CHP İzmir'in kadınları karanfil dağıttı

'YAĞMUR UYGUR/EGEPOSTASI - CHP İzmir İl Kadın Kolları 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi kadınlarla Konak Kemeraltı girişinde bir araya gelerek karanfil dağıttı. İl Başkanı Nurşen Balcı’nın yaptığı basın açıklamasında Dünya Kadınlar Günü’nün tarihi anlatılarak “bugün bir kutlama değil Anma günüdür. Kadının emek mücadelesine adanmış olan bu gün; ABD’nin New York kentinde kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmak için verdiği mücadelenin adıdır. Tekstil fabrikalarında çalışan kadın işçilerin insanlık dışı çalışma koşullarına ve düşük ücrete karşı başlattığı grev sonucunda çoğu kadın olan emekçi kadınlar can vermiştir. 8 Mart Dünyada kadınların yüzyıllardır yürüttüğü özgürleşme mücadelesinin anıldığı ve kadınların güncel taleplerini ifade ettiği bir gündür. Biz Kadınlar tüm dünyada ve ülkemizde 8 Mart’ta Eşitlik; Özgürlük; Cinsiyetten kaynaklı her türlü ayrımcılığa karşı isteklerimizi daha yüksek sesle dile getiriyoruz. 8 Mart tüm dünyada ve ülkemizde daha huzurlu yaşama isteklerimizi dile getirdiğimiz dayanışma günüdür. Biz kadınlar yılın sadece bir günü değil 365 gününde de eşitlik istiyoruz. Nasıl ki toplumun yarısını biz kadınlar oluşturuyorsak haklarımızı da talep ediyoruz” dedi.

“DURUMUMUZ İÇLER ACISI”

2018 yılında kadınların içler acısı bir durumda olduğunu ifade eden Başkan Balcı AK Parti’nin iktidara geldiği günden bugüne kadına olan bakış açısında yaşanan değişiklikleri sıraladı. Başkan Balcı “Ancak 2018 yılında geldiğimiz nokta; Biz kadınlar için maalesef ki içler acısıdır. Emeğimiz; özgürlüğümüz; kazanılmış haklarımız risk altındadır. AKP İktidara geldiği günden bu güne kadar Kadın Haklarında giderek geri gitmeye başladık. Bunun nedeni de iktidar da bulunan kişilerin bu konu ile ilgili söylemlerin bazıları; 15 yıldır söylemleri ile kadını, iş ve sosyal hayattan uzaklaştırmaya çalışan; işsizliğin nedeninin kadınların çalışması olduğunu söyleyen bir anlayış, kendisinden iş isteyen biz kadınlara Bakanın söylemi “Evdeki işler yetmiyor mu” diyen anlayış, Yaptıkları söylemler ile kadına şiddeti; tacizi yoksayan; önemsiz gören bir anlayış, Çocuklara yapılan istismarın en güvendikleri kişiler olması gereken öğretmenleri tarafından yapılan “Bir kereden bir şey olmaz” diyen bir anlayış ki; bunun Aile’den Sorumlu Bakan ve bir kadın olması içimizi daha çok acıtmaktadır, Çocuk sayımız; Nasıl doğuracağımız; Nasıl giyineceğimiz; kahkaha atıp atmayacağımız, kısaca nerede; nasıl davranacağımız Bizim Kararımızdır. Biz Kadınlar bu toplumun yarısıyız. Kadınız; anayız; kardeşiz; eşiz. Kimse bize neyi nasıl yapacağımızı söylemesin. Kısaca; Biz Kadınların AKP iktidarında sosyal statümüz; yaşama katılımımız sistemli bir şekilde geriye doğru gitmiştir. Mustafa Kemal Atatürk biz kadınlara pek çok ülkenin kadınlarından çok daha önce yaptığı devrimler ile bu hakları vermiştir. AKP İktidarı sosyal; siyasal ve ekonomik anlamda yaşamın dışında bırakmaya çalıştı biz kadınları.  Bunun pek çok örneklerini hepimiz yaşamımızda görüyor ve yaşıyoruz. İktidardakilerin kullandıkları nefret dili yüzünden; kendileri gibi olmayan; giyimini; kuşamını davranışlarını beğenmediği hiç tanımadığı kadına dahi şiddet uygulamaktan çekinmiyor. AKP iktidarında Kadına Yönelik Şiddet %1400 arttı. Kadın Cinayetlerinde sanıklara tahrik indirimi uygulamak neredeyse yapılması gereken bir uygulama haline aldı. Küçük yaşta kız çocuklarına rızası vardı kararları alındı. Kravata göre cezai indirim yapıldı. Tecavüzcüsü ile evlenen serbest bırakılsın istendi. Müftülere nikah kıyma yetkisi verildi. AKP İktidarında kadına şiddet; taciz ; kadın cinayetleri; çocuk gelinler arttı. Çocuk Tacizleri en çok içimizi acıtan konu; Hepimizin çocuğu; kızı; oğlu var. Şimdi bir komisyon kuruldu. Biz de zannettik ki gerçekten samimiler. Tacizciler için gerekli caydırıcı cezaları verecekler. Tacizin yaşını tartışıyorlar. 12 yaşa kadar bu ceza; 12 yaştan sonra farklı bir ceza. Artık yeter diyoruz” ifadelerini kullandı.