Daha ileri giderseniz sınır kapılarını açarız
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Parlamentosu'nun oylamasına tepki göstererek, "Bana bak daha ileri giderseniz bu sınır kapıları açılır bunu da bilesiniz. Öyle kuru sıkı tehditlerden ne ben anlarım ne bu millet anlar. Bunu da bilesiniz" dedi
- Ege Postası
- 25.11.2016 - 12:06
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Adalet ve Kadın Kongresi'nde yaptığı konuşmadan satır başları şöyle:
Günümüz dünyasında insanlığı tehdit eden pek çok kriz var.
Bir konunu önünde ısrarla duracağım. Eğer mülteci sorunu olmazsa inanın bana bu ülkelerdeki insani dramların dünyada gündeme gelme ihtimali neredeyse yoktur. Kapaklarda yer aldı, Aylan Bebek, ardından Ümran bebek yer aldı, peki acaba sadece Türkiye'de 3 milyonu aşkın mültecinin olduğu dünyanın değişik yerlerinde bu tür mültecilerin olduğu dünyamızda sorun sadece Aylan bebek midir, sadece Ümran yavrumuzdu? Değil. Çünkü şu anda dünyada milyonlarca Aylan bebek cevap bekliyor, şefkat bekliyor, merhamet bekliyor, onlara yönelik atılan bir adım var m? Yok. İşte Afrika. sahra üstü, sahra altı. Milyonlarca orada bebek, kadın yediden yetmişe hepsi çözüm bekliyor, atılan bir adım yok.
"NİYE, ERDOĞAN DOĞRU AÇIKLAMALAR YAPIYOR"
Atılan adımı söyleyeyim, 'Türkiye Avrupa Birliğine girsin mi, girmesin mi'' Atılan adım bu, niy? Erdoğan doğru açıklamalar yapıyor.
Toplanmışlar gelmişler bir araya 30-40 kişi verilen o bildiriye 'Hayır' diyor, 400-500 kişi 'Evet' diyor. Topunuz dese ne yaza? Hiçbir zaman siz insanlığa dürüst davranmadınız, insanlara doğru bakmadınız, Aylan bebekleri Akdeniz kıyılarında sahile vurduğu zaman oradan gelip siz almadınız. Ümran bebekleri siz almadınız, 3 milyon, 3,5 milyon mülteciyi bu ülkede besleyen biziz, verdiğiniz sözleri yerine getirmediniz. Kapıkule'ye 50 bin mülteci dayandığı zaman feryat ettiniz 'Acaba Türkiye sınır kapılarını açarsa ne yaparız' demeye başladınız.
“BANA BAK…”
Bana bak eğer daha ileri giderseniz bu sınır kapıları da açılır bunu da bilesiniz. Öyle kurusıkı tehditlerden ne ben anlarım ne de bu millet anlar, bunu da bilesiniz.
"BİZİ BU YAPTIRIMLAR ÇÖKERTMEZ"
Dünya beşten büyüktür. Bunu savunmak lazım ama birilerinden de korkmamak lazım. Biz birilerine hoş görünmek adına zulmü alkışlayamayız. Ana muhalefetin lideri, “Bu bir yaptırımdır. Devamı gelecektir” diyor. Tehdit ediyor ya. Zavallıya bak.
53 yıldır bu ülkeye AB’nin kapısın açmayanlar yaptırım mı uyguluyo? Uyguluyorlarsa ne oldu battık mı bittik mi çöktük mü' Bizi bu yaptırımlar çökertmez. Dik duracağız dikleşmeyeceğiz yolumuza böyle devam edeceğiz. Unutmayın, batının Türkiye’ye ihtiyacı var. Şu anda 3 milyon mülteciyi burada barındıran besleyen Türkiye, AB’den destek gelecek diye kapılarımızı açmadık. Niye açtı? O varil bombalarının üzerine yağdığı o insanları biz zalimlerin insafına bırakamazdık .AB’den para gelir mi gelmez mi diye düşünmedik. BM’den gelen para 500 milyon dolar. AB’den şimdiye kadar gelen eğer doğruysa 700 civarında. Peki bizim harcadığımız n? 15 milyar dolar. Veren el alan elden üstündür.
Erdoğan konuştu, kızı alkışladı: Cinsel istismar önergesi için önemli açıklama
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geri çekilen cinsel istismar önergesiyle ilgili, "Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun değişikliği teklifinin yeterince özenli hazırlanmadığını ve belirsizlikleri sebebiyle istismara açık bulunduğunu gördüm. Bunun içinde toplumsal taleplere karşılık vermek için atılan bu iyi niyetli adımın maksadının dışında sonuçlar yapmayacak şekilde ele alınmasını istedim" dedi. Cumhurbaşkanı'nın bu sözlerini kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar da alkışladı. Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın görev yaptığı Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) önergeyi yanlış bulduğunu açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Adalet ve Kadın Kongresi’nde konuştu. İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Kadınların sorunlarını çözmeden insanlığa dair hiçbir hedefe ulaşılamayacağını biliyorum.
Bizim inancımıza göre insanlar, ilk insan ve ilk peygamber olan Hz Adem ve Hz. Havva’dan doğmuş çoğalmış ve bugüne ulaşmıştır. Hz. Adem’i hangi saygıyla anıyorsan Hz. Havva’yı da aynı saygıyla anıyoruz.
Yaradılışta eşitlik var. Üstünlük ise sadece Allah’tan sakınmada yani takvada söz konusu olabiliyor. Kadınları sadece sadece cinsiyetlerinden dolayı tahkir eden anlayışı reddediyoruz.
Biz kadınlarımızın yükünü hafifletmeyi bir sorumluluk kabul ettik. 14 yılda çok ciddi uygulamaları hayata geçirdik.
"BELİRSİZLİKLERİ SEBEBİYLE İSTİSMARA AÇIK BULUNDUĞUNU GÖRDÜM"
Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun değişikliği teklifinin yeterince özenli hazırlanmadığını ve belirsizlikleri sebebiyle istismara açık bulunduğunu gördüm.
Bunun içinde toplumsal taleplere karşılık vermek için atılan bu iyi niyetli adımın maksadının dışında sonuçlar yapmayacak şekilde ele alınmasını istedim.
Mevcut haliyle çıkartılması yerine daha geniş bir mutabakatla ele alınmasını tavsiye ettim.
Hükümetimiz de teklifin geri çekilmesini kararlaştırdı. İnanıyorum ki geniş mutabakatla tekrar parlamentomuza gelecektir.
Toplumda erken evlenme alışkanlığı varsa ne kadar yasal düzenleme yaparsanız yapın önüne geçemezsiniz. Öncelikle toplumda bu yönde bir anlayış değişikliğini yerleştirmek gerekiyor.
Örflerde adetlerde geleneklerde kadının istismarına yönelik ne varsa bunların hepsinin kadim kültürümüze aykırı olduğuna inanıyorum.
Yorum Yazın