DEAŞ şüphelisi 4 Türk kadın idam mı edildi'
Terör örgütü DEAŞ ile ilişkili oldukları iddiasıyla Irak’ta cezaevinde tutulan ve bazıları idam cezasına çarptırılan 328 Türk vatandaşı kadından 4’ü öldü. Ailelerine ölüm haberi verilen kadınların Rüveyda Doğan, Kübra Ekinci, İpek Özalan ve Şükriye Çatal olduğu bildirildi
- Ege Postası
- 27.05.2018 - 05:46
HABERTÜRK’te 2 Nisan’da yayınlanan haberde, Irak’ta terör örgütü DEAŞ ile bağlantılı olduğu iddia edilen 328 Türk vatandaşı kadın ve 608 çocuğun bulunduğuna yer verilmişti. Irak mahkemelerince yargılanan ve bazıları idam cezasına çarptırılan kadınların resmi makamlara göre sayısının 279 olduğu iddia edilirken, o kadınlardan 4’ünün öldüğü bildirildi.
Kadınlarla ilgili haberin, geçen çarşamba günü bağlı bulundukları ilin emniyet ve jandarma ekipleri tarafından, önceki gün de Dışişleri Bakanlığı Irak Masası tarafından Türkiye’deki ailelerine bildirildiği öğrenildi. Ölüm haberi verilen kadınların; 2 çocuk annesi Rüveyda Doğan (25), hamile olduğu bilinen Kübra Ekinci (22), kayıp olduğu sanılan İpek Özalan (24) ve 1 çocuk annesi Şükriye Çatal (20) olduğu kaydedildi.
‘ÖLENLERİN SAYISI DAHA FAZLA’ İDDİASI
4 kadının ölüm nedenleri açıklanmazken, kadınların idam sonucu mu yoksa salgın hastalıktan mı öldüğü hâlâ bilinmiyor. Bağdat’a gidip gelen ve Iraklı yetkililerden bilgi almaya çalışan ailelerse kaygılandıklarını söyledi.
Ölen kadın sayısının daha fazla olduğu öne sürülürken, hastane ve cezaevinde birçok kadının bulunduğu iddia ediliyor. Ailelerse, infial olmaması için Türk yetkililerin ölü sayısını 4’er, 5’er açıklayacaklarını ifade ediyor. Bir başka iddia ise kadınların 1 ay önce öldüğü ancak haberlerinin yeni verildiği yönünde.
‘TORUNUMU ALMAK İSTEDİK, OLMADI’
Durumla ilgili 300’e yakın aile yakınlarından haber almaya çalışırken, vefat haberini duyanlarsa cenazelerini alabilmek için uğraşıyor. Dışişleri Bakanlığı ile yaptıkları görüşmelerde cenazelerinin teslimi için 5 bin dolar istendiğini ileri süren aileler, bu masrafı nasıl karşılayacaklarını bilemediklerini belirtti.
Gazete Habertürk'ten İrem Koca'nın haberine göre kızının vefat haberini alanlardan Kübra Ekinci’nin babası Abdüllatif Ekinci, “Benim 3 kızım, 1 oğlum, gelinim ve torunum 2015 Aralık’ta gitti. İnternet ortamında kandırıldılar. Biz Diyarbakırlıyız ama İstanbul Esenler’de yaşıyoruz. Kızlar, ‘İslam’a uygun yaşamak istiyoruz baba’ diyordu. ‘Türkiye’de istediğinizi yaşayın, ben size mani olmam’ diyordum ama yetmedi” diye konuştu.
Kızından en son 5 ay önce mektup alan acılı baba, şunları söyledi: “1 yaşında Telafer’e götürülen torunumu geri almak için her yere dilekçe yazdık. Dönüş olmadı. Heyet gitti, heyet geldi. Zaten 1-2 ay önce ölmüşler, şu anda kesinleşiyor. Dışişleri Bakanlığı Irak Masası’na sorduk ‘İdam mıdır'’ diye ama ‘Kesinlikle idam değil, başka sebep’ dediler.”
Hamileyken ölen kızının yasını tutan Abdüllatif Ekinci, “Cenazemizi getirmek için 5 bin dolar istiyorlar. Acımız, derdimiz bize yetiyor, bir de cenazemizi almak için bu parayı nasıl bulacağız diye kahroluyoruz” ifadesini kullandı.
‘HİÇ DEĞİLSE KÜÇÜK KARDEŞİM KURTULSUN’
Eşinin baskısıyla 18 yaşında Irak’ın Telafer kentine giden Şükriye Çatal’ın ağabeyi Yunus Çatal da “Eşi, ‘Annen baban peşimize düşmez, bizi orada bulamazlar, rahat yaşarız’ umuduyla götürmüş. Kardeşim esir düştüğü zaman ‘Zorla geldim, ülkeme gitmek istiyorum’ demiş. 16 yaşındaki diğer kız kardeşim de yanındaydı. O hayattaymış ama Şükriye öldü. Erbil’den gelen bazı kadınları hiç ceza vermeden bıraktılar. Bizimkileri niye getirmedile? Kardeşim nasıl öldü' Salgın hastalık mı var, idam mı neden söylemiyorla? Hiç değilse küçük kardeşimden hayırlı haber gelsin” dedi.
Konuyla ilgili aradığımız Dışişleri Bakanlığı kaynakları ise bilgilerinin olmadığını dile getirdi.
Habertürk, 2 Nisan’da Irak cezaevlerinde 328 Türk vatandaşı kadın ve 608 çocuğun olduğunu duyurmuştu:
Yorum Yazın