gördük. Ama biz kolay kolay teslim olmayız” şeklinde konuştu.


 
İSTİFAYA DAVET ETTİ
Sözlerinin sonunda son günlerde sıkça tekrarladığı istifa çağrısını da yineleyerek geçtiğimiz aylarda meclis tarafından reddedilen Soma önergesini de hatırlatan DİSK Genel Başkanı Beko, “İçişleri Bakanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı kesinlikle istifa etmelidir. TBMM’de 15 gün önce iki Manisa milletvekilleri Soma’daki araştırmalarını paylaştı. Manisa’daki madenlerdeki tehlikeleri araştırıp, buradaki tehlikeleri meclis gündemine getirdiler. Buralarda işçi sağlığı ve iş güvenliği olmadığını belgelemişler. Bu işyerlerinde yeterli önlemlerin alınmadığı konusunda bir önerge vermişler ancak bu önerge AKP’li milletvekilleri tarafından reddedilmiş. Bence AKP milletvekilleri tarafından reddedilen önerge doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na gönderilmeliydi. Ancak ne yazık ki, 300’e yakın işçi arkadaşımızın öldüğü o madenin açılışını yapan ve kurdelesini kesen de bizzat bu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı. Kurdeleyi kesmiş, ama sonra işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili bir önlem alınmadığına dair raporlar hazırlanmış. Ve bu reddedilmiş. Bu işçilerin katili ki? Bu olayın sorumlusu ki? Bana göre sorumluların istifa etmesi gerekiyor. Bu kadar acı yeter… Önümüzdeki dönemde iş kazlarında ve iş cinayetlerinde daha fazla işçi ölmemesi için sorumlular istifa etmelidir” dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.