CHP'den Başbakanlık'a ByLock raporu

CHP "FETÖ üyelerinin" kendi aralarında kullandığı belirtilen şifreli mesajlaşma programı ByLock ile ilgili hazırlanan raporu, partiye ulaşan bazı bilgileri de ekleyerek Başbakanlık'a gönderdi.

Şifreli mesajlaşma programı ByLock ile ilgili tartışmalar patentini elinde bulunduran Türk asıllı Amerikan vatandaşı David Keynes'in basına yansıyan açıklamalarının ardından yeniden gündeme geldi.

Konuyla ilgili 5 Ekim'de bir rapor hazırlayan CHP'nin Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, raporu güncel bazı bilgileri de ekleyerek Başbakanlık Müsteşarlığı'na geçen hafta gönderdi. Aksünger, bu iddiaların devlet olanakları kullanılmadan araştırılmasının mümkün olmadığına işaret etti.

David Keynes'in kendisini de daha önce birkaç kez aradığını belirten Aksünger, doğrudan görüşmediklerini ancak sekretarya aracılığıyla "mail göndermesi" isteğini ilettiğini kaydetti.

Gelen mailde yazılanların gazeteye yaptığı açıklamayla örtüştüğünü belirten Aksünger, "Anlattıkları doğru mu değil mi bilmiyorum. Ancak devlet imkanlarıyla araştırılabilir. Bu kişi FETÖ'cü mü istihbaratçı mı biz bilemeyiz" diye konuştu.

AKP’de kullanıcı listesi var mı'

Başbakan Binali Yıldırım'ın partisinin Afyon'daki kampında, "Hiçbir milletvekilimiz ve bakanımız ne ByLock'ta ne terörün içinde ne de FETÖ'nün içinde var" dediğini anımsatan Aksünger, "Başbakan bu açıklamayı neye göre yapıyor. Bu kadar emin konuştuğuna göre demek ki ByLock kullananlarla ilgili ellerinde bir bilgi, liste var. Eğer böyle bir listeye sahiplerse bunu muhalefetle de paylaşmak durumundalar. Çünkü AKP böyle bir karşılaştırma yaptıysa diğer partilerin de bu karşılaştırmayı yapma hakkı var” ifadelerini kullandı.

İnandırıcı açıklama yapılmalı

CHP’nin raporuna göre, "Büyük bir iddiayla ortaya çıkan ve kısa sürede 1 milyona yakın kullanıcıya hizmet verdiği söylenen bir uygulamanın, kişisel çabayla sürdürülmesi ve finanse edilmesi, işin doğasına aykırı"

Türkiye’de ByLock ile ilgili aramaların 2014 yılında başlayarak, Eylül 2014’te en yüksek seviyeye ulaştığına, 2016 yılından itibaren de iyice azaldığına işaret edilen raporun sonuç bölümünde şu değerlendirmeler yer aldı:

"ByLock uygulaması, uzunca bir süre uygulama marketlerinde bulunduğu için, herkes tarafından kurulmuş olabilir. Ayrıca uzaktan yükleme yöntemiyle bazı kullanıcılara kendi iradeleri dışında kurulmuş olması da mümkündür.

ByLock kurulum dosyaları halen yüzlerce internet sitesinde bulunmaktadır. Bugün dahi kolayca indirilip kurulabilir.

Haklarında ByLock kullandığı iddiasıyla işlem yapılan birçok kişi, uygulamayı kesinlikle kurmadığını ve kullanmadığını söylemekte, mobil cihaz el değiştirdiği veya hukuka uygun delil toplanmadığı için, bu iddianın kanıtlanması zor görünmektedir.

Sadece ByLock kurmuş olmak, ‘terör örgütü’ üyeliği için yeterli görülemez. Tek başına ByLock veya hukuka uygun olmayan deliller üzerinden suçlama yapılması, darbe girişiminde rolü olan gerçek ‘FETÖ’ üyelerinin işine gelir, onların kurtuluş yolu haline gelebilir.

Medyada yer alan haberler, sızdırılmış veya servis edilmiş bilgiler üzerinden yapılmaktadır. Hükümet veya devlet kurumları tarafından inandırıcı açıklama ve bilgilendirme yapılmasını bekliyor ve yüksek sesle talep ediyoruz." (duzgunhaber.com.tr)