CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel gündemi değerlendirdi
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İzmir ziyareti ve gündemdeki gelişmeleri katıldığı televizyon programlarında değerlendirdi. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın İzmir'deki Başbakanlık Ofisi'nde gerçekleştirdikleri zirveyi değerlendiren İl Başkanı Yüksel, "0 ay oldu açılalı, önemli toplantılar yapılacak, önemli isimler ağırlanacak, Bakanlar Kurulu burada toplanacak, İzmir’in sorunları havada kalmayacak dendi ama süreç boyunca hiç kullanılmadı" dedi. CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel gündemi değerlendirdi
- Ege Postası
- 11.03.2016 - 13:08
STK'LARLA BULUŞUP BÜYÜKŞEHİRİN TÖRENİNE KATILACAK
Sayın Genel Başkanımız İzmir'e geliyor. Parti olarak Ortak akılla yönetmeyi ve Sivil Toplum Kuruluşlarını çok önemsiyoruz. Önce EGİAD’ ın programına katılacak, ardından SODEM zirvesiyle birlikte kentle buluşacak. Sayın Genel Başkanımız ayrıca, Cumartesi günü Üçkuyular iskelesinde,İzmir Büyükşehir belediyemizin yeni arabalı vapuru hizmete sokacak olması sebebiyle düzenlenleyeceği törene de katılarak, İzmirlilere buradan seslenecek. Türkiye’nin ekonomik sorunları var. Coğrafyamız, Ortadoğu cehenneme dönmüş durumda.Güneydoğu aynı şekilde, 3 milyon insan Türkiye’ye gelmiş. Onları örnek alan diğer ülkelerden vatandaşlar da aynı şekilde gelmeye devam ediyor. Güneydoğu Anadolu bölgesinde kentler boşalıyor. AKP’nin yanlış dış politikaları sonrası oluşan bu durumda bütün komşularımızla ilişkilerimiz bozulmuş. Rusya ile de bozulduktan sonra turizm ve tarım büyük derecede etkilendi. Önümüzdeki sezonda büyük kaygılar var. Biz CHP iktidarında teşvik politikalarını kökten değiştirmeyi düşünüyoruz. Üretimi teşvik ederek, sektörel anlamda teşvik etmeyi düşünüyoruz. Bütün çevremiz üçüncü derece teşvik bölgesi fakat İzmir birinci derece teşvik bölgesi… Bu olumsuz etkiliyor. Manisa organize sanayisinde yer bulamıyorsunuz. İnsanlar fabrikalarını, iş yerlerini oraya taşıyor. Buralardan göç ediyorlar. Genel başkanımız bu sorunların tümüne değinerek, çözüm önerileri sunacak. Ayrıca iş adamlarının sorunlarını dinleyerek, CHP iktidarında, yaşanan sıkıntılara çözüm önerileri sunacak
ÇİPRAS, BAŞBAKANLIK OFİSİNİ DAHA FAZLA KULLANIR
Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın İzmir zirvesi ve mülteci sorununu da değerlendiren İl Başkanı Yüksel, “Başbakanlık Ofisi’nde ilk etkinlik yapıldı bu yönden sevindirici bir durum.Aslında biraz da ironi var. 10 ay oldu açılalı, önemli toplantılar yapılacak, önemli isimler ağırlanacak, Bakanlar Kurulu burada toplanacak, İzmir’in sorunları havada kalmayacak dendi ama süreç boyunca hiç kullanılmadı. İlk kez önemli bir toplantıya ev sahipliği yapıyor. Komşu başbakan geldi. Önemli bir gelişme fakat 10 ay boyunca bir kez bile kullanılmaması 7 Haziran seçim yatırımından başka bir şey olmadığını gösteriyor. Başbakan Çipras’a 'siz de kullanırsınız' demiş galiba. Çipras bile daha fazla kullanabilir. Başbakanlık ofisleri insanlara bir şey kazandırmıyor. İnsanlara bir şey kazandıracak hangi sorunu çözüme kavuşturdunu? Körfez Projesi’ne 3 yıldır ÇED verilmiyor. Büyükşehir Belediyesi elinden geleni yapıyor. TCDD ile ortak bir projedir. TCDD de dip derinliğini artıracak. Daha büyük gemilerin limana girmesini sağlayacak. Liman para kazanacak. Ne o yapılıyor ne de izin veriliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi tek başına Fuar İzmir’i yaparak Türkiye’nin en büyük fuarını yapıyor. Kavşak problemi var bir türlü çözüme kavuşturulmuyor. ESBAŞ’ta ki sanayiciler reklam yapıyoruz, 7 dakikada havaalanındasınız diyorlarmış. Misafirleri tekrar telefon açarak daha 70 dakikadır çıkamadık diyorlarmış. Yeni yol ve kavşaklar açılmıyor. Tabi İzmirli bunu bilmiyor. Yarımada’da baraj problemi oldu. Hükümet programından çıkardı. Büyükşehir programına aldı. Fakat iptal edildi. Gerekçe ise içme suyu ihtiyacı yokmuş. Arıtma deyince zaten İzmir saniyede 6 litre, Ankara ve İstanbul 4 litre arıtabiliyor. Ankaralıların vay haline… Dişlerinizi fırçalarsanız, diş hastalıklarına yakalanırsınız” diye konuştu.
EGE DENİZİ ÖLÜM DENİZİ HALİNE GELDİ
Yüksel, Suriye’deki iç savaştan Ege Denizi’ne taşınan facialarla kıtanın kanayan yarası olan mülteci sorunu hakkında da, “Mülteci sorunu söylediğim gibi dünyanın en büyük sorunlarından biridir. Savaş politikasının Ortadoğu’da oluşturulmasıdır. Emperyalist ülkelerin kendi çıkarları için bu savaş oluşmuştur. Biz de yanlış dış politikalarımız sonrası savaşın içinde bulunduk. Denetim yok. Kötü koşullarda geçişler yapılıyor. Hastalık, terör denetimsiz şekilde giriyor. Önemli bir kısmı için Ege Denizi’nin mavi suları ölüm çukuru haline geldi. Avrupa’nın bu çığlıkları duymaması mümkün değil. Avrupalılar Türkiye ile pazarlık yapıyor. Almanya Türkiye’yi engellemek için al sana para verelim diyor. Türkiye’de bir çok sorun var. Demokrasi sorunu var. Bunu pazarlık olarak değerlendirmek kötü bir durum…” açıklamasını yaptı.
DİKİLİ'YE GERİ KABUL MERKEZİ İSTEMİYORUZ
Yüksel mülteci sorununa paralel olarak Vali Mustafa Toprak tarafından yalanlanmasına rağmen gündemdeki yerini koruyan ‘Dikili’ye geri kabul merkezi’ iddiasını da değerlendirdi. CHP İl Başkanı, “Bu konu gündemde… Ateş olmayan yerden duman çıkmaz demişler. İlk önce lafı çıkıyor, sonra gerisi geliyor. Dikili’ye zarar verecek bir "Geri Kabul Merkezi" istemiyoruz. Turizm ve tarım dip yapmış, Dikili’de ikisi de olduğu için daha fazla zarar görmesi düşünülemez” diye konuştu.
İŞSİZLİĞİ YARATAN AKP İKTİDARI
CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, " İzmir'de 250 bin işsiz var neredeyse 150 bini bizim partilimiz" diyerek, İşsizliği yaratanın AKP iktidarı olduğunu söyleyerek şunları kaydetti.
“Büyük bir işsizlik var. İzmir’de daha önceki rakamlarda 250 bin işsiz vardı. Bunun 150 bini bizim partilimiz. Bu işsizliği yaratan AKP iktidarıdır. 2002’de büyük bir kriz sonra iktidara geldiğinde yüzde 8,2 işsizlik vardı. Sonra bu oran yüzde 10’ların üzerine çıktı. İzmir’de yerel yönetimlerde biz olduğumuz için çok iş talebi var. Bizim belediyeler olarak bunu çözme imkanımız yok. Büyükşehir Belediyesi yatırım yaptıkça istihdama katkısı oluyor fakat yapabildiğimiz onlardır. Bayraklı, Bornova, Çiğli gibi belediyelerimiz işsizlere eğitimler vererek sanayide iş sahibi yapmaya çalışıyoruz. En çok eleştirildiğimiz konuların başında geliyor, 'İş talebimizi karşılamıyorlar. İş bulamadı, ilgilenmedi' gibi eleştiriler var. Her il başkanı sonrası CV’ler yenileniyor. Çoğuyla görüşüyorum fakat görüşmek yetmiyor. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz” mesajlarını verdi.
‘BİZSİZ OLMAZ’ PROJESİ
Parti içi çalışmalara da değinen Yüksel, son aşamaya gelen ve yakında başlaması beklenen "Bizsiz Olmaz" projesi hakkında da bilgi verdi. Yüksel şöyle konuştu;
Bizsiz olmaz projesini önemsiyorum. Geçmiş dönemlerde partinin çeşitli kademelerinde görev yapmış kişilerin ve yeni kişilerin bu projeye katkı sunmasını istiyorum. İl kongresinde sonra ilçe başkanları, belediye başkanları, ilçe kadın ve gençlik kolları başkanları, yönetim kurulları, eğitim sekreterleri, parti eğitmenleri ile bir araya gelerek toplantılar yaptık ve önümüzde bir hedef koyduk. İzmir’de yüzde 45 olan oylarımızı yüzde 60’lara çıkarmaktır. Bütün CHP'lileri bu hedef nasıl kilitleyebiliriz diye çalışmalar yapıyoruz. Bunun ilk adımı olan sandık bazlı örgütlenme modelinden geçmektedir. Daha önce 2 seçim geçirerek bunun meyvelerini toplamıştık. Bugün yeniden revize ederek, daha da genişleterek Genel Merkez’le birlikte hayata geçireceğiz. Her sandıkta bir örgüt olacak. 3 kişi diyordum ama 6 kişi olsun istiyoruz. Eğitmenlerimiz eğitecekler. Eğitimden sonra sandıkta ne kadar insan oy kullanıyorsa, 100 aile mi oy kullanıyor, O örgüt 100 aileyi ziyaret edecek. Evlerine gidip ahkam kesmeyeceğiz. Gidip, 'Biz CHP’nin bu mahalledeki temsilcileriyiz. Tanışmaya geldik. İhtiyaçlarınızı karşılamaya geldik. Sohbet edeceğiz' diyeceğiz. Sohbet esnasında örgütümüz tespit ettiği eksiklikleri karşılayacak. Yeri gelince boya yapamayan ailelerin evleri boyanacak. Eksiklikleri tamamlanacak. İyilik yaparak ailenin güvenini ve dostluğu kazanacağız. İyi kötü de oylarının nereye vereceğini tahmin ederler. Hem seçmen kazanıyorsunuz hem de dostluğunuz gelişiyor. Bizim sorunumuz, milletvekili gelir kendimize yakın olan kahvehanelere ve derneklere götürülür. Bizim gibi düşünmeyen insanlara ulaşamayız. Biz bir şekilde gerçek seçmene ulaşacağız. Danışma Kurulu toplantımızı da yapacağız. Daha da genişleterek sürece herkesi dahil edeceğiz.
Yorum Yazın