
CHP KHK’ları AYM’ye götürüyor
CHP sözcüsü Bülent Tezcan dün yayımlanan Kanun Hükmünde Kararnameleri (KHK) değerlendirdi. Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan olağanüstü MYK toplantısını sonrasında konuşan Tezcan, CHP'nin kabul edilen KHK ile ilgili Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağını açıkladı.
- Ege Postası
- 25.12.2017 - 15:01
Anamuhalefet partisi CHP, dün yayımlanan Kanun Hükmünde Kararnameleri (KHK) değerlendirmek üzere bugün olağanüstü toplandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan MYK toplantının ardından CHP sözcüsü Bülent Tezcan açıklama yaptı
“Türkiye dün yeni bir darbe bildirisiyle uyandı diyen” Tezcan, son KHK’daki tartışmalı ‘Sivillere ceza muafiyeti’ düzenlemesiyle ilgili olarak, “Buradan demokrasi değil, faşist rejimler çıkar. Türkiye bu noktaya doğru sürüklenmiştir. Militarist bir toplum, militarist bir devlet yaratılmaya çalışılıyor.” açıklamasında bulundu. Tezcan, “Bu hüküm bir örtülü af getirmektedir. “Geçmişte böyle suç işlemiş olanları affediyorum” diyor. TBMM af getirecek olsa 5’te 3 çoğunluk olması lazım. ” diye konuştu. “OHAL KHK’ları ile Meclisi fiilen ortadan kaldırıyor. Buradan demokrasi çıkmaz. Diktatörlük, tek adam rejimi ortaya çıkar” diyen Tezcan, KHK’ları Anayasa Mahkemesi’ne götüreceklerini duyurdu.
Tezcan’ın konuşmalarından satır başları
Ne yazık ki Türkiye 20 Temmuz darbesinden bu yana 17 aydır darbe bildirisi olan OHAL KHK’larıyla yönetiliyor. Erdoğan iktidarı Türkiye’yi darbeyle yönetmeye alıştı. Darbenin sağladığı imkanlar bu iktidarı darbe bağımlısı hale getirdi. 17 aydan bu yana OHAL ile ilgisi olmayan KHK’larla siyasal, hukuksal yaşamı işlemez hale getirdi. 17 ayda neyi yapamadılar. Neden Türkiye OHAL şartlarında. Anlaşılan o ki niyetleri gelecek sandığa kadar Türkiye’yi OHAL şartlarında yaşatmak. Buna müsaade etmeyeceğiz. TBMM’yi devre dışı bıraktılar.
OHAL KHK’ları Meclis’i tamamen feshetmeye yönelik. Meclis’i tatil ettiler, ettiklerinin ertesinde pazar günü 2 KHK yayımladılar. Buna ilk itirazı TBMM Başkanı’nın yapması gerekirdi. TBMM’nin şanını korumakla yükümlü olan TBMM Başkanı’dır. Sayın Meclis Başkanı’nın böyle bir derdi yoktur. Meclis’in etkisizleştirilmesinin temsilcisi olmaya aday bir noktadadır.
Yorum Yazın