Büyükşehir’de Covid antikor testi gerginliği: Millet İttifakı’nda çatlak

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Mart ayı Olağan Meclis Toplantısı ikinci bileşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.
Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen oturumda kahvecilere nakdi destek verilmesi ve 17-25 Nisan tarihleri arasında 6-15 yaş arasındaki öğrencilerin Doğal Yaşam Parkı’na ücretsiz girmesi konuları görüşüldü. Oturuma damgasını vuran konu ise Eşrefpaşa Hastanesi’nde çalışan 30 bin sağlık çalışanı için Covid-19 aşısının etkinliğinin test edilmesi için hastaneye büyükşehir tarafından Anti Spike Antikor Kantitatif Testi'ne ait kitlerin hediye edilmesi konusu oldu.

İlgili önerge AK Parti ve CHP grupları arasında tansiyonu yükseltti. 

KAHVECİLERE NAKDİ DESTEK

Oturumda, koronavirüs salgınıyla mücadelede alınan tedbirler kapsamında uzun süre faaliyetlerine ara verilen kahvehaneci esnafına bin 250 lira nakdi yardım yapılması hususu gündeme getirildi.
İlgili önerge gündemde, “İzmir Kahveciler Odası'nın 03/03/2021 tarihli ve 82042 sayılı dilekçesine konu, 20/11/2020 tarihinde İçişleri Bakanlığı genelgesi ile işyerlerinin kapatıldığı ve birçok esnafın zarar görmesi nedeniyle Belediyemizce nakdi yardım yapılması talep edilmiş olup; 699 esnafımızın her birinin adına 1.250,00 TL nakdi yardım yapılması ve yapılacak bu desteğin Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığına bağlı Sosyal Yardımlar Şube Müdürlüğüne ait ilgili bütçe kodundan karşılanması hususlarının görüşülmesi” ifadeleriyle yer aldı.
Önerge, ‘Acil’ kaydıyla Bütçe, Hukuk ve Esnaf komisyonlarına havale edildi.

23 NİSAN’DA ÖĞRENCİLERE JEST

Oturumda ayrıca 23 Nisan ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında kentte ikamet eden ve kente gelecek olan 6-15 yaş arasındaki öğrencilerin 17-25 Nisan tarihlerinde Doğal Yaşam Parkı’na ücretsiz girebilmeleri önergesi de görüşüldü.
Gündemde, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve bu bayram kapsamında düzenlenen etkinliklerinin ülkemiz açısından önemi nedeniyle farklı illerden ve çeşitli ülkelerden ilimize gelecek olan öğrencilerin (06 - 15 yaş arası) ücretsiz girişlerden yararlanabilmeleri için 4736 sayılı Kanunun 28/01/2002 tarihli ve 2002-3654 sayılı kararnamesine istinaden 17 - 25 Nisan 2021 (Dahil) tarihleri arasında İzmir Doğal Yaşam Parkı'na ücretsiz giriş yapabilmeleri hususunun görüşülmesi” ifadeleriyle yer alan önerge, Bütçe, Aile ve Çocuk komisyonlarına havale edildi.

MECLİSTE ANTİKOR TARTIŞMASI

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Mart ayı olağan Meclis oturumu gündeminde yer alan "Covid-2 Pandemisi süresince uygulanan aşının etkinliğini değerlendirmek için bilinen en yaygın uygulama Anti Spike Antikor Kantitatif Testi, yaklaşan Tıp Bayramı vesilesi ile ilimizdeki aşı uygulaması yapılmış tüm sağlık emekçilerine, İBB Eşrefpaşa Hastanesi aracılığı ile hediye edilerek, kendilerine verilen önem bir kez daha vurgulamak istenilmekte olup; Anti Spike Antikor Kantitatif Testi'ne ait kitlerin satın alınarak, tetkikin İlimizdeki aşı uygulaması yapılmış tüm sağlık emekçilerine ücretsiz olarak yapılabilmesi hususunun; Plan ve Bütçe Komisyonumuzca“Komisyonumuzca alınacak bir karar olmayıp, İ.B.B. Eşrefpaşa Hastanesi bütçesi ile yapılmasında bir sakınca olmadığının” oybirliği ile uygun buluduğuna, Çevre ve Sağlık Komisyonumuzca “Bilimsel olarak konunun yararı konusunda kesin bir görüş olmadığından, halk sağlığı açısından bazı kaygılar yaratabileceği düşünüldüğünden ve ilgili kurum görüşlerinin eksikliği” şeklindeki görüş doğrultusunda oybirliği ile uygun bulunmadığı" ifadeleriyle yer alan önerge ve üzerine yapılan tartışmalar damgasını vurdu.

“ÜCRETSİZ OLARAK BU TESTLERİN HEDİYE EDİLMESİNE KARŞIYIZ”

İlgili önerge hakkında söz alan AK Partili Meclis üyesi Erhan Çalışkan, “İdare bize ücretsiz yapmak istediğini söylüyor ama biz ücretsiz olmaması gerektiğini söylüyoruz. Eğer ki yasal mevzuata uygunsa yapsınlar. Biz, Covid aşınsın etkinliğini değelrendiridk. Belediyemiz otorite midir? Belediyeye böyle bir yetki mi verilmiştir? Hangi kanunda var? Yetkisinde olmayan bir şey yapılıyor. Biz böyle bir leyin pandemiyle katkısı olmayacağını ve kaynak aktarımının doğru olmadığını söyledik. Biz buna kesinlikle oy birliği demiyoruz. Bu yanlış bir karar. Böyle bir kaynağın aktarılmasının ne gibi bir faydasının olacağı çok net bilgi aktarılmalı. İlgili makamlarla görüşülüp görüşülmediğini soruyoruz, ama görüşülmemiş. YA bunun kime ne gibi bir faydası olacka? Biz aşıyı mı ölçüyoruz? Ben, ölçülmek istenen aşının gönüllülerinden biriyim. Devlet ben dahil tüm gönüllülere bu testleri yaptı. Bu son derece yanlış bir teklif ve gerçek amacın ne olduğu izah edilsin. Bu bizim görevimiz değildir, pandeminin tedavisine etkisi yoktur. Yanlış bir karardır. Ben Bütçe Komisyonundayım. Bize gelip bu işin ücretsiz yapılmak istendiği söylendi. Biz de bütçe açısından uygun olmadığını söylüyoruz. İl Sağlık Müdürlüğü ile görüştük onlar da ‘Ne gibi bir faydası olacak’ dediler. Biz ücretsiz olarak bu testlerin hediye edilmesine karşıyız” dedi.

Çalışkan’ın sözleri üzerine konuşan ÖZuslu, şunları söyledi;İ “Ülkemizde uygulan Çin aşısı, etkinliği test ediliş ve kabul edilmiştir. Sağlık Bakanlığınca onaylanıp halkın kullanımına sunulmuştur İlgili önergede aşının etkinliğinin test edilmesi gibi bir ifade yer almamaktadır. Aşının etkinliği FAZ-1, FAZ-2 ve FAZ-3 çalışmalarıyla değerlendirildi. Bunu düzeltmek istedim.”

“GÖRÜŞ FARKLILIĞIMIZ YOK”

CHP Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise, önerge hakkında yanlış anlaşılmalar olduğunu belirtti ve “Çevre ve Sağlık Komisyonu, konuyu meclisin yetkisinde değerIendirerek uygun görmemiş. Ama Plan ve Bütçe Komisyonu da meclisin konusu olmadığı ve hastanenin kendi yetkisinde olan bir konu. Biz bugün Plan ve Bütçe Komisyonu’nun kararını görüşüyoruz. Yani biz bugün bu konunun meclisin karar yetkilerinin dışında olmasını görüşüyoruz. Zaten İBB bünyesinde bir bilim kurulu oluşturuldu. Konu Eşrefpaşa Hastanesi’nin kendi takdirindedir. Eğer yapacaksa kendi bütçesiyle yapmalıdır. Karar bu. Bu açıdan bakıldığında görüş farklılığımız yok” ifadelerini kullandı.

“BU DOĞRU BİR KARAR DEĞİL”

Kökkılınç’ın ardından konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, ilgili önergeyle Sağlık Baknalığı’nın yetkinliğinin tartışmaya açıldığını ifade etti ve Eşrafpaşa Hastanesi’ni eleştirdi. Hızal, “Burada neyi oyladığımız konusunda da tereddüt var. Ama sonuç olarak Eşrefpaşa Hastanesi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetki alanında. Eşrefpaşa Hastanesinin uzman ekibi var. Bütün pandemi dönemince pandemi zincirinin dışına çıkmış. Bunun sebebi Sağlık İl Müdürlüğü değildir. Hastane yönetimi ve İBB’dir. 150 yataklı hastanede yatan yataklı hasta sayısı 3. Son verilere göre günlük aşılama sayısı da 25-30 civarında. Evet kendi bütçesiyle yapılabilir dendin. Ama konu şu: Bir aşının etkinliğini test etmek İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin değildir. Zaten hastanenin salgın sürecinde de bir katkısı yok. Türkiye’de ve dünyada ilk kez aşılmama faaliyeti yapılmıyor. Kuduz ya da benzer aşılardan sonra böyle bir çalışma yapılmadı. Kaldı ki bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın ortaya koymuş olduğu ve tüm ülkede kararları alan bir bilim Kurulu var. İzmir’de bir Bilim Kurulu olması onların karar alabileceği anlamına gelmez. Kaldı ki bu konuda Sağlık Bakanlığının ortaya koymuş olduğu ve tüm tedbirleri alan bir bilim kurulu var. Sağlık Bakanlığı'nın kurmuş olduğu ve takdir edilen çalışmaların zıttı bir çalışma yapılması doğru olmaz diye düşünüyoruz.  İBB bünyesinde bulunan hastanenin bu tarz bir çalışmayı ister sponsor aracılığı ile ister kendi yapsın, mesele bu çalışmanın yapılıyor olması. Madem sponsor arıyorsunuz, yıllık 90 milyon ayırdığınız hastanenin durumunu düzeltelim. Yatan hasta sayısı ortalama olarak 3. Başhekim bir karar alıyor ve bunu bakanlığa gönderiyor. Bilimsel hiçbir temeli olmayan bir konu. İmar meselesinde bir tartışma çıktığında bu meclis çevre sağlık komisyonu kararı doğrultusunda karar almıştı. O gün eleştirmiştik İmar Komisyonu kararı geçerlidir diye ancak art niyetli olarak Çevre komisyonu değerlendirdi demiştik. 3 Tabip arkadaşımız var komisyonda ancak biz bunların kararını bir kenara itiyoruz ancak Eşrefpaşa Hastanesi'nin yapabilmesinin önünü açacak bir kara veriyoruz. Sanki Eşrefpaşa Hastanesi her şeyi yapmış bütün sorumluluklarını yerine getirmiş, şimdi gelmiş testin etkinliğini sorgulatacak. Bu doğru bir karar değil. Bunun mecliste tartışılması bile doğru. Sanki Eşrefpaşa Hastanesi bütün sorumluluklarını yerine getirmiş, salgın boyunca cayır cayır çalışmış. Şimdi de aşının etkinliğini test edecek” dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili KEmal Sevinç ise; "Maalesef gündemimizde olmayan bir konuyu gündeme taşıdı. Taşısak bile kabul edilebilecek bir konu değil. Plan ve Bütçe Komisyonu da olmaz diyor. Hastane çok istiyorsa bir araştırma yapıp etkinliği test edebidir" dedi.

KEŞKE GÜNDEMDE BÖYLE BİR MADDE OLMASAYDI

Gündem maddesi ile ilgili MHP adına söz alan Hakan Şimşek ise, "Büyükşehir Belediyesi'nin bir hastanesi, koronavirüs salgını ile ilgili dünya üzerinde kabul görmüş 5-6 aşı var. Bu aşıların güvenirliğini çok güvenilir laboratuarlardan geçiyor ve farklı sonuçlar çıkıyor. Bunlar için yüz milyonlarca dolar yatırımlar yapılıyor. Bunlar ülkelerin kendi dinamikleri içinde test ediliyor. Benim anlamadığım yada İzmirlilerin anlaması gereken, Büyükşehir'in sahip olduğu bir hastanenin bu aşıların ne kadar antikor üretecek bir araştırma yapması ne kadar doğru olur. Bir taraftan bu harcamanın böyle bir konuda harcama yapılmasının biraz popülizm olması ağır basıyor. Keşke Büyükşehir Meclisi'nin gündeminde böyle bir madde olmasaydı" diye konuştu.

KONU EŞREFPAŞA HASTANESİNE GELDİ

Mecliste yeniden söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, "Konu Eşrefpaşa Hastanesi'nin tartışılmasına geldi. Gündem oranın nasıl çalışıldığı konusu değil. Eğer o konuya getirirsek, İzmir'deki şehir hastanesi bir türlü tamamlanamadı hala çalışılıyor. Eşrefpaşa hastanesini zaten önümüzdeki ay faaliyet raporlarında anlatacağız. Ancak bu hastane her zaman bakanlıktan takdir kazanmış pırıl pırıl hastanedir. İyi niyetli hareket ediyor İBB ve Eşrefpaşa hastanesi. Pandeminin başında da maske dağıtılacaktı kimseye dağıtılamadı ancak İBB Maskematikler ile bunları dağıttı. Eşrefpaşa hastanesi halk için çalışıyor ve sponsor ile faaliyet ediyor. Bu konunun siyaset meselesi yapılacak bir durumu yoktur" dedi.

YANLIŞ BİR ÖNER YAPILMIŞ

CHP'li Meclis Üyesi Fuat Çağlayan ise grubunun açıkladığı fikrin aksine getirilen önerinin yanlış olduğunu belirtti. Çağlayan, "Biz buna komisyon olarak karşı çıktı. nedeni de aşı olduk ve 3 maskeyi 1'E indirdi… Bunun için karşı çıktı.  Burada  belediyenin bir bilim kurulu var. Bugüne kadar da epey iş yapmış. En son da sayın başkanı böyle bir öneri ile gelmişler. Biz öyle bir şey yapalım ki hem yaptığımız işe yarasın hem de sağlık çalışanların işine yarasın diye. Bana göre çok yanlış bir öneri yapmışlar.  Bilim Kurulu'nun önersini sayın başkan kabul etmiş. İşin içinde hekim olunca duygusal yön ağır basıyor tabii ki. Bu konuşmalar yapıldıktan sonra, Plan Bütçe'nin önerisi doğrultusunda onaylandıktan sonra, sayın başkana söyle bir önerisi oldu, 'Çoğu kaygınıza hak veriyorum, yalnız bunu bilim kurulu ile tartışmanız lazım' dedi. Bilim Kurulu'nun bizim görmemiz lazım. Benim soracak 15 sorum var ve eminim ki 13'üne cevap alamayacağım. Bütün arkadaşlarım bu konuyu çok iyi çalıştık" diye konuştu.

Çağlayan'ın ardından söze giren Mustafa Özuslu ise, "Hepiniz her sabah TV'den izliyorsunuz, her TV kanalında aşı ile ilgili bir hocamız var. Orada da görüyorsunuz ki bazen, bir türlü ortak bir noktaya gelinemiyor. Bilim böyle bir şey. Bu olabiliyor. Yapılan bir araştırmada, iki maske ile 1 maske arasında yüzde 1,5 fark var. Hatta direnci arttırdığı için 2 maskenin riski arttırdığı konusunda bir şey yazıyor. Mecliste bunu kendine göre değerlendiriyor" ifadelerini kullandı.

HASTANE KENDİ İÇİNDE KARAR VEREBİLİR

Plan ve Bütçe Komisyon Başkanı Bülent Köklü ise alınan kardan sonrası gelinen noktaya şaşkın olduklarını belirtti ve "Bizim aldığımız karar üzerine buraya kadar geldik. Bizim alacağımız bir karar değil bu. Öneri hastane başhekimliğinden gelmiş. Kendine göre bütçesi var hastanenin. Konunun önemli tarafı, biz plan ve bütçe komisyonuyuz sağlık açısını değerlendirecek değiliz. Biz komisyondan aldığımız kararın arkasındayız, orada açıkça belirtiliyor, karar bizim değil hastane kendi içinde karar verebilir.  Önerge bize gelmiş, bizde komisyonumuza gelmemesi gerektiğini kendi içinde halledebileceğini belirtik. Bizim aldığımız bilgilere istinaden toplam 70 bin kişinin olduğu söyleniyor ve ilk etapta30 bin kişiye yapılacağı söyleniyor, sponsor ile birlikte bu rakamın aşağıya inmesi bekleniyor. Biz arkadaşlarımıza sormadan hiçbir kararın altına imza atmıyoruz" dedi.

“MÜJDE HİÇBİR ETKİSİ OLMAYAN BİR HİZMET”

Tekrar söz alan Hızal, amacın reklam yapmak olduğunu ifade “Testi yapacak olan kurum İBB'nin bir kurumu. Sonuç olarak Eşrefpaşa bütçesi için bizler akara veriyoruz. Gönül isterdi ki bu meclisin o bilim kuruluyla görüşsün. Görüyor ki kurul bu konularda meclise bilgi vermek noktasında uzak duruyor. Popülizmden bahsediliyor. Biz popülizm yapmıyoruz, tartışma açmak da istemiyoruz. Eşrefpaşa Hastanesi daha önce de konuşuldu. Elimde Tunç Soyer tarafından Eşrefpaşa Hastanesi başhekimliğine gönderilen bir yazı var. Yazıda, ‘İlgili testi pek çok sağlık çalışanı kendi imkanlarıyla yaptırmaya çalışmaktadır’ Sanki bu test yapılmak zorunda olduğu gibi Sağlık Bakanlığı bu testi yapmıyor ve İBB yapacak bunu. Bu sizce doğru bir ifade mi? İşte popülizm bu. Biz bugün bunu tartışmasaydı ve önerge buradan çıkmış olsaydı hepimiz biliyoruz ki ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden Tabiplere müjde’ diye reklam yapılacaktı. Müjde hiçbir etkisi olmayan bir hizmet. Biz de bunu diyoruz. Büyükşehirin hiçbir bilimsel dayanağı olmayan hizmetin doğru olmadığını ve hem meclisin hem de şehrin gündeminden çıkarmamız gerekiyor. O bilim kurulu hastanelerle görüştü mü? Ellerinde rapor da yok” diye konuştu.

Özuslu, Hızal’ın ardından konuşarak bir hususa dikkat çekti ve “Şunu vurgulamak isterim. Bilim Kurulumuz ile doktor üyelerimiz tekrar bir değerlendirip yani bu süreç içerisinde Çevre Komisyonu’nun ortaya koyduğu hassasiyet anladığın ve bu hassasiyetleri dikkate alarak yeniden değerlendirme yapacaklarını ifade ettiler” dedi.

“POPÜLİZM HİÇBİR ŞEKİLDE YAPILMIYOR” 

Gündem maddesi üzerine son konuşmayı yapan Kökkılınç, şunları söyledi; “İBB göreve geldiğinden beri katılımcı demokrasiyi önemsedi. Bu, kentin bütün dinamiklerinin görüşüne başvurmak ve birlikte çalışmak demek. Bilim Kurulu büyükşehire görüşlerini aktarmış. Hastane de aktarmış. Konu meclise geldiğinde Çevre ve Sağlık Komisyonu görüşünü belirtmiş ama konu zaten meclis yetkisinde değil. Dolaysıyla bugün bu konu belediye meclisinin yetkisinde değilse ki buna da meclis yetkisine de meclis karar verir. Bu konuda bir takım çekinceler varsa kendi aralarında yeniden görüşürler. Popülizm hiçbir şekilde yapılmıyor. Maskem atikler bunun örneğidir. Antikor testi de bunun bir diğeridir ve yapılırsa faydalarını görebiliriz Dolaysıyla bırakalım da hastane kendi istediği gibi hareket etsin. Hastane hem İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne hem Sağlık Bakanlığı’na hem de Sayıştay’a bağlı ve kontrol ediliyor. Yani serbest hareket edilmiyor. 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında bir hediye verilmek isteniyor.”

İlgili önerge meclis üyeleri halen söz isterken Meclis Başkanı Özuslu tarafından oylamaya sunuldu ve oy çokluğu ile kabul edildi. 

Özuslu’nun meclis üyeleri söz hakkı isterken söz hakkı vermeyerek maddeyi oylaması ve oturumu kapatması ise tepkilere neden oldu. 

Özuslunun kararı sonrası AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi Meclis Üyeleri karara tepki gösterirken, Başkan Vekili Özuslu'ya seslenen  AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Sizin yaptığınız çok ayıp, yaptığınız size yakışmıyor" ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Sevinç ise salondan, “Saçma sapan şeylere imza attırmayın, yazık günah” diyerek çıktı.