CHP Sözcüsü Yücel'den 'Dilruba' tepkisi: Tutukluluk, 'cezalandırma' ve 'sindirme' yöntemine dönüştürüldü
Türkiye’de ifade özgürlükleri alanında çalışan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği'nin (MLSA) 2023 Dava İzleme Raporu’na göre, 1 Eylül 2022 ile 1 Eylül 2023 tarihleri arasında takip edilen 233 davada toplamda 1646 kişi yargılanırken, tutuklu yargılamalar da bir önceki döneme göre yüzde 150 arttı.
- Ege Postası
- 14.08.2024 - 17:05
- Güncelleme: 14.08.2024 - 17:10
YouTube platformunda "Tüylü Mikrofon" isimli kanalda 9 Ağustos Cuma günü yayınlanan sokak röportajında, geçtiğimiz hafta yürürlüğe giren sokak hayvanları düzenlemesi ile sosyal medya platformu "Instagram'ın erişime kapatılmasına" ilişkin eleştirilerde bulunan Dilruba Y. isimli kişi Pazartesi günü gözaltına alındıktan sonra aynı gün içinde cezaevine gönderildi.
Euronews'e konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü Deniz Yücel, parti olarak İzmir'de yapılan sokak röportajındaki cümleleri nedeniyle cezaevine gönderilen Dilruba Y.'nin davasının takipçisi olacaklarını ve iktidarın “sokak röportajlarından bile korktuğunu” belirtti.
Aynı zamanda CHP İzmir Milletvekili olan Yücel, "Genel Merkez düzeyinde Genel Başkan Yardımcımız Gül Çiftçi ve bizler de hem İzmir milletvekili hem de hukukçu olarak süreci takip ediyoruz," dedi.
Parti olarak davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirten Yücel, "Sokak röportajlarından bile korkmaya başlayan bir iktidarın bu tip siyasi davalarla toplumu, kendisi gibi düşünmeyen insanları ve kitleleri sindirmeye çalışmasına seyirci kalmayacağız" ifadelerini kullandı.
İfade özgürlüğü ve demokrasi vurgusu yapan Yücel, "İfade özgürlüğü ve demokrasi açısından bu tür davalarda mağdurların yanında olmak büyük önem taşıyor. Burada bir kişi sadece görüşünü beyan ettiği için önce gözaltına alınıyor sonra da tutuklanıp, cezaevine gönderiliyor. Bu yapılan, hukuka, demokrasiye, insan hakları ve ifade özgürlüğüne aykırı," diye konuştu.
Dilruba Y. konuşmasında ne demişti?
Instagram'a geçici olarak getirilen erişim yasağı ile sokak hayvanları düzenlemesine ilişkin eleştirilerde bulunan Dilruba Y.'nın röportajında öne çıkan cümleleri ise şunlar oldu:
"Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'ni tek adama verirsek, o da çıkıp babasının ahırı gibi, çiftliği gibi kullanır. Bir akşam çat diye [Instagram'ı] kapattım olmaz. Hayvanlar ölsün istiyor. Hayvanları katletmeye yönelik yasa çıkartıyor. Sosyal medyayı kapatması darbe, hayvan katliamıyla ilgili yasa çıkarması darbe. Şu an parmağında oynatıyor bu çok yanlış. Değil Cumhurbaşkanı, dünyanın sahibi bile olsa kafasına göre Instagram'ı kapatamaz."
Bu sözlerinin ardından Dilruba Y., pazartesi sabah saatlerinde gözaltına alınmasının ardından İzmir Adliyesi’ne sevk edilmiş ve nöbetçi mahkemece cezaevine gönderilmişti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de Dilruba Y.’nin tutuklanmasına tepki göstererek "Hiçbir vatandaşın kişisel düşüncelerini ifade ettiği bir meselenin tutuklama tedbirine kadar götürülmesi ölçüsüz, siyasi bir tutumdur. Pek çok ağır suçu işleyenlerin, sırf birilerinin koruması altında olduğu için cezasız kaldığı ortamda, Dilruba’nın tutuklanmış olması kabul edilebilir değildir. Bu yanlıştan dönülmeli, Dilruba serbest bırakılmalıdır" açıklamalarında bulunmuştu.
"Tutukluluk, 'cezalandırma' ve 'sindirme' yöntemine dönüştürüldü"
İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) hukuku ve yargıyı “kendi iktidarını sağlamlaştırmak için kullandığını” söyleyen CHP Sözcüsü Avukat Deniz Yücel, "Tutukluluk bir 'cezalandırma' ve 'sindirme' yöntemi haline dönüştürüldü. Oysa tutukluluk istisna olarak başvurulacak bir 'tedbirdir'. Kanunda da 'kaçma şüphesi, delilleri karartma, etki etme ya da değiştirme' konusunda somut bulgu olması gibi açıkça hangi koşullarda uygulanacağı belirtilmiştir. Buna rağmen gözdağı vermek amacıyla sadece düşüncelerini ifade ettiği için bir kişinin tutuklanmasına şiddetle karşı çıkıyoruz," ifadelerini kullandı.
Sadece "eleştiri" niteliğindeki sözlerin cezalandırılmasının kabul edilemez olduğunu söyleyen Yücel, "Siyasetçilerin halktan gelen eleştirilere açık olması demokrasinin olmazsa olmazıdır," dedi.
'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu kapsamında 2.283 dosya var'
Ceza Mahkemeleri'nde "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu" kapsamında açılan dosya sayıları ile ilgili bilgi veren Yücel, "2023 yılında TCK 216 (halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu) kapsamında açılan dosya sayısı 2022 yılından devredilenlere birlikte 2.283’e yükselmiş, sanık sayısı ise 2 bin 500’ü geçmiş durumda. AK Parti dönemlerinde hem Cumhurbaşkanına hakaret suçu hem de halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçu, muhalif olanı susturma, halkı sindirme ve esasında tek tip bir toplum yaratma çabasının aracı olarak kullanılmıştır," dedi.
Türkiye’de ifade özgürlükleri alanında çalışan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği'nin (MLSA) 2023 Dava İzleme Raporu’na göre, 1 Eylül 2022 ile 1 Eylül 2023 tarihleri arasında takip edilen 233 davada toplamda 1.646 kişi yargılanırken, tutuklu yargılamalar da yüzde 150 arttı.
Yorum Yazın