Daha çok çalışmalıyız
CHP’li Susam yeni yasama yılında başta terör meselesi olmak üzere her alanda Meclis’in daha aktif görev yapması gerektiğini söyledi.
- Ege Postası
- 30.09.2012 - 10:58
Terörle pazarlık değil, mücadele edilmelidir
Terör örgütünün son dönemde saldırılarını arttırmasının altında Suriye’ye yönelik yürütülen politikanın etkisi olduğunu ifade eden Susam, “Terör yeniden ülkenin bir numaralı ve en yakıcı gündemi durumuna geldi. Terör PKK tarafından siyasi hedefe ulaşmak amacıyla kullanılmaktadır. Devlet ise yapmaması gereken bir şeyi yapmakta, silah bırakmamış olan terör örgütüyle muhatap olarak bu yönde mesafe aldıkları hissini yaratmaktadır. Dün Habur olayları oldu, sonra Oslo’da görüştüler. Bugün Başbakan ‘İmralı’yla da görüşülebilir’ diyor. Terör arttı, Başbakan ‘İmralı’ demeye başladı. Sonuç aldıklarını düşündükleri bir yöntemi bırakmak istemeyeceklerdir. Terörle pazarlık değil mücadele edilmelidir” dedi.
Terör sorununun çözümünde ülkedeki tüm dinamiklerin uyum içinde olması gerektiğini ifade eden Susam, “Terör her kesimden herkesin canını yakmaktadır. Bu nedenle konuya siyaset-üstü bakmak gerekmektedir. Genel bir mutabakatın sağlanacağı yer de Parlamento’dur. Oysa hükümet bu konuyu, Meclis’le görüşmüyor. Terörün çözülmesi yolunda TBMM çatısı altında kurulacak çalışma gurupları ve komisyonlarla ortak akla ulaşılır. Milletvekillerini yok sayan bir anlayıştan vazgeçilmelidir” diye konuştu.
Ülkede gergin hava son bulsun
Ülke yönetme üslubunun uzlaşmaz ve gergin olduğunun da altını çizen Susam, “Bu sert üsluplar, muhalefeti, sivil toplum örgütlerini, medyayı tehdit eden ifadeler ülkeyi germektedir. Ülkeyi konuşan, dinleyen, anlayan bir anlayışla değil; fırça atan, kızan ve tehdit eden bir anlayışla yönetiyorlar. Neticede bu sert üslup ve anlayış bütün ülkeye yayılıyor. Bakın 14 yaşınca çocuk, öğretmeni kızınca alıp bıçağı cana kıyıyor. Bir diğeri doktora saldırıyor, bir diğeri karısının canına kıyıyor. Gelecekten umudu olmayan geniş bir kesim var. İş derdi, parasızlık, eğitimsizlik, sevgisizlik üstüne bir de bu gerginlikler gelince böyle olumsuz sonuçlar doğuruyor. Bu tansiyonun düşürülmesine ihtiyaç var. Bunda ana sorumluluk hükümete, en önemlisi Başbakan’a düşmektedir. Vatandaşın bütün gazetelerde ve televizyonlarda takip ettiği üslubunu yumuşatır, diyalogu geliştirirse; ülkedeki hava da yumuşayacaktır” diye konuştu.
Yorum Yazın