Büyükşehir ile tarım kooperafleri arasında büyük sözleşme: Başkan Soyer’dem 338 milyonluk ürün alım sözü
İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Tarımı adıyla başlattığı tarımsal kalkınma stratejisi kapsamında 28 tarım kooperatifi ile 2021 yılı ürün alım sözleşmesi imzaladı. İmza töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Tarımı modeliyle tüm ülkede tarımsal kalkınmayı ve refahı artırmayı hedeflediklerini söyledi. “Başka bir tarımın mümkün olduğunu tüm Türkiye’ye göstereceğiz” diyen Başkan Soyer, 2021 yılında kooperatiflerden toplamda 338 milyonluk ürün alımı yapılacağını müjdeledi.
- Ege Postası
- 27.01.2021 - 12:47
TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- “Başka bir tarım mümkün” sloganıyla yerelde tarımsal kalkınmayı sağlamak amacıyla İzmir Tarımı hareketini başlatan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlediği imza töreni ile taçlandırdı.
Törende, tarımsal üretimde sürdürülebilirliğe önemli katkılar sunan Tarımsal Kalkınma Kooperatifleriyle 2021 yılı ürün alım sözleşmesi imzalandı.
Programa, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yanı sıra İzmir Milletvekili Kani Beko, CHP Parti Meclisi Üyesi Devrim Barış Çelik, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Seferihisar Belediye Başkan Vekili Yelda Celiloğlu, CHP Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu, CHP Karabağlar İlçe Başkanı Mehmet Türkbay, İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis üyeleri, muhtarlar ve 28 tarımsal kalkınma kooperatifinin başkanı katıldı.
KURAKLIĞA KARŞI ÜRÜN ÇÖZÜMÜ
İzmir Tarımı stratejisiyle kuraklık ve yoksulluk tehdidine karşı mücadele edileceğinin altını çizen başkan Soyer, “Bugün başka bir tarım mümkün felsefesiyle uyguladığımız İzmir Tarım stratejimiz çerçevesinde kooperatiflerimizle imzalayacağımız sözleşme için bir araya gelmekten mutluluk duyuyorum. Geçtiğimiz hafta Ödemiş’te aslında Küçük Menderes havzasının tamamında tüm Büyükşehir Belediyesinin üst kadrolarıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım yaklaşımının 6 ana başlıktan oluşan İzmir Tarımı projesini detaylarıyla anlatmıştık. Bu tarım politikamızın Türkiye’de bugüne kadar uygulanan tarım politikalarından ayıran 2 temel fark var. Kuraklık ve yoksullukla mücadele. İzmir tarımı ile tarımda kullanılan yüzde 77 oranındaki suyun yüzde 50 oranında azaltılmasını planlıyoruz. Su tüketiminin yüzde 77’si tarımda tüketiliyor. Dolayısıyla asıl büyük miktar su tüketimi tarımsal üretimde. Dolayısıyla bizim burada gerçekleştireceğimiz tasarruf suyun kullanımıyla ilgili büyük ölçüde rahatlama getirecek. Bu strateji için Küçük Menderes Havzasından başladık. Çünkü havzanın sınırları İzmir sınırları içerisinde. Oradaki politikamızı hayata geçirmek bizim için göstergeleri net olarak görülebilecek bir şey. Yaklaşık yer altı su rezervi 290 hektaton civarında. Biz oradan 900 hektaton civarında su çekiyoruz. Yani biz yeraltı kayanımızın 3 misli su çekiyoruz. Ne kadar fazla kaynak yaratırsanız yaratın bu kadar kaynak kullanımında kuraklık kaçınılmaz oluyor. Dolayısıyla çok ciddi bir kuraklık tehdidiyle karşı karşıyayız. Küçük Menderes Havzasının su kaynaklarının korumak için yegane çözümümüz ürün yelpazesini değiştirmek ve suyun kullanımını azaltmak. Yani çok su tüketen ürünler yerine iklime uygun ve yağmurlarla büyüyen ürünleri tercih etmeliyiz. Bu havzada yaşanan bu kuraklık ülkedeki tüm havzalarda yaşanıyor. Bu nedenle bizim buradaki politikamız tüm Türkiye’ye ilham verecek bir politikanın somut örneğini oluşturuyor” dedi.
“ÜRETİCİYE DESTEK OLMALIYIZ”
Tarımsal üretimi yalnızca üretim değil, toplumsal refah için A’dan Z’ye yürütülecek faaliyetler bütünü olarak gördüklerinin altını çizen Başkan Soyer, “Tarımı sadece tarlada başlayıp biten bir zirai faaliyet olarak görmüyoruz. Ürünün yetiştirilmesini artıdan lojistiği, paketlenmesi, işlenmesi, markalaşması, satışı ihracatı, AR-GE ve eğitim faaliyetleriyle bir büyün olarak görüyoruz. Böylece yoksullukla mücadele ediyoruz. Bu nedenle 6 ayaklı İzmir Tarımı Stratejimizin içinde çok önemli yer tutan üreticilerimize verdiğimiz alım garantisi sözünü kooperatiflerimizle yapacağımız sözleşmeyle yerine getirmenin gururunu yaşıyoruz. Burada 28 kooperatifimizle birlikte iş birliğimizi pekiştiriyoruz. Geçtiğimiz 2 yıl boyunca İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirdiği alımlarla 2019 yılında yaptığımız toplam alım tutarı 125 milyon 377 bin lira. 2020 yılında toplamda 144 milyon 762 bin liralık alım gerçekleştirdik. 2021de bunu artıracağız. BAYSAN, 2021’de 10 bin dönüm arazide kooperatiflerimizle susuz yem bitkisi alımı gerçekleştirecek. Alacağımız yem miktarının değeri 15 milyon lira olarak hedeflendi. Sadece Küçük Menderes için Beydağ’dan 100 ton kestane, Bayındırdan 200 ton salçalık biber ve Ödemişten de 300 ton patates alımı gerçekleştireceğiz. Bu alımları açıklamaya devam edeceğiz. Önümüzdeki 2021 yılı içinde 2020 yılında gerçekleştirdiğimiz alımı iki mislinin üzerinde artırarak 338 milyon civarında bir alım yapmayı hedefliyoruz. Bu alımın 154 milyon lirası süt ve süt ürünleri için ayrıldı. 97 milyonu et ürünlerine, 15 milyonu yem bitkilerine ve geri kalan 72 milyonluk bölümü de diğer ürünlere tekabül ediyor. Başka bir tarım mümkün mantığıyla inşa ettiğimiz bu tarım politikamız İzmir’den başlayarak tüm Türkiye’de yerli ve milli bir tarım politikası inşa etmenin mümkün olduğunu gösteriyor. Bunun için üreticilerimize destek olmak bizim için en öncelikli konu. Çünkü çiftçimiz hak ettiği değeri ve desteği göremezse ülkemizde tarım yapılamaz hal geeliyor ve tarım çöküyor” diye konuştu.
“BAŞKA BİR TARIMIN MÜMKÜN OLDUĞUNU BÜTÜN TÜRKİYE’YE GÖSTERECEĞİZ”
Türkiye’de uygulanan yanlış tarım politikalarının tarımı bitirme noktasına getirdiğini söyleyen Başkan Soyer, sözlerini şöyle sonlandırdı; “Resmi rakamlar Türkiye’de son 20 yılda tarımsal üretimin düştüğünü gösteriyor. Tarımsal üretimin gelişip gelişmediğine baktığımız 3 temel gösterge var. Tarımsal alan miktarı, çiftçi sayısı ve üçüncüsü tarım ekonomisinin büyüklüğü. Son 20 yılda üçünde de düşüşler var. Topla tarım almaları 2001 yılında yüzde 8 oranında, işlenen tarım alanlarıysa son 20 yılda yüzde 12 oranında azalmış durumda. 2008’de 1 milyon 107 bin olan çiftçi sayımız yüzde 48 oranında azalmış. Son olarak tarım ekonomisi büyüklüğüne bakarsak 2020 yılında tarım Gayrisafi Milli Hasıla içerisinde tarım yüzde 10.27 pay alırken bu oran 2018 yılında yüzde 5’e düşmüş. Yani yüzde 50 oranında bir düşüş var. Tüm bu resmi rakamlar ülkemizin içerisinde bulunduğu yanlış politikaların özellikle 8 yıl önce çıkarılan Büyükşehir yasasıyla toplamda 16 binin üzerinde köyün kapatılması sonucunda gerçekleşti. Yani bütün bu sonuçların hepsi birbirine eklenerek tarım politikası bu hale geldi. O zaman sesimizi çok yükseltmiştik. ‘Köyler kapatılması onlar geleceğimizdir, bunların yaşaması lazım’ demiştik. Ne yazık ki o gün o kararanda dönmediler ve 8 yıl boyunca tarım sürekli gerilemeye başladı. Nihayet geçen aylarda bir geri dönüş sinyali gördük ve kırsal mahalleye dönüştürülebileceğini söyledikleri. Ben buradan tüm köylülerimize ve muhtarlarımıza sesleniyorum. Gelin bu hakkı kullanın ve eskiden köy olan köylerimiz tekrar köy olarak hayatlarına devam etsinler Bu bir takım avantajları da beraberinde getirecek. Emlak vergisi muafiyeti, imar ruhsat harçlarından muafiyet, su beldelerinde yüzde 50’lere varan indirim. Evet o zamanki kayıplarımız geri gelmeyecek. Ama hiç olmazsa şimdi buna sahip çıkacağız.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, ülkemize yeniden ‘Köylü milletin efendisidir’ dedirtene kadar devam edeceğiz. Başarılı olmak zorundayız, başarılı olmak zorundasınız. Bu sadece sizin müessesenizle ilgili bir mesele değil. Bu memleket meselesi Bu memlekette değiştirmek istediğimiz ne varsa bunun için çalışmak boynumuzu borcudur. Başka bir tarımın mümkün olduğunu tüm Türkiye’ye göstereceğiz.”
Ürün alım sözleşmesi yapılan kooperatifler
Başkan Tunç Soyer konuşmalarından ardından Bayındır Çiçek Üreticileri (BAYÇİKOOP) Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ersoy Sümerkan, Bademler Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Sever, Bademli Fidancılık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Selçuk Bilgi, Tire Süt Müstahsilleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, İğdeli ve Çevre Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Süleyman Top, Gereli Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mustafa Gerçek, Derebaşı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Küçüker, Hıdırlık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Seval Doğanlar, Dereköy Gökyaka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hüseyin Kanlı, Bergama İlçe Merkezi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Selahattin Sezgin, Pamukyazı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Bülent Savgat, Ulamış K& ouml;yü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Eyyüp Kalaycı, Yayakent Mahallesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Nevzat Ateş, Kaymakçı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Raşit Tatlı, Gödence Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Özcan Kokulu, Demircili Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hüseyin Coşkun, Değirmendere Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Aykut Dikmen, Çaylı Beldesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Osman Türkön, Bergama Hisarköy Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ali Çakı, Örenli Mahallesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ömer Demircioğlu, Yukarıcuma Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Reşat Çakmak, Çömlekçi Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Soner Kılıçarslan, Kozak Çamavlu Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mustafa Kocataş ile Zeytinova Çiçek Süt Bitkileri Peyzaj Üretim Kooperatifi Başkanı Fatih Özcan, Küçük Menderes Süs Bitkileri Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Başkanı Remzi Maltepe, Ödemiş Fidancılık Süs Bitkileri Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Başkanı Olgun Ballı, İzmir İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hüseyin Şengül ve İzmir Tarımsal Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliği Başkanı (İzmir Köy-Koop) Neptün Soyer ile 2021 yılında alınacak 40’ın üzerinde ürün için ürün alım sözleşmesi imzaladı.
Yorum Yazın