Damlacık'ın 'Tünel Çilesi'ne Kocaoğlu bakışı
Son dönemlerde sıkça tartışılan Konak Tünelleri Projesi hakkında suskunluğunu bozan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “tünel mağduru” Damalcık halkına önemli mesajlar vererek, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş’a arka çıktı. Geçtiğimiz günlerde konuya dair açıklamada bulunan Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a da sert sözlerle yüklenen Kocaoğlu “Bu iş böyle olmaz, böyle tünel yapılmaz” dedi ve eleştirilere de “Halkın size güven problemi varsa zaten maçı baştan kaybetmişsinizdir” şeklinde yanıt verdi.
- Ege Postası
- 26.07.2014 - 12:46
“DAĞLARI DELEBİLİRSİNİZ AMA…”
AK Parti İzmir Milletvekili ve Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın kente gerçekleştirdiği ziyaret sırasında tartışmalı tünel projesi hakkında dile getirdiği “Biz 12 yıldır dağları deldik, viyadükler yaptık, her yeri birleştirdik. 1770 metrelik iki tünelle bizi imtihan mı yapıyorsunuz” sözlerini değerlendiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Dağları delebilirsiniz… İhaleye çıkarsınız, dağları aşarsınız, dağları da delersiniz… Zaten bizim görevimiz bu. Hükümet orada bir şey yapmak istiyor diye, Büyükşehir Belediyesi olarak yasal anlamda Konak Tüneli’nin önünü açmak için elimizden gelen her şeyi yaptık. Bize planları gönderdiler. Zemin etüdü yoktu. Zemin etütlerini yapın planlarını geçirelim dedik. Bugüne kadar zemin etütsüz hiçbir planı geçirmedik ki. Etütleri yaptılar, biz de planları onayladık” diye konuştu.
“FOTOĞRAF DİZAYN ETMEKLE YEŞİL ALAN YAPILMAZ”
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, tünel inşaatını üstlenen yüklenici firma yetkilileri tarafından konutlara dağıtılan gayrı resmi kamulaştırma evrakları sonrasında vatandaşların artan kaygısı karşısında Karayolları Bölge Müdürlüğü yetkililerince yapılan açıklamalar karşısında İzmir’in tarihi semti Damlacık sakinlerinin tatmin olmadığını hatırlatarak, “Buradaki anormallik şudur, siz metro yaparsınız, üzerini kamulaştırmak ihtiyacı doğar, bu gayet doğal. Kamulaştırırsınız ama burayı ne yaparsını? Önce burayı planlarda yeşil alan yaparsınız. İlçe belediyesi ve büyükşehir belediyesi buranın imar planlarını hazırlar. Sonra gelir yeşil alanınızı yaparsınız. Burası bir defa planlarda yeşil alan olur. Fotoğraf çekmekle, bilgisayardan fotoğraf dizayn etmekle yeşil alan olmaz. Bizim Kadifekale’de yaptığımız gibi, burayı ne yapacağınızı söylersiniz” dedi.
“KAMULAŞTIRMAYI MÜTEAHHİT DEĞİL DEVLET YAPAR”
Damalcık’ta gün geçtikçe artan kamulaştırma söylentileri karşısında henüz alınmış resmi bir karar olmadığının da altını çizen Kocaoğlu, izlenen yöntem nedeniyle halkın mağdur edildiğini söyleyerek Karayolları Bölge Müdürlüğü ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerine şu çağrıda bulundu: “Müteahhidi satın almaya göndermezsiniz. Müteahhidin bir şahsın evini satın alma hakkı yoktur. Bunu devlet yapar. Devlet de gerekçesini söyleyerek alır. Bir şey yapacaksa alır. ‘Burada sen oturma, ben oturayım’ diyerek kamulaştırma yapamazsın. Yeşil alan yaparsınız, yol yaparsınız, ne yapacaksınız artık… Sanırım şimdi Karayolları acil kamulaştırmaya geçiyor. Daha önce müteahhit gidip anlaşıyordu milletle. Müteahhidin gidip kamulaştırma yapması söz konusu olabilir m? Böyle yasal zemine oturmayan, bu işi müteahhit yapsın diye iş olmaz… Müteahhit bunu yapamaz. Yaparsa bir sürü şaibe ürer. Zaten o şaibe de üredi… Ondan sonra baktılar ki bu iş müteahhit ile olmaz, ‘Hadi biz kamulaştırma kararı alalım, burayı kamulaştıralım’ dediler.”
'KENTİN GÖBEĞİNDE İNSANLIK DRAMI' Haberini okumak için tıklayınız..
KOCAOĞLU’NDAN “ŞAİBELİ KAMULAŞTIRMA” ÇIKIŞI
“Müteahhit arsa alır mı'” diyerek gelişmelerle ilgili değerlendirmesini sürdüren Başkan Kocaoğlu, “Müteahhit taahhüt ettiği şeyi yapar. Oranın yarın ne olacağı belli m? Mülkiyeti müteahhide geçer m? Bu Karayolları’nın görevi. Bunu yapsalardı, demek ki hayati bir şey var, orayı o yüzden kamulaştırıyorlar derdik. Biz burayı kamulaştıracağız, tüneli bitireceğiz, sonra da burayı yeşil alan yapacağız... Madem burada oturulmuyor, o zaman oturulmayacak bir şey yapacaklar” ifadelerini kullandı.
“BİZ KADİFEKALE’YE VİLLA MI YAPTIK'”
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de hayata geçirdiği yatırımlar sırasında kamulaştırmalar yaptıklarını hatırlatarak, Karayolları 2’inci Bölge Müdürlüğü yetkililerine Kadifekale’yi örnek gösterdi ve şöyle konuştu: “Kadifekale heyelan bölgesi diye vatandaşları çıkarttık. Biz şimdi oraya villa yapsak olur m? Bu hakka, adalete uygun olur m? Bu yasal olur m? Hadi yasayı da çıkarttın, kamu vicdanını rahatlatabilir misini? Müteahhit kamulaştırma yapamaz, bu kamulaştırmayı Karayolları yapacak, o zaman kimsenin de sesi çıkmaz…”
PEKDAŞ’A DESTEK VERDİ
Kamulaştırma dedikoduları sebebiyle huzursuzluk yaşayan bölge halkının mülkiyet hakkı için başlattıkları direnişe de hak veren Kocaoğlu, halk ile birlikte tavır koyan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş’a sahip çıktı ve AK Parti İzmir Milletvekili Yıldırım’ın “Konak Tüneli üçte ikisi bitmiş yapay tartışma başlattılar. ÇED’i yokmuş böyle olmuş şöyle olmuş. Her gün 15 kişi tünelin ağzında toplantı yapıyor. Başlarında belediye başkanı. 100 gün geçmiş sen neler yapıyorsun onu anlat” sözlerine de “Oradaki tepki nedi? Sema Hanım’ın tepkisi nedi? Oradaki mücadele, müteahhidin kamulaştırma yapamayacağının, müteahhidin vatandaşın evini gasp edemeyeceğinin mücadelesidir. İşe doğru bakmak lazım. Neymiş efendi? Buranın kamulaştırılmasına karşı çıkıyormuşuz… Kamulaştırma haktır, yaparlar… Ama siz burayı kamulaştırmayı müteahhide yaptırtırsanız buna herkes karşı çıkar” diyerek yanıt verdi.
“İĞNEYİ KENDİNE ÇUVALDIZI BAŞKASINA…”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son olarak İzmir halkının, meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin ve yerel yönetimlerin söz konusu tünel projesine karşı güven problemi yaşadığını belirterek, “Dünyada bütün inançların temelinde insanlık tarihinde öz şudur; iğneyi kendine, çuvaldızı karşındakine batıracaksınız. Bunu yapığın müddetçe, kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapmadığın müddetçe, doğru yolda gidiyorsun demektir. Geriye sadece aklı ve bilimi kullanmak kalır. Öbür türlü, ya şunu şöyle yapayım, şunu şöyle yapsam şöyle olur, bu da böyle geçsin dediğiniz zaman, Ahmet de buradan sebeplensin dediğiniz zaman olmaz… Bu iş böyledir. Bir siyasetçinin, bir aile reisinin, bir iş adamının, ne iş yaparsa yapsın, ister çöpçü olsun, ister otobüs şoförlüğü yapın, ister valilik yapın, ister belediye başkanlığı yapın, ne iş yaparsanız yapın, sizin bir tek gücümüz vardır. Güvenilir insan olmak… Güvenilir insan olursanız, doğru yolda gidersiniz. O güveni tesis eder ve sürdürürsünüz. O zaman kapılar sağlıklı bir şekilde açılır. Ama sizin aile içinde, toplumda, mahallede, çarşıda, siyasette, kentte güven probleminiz varsa, güven veremiyorsanız, zaten baştan maçı kaybettiniz demektir” dedi.
Yorum Yazın