CHP'li Kılıç'tan Fuat Oktay'a 'İlhami Balı' soruları

Av. Kılıç, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, “Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz. İleride bir gün Türkiye Cumhuriyeti tarihi yazıldığı zaman en kritik dönemlerden biri 7 Haziran-1 Kasım arasındaki dönem olacaktır.” sözlerinin, bu dönemde yaşananlara ilişkin tartışmaları tekrar alevlendirdiğini söyledi.

Davutoğlu’ndan sözlerine açıklık getirerek, neler yaşandığını tam olarak açıklamasının istendiğini belirten Av. Sevda Erdan Kılıç, “Sayın Davutoğlu’na biz de aynı çağrıyı yineliyoruz: (Elini vicdanına koy ve bildiğin her şeyi açıkla.)” dedi.

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, basında yer alan bir haberin, Türkiye’nin en kanlı dönemlerinden biri olarak kabul edilen o döneme ilişkin iddiaları daha da ilginç hale getirdiğini belirtti.

Haberde, Türkiye’yi sarsacak nitelikte skandal bilgilerin yer aldığını ifade eden Av. Sevda Erdan Kılıç, haberde, “Türkiye kanlı olayların faillerini ararken, saldırıların planlayıcısı olarak bilinen,IŞİD'insözde Türkiyeemiriİlhami Balı'nın, MİT’in misafiri olarak Ankara’da 5 yıldızlı lüks bir otelde ağırlandığının” iddia edildiğini aktardı. 

“Emniyet istihbarat raporunda yer aldı”

CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, kırmızı bültenle aranan IŞİD militanı İlhami Balı’nın otelde ağırlanması, MİT ile olan ilişkisi ve hakkındaki diğer bilgilerin, emniyet istihbarat birimlerinin hazırladığıbilgi raporunda da yer aldığını kaydetti. Av. Kılıç, bilgi notunda şöyle denildiğini aktardı:

“Balı, Türk güvenlik makamları tarafından yürütülen soruşturmalarda takip edilmesine ve zaman zaman Türkiye’ye gelmesine rağmen yakalanamamaktadır. Bunun arkasında ise MİT ile olan ilişkisi yatmaktadır. Balı ile MİT’in yolları Suruç’ta IŞİD tarafından kaçırılan Türk askerinin kurtarılması girişimleri esnasında kesişmiştir. O dönem MİT’in IŞİD’den sorumlu dairesi, Balı ilewhatsapp aracılığı ile iletişim kurarak askerin bırakılması için pazarlık yapmıştır. 

Balı, 27-28-29 Mayıs 2016 tarihlerinde Ankara Söğütözü Anadolu Otel’de MİT tarafından ağırlanmış ve bu süre boyunca MİT mensubu korumaların eşliğinde bir odada kalmıştır. Otelde bulunduğu dönemde İlhami Balı ile MİT personeli İ. K. ve Suriye Dairesi personeli görüşmüştür. İlhami Balı otelde bulunduğu süre içerisinde dikkat çekmemek için rutin görünümü dışına çıkmıştır. Balı, modern bir görüntü için sakalını kesmiş, kot pantolon ve tişört ile dolaşmıştır.”

Av. Sevda Erdan Kılıç, bilgi notunda, Diyarbakır, Suruç, Ankara Garı ve Atatürk Havaalanı saldırılarının planlayıcısı olan Balı’nınyakalanmamak için sık sık değiştirdiği telefon numaralarına da yer verildiğini kaydetti.

“İki seçim arasında yaşananlar sandıktaki durumu değiştirdi”

CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, AKP'nin seçimde tek başına iktidar olamadığı 7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar uzanan 5 aylık süreçte bombalı eylemler, sınır ötesi operasyonlar, ülke genelinde gözaltı ve tutuklamalar, Doğu ve Güneydoğu kentlerinde sokağa çıkma yasakları asker, polis ve sivil ölümlerin yaşandığını ifade ederek, “İki seçim arasında yaşananlar sandıkta durumun değişmesine neden oldu. 7 Haziran’da çoğunluğu kaybeden AKP, 1 Kasım seçimlerinde tekrar iktidar oldu.” dedi.

Bulunması için 4 milyon Lira ödül konulanİlhami Balı’nın MİT tarafından yönlendirildiğinin ortaya çıkmasının, kaçırıldıktan sonra Suriye’deöldürülen ve kamuoyunda büyük infiale sebep olan erlerin durumunu da gündeme getirdiğini ifade eden Av. Kılıç, şunları kaydetti:

“22 Aralık 2016’da yakılarak şehit edilen Sefer Taş ve Fethi Şahin’in MİT tarafından neden kurtarılmadığı cevapsız kalmıştı. Balı ile Ankara’da görüşen MİT personellerinin, erler konusunda whatsapp üzerinden Balı ile görüştüğü daha önce kamuoyuna yansımıştı.”

CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda ErdanKılıç, bütün bu bilgilerin; bugüne kadar birçok soruşturmada belgeler, tapeler ve sanık ifadelerine göre cihatçı gruplarla iş birliği yaptığıortaya çıkan MİT’in, Türkiye’deki en kanlı terör eylemlerinin arkasında olduğu mahkeme kayıtlarına geçen bir IŞİD militanı ile beraber çalıştığını ortaya koyduğunu bildirdi.

“Yargılanması gerekenler mutlaka yargılanacaktır”

CHP’li Av. Kılıç, şunları belirtti:

“Bütün bu bilgiler; MİT Başkanı Hakan Fidan’ın, Erdoğan rejimini ayakta tutmak ve yurt dışındaki radikalunsurlara destek vermek için her türlü kirliişin içine, Türk istihbarat teşkilatını bulaştırmaktan çekinmediğini açıkça ortaya koymaktadır. AKP, bombaların patlamasının ardından gerçekleşen 1 Kasım 2015 seçiminde tek başına iktidar olmuştur ama bu sanal gerçekliği çok fazla sürmemiştir. AKP, 24 Haziran 2018 seçiminde Meclis çoğunluğunu kaybetmiştir, Cumhur ittifakındaki ortağı MHP’nin desteğiyle iktidar olabilmiştir. Ancak bu da çok fazla sürmeyecektir. Halk artık ‘gerçekAKP’yi‘görmüştürve ilk seçimdeonları yollamanın yolunu aramaktadır veyollayacaktır da. AKP, iktidarda kalmak için yaptıklarının hesabını mutlaka vermelidir. Ekonomik ve siyasi olarak verdikleri zararlardan dolayı hesap vermesi gerekenler bunun hesabını vereceklerdir, yargılanması gerekenler de mutlaka yargılanacaktır; bundan kimsenin şüphesi olmasın.

Eski Başbakan Davutoğlu’nun, ‘defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz’ sözü ile MİT’in o döneme ilişkin IŞİD militanı ile olan ilişkisini ortaya koyduğumuzda korkunç bir gerçek ortaya çıkıyor. O gerçek nedi? Bombalar, 7 Haziran-1 Kasım tarihleri arasında AKP’nin tekrar iktidara gelmesi için patlatıldı ve yüzlerce insan öldü. Peki bunu hangi vicdan sahibi kabul edebili? Bu yüzden Sayın Davutoğlu bildiklerini mutlaka açıklamalıdır. Eğer AKP bu iddiaların doğru olmadığını düşünüyorsa ki mutlaka öyle düşünüyordur, buna ilişkin gerçekliği delilleri ile ortaya koymalıdır.”

Türkiye’yi yeniden seçime götüren süreç nasıl gelişti'

Haziran-Kasım 2015 tarihleri arasında Türkiye’yi yeniden seçime götüren süreç şöyle gelişti:

5 Haziran: HDP’nin Diyarbakır mitingine bombalı saldırı düzenlendi, 4 kişi öldü.

11 Temmuz: KCK ateşkesi sonlandırdı.

17 Temmuz: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Mutabakatı’nı tanımadığını söyledi.

20 Temmuz: Suruç’ta IŞİD’li canlı bomba kendisini patlattı, 33 kişi hayatını kaybetti.

22 Temmuz: Ceylanpınar’da iki polis, evlerinde uyurken şehit edildi.

23 Temmuz: IŞİD Kilis’te sınırdan ateş açtı, bir astsubay öldü. Diyarbakır’da bir polis PKK tarafından şehit edildi.

24 Temmuz: TSK uçakları IŞİD hedeflerini ve Kandil’deki PKK kamplarını bombaladı. Emniyet Türkiye genelinde IŞİD, PKK ve DHKP-C operasyonu yaptı.

18 Ağustos: Lice’de 4 asker şehit oldu.

19 Ağustos: Siirt’te yola döşenen patlayıcılar askeri aracın geçişi sırasında patlatıldı, 8 asker hayatını kaybetti.

22 Ağustos: Şırnak’ta karakola düzenlenen saldırıda Yüzbaşı Ali Alkan şehit oldu.

6 Eylül: Dağlıca’daki PKK saldırısında 16 asker şehit oldu.

7 Eylül: Iğdır’da gümrük kapısını koruyan polislere yönelik saldırıda 13 kişi hayatını kaybetti.

13 Eylül: Şırnak’ın Cizre ilçesinde 8 gün süren sokağa çıkma yasağı sırasında 7'si çocuk 21 kişi hayatını kaybetti.

10 Ekim: Ankara’daki barış mitinginde iki ayrı bombanın patlaması sonucu 109 kişi öldü.