Dolar 34,5424
%0.18
Euro 36,0063
%-0.62
Altın 3.005,890
%1.48
Bist-100 9.550,00
%1.94

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Büyük ayıp! Depremzededen kefil olduğu ölen annesinin borcunu istediler

Büyük ayıp! Depremzededen kefil olduğu ölen annesinin borcunu istediler

İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde yıkılan Emrah Apartmanı'nda 2.5 yaşındaki oğlu Barlas'ı ve annesi Fatma Ateş'i (49) kaybeden Yağmur Gürman'dan (27) bir mağaza, kefil olduğu depremde ölen annesinin 6 bin 473 liralık borcunu istedi.

  • Ege Postası
  • 09.12.2020 - 14:50

Annesini, oğlunu ve evini kaybeden, çevresinden gördüğü destekle yeni bir yaşam kurmaya çalışan, depremden geriye yalnızca cep telefonu ve cüzdanı kalan Gürman, acısının ikiye katlandığını belirtip, "İnsanlar tek tek yardım ederken büyük bir mağazanın bu tepkisi hiç hoş olmadı" dedi.

Ege Denizi'nde, geçen 30 Ekim'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde yıkılan Bayraklı'daki Ekran Apartmanı'nın enkazı altında Fatma Ateş ile torunu 2.5 yaşındaki Barlas'ın da aralarında bulunduğu 32 kişi yaşamını yitirdi. Aynı anda annesini, oğlunu ve evini kaybeden Yağmur Gürman (27), yaşadığı büyük travma sonrasında çevresinden gördüğü destekle yeni bir yaşam kurmak için çabalıyor. Deprem sonrası oğlunun gözlerine benzettiği bir kediyi sahiplenen ve ona tıpkı oğluna seslendiği gibi 'Barlito' diyerek seslenen Gürman, annesi ve oğlunun isimlerini de boynundaki kolyede taşıyor. Yaşadığı zor süreçle mücadele eden Gürman, ikinci bir şok ile karşı karşıya kaldı. Bir mağaza, anne Fatma Ateş'in depremden bir hafta önce satın aldığı ve taksite böldürdüğü mobilyaların borcunu, kızından istedi. Depremden geriye yalnızca cep telefonu ve cüzdanı kalan Gürman'dan mağaza, annenin 6 bin 473 TL'lik mobilya borcunu isteyerek, "Nakit öderseniz 800 TL'lik indirim yapabiliriz. Annenizin kefili olarak görünüyorsunuz ve borcu ödemez zorundasınız" dedi. Bunun üzerine Gürman kalan borcun 450 TL'lik taksitini ödemek zorunda kaldı. Deprem anında işyerinde olduğunu anlatan Gürman, "Annem ve oğlum ise evdeydi. Üçüncü günün akşam üzeri enkaz altında kalıp, öldüklerinin acı haberini aldık. Çok zor bir süreçti. Onları kaybedeli 40 gün olacak ilk günkü gibi o acı devam ediyor. Daha acımız tazeliğini korurken, mağazanın depremde ölen annemin kefili olduğum için borcu benden istedi.
Böyle şeylerle karşılaşmak insanı daha kötü yapıyor. Sanki kendileri de bu depremi yaşamamış gibi bu mağazanın bu umursamazlığı hayret ettiriyor. Yalan söylediler. Depremde annemin öldüğünü söylememe rağmen, 'Araştıracağız' diyerek, bir ay boyunca beni oyaladılar. İnsanlar bu mağazaya inanmasınlar, gidip oralardan alışveriş yapmasınlar. 'Anneniz öldü borçlu sizsiniz' diyorlar. Bu hoş bir şey değil" dedi.

'GEÇMİŞ OLSUN, SİZ BAKIN HAYATINIZA'

Annesini ve oğlunu kaybetmenin acısını yaşarken hakkında yasal işlemlere başlandığını anlatan Gürman, "Ne yazık ki hayat acı çekmenize izin vermiyor. Tek başına kalınca her şey üstünüze kalıyor. Bu süreçte çok yardımcı olan oldu. Çok iyi insanlarla karşılaştım. Ta ki bu mağazayla bu yaşadığın sıkıntılı duruma kadar., Annemin ölüm belgesi çıktıktan sonra tek tek borcumuz olan yerlere ulaşmaya çalıştık. Bu firmaya da o şekilde ulaştık. Bana verilen ilk bilgi; 'Bu konu ile ilgili çok başvuru aldık. Gerçek olup olmadığını araştıracağız' oldu. Biz de belgeleri göndererek bekledik. Defalarca arayıp bir gelişme olup olmadığını sorduk. Onlar büyük ihtimalle süreci uzatıp olayların durulmasını beklediler. Bu felaketi beraber yaşadık. Bu Bornova'da olan bir firma. Verilen tepkiler beni şok etti. Gayet rahatlar ve umursamıyorlar. 'Geçmiş olsun, geçer. Siz bakın hayatınıza' şeklinde, konuşmalar yapıyorlar" diye konuştu.

'NAKİT ÖDERSENİZ İNDİRİM YAPARIZ'

Mağazanın sahibine ulaştığını anlatan Gürman, "Nakit ödersem 800 TL'lik indirim yapabileceklerini söylediler. Normal bir ölüm değildi. Biz bu eşyaları depremden yaklaşık 10 gün önce aldık. Şu an hiçbir eşya yok. Bu eşyalar duruyor olsa ben teklif bile etmem. İnsanlar tek tek yardım ederken büyük bir mağazanın bu tepkisi hiç hoş olmadı. Acım ikiye katlandı. Hiçbir şekilde yardımcı olmadılar. 'Ne yapmamızı bekliyorsunuz ki'' dediler. Yasal olarak böyleymiş. Bu işin insanlık kısmı var. Birçok firma arayıp 'Bir ihtiyacınız var mı'' diye sordu. Ben böyle bir yaklaşım beklerdim. 'Borcunuz yok ne ihtiyacınız varsa karşılayabiliriz' denmeliydi. Böyle bir tepkiyle karşılaşınca insan şaşırıyor. Yasalar madem bu şekildeydi ilk aradığımda. 'Borcunuz silinmeyecek' denmeliydi. Resmen olayların durulmasını bekleyerek oyaladılar" dedi. (DHA)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.