Büyükşehir’de yüksek tansiyon: İZBETON sermaye istedi, ortalık karıştı

BERİVAN KAYA/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü oturumu Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON’un sermaye artışına ilişkin önerge komisyonlardan oy birliğiyle geçerek meclis gündemine geldi. Önerge şu şekilde;

İZBETON A.Ş’nin 05/09/2023 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında şirket sermayesinin 986.550.000,00-TL’den 200.000.000,00-TL artırılarak; 1.186.550.000,00-TL’ye çıkarılması kararı doğrultusunda Belediyemizin, İZBETON A.Ş içerisindeki sermaye payının korunabilmesi için, payına düşen (%98,792'sine tekabül eden) 197.584.000,00-TL’lik rüçhan hakkının kullanılarak sermaye artışına iştirak edilmesinin oyçokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe – Şirketler Komisyonları Raporu.

“TAŞIMA SUYLA DEĞİRMEN DÖNMEZ”

Önergeye tepki gösteren AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan, “Şirketlerimizin sermaye artışları ve zararları durmak bilmiyor. Spesifik olarak sorduğumuzda cevap alamıyoruz. İşçilik şu kadar, bu kadar yükümüz var gibi bir şey söylemediler. 5 aydır İZBETON’dan hakkediş alamayan arkadaşlar var. Taşıma suyla değirmenin dönemeyeceği ve her işi yapmaya çalışanın hiçbir işi düzgün yapamaz. Şirketlerin hiçbiri alanlaşmadı. Mesela asfalt dökmesi gereken İZBETON bugün her şeyi yapıyor” dedi.

“İZBETON MÜDÜRÜ İZMİR SİYASETİNİ Mİ DİZAYN EDER?”

AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal ise önergeye ilişkin yaptığı konuşmasında, “Erhan bey durumu özetledi. Biz bu konuyu uzun süredir meclis salonunda paylaşıyoruz. İzBB iştirakleri olan şirketlerin uzaya mekik göndermesini beklemiyoruz. Asgari hizmetleri yerine getirmesini bekliyoruz. İZBETON asfalt vb. ihtiyaçları gidermesi için kuruldu. İZBETON son dönemlerde o kadar çok dallanıp budaklandı ki, müteahhitçilik yamaya başladı. Kat karşılığı gayrimenkuller devredildi. Taşıma işlerine girdi ama geldiğimiz noktada İzBB’den İZBETON’a finansman desteği veriyoruz. Bir şirketin ne kadar kötü yönetilebileceğinin örneğini görüyoruz. Ama inanılmaz bir şekilde koruma kalkanın da olduğunu görüyoruz.Bırakın İzmir’de bir iştirakin kar etmesini nasıl zarar ettiğini bile bilemiyoruz. Veriyoruz da veriyoruz. Bir karanlık kuyu misali atıyoruz nereye gittiğini bilmiyoruz. O kadar dalga geçercesine rapor koymuşlar ki.  Daha önce aktarılan 57 milyon hiç edilmiş. Bu paraları nereye kullandınız? Uzaya mekik mi gönderdiniz. CHP’li belediye başkanları yollarımız yapılmıyor diye bağırıyor. Bornova Belediyesi kendi asfalt şirketini kuruyor. İZBETON ne yapıyor İzBB’den alıyor sonuç sıfır. Siz İZBETON’un başına yönetici olarak bu işlerden anlamayan kişileri atarsanız şirketin geleceği nokta bu olur. Siyasi nedenlerle yönetici atarsanız bu kadar olur. İzBB şirketlerinin neredeyse tamamında siyasi nedenlerle yöneticiler atanıyor. İlk İZBETON konusunu açtığımıza CHP’li arkadaşlarımız İZBETON’un kar ettiğini söylemişti. Bugün geldiğimiz noktada ciddi zarar ediyor. Geçen yıl yapılan bütçe görüşmesinde Aziz Bey dönemindeki ciro ile sizin dönemimizdeki cironun farkını söylemiştim. İZBETON ne yapar, sadece İzmir siyasetini mi dizayn eder? İZBETON siyasi dizayn etmek için kaynak mı harcar” ifadelerine yer verdi.

HIZAL’DAN UYARI: İZBETON YASAKLI HALE GELECEK

İZBETON’un yakın zamanda ihalelerden yasaklanacağını iddia eden Hızal, “ İZBETON Genel Müdürü nereye asfalt yapılmalı diye bu şehri gezmesi gerekirken şehri dizayn etmeye çalışıyor. 6 ayda 400 milyon kaynak ayrıldı. Bu kadar umursamaz bir çalışma olabilir mi?  İZBETON bu 200 milyonla hizmet değil siyaseti dizayn edecek. İZBETON’un girdiği ihaleye başka hiçbir firma girmiyor. Büyükşehir istediği rakama ihaleyi alabiliyor. Olmayan araçların ihalesini yaptılar. İZBETON 90gün sonra araçları tedarik edip Büyükşehir’e verdi. 90 günün ödemesini yapmadı. İZBETON’un milyonlarca lira hak edişi varmış. Kurtarıcı diye kentsel dönüşüme soktuğunuz İZBETON var ya, çok yakın zamanda bu inşaatları bitiremediği için yasaklı hale gelecek. Siz İZBETON istedi diye daire başkanlığını kapattınız” dedi.

“DEVLETTE EK BÜTÇE YAPIYOR”

Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı CHP’li Bülent Köklü ise eleştirilere yanıt vererek, “İZBETON’un 6 iştiraki var. Onlar da sermaye artışı yapıyor. Yani çöpe atılan bir para yok. Ama konu İZBETON olduğunda Özgür Bey’in sevdası mı takıntısı mı var bilemiyorum ama konuşmalar başka boyuta gidiyor. Herkes ek bütçe yapıyor, devlet de ek bütçe yapıyor. Eğer ek bütçe kötü yönetimde devlette mi kötü yönetiliyor. Türkiye’de işsizliğin olduğu bir ortamda istihdam kaçınılmaz. Yok bu kadar para seçimde kullanılacakmış. Bunlar çok yanlış şeyler. 2 ay önce devlet ek bütçe yaptı. Ne dediler? Deprem bölgesindeki eksikliklerin ve onarımı için ek bütçe yapmamız lazım dedi. Koca devlet hazırlıklı değil miydi?” diye konuştu.

Önerge Cumhur İttifakı’nın ret oylarına rağmen meclisten oy çokluğuyla geçti.

BÜYÜKŞEHİR’İN DENETLEME YETKİSİ İZBETON’A DEVREDİLİYOR İDDİASI

Köklü’nün açıklamalarına tepki gösteren Hızal yeniden söz alarak, “Biz meseleyi kişiselleştirerek eleştiri ortaya koymuyoruz. Ben İzmir’in menfaatleri için konuşuyorum. Yapılan yanlışları konuşmaya devam edeceğim. Soyer’le 4 yıldır bu konuları tartışıyorum ama kişiselleştirmiyorum. Eleştirilere verdiğiniz cevap çok gülünç. Önerge üzerinde Komisyon Başkanının cevabına bakar mısınız? Böyle acemi işleri siz yaparsınız, bizde istişare var. Çok kıymetli gayrimenkulleri danışman kararıyla siz verirsiniz biz de bu yok. Burada temel sorun şu, biz o alanların İZBETON’a verilmesi için oy birliği verdik. Büyükşehir derinliği olan bir kuruluş ve yetkileri var. Bu yetkilerin başında denetim yetkisi var. İzBB’nin denetim ekibi, yetersiz bu denetim ekibinin güçlendirilmesi için İZBETON eleman alıyor İzBB’ye veriyor. Böyle bir şey olabilir mi? Devasa belediyenin itibarı bu kadar ayaklar altına alınır mı? Ayak oyunlarıyla bunu yapmanın anlamı var mı? Öneri sunuyorum daire başkanlıkları kapatılsın her işi İZBETON’a verelin. Arkasına bakmazsınızın başkanlıktan, İZBETON’dan geldi diye onaylıyorsunuz. Bu protokole ilişkin görüş aldınız mı? Bir günde protokol geçirilir mi? Bu meclise, İzmirlilere saygısızlık değil mi? 5. Maddede Büyükşehir’in yetkilerinin İZBETON’a devredileceği yazılıyor. Böyle şey olur mu?” ifadelerine yer verdi.

“DEVLET TAŞERON ELİYLE SÖMÜRDÜ”

CHP’li Meclis Üyesi İrfan Önal, “Belediye işleyişini bilmeyenler için açıklama yapma gereği duydum. Belediye iştiraklerinin kar etme amacı yoktur. İZBETON’un önceliği hizmettir. Dışarıdaki bir inşaat şirketiyle yarışmıyor. Mesai hırsızlığı, emek hırsızlığı yağmıyor. Bizim 13 şirketimizden bir tanesi olan İZBETON’un diğer şirketlerden farkı yok.  Belediyede 30 bin emekçimizin çoğu bu şirketlerden temin ediliyor. Yani bizim çalışan arkadaşlarımızın her biri İZENERJİ, İZBETON gibi şirketlerden işe giriyorlar. Bu da devletin vatandaşını korsan bir yolla yarı hakla çalıştırma formülü ve emek hırsızlığı. Biri kamu kurumunda çalışıyorsa memur olarak alınması gerekiyordu. Almamak için daha önce taşeronlar eliyle sömürüyorsunuz. Biz şimdi şirketler üzerinden işe alabiliyoruz çünkü sistem bu. Benim çalıştırabileceğin memur sayısını merkezi hükümet belirliyor. Şirketler eliyle 28 bin emekçimiz diğer şirketlerden gelip denetleme yaparken sorun olmuyor. İZBETON olunca konu karşı çıkıyorlar. İZBETON’un aldığı elemanları yine Büyükşehir alıyor. İZBETON’a verilen yetki yine Büyükşehir’in yetkisi. Büyükşehir adına gidiyor. Ortalığı velveleye verip, rant dediniz. Geçen sene oybirliğiyle yine denetimleri İZBETON mühendisleri yaptı. İZBETON bir yere gittiğini hizmeti öncelemek zorunda. İşsizlik varken en azından asgari üstü bir ücret vermeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

“DENETİM BAKANLIK’TA OLMALI”

CHP Grup Başkan Vekili Murat Aydın ise, “Yasal alanlar dışında hafriyat dökenleri denetlemek için bir kurum daha var, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü. Aslında bu ona da destek olacak. Bütün bürokratlarımız komisyonlara gelip doğru bilgi veriyor her komisyona farklı bilgi gibi bir şey söz konusu değil. Her komisyonun alanı farklı olduğu için bakış açısı ve ağırlık verdiği nokta farklı olur. Komisyon üyelerinin soruları ile konu açılır ve diğer komisyonda konuşulmayan orada konuşulmuş olur. Yani bir komisyona bir lira diğer komisyona iki lira demez” dedi.

“İZDOĞA KENTİN PLANLANMASINA SOYUNDU”

Seferihisar ve Kemalpaşa’da 1/5000’lik Nazım İmar planlarının önergesinin uygun bulunmamasına tepki gösteren AK Partili Hüsnü Boztepe, “Kemalpaşa’nın her tarafında yapılaşma oldu ve gelen başvuruyu değerlendirirken, insanların mülkiyet hakkını korumak için ilkesel olarak reddedildi. İmarla ilgili bir duruma ilkesel bakmak benim kanımca yanlış. İzmir Büyükşehir Belediyesi öyle bir durumda ki, Büyükşehir Belediye Başkanımızın danışmanı Güven Eken’e son bir yıldır devretmediğimiz konu yok. Güven Eken şimdi de İzmir’in tarımıyla, körfez kirliliğine el atmış. Kendisinin önerisiyle İzmir kokudan çıkamadı. Koku 1 yıldır azaldı, bunu inkar edemeyiz. Bu arkadaşımız şimdi de İmar, Şehircilik Daire Başkanlığına soyunmuş. Kentin imarına da bu arkadaşımız el atmış. İmar Dairesi Başkanlığı varken İzmir’in planlamasını bu yapıyorsa ve şimdi de ekoturizm çalışmaları yürütüyorsa İZDOĞA artık kentin planlamasına da soyunmuştur. Ben CHP’li arkadaşlarımızın protokolün arkasında duracağına inanıyorum. Seferihisar’da biz bekledik. 1 ay boyunca karar verilmedi. 1 ay sonra ret kararı verildi. Neden bu iki ilçedeki planlara ret oyu verdiniz. Bırakın vatandaş yapabilirse yapsın. Bizim hayır yapma deme lüksümüz yok” ifadelerini kullandı.

İLKE KARARI TARTIŞMASI

AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise, “Mülkiyetler neresi diye baktım. Bir sonraki maddede Buca’da plan tadilatı yağmışız. Buca’da ilke kararı aranmamış. Belediyenin mülkünün olmasıyla vatandaşın mülkünün olması arasında hiçbir fark olmaması gerekiyor. Bir ilke kararınız varsa bu kimin mülkü olursa olsun ilke kararıdır. Siz Urla’da SİT alanı olan yerde yapabiliyorsanız, Foça’da tarım alanında bir vakıfa eğitim amacı altında yer açabiliyorsanız, Torbalı’da turizm planı yapabiliyorsunuz ve ilke kararı demiyorsunuz. Semt planlamayı bir vatandaşımız nasıl yapacak? Zaten planlasan parsellerin tamamının yapılaştığını göreceksin. Seferihisar’da da aynı durum yaşanıyor. Murat Bey, ilkesel kararı Torbalı’daki oteli geçirirken neden uygulamadınız? Murat Bey not alıyor ama cevap veremiyor. Ben kişisel bir şey sormuyorum. İrfan Bey’e de soruyorum, Foça’da geçirdiğiniz okul yeri parsel bazlı mı yapıldı? Torbalı’da geçirdiğiniz yeri bütünsel mi yaptınız? Matematik Köyü’nde geçirdiğiniz, Urla’da geçirdiğiniz yerleri parsel mi bütünsel ilke kararlarına uyarak mı yaptınız? Bu kadar açık sorularımıza cevap verin” dedi.

“SOYER İMAR AFFINDAN YARARLANACAK”

AK Partili Hızal ise, “Biz burada İzmir plansız dediğimizde havadan söylemiyoruz. Bu verilerden söylüyoruz. Bu ilkesel karar ne kim vermiş. Bana bu ilkesel kararı açıklayabilir misiniz arkadaşlar. Neye göre ilkesel? Mülkiyet hakkı denilen bir şey vardır. O zaman kamulaştırın. Onu yapmıyorsunuz bunu yapmıyorsunuz vatandaş ne yapsın? Kaçak mı yapsın. Zaten yapıyor, bunun sorumlusu da Tunç Soyer. Soyer de imar affından yararlanacak, kaçak yapıyor memleketinde. Belli işleri objektif kurallara göre yaparsınız. X kişiye farklı, Y kişiye farklı yapamazsınız ” diye konuştu.

“AKLIMIZLA DALGA GEÇİLİYOR”

CHP’li Murat Aydın ise, “Arkadaşların bu üslup ve tarzına, insanların tarzına laf çakmaya gerek yok. Anlıyoruz söylediklerini ve kendi fikrimize göre cevap veriyoruz. Cevabı beğenmeyebilirler, kendileri yönetse farklı yönetebilirler ama bunlara bir lafımız var mı?  Ayıp oluyor, bu karşıdakinin aklıyla dalga geçmektir. Dönüp dönüp yok soruyoruz cevap vermiyorsunuz… Gerek yok bunlara. Sizinle hemfikir değiliz, hemfikir de olmak zorunda değiliz. Dönüp dönüp neden aynı şeyleri konuşuyoruz. Hiç değilse neden anlaşamadığımızda anlaşalım. 4,5 yıl oldu, biz size ilk kez mi cevap veriyoruz? Görüşümüzü ve yönetim anlayışımızı beğenmeyebilirsiniz bu doğal bir şey” ifadelerini kullandı.

YILDIZ, AYDIN’DAN ÖZÜR DİLEDİ

Gündem dışı söz alan AK Partili Yıldız, “Çarşamba günü ben Murat Aydın’a bir okulla ilgili bir evrak teslime etmiştim. O evrağın içeriği noktasında o da cevap vermişti. Ben sonra konuyu çalıştım ve kendisinden özür dilemek istiyorum. Evrakla ve ortaya atılan konularla ilgili kendisinden özür diliyorum,çünkü ben kendisini zora soktum. Aslında kendisini bizim verdiğimiz evrak üzerine çıkıp okulun yüzde 48 seviyesinde olduğunu söyledi. Meclisin başına İZBETON’u tartıştık. 3 aydır kooperatifler üzerinden İZBETON’u tartıştık” dedi.

“HEVAL SAVAŞ KAYA’YI İSTİFAYA DAVET EDİYORUM”

Yıldız açıklamasının devamında İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’yı sert sözlerle eleştirerek, “ Sayın Aydın’ı kimsenin böyle bir zor duruma düşürmeye hakkı yok. Eksik ve yanlış bilgi vermeye hiç hakkı yok. Kendisini artık belediyenin üstünde gördüğü için konut yapıyor, kendini denetliyor, muhtemel bir yerlerde aday olma niyeti içerisinde ki siyaset de yapıyor. İzBB’nin değerlerini bu kadar ucuzlatmaya Genel Müdürün hakkı yok. Ben kendisini meclis üyesi olarak istifaya davet ediyorum. Kooperatifler üzerinden yetkisini aşıyor,Grup Başkan Vekilini cevap veremeyecek hale getireceksin, İl Başkanıyla kooperatifler üzerinden işlerin içerisinde olacaksınız ve genel sekreteri zora sokacaksınız. Devletin malını gidip teminat mektubu almadan senedi kabul ederek, insanların konut umudunu ve belediyemizi milyarlarca lira zararı karşı karlıya getirecek eylemlere imza atacaksın, bunları biz söyledikten sonra sermaye artışı getireceksin. Bu durum sadece Aydın’ı değil, Soyer’i ve Genel Başkanınız Kılıçdaroğlu’nu da zora sokuyor. Kılıçdaroğlu buraya temel atmaya geldi. Aydın, maddeleri yanlış yorumladığımızı söyledi. Okulda istinat duvarları bile tamamlanmamış. Yüzde 48 inşaat seviyesi bu mu? Bir inşaatın kabası yüzde 40’ına denk gelir.  Grup Başkan Vekilini bu duruma düşürmeye genel müdürün hakkı yoktur, bu belediyenin bütçesini kullanarak siyaset yapmaya bir genel müdürün hakkı yoktur. Bugünden itibaren o koltukta oturmaya hakkı yoktur. Soyer bunun hesabını sormalıdır. Siz bir okulu bitiremiyorsanız, sonra kalkıp Şehir Hastanesi niye bitmedi derseniz, adama okulu da Opera Binasını da, battı çıktıları da, tünelleri de sorarlar. Bütün beceriksizliğinizin temelinde İZBETON’un beceriksizliği yatar. Soyer’e iletiniz, bu genel müdürün derhal istifa etmesi gerekiyor. Bunun yaptığı eylemlerden sonra altından milyarlarca lira tazminatla kalkınamayan bir Büyükşehir Belediyesi olacak” diye konuştu.

“HASTANE AÇILDIYSA TEDAVİ OLALIM”

Yıldız’a yanıt veren Aydın ise, “Bu üslubu benimsemiyorum. Kendileri bunu doğru bulabilirler. Özür diliyorum diye başlayıp laf çakıp bu duruma düşürdü demek… En azından bu benim üslubum değil. Genel müdürümüzü istifaya davet edebilirsiniz ama kullandığınız sıfatlar size de bu meclise de yakışmaz. Hukukçuluğuma duyduğu saygıyı bile kinaye ile ifade etmesi yakışmaz. Ben hiçbir zaman arkadaşıma sen ne anlarsın demedim. Bu meclisin zamanına, insanların zamanına yazık. Okul inşaatı ile ilgili verdiğimiz seviyeyi yanlış bulabilirsiniz, ben inceleyeceğim belki yanlış bilgi vermişimdir. Yanlışsa bu mecliste yanlış olduğunu söylerim. Ama bunu söylemeye çalışırken o tarza gerek yok. Sizin yarattığınız kriz herkesin işini etkiliyor o yüzden şirketler sermaye artırımı istiyor, inşaatlar yarım kalıyor. Bayraklı Şehir Hastanesi bitti mi, hayır. Açtıysanız gidip tedavi olalım. 2011’de söz verdiniz 2023 yılında hala bitmedi. Bu hastane, hasta garantili yap işlet devret modeliyle yapıldı. Dönüp dönüp aynı şeyleri tartışmamızın bir anlamı yok” dedi.

“ORGANİZE İŞLERİN SORUMLUSU SOYER”

Aydın’dan sonra söz alan Hızal ise, “İzBB’nin görevleri belli, yapmadıkları bellidir. Bizim ortaya koyduğumuz eleştirilere cevap vermeyip bizim üslubumuzu eleştirmelerini kabul etmiyoruz. Biz hastane bitti mi dedik? Hangi arkadaşımız çıkıp hasta kabul var dedi? Gecikmelerin olduğunu sürenin düşürüleceğini söyledik. Bu şehrin Belediye Başkanı çıkıp, “Çiğli Artıma Tesisi’nin revizyonunu yaptık” dedi. Yüzde 7 seviyesinde yapıldı. Parayı da kaptırdı.  Sizin sapla samanı karıştırdılar diyerek konuları itibarsızlaştırmanıza müsaade etmeyeceğiz. Hızlı tren bitmedi biz de kabul ediyoruz. Kimseye yalan söylemiyoruz. Size gelen yanlış bilgiyi söylediğimiz de üslup yanlış diyorlar. Murat Bey’in üzüldüğünüze üzüldük. Ben burada İZBETON’un sizi çok sıktığını biliyorum. Bir gün belediye önüne gelecekler ve sizden hesap soracaklar. Organize işlerin sorumlusu Mustafa Tunç Soyer’dir. Organizasyonun başı da Soyer’dir. Soyer, ihalelere kimsenin girmediğini bu yüzden İZBETON’un ihaleye girdiğini söylüyor. Siz burada Dire Başkanlığını kapatmak için önergeyi gizlice önümüze getirdiniz. Hırsızı yakalayan daire başkanını cezalandırdınız” diye konuştu.