Buca’daki 'bayrak' tartışması büyüyor
Buca’daki Afrin şehidinin evinin karşısındaki NATO Karargahının duvarına asılan bayrakların indirildiği iddiaları üzerine yaşanan bayrak krizinde tartışma büyüyor. Kendisini özür dilemeye çağıran AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Abdurrahman Tosun’a yanıt veren MHP İzmir Teşkilatlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, sözlerinin arkasında olduğunu ve sadece sert üslubu nedeniyle üzgün olduğunu ancak özür dilemeyeceğini açıkladı. AK Parti'nin özür çağrısına MHP'den çok sert yanıt
- Ege Postası
- 07.02.2018 - 12:31
HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI- MHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı ve Birinci Bölge'den Sorumlu Başkan Yardımcısı Bahadır Altınkeser’in Buca’daki Afrin şehidinin evinin karşısında bulunan NATO Karargahı'na asılan Türk bayraklarının indirilmeye çalışıldığı haberleri ardından yaptığı açıklamaya yanıt veren AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Abdurrahman Tosun, Şanlı ve Altınkeser’e özür dileme çağrısında bulundu.
AK Parti Teşkilatlanmadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Abdurrrahman Tosun’un özür dile çağrısına yanıt veren MHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, yine sert konuştu.
SADECE HADİSENİN SICAKLIĞIYLA SARFETTİĞİM KELİMELER İÇİN ÜZGÜNÜM LAKİN KOCAMAN LAKİN..
Bayrak indirme çağrısının yalan haber olduğunu ve provokatif amaçlı olduğunu savunan Başkan Yardımcısı Şanlı, sadece durumun hassasiyeti nedeniyle kullandığı sert ifadeler nedeniyle üzgün olduğunu ancak tüm sözlerinin arkasında durduğunu belirterek,
“Böylesi bir istismar karşısında, hadisenin de sıcaklığıyla bize yakışmayan kelimeler ağzımızdan çıkmış ve kaleme dökülmüştür. Bu nedenle üzgünüm. Lakin, kocaman bir lakin, şehidimizin kanı ve canı üzerinden siyasi rant elde etmek için bu provakatif eylemi tezgahlayan başta ilçe başkanı Mustafa Arslan olmak üzere, sizlere söylediğim tüm sözlerimin arkasındayım. Sizler bu söylediklerimin daha da ağırını hak ediyorsunuz” dedi.
SÖYLEDİĞİM SÖZLERİN ARKASINDAYIM, ÖZÜR FALAN DİLEMİYORUM
Hızını alamayan MHP İzmir İl Başkanlığı Teşkilatlardan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, özür dilemeyeceğini tekrarlayarak, özür dilemesi gerekenin AK Partili Buca İlçe Başkanı Mustafa Aslan başta olmak üzere AK Parti olduğunu vurguladı:
“Özür dilemesi gereken varsa yalan ve yanlış bilgilerle, her türlü provokasyonun olduğu bir ortama insanları çağırarak oradan kargaşa ve kaos yaratmak isteyenler dilesin. Ben söylediğim sözlerin arkasındayım. Sadece kamuoyundan, o sinirler, bunlar daha fazlasını hakediyor o sözler ağzımdan çıktığı için, bize yakışmadığı için üzgünüm. Bu nedenle üzgünüm. Ama özür falan dilemiyorum.”
SİRKLERDE GÖSTERİ YAPAN BİR BOZKURT’A RASTLAMIŞLAR M? BAKSINLAR BİR. BİZİ BAŞKALARIYLA KARIŞTIRMASINLAR
Şanlı’nın özür dilemesini isteyen AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Abdurrahman Tosun’a seslenen MHP’li Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, sirklerde gösteri yaptırılan hayvan örneklemesi yaptı:
“Ülkücü Hareket kimsenin güdümüne girmez. Bizim aklımız bize yeter. Bize akıl vermeye kalkmasınlar. Sirklerde bazı hayvanlara gösteri yaptırıyorlar ya, orada gösteri yapan bir Bozkurt’a rastlamışlar m? Bakınlar bir. Bizi başkalarıyla karıştırmasınlar. Sözkonusu vatan oldu mu gerisi teferruat diyen Atatürk gibi, bizim siyasetten muradımız millete hizmet etmek ve Allah’ın rızasını kazanmaktır diyen Başbuğ Alpaslan gibi, önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben diyen liderimiz Devlet Bahçeli gibi dümdüz bir çizgimiz vardır.”
İKTİDAR KENDİLERİ, VALİLİK, EMNİYET, GENELKURMAY VAR, MÜDAHALE EDECEK OLANLAR ÖNCE ONLAR DEĞİL Mİ'
MHP’li İzmir İl Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, AK Parti Buca İlçe Başkanı Mustafa Aslan’ın sosyal medya hesabından yaptığı yalan haber ve bilgiye dayalı çağrıyla halkı galeyana getirmeye ve kendilerini de bu provokasyonun içine çekmeye çalıştığını savunarak, Genel Kurmay Başkanlığı’nın dahi bayrak indirme olayı bulunmadığı açıklamasına karşın NATO önünde basın açıklaması yapılmak istenmesinin ardındaki nedenin ortada olduğunu ve Ülkücülerin sokak olaylarında bulunmayacağını belirtti ve
“Bayrak asılmasına izin verilmiyor diyerek, sonra da asılan bayraklar NATO’daki Amerikan subayı tarafından kaldırılıyor diyerek kısaca yalan ve dolanla halkımızı galeyana getirmeye çalışılmıştır. Bunun için bir siyasi partinin sosyal medya hesabından duyuru ve çağrı yapılarak şehidin evinin önünde toplanalım diyerek, yayınlar yapıldı. Buca’daki malum şahsın yönetiminden bu tip davranışları nedeniyle herhalde, 15-16 kişi istifa etti geçenlerde. Yönetim noktasında orada sıkıntı var. Herkes kendi işine baksın. Bize istikamet vermeye falan kalkmasınlar. Yani onlar şunu soruyorum; iktidar kendileri. Bu tip bir şey olduğunda müdahale edecek olan Valilik var, emniyet var, Genel Kurmay var. Bunlar hükümete bağlı çalışmıyor mu'” diye sordu.
BUCA İLÇE BAŞKANININ YALAN HABERİNİN DOĞRU OLMADIĞINI EKİP GÖNDEREREK TESPİT ETTİK VE…
Sorumlu siyaset anlayışı göstererek bayrak indirme ya da izin vermeme durumu olup olmadığını tespit etmek için başta Birinci Bölgeden Sorumlu Başkan Bahadır Altınkeser olmak üzere teşkilat mensuplarının Genelkurmay Başkanlığı açıklamasından önce NATO’ya gittiğini ve belirtilen durumun olmadığını tespit ettiğini ve hemen başta Buca teşkilatı olmak üzere partililerine ‘gidilmemesi talimatı’ verdiklerini anlatan MHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Şanlı, durumun şehidin istismar edilmesi ve siyasi rant elde edilmeye çalışılmasından başka bir şey olmadığını iddia etti ve yaşanan süreci şöyle anlattı:
“Olay duyulduğu andan itibaren birinci bölge başkanımızla birlikte durumu takip ediyorduk. Ve ilçe teşkilatlarımızı uyardık. Birinci bölge başkanımız ve teşkilat üyelerimiz zaten şehidin evine taziye ziyaretine gitmişti. Cenazeye katılmak üzere bölge başkanımız gitti, şehidimiz başka bir ilde toprağa verileceği ve hafta sonu evde olunacağı söylendi kendisine. Evinin yerini de biliyorduk zaten. Bayraklar asılıydı ve iki kez arkadaşlarımız böyle bir şey var mı diye hemen gitti. Kontrol ettiler, ne bayrak indirilmesi ne başka bir şey söz konusu olmadığını tespit ettiler. Zaten akabinde Genelkurmay Başkanlığı da açıklama yaptı.
BUCA İLÇE BAŞKANI İLÇE BAŞKANIMIZI ARAYIP ONLARI DA ÇAĞIRINCA…
Genelkurmay açıklamasından sonra mesele kapanır, sulh olur diye beklerken bu defa da AK Parti Buca İlçe Başkanı Mustafa Arslan, MHP ilçe başkanımızı arayarak, olayı protesto edelim, basın açıklaması yapacağız, siz de bizimle olun diye çağırıyor. Yalan beyanla yapıyor bunu üstelik. Ortada bir şey yok. Bizim teşkilatımızı da bu olayın içine çekmeye çalıştılar. Önce şehidimizin evine bayrak astırmıyorlar, sonra asılan bayrağı indirmeye çalışıyor diyerek aziz Şehidimizin canı üzerinden siyasi rant elde edilmeye çalışılması bizleri ziyadesiyle üzdü, morali bozdu. Kan beynimize sıçradı böylesi bir istismar karşısında. Bize genel merkezden on gün önce gelen bir genelge vardı zaten. Genelgede de provokasyona açık sokak hareketlerinden uzak durulması gerektiği belirtilmiş, uyarılmıştı. Ülkenin karıştırılmaya çalışıldığı, Ülkücü hareketin sokakta olmayacağı vurgulanmıştı. İlçe başkanlarımızı uyarmıştık. Oraya gidilmemesi için talimat verdik. O bilgi doğru değil, Genelkurmay başkanlığı da açıklama yaptı, oturun oturduğunuz yerde dedik. Yöneticilerimiz ve üyelerimiz de gitmedi.”
BUNLARIN FETÖ’CÜLERDEN FARKI YOK. SORUMLU YÖNETİCİLER İYOK MU BUNLARI? HADİ KARDEŞİM, GİT BİRAZ UZAKTA OYNA
AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Abdurrahman Tosun’a da sert çıkan MHP’li Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı, Tosun’u ‘boyundan büyük laflar’ söylediğini belirterek, şunları söyledi:
“Bugün bunlara yeni bir isim eklenmiş. Malum partinin başkan yardımcısı Abdurrahman Tosun. Boyundan büyük laflar etmiş. Söylediğimiz sözlerin daha fazlasını hak ediyorlar, hala aynı düşünceyi söylüyorlarsa. Bunların FETÖ’cülerden bir farkı yok. Bunlar o siyasi partide siyaset yapmalarına izin verilmemesi lazım. Nerede bunların sorumlu yöneticisi. Sorumlu yöneticileri yok mu bunları? Bu tür hadiselere sokakta ne zaman çare bulunmu? Yalana neden tevessül ediyorla? Bu Abdurrahman Tosun, boyunda büyük laflar üreterek, bizim üzerimizden meşhur olmaya çalışıyor herhalde. Ettikleri kelamlara bakınca sütten çıkmış ak kaşık sanırsınız. Ya da zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyorlar. Hadi kardeşim. Git biraz uzakta oyna, benden uzakta ol. Çerez yiyecek olursan bir ara uğrarım yanına. Bizler memleketin şu an içinde bulunduğu durumun farkındayız. Hassasiyetimiz bundan dolayıdır. Sorumlu siyaset anlayışı ile hareket etmeye devam edeceğiz. Yoksa biz de sokağa inmeyi biliriz. Ama yalan haberlerle değil. Provokasyon için değil. Sizden istediğimiz de bu yönde davranmanız. Neyin derdindesiniz' Kimi kime şikayet ediyorsunuz. Halkı galeyana getirerek sokaktan ne elde etmeye çalışıyorsunu? Siz yönetmiyor musunuz bu memleket? Gereğini yapın. Sokaklara neden insan çıkarmaya çalışıyorsunu? Provokatif davranmaktan muradınız nedir'”
KİMSE ÜLKÜCÜ HAREKETE İSTİKAMET VERMEYE KALKMASIN
“Kimse Ülkücü hareketin şerefli mensuplarına istikamet vermeye kalkmasın. Bizler bu vatan için bedel ödemiş insanlarız. Şerefli insanlar topluluğuyuz. Kimse ama hiç kimse bize vatan sevgisi, bayrak sevgisi ya da şehidimize sahip çıkmak gibi değerleri öğretmeye kalkmasın. Bunlar için biz bedel ödemiş bir gelenekten geliyoruz” diyen Başkan Yardımcısı Sayit Şanlı,
“Haksız yere zindanlarda yatarken bile işkence görüyor musunuz diyen dış misyonlardan gelenlere, ülkemizi şikayet edecek kadar şerefsiz deyip reddetmiş insanlarız. Haksız yere aldığımız idam kararlarında bile, celladına dönüp ‘Sen işini yapıyorsun, bana hakkın geçecek, hakkını helal et’ diyebilen bir şuurdan geliyoruz. Bize kimse ama kimse vatan sevgisi öğretmeye kalkmasın. Bugün yaşanan sıkıntıların nedenini de çok iyi biliyoruz. Bunları kimler hazırladı, nasıl şirazeden çıktılar biliyoruz. O gün yanlış yapılıyordu, yanlış diyorduk, eleştiriyorduk. Şimdi terörle müzakere değil mücadele etmek gerektiğini belirttikleri için destek veriyoruz. Mesele bundan ibarettir. MHP ve Ülkücü Hareket kimsenin güdümüne falan girmez. Bu eşyanın tabiatına aykırı. CHP, MHP, Saadet ya da BBP yapsa bu açıklamayı anlarım, muhalefet partisi der anlarım. Ama hem iktidarsın hem şikayet ediyorsun. Bunu anlamakta zorlanıyoruz. Vatan tehlikede ise eğer gözümüzü kırpmadan Şehit Fethi Sekin oluruz, vatan hainlerinin karşısında Elif gibi dimdik durup haini alnının ortasından vurarak Ömer Halisdemir oluruz. Mangal gibi yüreğiyle EÜ’yü bölücü köpeklere dar eden Yusuf yüzlü Fırat Çakıroğlu oluruz. Yani bir ölsek de bin diriliriz. Herkes işine baksın.”
Yorum Yazın