Cumhurbaşkanı Erdoğan, Volodin ile görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin’i Bugün Cumhurbaşkanlığı’nda kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı’nın, görüşmeden tek kare fotoğrafın yer aldığı sosyal medya paylaşımında, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti” denildi.

VYACHESLAV VOLODIN: "TÜRK MEVKİDAŞLARIMIZLA, ULUSLARARASI İLİŞKİLERİN KARŞILIKLI SAYGI VE GÜVEN ORTAMI İÇİNDE GELİŞMESİ KONUSUNDA HEMFİKİRİZ"

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye’ye gelen Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin ile görüştü. Heyetler arası görüşmenin ardından Şentop ve Volodin TBMM’de ortak basın toplantısı düzenledi. Şentop şunları söyledi:

ŞENTOP: BİRÇOK KRİZDE SAMİMİYET VE GÜVEN TEMELLİ İLİŞKİLERDE ÇÖZÜM ÜRETME İMKNIMIZ OLDU

“Görüşmelerimizde hem ikili ilişkilerimizi değerlendirdik hem bölgesel ve küresel pek çok konuyu ele aldık. Türkiye ve Rusya parlamentoları arasındaki ilişkileri daha da ileriye taşıma geliştirme konusunda birçok meseleyi ve projeyi değerlendirdik. Türkiye-Rusya arasındaki ilişkiler, siyasi düzeyde, hükümetler arası düzeyde, ekonomik ve ticari alanda çok iyi bir noktada. İlişkilerimizin gelişmesinde iki ülke arasında samimi ve güvene dayalı bir zeminin bulunması ve sayın Cumhurbaşkanlarımızın dostluğunun, yaklaşımlarının çok büyük bir önemi var.

Türkiye-Rusya arasındaki ilişkiler sadece ikili ilişkilerden ibaret değil bölgesel ve küresel birçok konuda dünya barışına, insanlığın gelişimine hizmet edecek bir mahiyet de taşıyor. Hızla değişim içinde olan bir dünyada yaşıyoruz. Artık iki kutuplu veya tek kutuplu bir dünya düzeni yok. Çok kutuplu bir dünya içindeyiz. Böyle bir dönemde ikili ilişkilerimizin, bölgedeki iki büyük aktörün ilişkilerinin hem bölgeye hem küresel barışa faydaları olacaktır.

Yaşanan birçok krizde, zor zamanlarda samimiyet ve güven temelli ilişkilerde bir çözüm üretme imkânımız olmuştur. Tahıl sevkiyatı ile ilgili İstanbul Anlaşması’nın samimiyet ve güven temelli ilişkilerin somut bir ürünü olduğunu ve dünya bakımından önemli bir anlaşma olduğunu biliyoruz.

Parlamentolar arası ilişkilerimiz planladığımız, takvimlendirdiğimiz şekilde, dostluk gruplarımızın ve ihtisas komisyonlarımızın karşılıklı ziyaretleriyle gelişecektir.”

VOLODIN: SAYIN PUTİN İLE ERDOĞAN ÖNCEKİ YÖNETİMLERE GÖRE ÇOK DAHA FAAL

Volodin ise şöyle konuştu:

“Pandemi ne yazık ki hem vatandaşlarımızın sağlığını hem de ekonomilerimizi olumsuz etkiledi. Bununla kalmadı, parlamentolar arası ilişkilerimizi de aksattı diyebilirim. Biz parlamenter bir kuruluş olarak toplanmayı, iletişimde olmaya tercih ediyoruz her zaman. Göz göze görüşmek daha iyidir. Rusya’da bir atasözü var: Diyalog olmadan güven olmaz, güven oluşmadan da gelişim mümkün değil. Ne yazık ki pandemi yüzünden, önceden kurduğumuz ve başlatmak istediğimiz format hayata geçemedi. Fakat bunu ileriki zamanda telafi etmeyi düşünüyoruz.

İlişkilerimizin lokomotifleri devletlerimizin başkanlarıdır. Sayın Putin ile Sayın Erdoğan’dır. Onlar, önceki yönetimlere göre çok daha faal, çok daha aktif bir ivme kazandırıyor ilişkilerimize. Biz de parlamentolar olarak kendi payımıza düşeni yapmalıyız. Devlet başkanlarımızın verdikleri talimatlara yasal bir çerçeve hazırlamalıyız. Bu bağlamda da yeni bir formatın kuruluşunu öngörüyoruz. Bahsettiğim format, pandemiden önce kurulan, TBMM ile Federasyon Konseyi arasındaki yüksek düzeyli iş birliği komisyonudur. Pandeminin yol açtığı bu boşluğu doldurmak adına bu formatın ilk toplantısını Moskova’da düzenlemeyi teklif ediyorum. Sayın Başkanı da bu toplantıya başkanlık etmek üzere Rusya’ya davet ettim. Önümüzdeki senenin başında umarım Rusya’ya gelecektir ve ikili ilişkilerde güncel ve hassas olan konuları ele alma fırsatımız olacaktır.

Terörle mücadele ve bölgeler arası iş birliği ile ilgili düzenlediğimiz konferansı da görüştük. Bir önceki toplantısı Türkiye’de yapıldı, pandemiden önce 2019 senesinde. Sırayla Rusya’da yapılması gerekiyor. Son derece güncel bir konuyu kapsıyor. Bölgemizde terörle mücadele etmek hepimizin önceliğidir. Bu konferansa İran, Pakistan, Çin, Suriye ve daha başka ülkelerden katılımcı bekliyoruz. Dayanışma içinde olduğumuz konuları umarım hep birlikte ele alacağız ve önümüzdeki senenin ilk yarısında bu etkinliğe ev sahipliği yapmayı düşünüyoruz.

“HİÇBİR ŞEKİLDE BİRBİRİMİZİN İÇİŞLERİNE KARIŞMAMALIYIZ”

Anladığım kadarıyla, Türk mevkidaşlarımızla şu konuda hemfikiriz: Uluslararası ilişkiler daima karşılıklı saygı, karşılıklı yarar, güven ortamı içinde gelişmelidir. Hiçbir şekilde birbirimizin içişlerine karışmamalıyız. Birbirimizin geleneklerine, göreneklerine, kültürlerine saygı duymalıyız. Uluslararası ilişkiler olabildiğince ikili standartlardan, çeşitli tek taraflı yaptırımlardan ve bu tarz olumsuz uygulamalardan arındırılmalıdır diye düşünüyoruz. Ayrıca vatandaşlarımızın kendi geleceklerini kendilerinin tayin etmesi gerekiyor. Devlet Başkanımız ve Türkiye Cumhurbaşkanı, ülkelerimizi egemen, bağımsız olarak yaşamaları içinden elinden geleni yapıyorlar.

İlişkilerimizin olumlu neticelerinden bahsedecek olursak, bunlar sadece yüzde 110 artan ticaret hacmimiz değil, sadece imzaladığımız kontratlar ve gerçekleştirdiğimiz stratejik ve büyük çaplı projelerle sınırlı değil. Burada turizmden de bahsedebiliriz. Vatandaşlarımız, konforlu ve güvenli hissettikleri ülkeyi istirahat etmek için ilk sırada görüyorlar. Türkiye’ye seyahatlerini yapmak için geliyorlar.”