Deniz Kuvvetleri Kurmay başkanı serbest

İZMİR-İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne, 2009 yılında e-posta ile gelen ihbar sonrasında başlatılan soruşturma, Türkiye'yi sarsan ve muvazzaf askerlere kadar uzanan fuhuş, şantaj, tehdit operasyonuna dönüştü. Yaklaşık iki yıl süren soruşturmanın ardından, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin düzenlendiği operasyonun Mayıs ayındaki ilk dalgasında, askeri belgelerin evlerinde çıktığı şebekenin fuhuş kanadı lideri olduğu öne sürülen, Denizli Pamukkale Üniversitesi öğrencisi 25 yaşındaki N.K. ile Marmaris'teki marinanın sahibi işadamı B.Ö. tutuklandı. Devam eden soruşturmada, daha sonra N.K.'ye bağlı olarak askerleri tuzağa düşürmekte kullanılan eskort kadınlar ile üzerinde gizli, çok gizli ve kişiye özel ibarelerinin bulunduğu, askeri uçakların konumlarını, radarların yerlerini gösteren belgeleri sızdırdığı öne sürülen muvazzaf askerler gözaltına alındı. Altı ayrı dalgada 57'i muvazzaf 93 kişi tutuklandı.

DAHA SONRA KORAMİRAL DA TUTUKLANDI

Devam eden soruşturma kapsamında, geçen 15 Eylül'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Koramiral Veysel Kösele ve 1 üsteğemen, Bayraklı Adliyesi'ne ifade için çağrıldı. Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından sorgulanan askerlerden Koramiral Kösele, adı açıklanmayan üsteğmenle birlikte sevkedildikleri nöbetçi mahkemece tutuklandı.

AVUKATI İTİRAZ ETTİ, SERBEST KALDI

Koramiral Veysel Kösele'nin avukatı, tutuklama kararını veren Özgürlükler Hakimi Serdar Ergül'e itiraz etti. İtirazı değerlendiren hakim Serdar Ergül, Genelkurmay Başkanlığı'ndan da gelen evrakları inceledi. İnceleme sonunda Ergül, Koramiral Veysel Kösele'nin suç dellilerini karartma ve kaçma süphesi bulunmadığını belirtip, serbest bırakılması yönünde karar verdi. Serbest bırakılma kararı üzerine Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Koramiral Veysel Kösele, tutuklu bulunduğu Şirinyer Askeri Cezaevi'nden geçen cuma günü bırakıldı.

SUÇLAMA 'CASUSLUK' DEĞİL

Dava açılması durumunda sanıkların 'Casusluk'tan değil, TCK'nın 327/1. maddesi kapsamında 'Devletin güvenliğini veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri elde etmek' suçundan 3- 8 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanacakları belirtildi. Genelkurmay Başkanlığı da geçen hafta yaptığı açıklamada soruşturmanın 'casusluk değil', 'Gizli belgeleri elde etme' kapsamında sürdüğünü duyurmuştu.(DHA)